27 Ekim 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10

27 Ekim 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ahitname eline geçiyor öprülü mü, K Holandadaki Fransa kralı XIV Luinin namına ük bir şaşaa vermişti; şarktaki in misyonerleri de Devletinliye tebaasından olan | hristiyanlara bu galibiyetleri şevkini aşılamağa muvaffak olmuşlardı. “Şark hristiyanlarının müstak- bulunan Istanbul rum patriğinin sev- kile Edirne ve Atina metropolitleri Kalvinist protestanların akideleri aleyhine mürettep bir beyannameyi tevdi için 1672 de Nuantelin mezdine kadar gelmek zahmetini ihtiyar © eylemişlerdi.. Antakya rum, Halep süryani, Kahire kıpt patrikleri de bu yolda beyanma- meler göndermişlerdi Fransa bu müsaithissiyattan ve ten istifade etmek iste yordu, XIV Lui Katoliklerin himayesi meselesindeki fili | hali, hukuki ahdi. vaziyete | getirmek katoliklik âleminin manevi nüfu- zunu fransız inbisarı altına almak plânmı kurdu. Şarkta mezhep ve milliyet mefhumları biribirine karıştırılı: atolik frenklerle beraber yerli katoliklerin de Fransa kralı tarafından himayesine Babiâlice 8es çıkarılmamak melbuz idi; bu plânm muvaffakıyeti Babsâlinin şüphelerini uyandırmamak müm- kün olabilirdi. Bunun için de müslümanların katolikliğe celbile uğraşmaktan katiyen içtinap et- mek, yerli hristiyanlara da ce- maat kalinde mezhep değiştirmeğe çalışmamak kâfi görünüyordu. Bu suretle Kolberin besçe dolaşmalarını iyi bir nazarla ,örmedi; şeyhülislâm efendi hare- meye yakı bir “denizden “bre Bu yorucu bir münakaşa zemini idi bu yolda cidalden “erik sinirleri gevşemiş olan “Nuantel bu: Hint yolunun “Fransaya saçı masında star edemedi; “diger —— de bazı tadilâta razı “Köprülü “Fazıl Ahmet paşa bütün zekâ ve kiyaseline rağmen devletin şan ve menfaati Fransa ile-mütesavi ve meütekabil şartlar dairesinde bir muahede akdetmeği istilzam eylediğini ihatadan —eslâfı gibi - uzak kaldı! O kapitülâsyon- ların mazarretlerini idrak ediyordu; hettâ -sadaret “kaymakamı “Kara Mustafa “paşa “Nuantele gümrük resminin */, 3. indirilmesine 100 sene 'harbedilse “devletin “razı olmayacağını söylemişti! Fakat Köprülü Fransa ile “bir barbi göze alamadı; Fransız'ka- pitülâsyonunu aynen mühafazada bile-sebat edemedi. Teli çekip koparmamak gibi bir uülâhaza ile yaptığı iş Fransızların dilekle- rinden bazılarını kasır ve tenkise inhisar eyledi. 'Köprülü nezdinde Kolberin fikirlerinin mürevvici olan Nuan- 'Farih sahifeleri Köprülü ve Kolber karşı karşıya Ticaret ve mezhep siyasetlerini birleştirmek daha faydalı! Uyuşma! Elçi artık şuna, buna aldırmaz! muvaffakıyetleri ya! Siyasi mücadelede İber mi galip? telde vakıa aradığını umduğunu bulamadı; amma fırsatı kaçır. mıyarak bulduğunu toplayıp aldı. 1673 “Kapitülâsyonu Fransızlara müsait bir uyuşma oldu. * Artık -ahitnamenin sadrazam elinden alınması merasimi kalmıştt buda elçi için sıkıntısız geçmedi. Pazarlıkta — aldanmış vaziyette kalan Köprülü Nuanteli üzmekten usanmıyordu. Nihayet Maki büyük gün gel 10 sefer 1084 - 5“Haziran 1673, Köprülü kabul “esnasında bir an bile vakar ve sekinelinden, dö Nuantel için Akşam YENI NEŞRİYAT ——— Cehennem Meğhir edip Dante'nin Fransızcası La divine Comedie olan meşhur şaheserinin kısmı, Cehennem sernamesi altında arkadaşımız Ragıp Rıfkı bey tarafından Türk- çeye tercüme ve millet kütüpha- nesi tarafından tap ve nejredi miştir, 65 sahifeden mürekkep bulunan ve aynca izahatı da havi olan bu kitapta resimler de “vardır. Fiati “kırk kuruştur. Edebiyat meraklılarına tavsiye ederiz. Çanakkale muharebelerinin resmi tarihi makkale muharebelerine d. ingiliz. cencralı Aspinall “ Oğlander tarafından yazılıp “bir nüshası İngiltere kralının. hükümeti “tara fından Gazi hazretlerine ihda edilen resmi tarib, muharrir ar- kadaşlarımızdan Muharrem “Feyzi azametinden © ayrılmadı; fakat g i Nuantel artik “bunu bir mesele | 5e7 ferafmdanitercime edilerek yapacak halde değildi! mini, Okadar zamandan beri © dar hurs “ve üzüntü ile bekledi; abitname bu celsede kendisine teslim edileçeketil Sarfettiği gayret- lere sugradiğı heyecanlara, çektiği ıztıraplara bu mükâfat kâfi idi. Köprülü o gün alay ile nezdine gelip “huzurumda iskemlede “otu- Tan-elçiye arada bir mühmelâne mazarlar Nuantel ise Arada mühavereelçi tarafından, hürmetliçe, “veziriazam tarafından ekşice devam ediyordu; elçi mü- pakaşaya girişmek istemiyordu. Nihayet Köprülü bundan sonra fransızların türkler hakkında gös- terecekleri | büsnüniyete hüsnl niyetle — mukabele © edileceğini söyleyerek muhavereyi kapattı. Yanında sırma işlemeli kese içinde duran namelhi mayunu ayağa kalkmadan öpüp başına götürdükten sonra reisül- küttabın eline verdi; oda ayağa kalkan elçiye teslim eyledi. Nuan- tel meserret “we “memnuniyetini tekrar etti Nameihümayunun tevdi mülâ- “katın hitamını gösteriyordu. Sad- Yazan ahitnamenin'de kendi huzu- runda “teslim olunmasını “tasvip etmemişti. Elçi salonun kapısından cıkınca reisülküttap efendi al kadifeden bir umahfaza içinde “bulunan'bu | kıymetli vesikayı'da «getirip ken- | disine verdi. Fransa “büyük elçisi le marki “dö “Nuantel müsterih ve Şadan «sefarethanesine döndü. Veziriazam köprülü Fazıl Ah- met Paşanın askerlerini resmen harp ilân etmeden Sen-Gotarda, Kandiyede karşismida “bulduğu Fransa hükümetile siyasi müca- 'delesi işte bu şekilde 1673 kapi- tülâsyonlarına mlincer oldül Bu mücadelede Köprülü bir kaç defa azamet ve gururunu okşa- yacak sahnelerde hazır bulundu; /fransızların kendisinde uyandırdıkları kin ve busumet hislerini -teşfiye vesilelerine nail oldu. Diger taraftan Kolber merile- kekine maddi menfaatler teminini kuru izzeti nefis davalarına tercih ediyordu. “Mücadele “sonunda fransızları vuğramakta “oldukları zararlardan korunmakla kalmadı eski kapitülâsyonlara fransız “taleplerinden ticarete mi teallik “büyük bir kısmını gümtük resmile berâber “Babıali kabul ettirmiş “olmak “tesellisini duydu. Bu siyasi mücadelenin galibi Köprülü mü, Kolber mi? Bu şerefin sabır ve sebatile Türk saskeri kudretinin yüksek muvaffakıyet “we himmetlerini ve bahusus “boğazların, Istanbulun ve alelümum Türkiyenin son.da- Kikaları gelmiş gibi görünen bir anda Gazi hazretlerinin .vaiyeti kavrayışta ve idarede gösterdiği büyük deha ile vatanımızı daha 0 zamanda nasıl kurtardığını İgi- liz “hazinei -evrakındaki “vesaik istinadan ve sürekleyici bir üslüp ile. yazılan bu'kıymettar eser çim- 'di “Kanaat kütüphanesi “tarafın. bir kitap şeklinde meşredil 300 sahifeye yakın büyük bir kitap olarak gayet nefis bir surette basılan ve bir çok ilâveler ve zengin harit: süslenen bu istifadeli eseri, daha dünkü tarihimizi takip etmek istiyenlere, bilhassa türk gençli- ğine ehemmiyetle tavsiye ederiz. Herkesin okuyabilmesi için pek pahalıya mal olan bu kitaba 100 kuruş gibi ucuz bir fiat konulmuş olması şayanı takdirdir. Gelin duvağı Ethem ve Rasih beyler tarafın- dan “gelin duvağı,, isminde bir roman neşredilmiştir. ile Emlâk Sahipleri münasebeti olan Muktedir, Tecrübeli Bir Zat Aranıyor Kendisine muntazam ve daimi bir kazanç temin edebilecektir. 558 numaralı İstanbul posta kutusuna | yazılması müşkülleri iktiham eden, realist siyasetile milletine mümkün ola- bilen menfaatleri temin eyleyen bere ai teslim ve af etmek - tarihen me kadar elim olursa olsun. bize insaf borcu görünüyor! Süleyman Köni — SON — | babi 7 Teşriniesvel 193. 27 Toşrinievvel 19: # — bir Yahudi Çocuğunun Hayatı — Büyük hikâye — Müharriri: S. Rükhamovski Büst şeklindeki “heykel bit. tkten sonra, nazara epice hoş bir manzara © arzediyordu. Lâkin, galışıştaki hutut azıcık acemice üyordu. ve müşabehet tam değil gibi görünüyordu. Her artistin “hayatında bu gibi muvaffakiyetsizlikler vardır. Ihtiyar “Grinperelle gözlüğünü burnuna taktı: Heykelin etrafında şöyle bir iki kerre döndü. Sonra : — Aman... Buvoğlan pek © kadar büyük istidatlı bir şey değil! - kararına geldi. - Onu'ne yapabiliriz, bilmem ki?.. “Ne işte kullanabiliriz? Irene, doğrudan doğruya fikrini Söyleyiverdi. “Ağzındaki baklayı sıkardı — David'i damadın yapacaksın, Güzel omuzlarını “kaldırarak, pür dikkat, babasının gözleri içine baktı vereceği cevabı “bekledi. Baba kızının bu izdivaç fanta zisine karşı (koymağı aklından bile geçirmedi. Kızı hakkında iyi biz vardı. Onu muvazeneli bilirdi. Her halde, alacağı “koca mn da noksanlarını tamamlar; onu sadam ederdi, Ailede, fakir bir delikanlıyı adam “edecek ve- sait yok değildi ya, Demek'ki “David, “kızının ho- |işuna gitmişti. Çok şükür, “Grim- pertlle, zengin biradamdı. Kızına istediği kocayı “alamayacak -mev- kide değildi. Şayet delilik yap- mayazak olursa, delikanlı müs- takbel karısının servetini hattâ ne kumarda, mede tehlikeli ticaretlerde | mahvedebilirdi.. İrene'nin serveti, o derece sağı lam esaslara istinat ediyordi Oğlan, karısının emrinde, istediği gibi yaşayabilirdi. Madamki hey- keltıraşlığa hevesi var; istediği zamanlar, bu lât£ meşgaleyle eğlenebilirdi. Hem, Grinperelle, hakiki yabudilikten baylı uzakl mış solmakla “beraber, “kızı iç daima, kendi arkından bir.zevç ünmüştü. “İrene'nin, .yabancı din ve «milliyetten 'bir kocaya varmasını istememişti. “—Karışık izdivaçların melicesi Saadet ölmuyor!,, tecrübesine ulaş birinde, “bir izdivaç yapmaktan menedecekti. rene; —Ben “David'i “seviyorum! - diyordu. Babası alây etti: Mütereimi © O'da, bittabi Öyle değil mi? İmiyorum, baba. Kendi- siyle asla bundan bahsetmedik. Grimperelle: İsabet olmuş! - diye mem- muniyet gösterdi. Oğlan bu izdi- (Va-Na) sana bayılıyor. bulunmaz partilerdensin kızım Zenginliğin bir taraftan, güzelliği öbür taraftan. Oğlana ikramiyeden de daha fazlası isa- bet etti, O hafta, Davit, annesile baba- le evleniyorum. Annem kardeşlerim kadar ıyman kadar zenğin bir kız alıyorum, Tabi bu kız, kavmimizdendir izdivacı isteyen o oldu. Artık bundan sonra, size paraca yardımda buluna Sizi yanıma getirtebi serbestçe çalışabi Ihtiyar tüccarın söylediği gibi, delikanlı, cidden, güzel ve tatlı bir rüya görüyordu. Aşk ve sevda çılgınlıklar. Davidin alı, karısının genç vücudunda aşk vecdinin secdele- rine kapandı. Delikanlı, öyle mesut ki.. Ka- rısının bu derece güzel ve tatlı olduğunu, doğrusu, hiç bilmiyordu. Yeni evliler, Friedland avönüsün- deki konaklarında üç gün ge mı çeviren herşey, taze, göze, kur lağa, buruna hoş... Çamaşırlar, sakiz gibi... Şilteler elastiki... Sular, hem soğuk, hem ılık olarak parlak musluk- lardan daima akmağa müheyya... Yemekler, şüphesiz ki, gayet müntahap ve leziz... (David, -bun- da, fevkalâde sacemi. Zevkleri, katiyen incelmemiş..) Dehlizlerin, koridorların “süküte bile, gayet zengince, gayet pahalı bir manzara arzediyor. Yeni-evliler için, Celine avönü- Sünde yeni “bir sev yapıyorlardı. Gençler, şimdilik, Italya'da, kılâsik bal ayı seyahatına çıktılar. 'Artistin “keyfine “artık opayan yoktu. Ilik önce Marsilya'ya oradan 'da Nis'e gittiler, (Arkası var) Bahri muhiti kebirin cenübundaki adalarda yaşayan yerliler süslen- meğe çok meraklıdırlar. Bunların süsleri yüzü boyamaktan ibare Resmimizde gelinlik bir kıza yapılan tavalet görülüyor. Gelinin yüzl muhtelif boyalarla mükemmel surette boyanmıştır!

Bu sayıdan diğer sayfalar: