March 16, 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 1

March 16, 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HALKIN GÖZÜ HALKRE BUuLl AĞIR GALRINRİLİ -— Sene 2 — No: 590 âuğdayg Ahenk Eşya fiatleri arasında bir mu- Yazene tesisi maksadile, sanayi mamulâtından bazılarının fiatleri- ni düşürmek lâzımgeldiği hak- ae — Yazı İçleri telefonuz — İstanbul — 20203 kında yaptığımız teklif, salâhiyet- | tar kimselerin tasvibine uğra- maktadır. Dün de, bu bahsi evvelce * Son Posta ,, sütunlarında tetkik eden, Cevdet Salih Bey bize mü- telealarını göndermiştir. Cevdet Salih B. diyor ki: İktisadi Derdin Devası Her derdin olur çaresi, her inliyen ölmez Her mihnete bir ahar olur, her gama payani << Bi ğ On gündenberi gazetelerde (buğday meselesi) diye sütun sütun yazılar çıkıyor. Güya kıy- meti çok düşen buğdayın fiatini yükseltmek — suretile — köylünün himaye olunacağı iddia olunuyor. Filhakika köylü, Türk heyeti içtimaiyesi arasında en çok şa- yanı himayedir. Ve şimdiye ka- dar himaye etmediğimiz ve hatta düşünmediğimiz de — büyük - bir kusurumuzdur. -— v | Ve Ölgün Cevdet Salih Bey Fakat bugün köylü ile bera- ber diğer içtimal sınıflarda, hatta yalnız fakirler değil, zenginler bile, bankalarımız bile şayanı himayedir. Çünki umumi vaziyet ten onlarj da atalete mahkâm bir hale gelmişlerdir. Binaenaleyh itikadımca yalnız buğday meselesi ve köylü mese- lesi değil, memleketin bütün iktı- tısadi. ve mali meselelerinin tetkik ve halli lâzımdır. (Devam 11 inci sayfada ) Li;ıagrgin Karısı Bitkin Bir Halde İN İ Lindbergin karısı, ilk gaybabet hâdisesi üzerine beraberce ilk ve son arama uçuşunu yapmadan evvel Nevyork, 16 ( Hususi ) — Lindbergin kaçırılan çocuğunun ak- beti hakkında muhtelif rivayetler çıkmıştır. Çocuğun herhangi bir intikam muamelesinden kurtulmak için kaçıranlar tarafından öldürül- müş olması korkusu başgöstermiştir. Halk, umumiyetle gayz içindedir. Çocuğun anası, berbat bir vaziyettedir. Gece gündüz ağlamaktadır. Lindbergle karisının bir senedenberi para istiyon tehdit mektupları aldıkları anlaşılmaktadır. Onlar, kendilerini muhafaza ediyor, fakat çocuklarının baş:ma böyle bir belâ geleceğini akıllarına getirmiyorlardı. _Şek;; İhtikârı Muhakem esi Son Saîhası_na Geldi Sultanahmet birinci sulh ceza mahkemesi, şeker ihtikârı dava- sına dün devam etti. Bu defa, Alpullu şeker şirketi namına ikin- ci müdür Haydar Beyle beraber Maznun mevkiinde fabrikaya bağlı bir takım bayilerle beraber bir kaç da serböast şeker taciri vardı. Bunlardan evvelâ Dimitri Müte- velli Efendi sorğuya çekildi. Bu zat, Alpullu şirketinin bayilerinden olduğunu, şirketle an- laşarak toz şeker satmak muka- velesini feshettiklerini, şirketten Sadece küp ve kesme şeker al- arını — söyledi. -Mukavelenin fesih tarihini ise hatırlıyamadığını beyan etti. Bayilerden Samoides Efendi ise kendisinin Alpullu ile temas etmediğini beş kişilik komiteleri vasıtasile görüşüldüğünü, satıştan 500 lira zarar ettiğini söylemiş- tir. Bu zat, hâkimin şu sualine maruz kalmıştır: — Niçin fiat sorarak alış yapmadın? Şeker için istenilen fiatı vermekle buhrana sebep olmadınız mı? Serbes tacirlerden Hacı Sü- leyman zade Hayrettin Bey ise demiştir. ki: (Devamı —3 uncu saylada ) 1 on Posta e— e ae a e— G L D A ——— —e - İdare işleri telelonu: — İstanbul — 20203 Değil, Umumi Bir| Hende Meselesi — ÇARŞAMBA — 16 Mart 1932 Vardır — Â — Bugün 16 mart. On iki sene evvel bugün düşman — süngüsü Istanbulun — bağrına — saplanınış, şehir baştan başa işgal edilmiş ve kahraman askerlerimiz namert- çe şehit edilmişti. Bu kara günü unutmuyan, unutamıyan — gençlik ve halk, mubarek - şehitlerimizin hatırasını taziz edecektir. * Hazırlanan program mucibin- ce kesif bir. kalabalık » bugün Eyübe gidecek, anat dörtte şe- hitlerimizin — ebedt makbereleri önünde muazzam bir ihtifal ya- pılacaktır. Pehlivanla Boksör Dövüşecekler Cemal Pehlivan Fransız boksörü Franki Mar- ten, birar da spor nizam ve ka- idelerini rak diğer bir spor- cuya meydan okudu. Son Posta vasıtasile meydana atılan bu (defi) meydan okuyuşun hedefi Adapa- zarlı Cemal Pehlivandı. Franki (Devamı 3 üncü sayfada) Müddet Azalmıyor| Bedel İndiriliyor Şehrimizde çıkan gazetelerden biri dünkü nüshasında askerlik müddetinin azaltılması ve bedel miktarının da yarı yarıya indiril- mesi lehinde kuvvetli bir cereyan olduğunu haber veriyordu. Fakat bu haberin kısmen yanlış olduğu anlaşılmaktadır. Bu hususta An- karadan gelen en son malümat şu şekildedir: Ankara 15 — Askerlik mü- kellefiyetinin- azaltılacağı haberi hakkında Milli Müdafaa Vekili Zekâi Bey diyor ki: “— Bu haber doğru değildir. Yalnız mükellefiyet bedelinin 250 liraya indirilmesi için bir lâyiha hazırladık.,, Fiatı 5 kuruş Hendek Cînayetinin Failleri Anlatıyor Faciayı Emir İsminde Bir Abaza Tertip Etmiştir. Saikı Hâlâ Meçhuldü Adapazarı,(Hu- a susi) — Hem- g dek ve civarın- da on ay evvel irtikâp — olunan | ve derin bir nef- ret uyandıran ci- | cayet faillerinin tutulduklarını bil- dirdim. Bunların | nasıl tutuldukla- rını ve işledikleri cinayetleri nasıl | itiraf ettiklerini ancak yeni öğre- nebildim . Son | Posta karilerine iblâğ ediyorum: Bu cinayetin kurbanları Düzçe eşrafından Ha- c Kasap zade Hakkı Beyle Zon- guldaklı — şoför Sabri Efendidir. Hakkı Beyin kardeşi Ziya Bey de üç yerin- Devamı 8 inel sayfada Feyzi, Zekeriya ve (Tek kelepçelt / Emir Londra, 16 (Hususl) — Sabık Hıdiv Abbas Hilmi Paşa tarafından *“Makmillan ve Şerikleri, kütüphanesi aleyhine bir dava ikame ve rüyet edilmiştir. Bu kütüphanede ahiren “Mısır Meselesi,, ismi altında bir kitap neşredilmişti. Bu kitapta Mısırın bir tarihçesi yapılıyor ve 1892 tarihinden 1914 tarihine kadar Hıdivlik makamını işgal etmiş olan Abbas Hilmi Paşanın idaresi şiddetle tenkit ediliyordu. Ba arada Abbas Hilmi Paşanın 1914 senesinde memleketini terkettiği söyleniyordu. Sabık Hıdiv bilhassa bu cümleyi izzeti nefsini kırıcı bir mahiyette bulmuştur. Abbas Hilmi Pş. namına mahkemede isbatı vücut eden vekilleri sabık Hıdivin memleketi terketmediğini, fakat 1914 senesinde muharebenin başlangıcından evvel yaz münasebetile birkaç ay için İstanbula gittiğini, bu esnada muharebenin patlak verdiğini ve sabık Hıdivin ihtiyarı fevkinde sebepler dolayısile İstan- bulda kaldığını söylemişlerdir. Maznun namına hazır bulunan vekilleri de gerek bu cümle gerek kitapta mevzu bahsedilen diğer bazı tabi- rat dolayısile sabık Hıdive tarziye vermişlerdir. Sabık Hıdiv dava- sından vazgeçmiştir. Doktor — Uyku ilâcı mı istiyorsunuz? Geceleri oyuyamıy. .»- nuz ha? Hasta — Geceleri mükemmel uyuyorum doktor, fakat gündüzleri dairede uyuyamaz oldum ! üti At gşnlem aç eat BĞ AÖ aa lll f YÜ srü ö ü arm

Bu sayıdan diğer sayfalar: