20 Mart 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

20 Mart 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

meyva yiyiniz,, diyorlar Fakat bir kilo elma iki kilo et fiatin olunca nasıl meyva yemeli? Istanbulda meyva fiatleri neden bu kadar pahalıdır? Fiatleri ucuzlatmak için bir Doktorlar mütemadiyen «bol mey- ya yiyiniz» diyorlar. Sıhhat kitapları meyvanım insan vücuğune ne kadar faydalı olduğunu anlsta anlata biti- remiyorlar. İhtiyarlar ancak bol mey- va yedikleri için sihhatlerini uzun müddet muhafaza ettiklerini anlatı- yorlar Fakat bütün bu tavsiyelere, mey- yanın insan vücudune verdiği fayda- ları idrak etmemize rağmen İstan- bulda böl meyva yemek kolay bir iş değildir. Hattâ bugün orta halli bir gilenin sofrasında dalma meyva bulundur- kilo ete vereceğimiz paradan fazlasını gözden çıkarmak icap eder. İyi bir porlakalın flati de bir kilo ekmek fi- atinin eynidir. Çünkü kasap dükkânında dağlıç etinin üzerine asılmış fiat 45, sığır eti- nin üzerinde 35 kuruş iken manav dükkânında bir kilo elmanın üzerin- de <60> veya <70:, iyi bir portakalın üzerinde «10 - 152 rakkamı vardır, MEYVA NEDEN PAHALI? İstanbulda ucuz meyva yemek mümkün değil midir? Memleketimi- zin bol meyva yetiştiren mıntakaları olduğu halde neden ucuz meyva yi- yemiyoruz? Meyvayı böyle ateş paha- sına çıkaran âmil nedir? Meyvayı hakikaten böyle yüksek fi- atlerle yemek mecburiyetinde miyiz? Buna mevcut satiş organizasyonu- muz sebep olmasın? Bu susllere cevap vermek İstanbul- Muların esaslı dertlerinden birini hal- İletmek olacağı için meyva alım Satı- mı ile meşgul olanlar, toptancılar ve mansvlarla görüştük. 'Malümdur ki içinde bulunduğumuz besvimin meyvaları elma, kış armudu ye portakaldır. Geçen sene bu vakit gima çok ucuzdu En güzel elmayı 20 - 25 kuruşa almak mümkündü. Fa- kat bugün iyi bir elma alabilmek için kilosuna 60 kuruş vermek mecburiye- tinde kalıyoruz. Hattâ çürük, pörsü- müş, suyu çekilmiş yamrı yunıru el- maların fisti bile 25 kuruştur. BİR TACİRİN SÖYLEDİKLERİ Meyva fintlerinin srzettiiğ bu gayri tabii vaziyeti toptan iş gören bir ta- cir gayet tabii bulmaktadır, Onun söylediğine göre: » <Bu sene meyva mahsulü iyi de gidi. Amasya, Gümüşhane, Sapanca gibi iyi ve mebzul elma yetişüren muntakalarda mahsul kısmen bozuk ye evvelki senelere nazaran yarı yari» #uzla mikdarda elma ve portakni çek- mekte, iyi mahsul yüksek flat bulabil- diği için dışarıya sevk edilmektedir. Bunun için . İstanbul piyasasına iyi mahsul çıkımyıor, mevcutların da par &lsr portakalların bu seneki sâtış fatlerini geçen seneye nazaran yük- #ek bulmuyorlar. Elmanın pahalı ok ması için söylenen sebepler bu sene portakal için de söylenebilirmiş. Meyva, mahsullerimiz hariçte müş- teri bularak memlekete para girme- sine sebep olması cidden memnuni. yete şayandır. PERAKENDECİLER NE DİYORLAR? Fakat bundan sonm birkaç pera- kendeci ve manavla da görüştük On- lar ihracat ve mahsulün azlığı hu- susunda toptancıya iştirâk etmemek le beraber bugün elma, armut vepor- takalı daha ucuza yemek mümkün olacağını söylüyorlar Pei > Manavlar diyorlar ki: «Mahsul ye- tiştiği yerden İstanbula gelinceye ka- birde nakliye masrafı biner. Nihayet bizim elimize geldiği zaman ilk fiat- le bugünkü fiat arasında dehşetli bir fark basil olmuş ve meyva ateş pa- hasına yükselmiştir. Ne yapalım biz de biraz kazanmak mecburiyetinde- yiz» e ÇARE YOK MU? — Pek âlâ, meyrayı ucuz yemek için yol yok mudur? Halde portakal sandıkları yığınlar teşkil ediyor, fakat hepsi ateş bahasına Görülüyor ki vaziyet içinden çıkıl- maz bir haldedir. Ucuz meyva.ye- memize mâni olan toptancı mıdır? Manav mıdır? Fakat bize öyle geliyor Adana belediyesi imar faaliyetine hazırlanıyor Yansenin plânı aynen tatbik ediliyor. Adana 9 (Akşam) — Adana beledi- yesi önümüzdeki yıl büyük bir imar faaliyeti gösterecektir. Mimar Yansene tevdi edilen imar plânı, profesör tarafmdan yapılıp kı- sım kısım gönderilmektedir. Belediye, bu plân üzerinden inşaat ve imar işlerini harfiyyen yürütmek» tedir. Şehrin İçme suyu tesisatının in- şasına devam edilmektedir. İçme suyu menbaı etrafında büyük bir koruluk yapılacak ve burası bir mesire mahalli haline getirilecektir, Adana belediye meclisi toplantı halinde İçme suyu tesisatına devam olunuyor ölene be İLMİ salaş Belediyenin teşebbüsü ve orman mü- dürlüğünün yardımile ayrıca Seyha- nın karşı yakasında büyük bir saha Üzerinde sık bir ormanlık vücuda ge- tirilecektir. Bu orman yelnız şehre bir güzellik vermekle kalmıyacak, şehrin karşı ya kasını su hücumundan vikaye etmiş olacaktır. Belediye meclisi öntümüzdeki ay top- lanmak üzere tatil yapmıştır, Gelecek toplantısında bu büyük işler hakkında müzakerelede bulunacaktır, , Telrika No. 46, «İttihad ve Terakki » nin son devirlerinde suikasdlar ve entrikalar Cemiyet nasıl battı? Teceddüd fırkası niçin doğdu, nasıl dağıldı? Yazan: Mustafa Ragıb e Divanıharb müstantiği, Tevfik Fikret hakkında takıbata lüzam görmiyor Diğer taraftan sadrazam Sald Ha- lm paşanında fikri temayülünü yakından bilen şikâyetçi, ayni zaman- da sadarete de başvurmuş, hâdiseyi anlatmıştı. Bu şikâyet üzerine Sald Halim paşa işe ehemmiyetle sarılmış ve harbiye nezaretinin nazarı dikka. tini celbetmişti. Robert Kollejdeki bu hâdise, bik hassa Merkez kumandanı Cevad be- yin fevkalâde hiddetini tahrik edici bir mahiyette idi. Dini müteessir etti- ğini tahmin ettiği her mesele karşı- sında azami şiddetle hareket etmek- ten çekinmiyen Cevad bey, divanı har- be bir tezkere yazmış, Robert Kollej- deki müsamerenin ne suretle cereyan ettiğini hikâye etmiş, söylenen nut- kun şair Tevfik Fikretin teşviki ile Hüseyin Cahld bey tarafından yazıldı- Banı ileri sürdükten . sonra bilhassa Tevfik Fikret aleyhinde şöyle ağır bir fıkra kullanmıştı: <Doksan beşe doğru manzumesini yazmakla tinetinde merküz olan re- daeti izhar eylemiş olmasından dola- Tevfik Fikret aleyhinde daha eski he- sapları karıştırıyordu... Tevfik Fikre- tin bu meşhur manzumesi, ilk meclisi mebusanın «İttihad ve Terakkis hü- kümeti tarafından feshi üzerine ya- zılmıştı. Meşrutiyetin ilk günlerinde, mıştı. Şair, o zaman fili bir muhale- fet yapmamakla beraber âdeta küs- müş bir vaziyete geçmişti. ŞAİR «DOKSAN BEŞE DOĞRU» MANZUMESİNİ NİÇİN YAZMIŞTI? Tevfik Fikret <Meklebi sultaniş mü- dürlüğünden Rumelihisarındaki (Aşi- yan)ına çekildikten sonra uzun 7a- manlar, süküt etmiş, fakat meclisi mebusanın feshi şeklini beğenmiyen şair, o sıralarda bu manzumesini yaz- mışlı, Şalr manzumesine verdiği «Doksan beşe doğru» başlığı ile birin- ci meşrutiyetin ilânından sonra 1295 senesinde feshedilen o zamanki mec- Bsini kapanmasını ima ediyor ve bü- tün saltanatı devrinde bir daha mec- Hsi açmıyan Abdülhamidin mutlaki- yet idaresile eİttihad ve Terakki; hükümetinin bu son hareketini mu- kayese ediyordu. geçmiş bülunuyordü. Nitekim harp- ten sonra harp zenginliğinden ve ia- İşte Merkez kurnandanı Cevad bey, Robert Kollejdeki bu müsamereyi fır- sat bulunca «İttihad ve Terakkis er- kânının şair aleyhindeki düşüncele- rini yakından bildiğinden, divanı har- bi, Tevfik Fikret aleyhine tahrik et- mek istemişti. Fakat bu tahkikata memut olan divanı harb müstantiği Vehbi bey gerek Cahidin, gerek Tevfik Fikretin bu nutkun tertibinde ve yazılışında tesirleri olsa bile, Merkez kumandan- tığının tahmin ettiği gibi, bü nutkun memleket asayişini bozacak bir ma- hiyette olmadığı muhakkaktı. Mustantik, kendisini samimiyetle ve hassasiyetle tenkid eden şair aley- hine «İttihad ve Terakki hükümeti- nin bir intikam alır gibi harekete geç- nevver muhitinde çok fena bir tesir yapacağını takdir ediyordu. O tak- dirde (Doksan beşe doğru) manzu- mesindeki hücumların yerinde oldu- Eunu «İttihad ve Terakki» hükümeti bu hareketile itiraf etmiş olmaz mıy- dı? Vaziyeti bu mantıkla mütalea eden B. Vehbi, bittebi ne B. Cehidin

Bu sayıdan diğer sayfalar: