19 Mayıs 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

19 Mayıs 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

m emi — 19 Mayıs 1937 AKŞAM > Sahife $ mmikkatler: c ARADA SIRADA: ur İİ ŞEHİR HABERLERİ SPOR Eskişehirden gazetemize verilen bir Geniş Ai avadiste bi lira isarfile yapıl- Gi Mi Ss rur, kaplanlar gibi çevik sporcu gemg- N al ii karşılaşmalarındaki mak e (> Grp pop Hangisi daha | Gazi Köprüsü | Sema eşin le bahsediliyor. İnsanların gezme: — — evvel öldü ? — — — şiridet, gayret gösterisidir. Şedid ve için yapılan parktan hayvanların dı- san çıkarılması bekleniyordu.» de- niyr. Eskişehirli arkadaşımızı Ye Eskişe- hire ineklerle bir arada parka git- mskten müteessir olan zalları teselli etmek için bir hikâye “anlatacağız. Bunu İngilterede ve İskoçyada seya- hat etmiş olan bir dostumuz bize an- İatmıştı. e ve müşahedelerine i için biz de o hi- Kâyeyi burada tekrar edeceğiz. Dostumuz Glascow şehrinde bu- lunduğu sırada, bir pazar gününü, her taraf kapalı olduğu için, nasıl ge- çireceğini bilemiyerek oteleiden bir Pâfkın adresini almış ve tramvayla Parkın önüne kadar gitmişti. Burası, geniş, güzel bir parktı. İskoçyanın emsalsiz yeşilliğini gözlerin önüne hefls bir tablo gibi yapan büyük sa- hâları vardı. Buralara herkes olur- Muştu, Dostumuz da parkı dolaşıp Yorulduktan sonra, arkasındaki s8 Yahat mantosile çimenlerin üzerine teklifsizce uzandı ve biraz geçince gözlerini kapadı. Fakat tatlı bir uyku keslirmeğe vakit bulmadan, yamıba- $ıafla sıcak ve rütubetli bir nefesin te- sirle gözlerini açtı. Bu, çok sevimli, Kotaman bir inekti, Parkta otluyor- du. Ve daha böyle otlıyan başka inek- İer'de vardı. Eskişehirde parka ta- Mamen modern ve İskoçya modası- MA uygun bir hal vermek için inekle- te kapıyı açıruş olabilirler! “.. FIÇIDA SULAR Gazetelerde gerek mütehassıs dok- torlar, gerek imzasız makaleler fiçi İlehakledilen iyi suların temiz sayıla- Miyacağına dair sik sık htarirada, bulunurlar. Fıçı içinde gördüğümüz İyİ sulardan korkuyoruz. Böyle oi- Mmâkia. beraber her tarafta gene fıçı İl6 iyi su sstıldığına tesadüt etmek- geri kalmıyoruz. Eğer fıçılar içinde iyi su salılmasın- da tib ve hıfzıssıhha bakımından bir Mahzur yoksa salâhiyettar ağızlar tarafından bunun teyid ve ilân edil- Msi lâzımdır. Değilse sıhhate zararlı Olduğu bilinen ve söylenen bu tarzın, heden menedilemediğini merak et- Mâmek kabil mi? İhtimal ki birdenbi- Te bu usulü kaldırmak teknik sebep- lerden dolayı kabil — değildir. Fakat Kaldırılmasına da başlanamaz mm? ».. SONRADAN GELEN İSTİM Almanyada müthiş bir yahudi düş- Manlığı hüküm sürdüğünü biliyoruz. bir rejim meselesi, yahut siyasi ve #osyal bir mülâhaza neticesi olabilir. una göre lehie, aleyhte hüküm yü- Tütmek kabildir. Fakat şimdi gazete- eş yazdığına göre, Almanyada hü- Ümetin himayesi altında kurulan bir cemiyet Yahudi eleyhtarlığına — bir temel aramağa menrar edil- Siyasi hareketlere ilmi karıştırmak Mânasız ve gülünç olduğu gibi, Yahu- “ aleyhtarlığını senelerce tatbik et- ikten sone bunun için şimdi ilmi bir aramağa kalkmak tıpkı «vapur Yürüsün de istim arkadan gelsin» em- Tini hatırlatıyor! - dolaga ma i Belediye ile mütevellilere aid kısımlar ayrılıyor Belediye ile Ermeni patrikhanesi arasında yapılan sülhname ile Sürp Agop mezarlığı arazisinden üzerinde bazı binalar bulunan bir kısmı Erme- ni patrikhanesi mütevellilerine, diğer kısmı da belediyeye bırakılmışta, Belediye ve tapudan mürekkep bir heyet, arazinin tahdidi ile mahallin- de meşgul olmaktadır. Bu heyet her iki araziyi tahdid ve ifraz edecektir. Arazi, bu suretle ifraz ve yeni harita- Jarı tapu idaresi tarafından tasdik edildikten sonra belediyeye kalan kısma sid haritalar şehircilik müte- hassısı B. Proste verilecekti. B. Proste bu musaddak haritalara, göre Sürp Agop arazisinin ileride ala- cağı şekil hakkındaki imar plânını 'hâzırlıyacaktır. Bindenaleyh Şimdi- den Sürp Agop mezarlığı sahasının şu veya bu şekilde ifraz edileceği hak- kında birşey söylenemez. Tenezzüh tehiri İstanbul öğretmen ve Maarif mo murlarından ölenlerin ailelerine yar- dım cemiyeti tarafından tertip edilen Çınar tenezzühü 23 mayıstan 20 ha- ziran tarihine bırakılmıştır. Londradan dün de bir mühendis heyeti geldi Karabük demir ve çelik fabrikaları- ni kuracak olan Brasser müssesesi mü» hendisleri bir taraftan şehrimize gel- meğe devam ediyorlar, Dün de Lon- dradan bir mühendis heyeti gelmiş ve akşam üzeri Ankaraya, gitmiştir. Mü- hendisler oradan da Karabüke giğde- ceklerdir. Yaramaz çocuklar Armut dalda sallanır oynarken yaralandılar Şehir tiyatrosu artistleri, Ana- iran ağ tiyatro zevki vermek için değil... Süleymaniye camisi avlusunda O- yun oynamakta olan Aziz, Cahid, Mehmed ve Ahmeğ ismindeki çocuk- Jar, bir aralik «Armud dalda sallariır» ismini verdikleri bir oyunu oynamak üzere yüksekçe ağaçlardan birine çık- dallarında sallanırken bir aralık bu dallar kırilıvermiş ve dördü de sekiz metre kadar yüksekten düşmüşlerdir. Bunlardan Cahid ile Mehmed ağır surette yaralandıklarından Etfal has- tanesine kaldırılmışlardır. Yerebatan sarayı hakkında tedkikler yapılıyor Yerebatan sarayının belediyece sa» an almmasına esas itibarile karar verildiğini yazmıştık. Belediye fen he- yeti /bn eski mahzenin nasıl kulları- lacağını ve nasil ıslâh edileceğini ted- kik etmektedir, Bunun için bir de ke- sif yapılacaktır. Bu dedkikat bittik- ten sonra belediye sarayı satın ala- caktır. Sarayın kaça satın alınacağı henüz kararlaşlırılmamıştır. Tedki- kat nelicesinde buranın umumi bir Bu yüzden ortaya nazik bir hukuk meselesi çıktı Hafbiyede Sürp Agop mezarlığı karşısında Pangalı apsrtımanında oturan B. Hüseyinin, zevcesi bayan Sabihayı öldürdüğünü ve kendisinin de balkondan düşerek öldüğünü yaz- mıştık. Bu münasebetle bayan Sabi- hanın mühim bir servet sahibi oldu- ğunu da kaydetmiştik. Aldığımız bir mektupta bay Hüseyinin de serveti olduğu bildirilmektedir. B. Hüseyinin serveti yüzünden or- taya hukuki bir mesele çıkmıştır. Ba- yan Sabiha daha evvel ölmüş ise ko- Casının servetine varis olamaz. Hal- buki bay Hüseyinden sonra ölmüş- se bu servete varis olacak ve kendisi- nin diğer emlâkile beraber kocasının Serveti de çocuklarına kalacaktır. Şimdi bu nokta tedkik ediliyor. Bayan Sabihanın aldığı yara neti- cesinde hemen ölmediği, hattâ koca» sonra pence- ye kadar giderek aşağıya baktığı, bu yüzden pencerede kan lekeleri mevcud olduğu ileri sürülüyor, Üçüncü hukuk mahkemesi verasei işini hal için naib tayin ederek vaka mahallinde tedkikat yapmasına lü- zum görmüştür. Karı kocadan han- gisinin daha evvel öldüğü anlaşıla- Mmazsa her ikisi aynı zamande ölmüş sayılacaktır. Aksini iddia eden tara- fın iddiasını isbat etmesi Jâzım gele- cektir. Bay Hüseyinin mirascılsir her hak de bayan Sabihadan miras iddia ede miyeceklerdir. Çünkü medeni kanu- nun 520 nci maddesi mucibince bi- rinci öldüren veya öldürmeye teşeb- büs eden o adamın mirasçısı olamaz. Bu sürelle bay Hüseyin, sonra bile ölmüş olsa, bayan Sabihanın miras- çısı olamaz. Soyadı almıyanlar hakkında tahkikata başlanıyor Soyadı almıyanların, makul maz0- Tet göstermedikleri surette para ©8- zasile tecziye edilecekleri malâmdur. Bu cihetin temini için vilâyetlen ka- zalara lâzımgelen emir verilmiş olup, bu cihetin tahkiki işi de zabıtaya teb- Hiğ edilmiştir. Önümüzdeki aydan'iti- baren bu kususta faaliyete geçilecek- tir, Bir yanlışlık Karbonat yerine zehirli başka bir ilâç içmiş Kasımpaşada oturan bayan Nadide tehlikeli bir zehirlenme vakası geçir yemi gece ani olarak midesinden rahatsızlanan kadın, ilk iş olarak karbonat almağı düşünmüş ve dola- bın bir gözünde bulunan şişeden bir hayli miktarını bir bardak suya ata- rak hepsini birden içmiştir. Kadıncağız; az sonra midesinin ha- fifliyeceğini beklerken bilâkis müthiş ıztıraplar başlamış, ancak © zaman, karbonat şişesi yanında bulunan Zze- hirli başka bir ilâcı karbonat olarak aldığını anlamıştır. Bayan Nadidenin ailesi zabıtayı haberdar etmişler, der- hal getirilen sıhhi imdad otomobili ile tedavi altına alınan kadıncağız, ölümden kurtarılmıştır. 0447074. ... Fakat bü uğrayış, yalnız halka w . Ayni zamanda Bergama hara belerini ziyaret edip... pr Fransız mütehas- sısı bugün Istanbula geliyor Gazi köprüsünün Unkapanı tara- fındaki ayaklarının ne suretle tuttu- rulması lâzım geleceğini mahallinde tedkik etmek üzere şehrimize - davet edilen Fransız mütehassısı B. Pijue bugün şehrimize gelecektir. Köprü ayakları ve köprünün İn- şası hakkındaki son vaziyet etrafın- da tahkikat yaptık, neticesi budur: Köprü ayaklarını sağlam bir zemin üzerine oturtmak için Unkapanı ta- rafında yapılan sondaj neticesinde 28 metre derinliğinde sağlam zemin bulunmuştu. Bu netice alındıktan sonra ayakları oturtnrak için ya taz- yik edilmiş hava, ya ahşap kazık, yar hudda Geson usulüne müracaat etmek lâzım gelmektedir. Bu inşaat için be- lediye kendiliğinden bir karar verme- diğinden neticeyi köprü ve projesini yapan B, Pijue'ye bildirmiştir. Şimdi mütehassıs, şehrimizde mahallinde tedkikat yaparak kati bir karar ve- recektir. Ancak bu sefer yapılan sondaj, ka- ti olarak sağlam zeminin derinliğini gösterdiğinden ne şekilde olursa ol- sun köprünün ihale bedelini tecavüz edecektir. Kanunen ilâvei keşfin yüz- de yirmiyi tecavüz etmemesi de lâ- zım geldiğinden bu keşif ilâvesi için projede yapılacak tadilâtın Nafıa ve- kâleti tarafından tasdiki lâzım geli- yor. Bu itibarla Nafıa vekâleti köp- rüler şubesi müdürü mühendis B. Ke- mal da bugünlerde şehrimize gelecek ve B.Pijue ile belediye fen heyetinin mahallinde yapacağı tedkikata işti- Tak edecektir. 11 ev soymuş Yakalanan hırsızlarla ya- takları adliyeye veriliyorlar Bir seneden fazla zamandanberi, müseaddid yerlerde hırsızlık yapmak- $an suçlu Ahmedle, bunun çaldığı €ş- yayı saktıyan Niko ve Mustafa yaka- Tanmışlardı. Dün Ahrmedin Şişlide ön- ce soymuş olduğu iki eve gidilmiş bu eriere nereden girdiği, neler çaldığı, bunları nasil sakladığı tedkik edil miştir. Ahmed bu hususta malümat vermiştir. Ahmedin soyduğu tesbit edilen ev ve apartımanlar düne ka- “ dar on biri bulmuştur. Tahkikat bu- gün ikmal edilerek hırsız ve yatakları adliyeye verileceklerdir. Çöplerin denize dökülmesi münakasası Çöplerin denize dökülmesi için be- lediyenin açlığı münakasanın ihalesi de 25 mayısta yapılacak, ihale üzeri- ne çöpler denize dökülmeğe başlana» caktır, Belediye münakasa şartlarını, bu işi üzerine almak istiyen taliplerin verdikleri tekliflerin esasları dairesin- de hazırladığından 25 mayısta mutla- ka bir müteshhide ihale yapmak ka- bil olacaktır. Çöplerin denize dökül- mesi bir seneden Tuzla sürmiyecektir, Bu bir sene içinde çöplerin tesis eğile- cek fırınlarda yakılması için hazırlık- lar yapılacaktır. lere tarihi bir zevk vermek içinmişi... gayretli mücadelede enerji sarfeden- lerin, öyle anları vardır ki, yeryüzüm- de olduklarını unuturlar, cansipara- ne fedakârlik aslolan bir haslet gibi her sporcunun mümeyyiz vaslı hali- ne gelir de spor meydanı erişilmek is tenen ideal gayenin merkezi, sporcu hayati varlıkların temerküz noktası olur. Spor alanmdaki coşkunluğun yara- tıcısı sporcu, fakat hâkimi gene sper. cudur; bumun içindir ki spor sahasi. na er meydam diyoruz. Spor takayyüd ve ihtimam demek tir, sözünde durmak, doğrülik de mektir, kaidelere riayet demektir. Sporcu, mücadele ne kadar şiddetli olursa olsun, sona varınca rakibine ve Sporda tayib yoktur, mağlüb ayıplan- maz, ... letinin en güzel örneğidir. Er meyda- nında boy ölçüşecek yiğitlerin alana çe- kışlarımı gözönüne getiriniz. Evvelâ #elâmlaşırlar, sonra el sikaşırlar, s6 yircileri selâmlarlar ve şöyle bir du- rurlar. Bu duruşta: — Haydi bakalım bize hüküm veri- niz! demek istiyen bir mâna vardır. Ne merd bir istektir bu. Alan gözü- müzün önündedir. Yiğitlerin en kü- çük hareketlerini görürüz ve bizi hakem yaptıkları için onları takdir eder, için için seviniriz, onları severiz. Mücadele ve enerji başlar, O ne ya- man bir gayrettir. Kollar, bacaklar biribirine girer, vücutler biribirini ezer, parular çiğneşir, deprenir, geti- lir ve iki baş bir gayeyi, bir ideal ül küyü düşünür: Rakibinin sırtını yere yenince, yenilen öcünü almak için ötekini, galip geleni bir kurşunla ye- re serecek... nin sırtı yere gelmiştir. Mağlâb vü- .cudünün kaplan çevikliğini gidererek fakat aslan gururunu muhafaza ede- rek doğrulur, kalkar, galibin bütün samimiyeti ile elini sıkar, onu tebrik eder, Spor, bizi ahlâkm en yüksek B.A. — Ne zahmet?. Bu zevki Tepebaşı tiyatrosu da verebiliri,

Bu sayıdan diğer sayfalar: