July 5, 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

July 5, 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ll PALAVRA Parisli bir dişçi il e Marsilyalı ir dişçi konuşu- erleri Parisli: diş çı- balı ki — Teşekkür ede- rim Poem o resminiz bitti, Ti yeri tamam ufak birşey kal. dı: Resminizin tamamlanması size aynen 5“ Mademki evli idiniz, neye bur- | zemesi için da- Mei gi işe soktunuz da eri dakların boyası mer Bunu yapacak el- | Zaldı. Fakat res- bette bir bekâr erkek hee bir bekâr erkek blamaral, min kusursuz ol. şey mi ya?.. Be- — Denize girmelisizi, nim hastalarım, — Hacet kalmadı dokte tor, da- ben dişlerini çi- | ha mevsimin başında nişanlandımi pe — — İ ması için lütfen i i bizzat elinizle »simlerini i | Hafızaya kuvvet| kuvvet | öoyayınız. Sizin çıkarırlar.. Çün- liğe çare i benden fazla mu- kü, keyfli gös- Doktı zi al di inni zaafından şi- | vaffak olacağı > ağ Garbi Avrupa merkezlerinden | kâyetei me spk çak ,G etti: Me tar.. Buyurunuz — Orada ne yapıyorsunuz çocuklar? benim dişlerini | birinde, çe e W.— Şimdi dedi, bı harımefendi, işte | — Büyük insan oyunu oynuyoruz, sen sokağa gidiyorsun, yalnız O çıkardığım z4- işsiz, bir araya topalndı- ca doğru HEM Gİ arr kırmızı boya... kalınca ben babam oluyorum, Ayşe de hizmetçi Katina oluyor? mandır! lar, başvekile müracaat ettiler. kaç gram iodür dö dil. — Bize iş veriniz. roflousilikle karışık arkohidrogi- YUNUSLA BERABERİ..., mi fakat a 2 di iş yok. Memikeite a vok fe- | ri dioksin - monti- Yaz günleri iriştu gezup tozasım gelür, Güzel huriler alıp şöyle yola az bir hal j - polansinol alırsınız... Sehrin gürültüsünden uçup kaçasım gelür; Mei yanl yatasım si bir aldı : i El bana bir kaç gün gelip git- Ne günlerdi o günler yaptık bir çok düğünler Andan Modaya varam, başka pi görem — Evet amma, geçen sefer gel İ tikten sonra hafızanız kuvvetlen- | ) Yalovada çadırı gene kurasım gelür; İ | En güzelini seçem şeran kocasım gelür; diğimiz zaman, her ne yapıp bize mezse şaşarım!.. * Hüseyin Rıfat iş bulacağınızı vadetmiştiniz. ——— — Bu da doğru. Şu halde size m Eor si ye derhal bir iş bulayım. Yarın, iş- K Rica ederim aptallık etme. leri ani öle seviy ki Pirelbire, bir #EEkto; kargir, sizlik hakkında tetkikatta bulun- ) rşmda aptallık edildi mi aşkımı anlatmak için ömrüm kâfi gel- cil lar, şapkalar... Aman Yi mak üzere bir komisyon teşkil i miy: SW Bu yi nereye diyor? deceğim. Bu komisyonda hepini YAA mam ek ye Tela ae emeyi iin iii ei i ala etli am — Üzülme, sana bir halef bulurum! dişi : i TARTI TALİH i Bir bakkal kendine Tabutun arkasında yü- çırak arıyordu. Müra- caat edenlere soruyordu: — Bir kilonun dörtte birl kaç gramdır? — 250 gramdır. rüyen iki kişi konuşu- orlar: 5 — Şa Ahmet, talihli adamdı vesselâm.. — Amma yaptır ?.. — Sen işime gelmez- Talihi nedir? — Geçen hafta Arna- öy Salamonun vutköyünde — istiridye i da müracaat yerken bir inci yui j Si Ameliyat lâ: eldi; i Bakkal , buna da yapıldı, inci çıkarıldı. sordu: ği İnci; lar, 1 Lİ e > mgmemeni ameliyat parasını ver- R te biri kaç gramı hem de pl — Doku ş 5 ii İ almamı & e almağa şarap adehile — Aşağı yakarı yüz R Si Tef bir eemese misali i eçeteyi mi okuyorsun ? elli, iki yüz gram. yaptılar , kir erine üze i — Hayır, şarap Tistesini |. — Âlâ, gel çalış! İleri... Marşl.. de para haldı! — Gene durmuş! j iti; YUNUSLA BERABER... Dans hü — z Yahu, ikizleri nasıl ayırt ediyor- Bakma saçım akına; gönlüm, gözüm tazedür. | İhtiyarsın hizi El ayıplayanın Elçi baloda bulunmadınız üni Hâlâ se gördükçe sevüp yatasım gelür; İ Başına boyunduruk vurup takasım Ni me, biz bep sizi hatrledik. e x eli a ai biri dokuz Elli beşine girdim, doyamadan segiritüm, Şairlik başa yi belâ da bir şeymi ya? — Sahi mi hanımefendi? kadar ii me iy Da el ü el biliyor. Hangisi © olduğunu Yüz di Baş yaşına varüp yetesim pr f Şairlik taslayana kızup çatasım gri pi Ayağımıza basan olmadıkça sizi ' Nişancı | k i iel i Seyit Caferül Safevi anlatı- İ yordu: İ — Yemen Sultanı öyle nişancı dır, ki attığı ok mutlaka hedefini bulur. Ok atıp da boşa gittiği vaki değildir. Onu aslanlar ve kaplan- lar da tanır. aplan avına çıktık. Bir gün ! Sultan bir kaplan gördü, — at | Vurulmıyacağını anlayan kaplan P E — Seni mi arıyorlar beni mi? oka doğru fırladı ve tam alnının — Ben bei plâja geldiğime pişman oldum. Baksana, itişli — Bilmem hanim efendi, bir ses: “ Canımin içisen misin! , diyor? | etrafına saplandı. bir tek yüz yok!

Bu sayıdan diğer sayfalar: