22 Temmuz 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 12

22 Temmuz 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahife 12 AKŞAM 22 Temmuz 1937 Istanbulda at yarışlarının birincisi bu pazar günü yapılacak Her sene yapılmakta olan İstanbul at yarışlarının birincisi bu pazar Sâ- at 14 ten itibaren Veliefendi koşu ye- rinde yapılacaktır, Şehrimizde yapılan at koşularına hemen her sene giderim, Bir ay evvel Ankarada bulunduğum bir sırada orada yapılan at yarışlarına da git tim. Orada ve burada at koşularına gösterilen rağbet mukayese edilecek olursa Ankara lehine büyük bir fark görmemek kabil değildir. Bunun sebeplerini uzun - uzadıya araştırmadan bulmak pek kolaydır: 1 — Ankarada yapılmış olan mo- dern koşu yeri şehre pek yakındır ve hemen masrafsız olarak oraya gitmek kabildir. Buna mukabil Veliefendi ko- şu yeri İstanbulun merkez sayılacak yerlerine hayli uzak olduğu gibi mer- kez olmıyan semtlerin ve sayfiyelerin de nd bir bucağındadır, İstanbul gibi geniş ve dağınık bir şehir için bu ta- bii sayılmalıdır. Fakat bu seneye ka- dar tabii sayılamıyacak bir şey vardı ki o da Şark şimendiferlerinde yolcu nakliyatının çok pahalı “olması idi. Birçok kimseler uzaklığa katlanmak zaruretine mükabil oraya kadar git- mek için lâzım gelen masrafın ağır- lığına dayanmak imkânını bulamıyor- lardı. Halbuki Şark şimendiferlerinin hükümetimize intikalile bu hatta yol- culuk hatırı sayılır derecede ucuzla- mıştır. Bu ucuzluğun, Vellefendide al- tı hafta sıra ile yapılacak et yarışları- na rağbetin artmasında müessir bir rol oynıyacağına şüphe edilemez. 2 — Ankara hipodromunda müşte- Tek bahis işleri, Istanbut yarışlarında" kinden çök daha muntazam, çok da- ha kolay ve fazla verimlidir, Bu ve- rim fazlalığı da orada yarışların da- ha enteresan şekillerde tertib edilme- sinden ileri gelmektedir. Halbuki Ve- Wiefendi koşularında müşterek bahis işleri ekseriya halkta bezdirici bir güçlükle idare edilmektedir. Yarışlar da Ankaradakiler kadar enteresan ve bahisçilerin hoşuna gidecek gibi umulmadık neticeler verebilecek şe- killerde değildir, Kabul etmek lâzım- dır ki dünyanın her tarafında müşte- rek bahis ve bu bahislerde halka gös- terilen kolaylık at yarışlarının gördü- gü büyük alâkanın hemen en başlı sebebidir. 3 — Rağbetsizliğin üçüncü bir se- bebi de yarışları tertib heyetinin rek- lâma pek az ehemmiyet vermesidir. Yarışların hangi tarihlerde yapılaca» ğı hakkında şehrin beş on noktasına üç, beş afiş yapıştırtmak kâfi değil dir. Şimdiye kadar geçidiğim tecrübe- lerle bilirim ki pek yakından alâka- dar olan pek az kimse müstesna ol- mak üzere Veliefendiye giden seyirci- lerin çoğu, ogün hangi atların koşa cağını, bu atları hangi cokeylerin sevkedeceğini ve koşulara aid birçok teferrüatı ancak koşu yerinde öğre- nirler. Bu saydığım noksanlar, izalesi güç ve büyük gayretlere bağlı şeyler de- ğildir. Fakat netice üzerinde menfi tesirleri çok fazladır. Bu itibarle bu ehemmiyetsiz noksanların ortadan kaldırılması, şehir nüfusunun fazlar lığı da düşünülürse, at yarışlarında seyirci adedini arttıracağı muhak- kaktır. $. Galip Orta Avrupa kupasında bir hâdise Dömifinal ve final maçları tâlik edildi Evvelki hafta yapılan orta Avrupa kupası maçlarından Admira ve-Ceno- va karşılaşmasında bu iki takım oyun- cuları arasında kavga çıkmış, bir ta- kım hâdiseler olmuştu. Geçen cumartesi Admira, Cenova ile ikinci maçı yapmak üzere Venedi- ğe vardığı zaman İtalya makamatı, İtalya vekâletinin bu maçı menettiği- ni Admiraya haber vermişlerdir. Salı günü ise orta Avrupa kupası komitesi şöyle bir tebliğ neşretmiştir: «Admira ve Cenova takımları ara- sında Viyanada çıkan hâdiseler neti- cesinde Venedikte toplanan orta Av- rTupa kupası komitesi, bu iki takımın müsabakalardan tasfiyesine karar ver- miştir, Komite, bundan başka, daha sakin bir havaya imkân vermek üzere final müsabakalarını da daha sonraya bi- rakmağı kararlaştırmıştır.» Ayrıca öğrendiğimize göre bu hâ- diseli maçın hakemi İvançiç de ayni komite tarafından diskalifye edilmiş- tir. Bay Adnan gitti Bir müddettenberi şehrimizde Ga- latasaray - Güneş hadisesinin tahki- kile meşgul olan T.S.K asbaşkanı | bay Adnan dün akşamki trenle An- | karaya gitmiştir. | , : Davis kupası Amerikaya “gi mı gidiyor ? Almanların Çekleri mağlüp ettik- ten sonra Avrupa finaline kaldıkları | ve Amerika mintakası galibi Birleşik Amerika ile oynıyacağını yazmış ve iki gün evvel de Amerika ile Alman- ya arasındaki karşılaşmanın fik neti- celerini bildirmiştik. Bu ilk neticelerde Amerikalı Budge Alman Henkeli, Alman Von Cramm da Amerikalı Grantı yenmişti. Bu su- retle Almanlarla Amerikalılar 1-1 vaziyette bulunuyorlardı. Fakat bundan sonra dabi maçında Amerikalılar Almanları mağlüp edin- ce müsabakaları kazanmak şansı yüzde otuz bir avantajla Amerikalı- lara geçti. En son olarak iki singi maçı oy- nandı ve Grant Alman Henkeli, Bud- ge de Alman Von Crammı yendi. Budge - Von Cramm maçı çok sıkı ve enteresan oldu. Bu sefer Von Crammın formunda olduğu söyleniyordu. Filhakika Von Cramm bu son maçta ilk iki seti al- mağa muvaffak olduğu ve üçüncü sette de hayli dayandığı halde son üç seti kaybetti. Bu suretle Amerikalılar Davis ku- pası Avrupa ve Amerika mıntakaları finalinde 4. 1 yenerek İngllizlerle karşılaşmak hakkını kazandılar. İngiltere - Amerika (karşılaşması neticesinde meşhur Davis kupası ya yine İngiltereye kalacak veyahud da Amerika yolunu tutacaktır. Kanaatimizce kupanın Amerikaya gitmesi ihtimali yüzde seksendir. Kupa da bir defa Ametikaya gide- cek olursa onu tekrar Avrupaya ge- tirmek Avrupa milletleri için hayli güç ve çok parlak tenisçiler yetişme- sine mütevakkif olacaktır. Çünkü bu kupanın vaktile Fransa delâletile Avrupaya “gelmesi ancak Lacoste, Cochet ve Borotra dünyânın a2 yetiş- tirdiği üç büyük tenisclinin Amerika- yı boylaması ile kabil olmuştu. Londra 21 (A.A) — Davis kupası için yapılan mıntakalar arası turnua- sında Amerika, iki muvaffakıyete kar- şı üç muvaffakıyetle Almanyaya ger lip gelmiştir. Üçüncü «Singleş maçında Alman Henkel, 6/4, 6/3, 3/6, 7/3 Grant'ı yen- miştir, SİN Budge, 6/8, 5/7, 6/4, Amerika bu suretle finale kalmış olup İngiltere ile çarpışacaktır. Budge-Fon Cramm, maçı çok canlı olmuştur. Bu maç iki saat bir çeyrek devam etmiştir. Fon Cramm, du, fakt Budge, hayrete şayan bir su- rette kendini toparlamıştır. Oyunlar hakikaten yıldırım süratiyle oynan- mıştır, Nihayet geliyor mu ? Admiradan kati cevap gelmiş Galatasaraylıların yıldönümleri için Slâvyadan sonra Admirayı davet et- tiklerini, fakat Admiranım bildirdiği tarih yıldönümü gününe uymadığı için bundan diğimize göre sarı kırmızılılar yıldö- nümü bayramlarını gelecek haftaya tehir ettikleri için Admira ile kati sürette anlaşmak kabil olmuştur. Admira İstanbulda 1 ve 3 ağustos tarihlerinde iki maç yapacaktır. Bun- lardan birincisi . yıldönümü bayra- mında olmak üzere Galatasaray ta- kımile yapılacaktır. Admiranın ikinci maçını hangi takımla yapacağı he- nüz kati olarak tesbit edilmemiştir. Diğer taraftan atletizm federasyo- nu İngiltere birinciliklerinden dön- dikas, Silas, Yorgakoplos, - Kiryaki- dis ve Dimitropulosu getirtmektedir. Bu atletlerin Galatasarayın yıldönü ie müsabaka ya- küğdir. münde eteği pacakları söylem IRBES SÜTUN: BANA KALIRSA... Mili takımı seçmek için kampa çağrılan oyuncular günün meselesi oldu. Bir çok sporcular bunları ten- kid ediyorlar. Kimi seçilen oyuncular da isabet var diyor, kimi de yok diyor. Ben de bir kısmı isabetsiz seçilmiştir diyenlerden olduğum için serbes sü- tundan isifade ederek kampa ayrılan futbilcülerin isabetli olup olmadıkla- rını itirazsız anlamak için bir hal ça- resi teklif ediyorum. Önümüzdeki veya bir buşka pazar günü Taksim veya Fenerbahçe sta- dında, kampa çağrılan oyunculardan yapılacak bir takımla, kampa çağrıl- mıyan oyunculardan yapılacak bir ta- kımı karşılaştırmalı. Bu söylediğim yapılamıyacak bir şey değildir. Hem kamptakiler için bir antrenman olur hem de kimse isabetsiz seçilmiştir di- yemez... Ayni zamanda elde edilecek hasılattan da kamp masrafının bir kısmı çıkmış olur. Yalnız kampa çağ- rılmıyan futbolculardan yapılacak ta- kım nasıl teşkli edilmeli? Bana kalır- sa şöyle: Avni (G.S) Reşat (G.S.) Faruk Bşk.) Fuat (Bşk) Lütfi (G.S.) Feyzi (Bşk) Naci (F.) Rıdvan (Bşk.) Bülent (GS.) Süleyman (G.S.) Eşref (Bşk.) Şunu da işaret etmek İsterim ki kamptaki futbolcülerden yapılacak takım yukarıdaki takımı kolay kolay yenemez. Eskişehirden iki oyuncu Eskişehirli bir okuyucumuz yazıyor: Mili takım için çağrılan futbolcü- ler arasında, Eskişehir Demirsporun- dan solhaf İsmail ile sağiç Raufu da görmek isterdik; Ne yazık ki, Eskişehir ile hiç alâkadar olmiyan merkezi umumi, Eskişehirde milli takıma gi- rebilecek kabiliyette futbolcü olup ök madığını nereden bilsin, Ufak bir tec- rübe bütün hakikati meydana koyar. Milli takım için büyük bir kazanç ola- cak olan İsmail ve-Raufun da mili takım kampına çağrılarak tecrübe edilmelerini alâkadar makamın naza- rı dikkatine arzederim. Fenerli bir oyuncunun mütaleası Fenerbahçeli bir okuyucumuz yazi» 15/7/937 tarihli gazetedeki Yugos- lav - Bulgar maçını ve serbest sütün yazınızı okudum, bundan cesaret ala rak ben de bugünlerde herkesi alâka- dar eden Mil! takım meselesinden bahsedeceğim. Yazınızda dediğiniz gi- bi Yugoslav milli takımının oyun tar- zi az çok hepimizce malümdur ve böy- le bir oyun tarzını seri ve enerjik bir oyun tarzının bozabileceğini söylüyor- sunuz, Düşüncenize ben de taraftarım. Şu halde MIlli takım eldeki eleman- larla nasıl yapılmalıdır. Kampa çağ- Tılan oyunculara daha bir kaç kişi ilâ- ve edilecek ve bu takımı iyi bir surette çalıştırılâcak olursa Yugoslavlara kar- $i iyi bir derece almamamıza hiç bir se- bep yoktur. Ben de 15 senedir futbolü seyretmemin tecrübesine istinad ede- rek bir milli takim yapıyorum ve had- dim olmıyarak bir fikir verebileceğimi sannediyorum, Cihat Yaşar Faruk Hüsnü Lütfi M. Reşat Niyazi Selâhaddin Rasih Fikret Orhan İhtiyatlar: Rebii, Esat, Haşim, Nec- det, Salim, Hakkı, Muhteşem, Hüsa- mettin, Rıza, Şimdi bu. takımın evvelâ defans hattını ele alacak olursak görürüz ki hepsi de bugün gerek oyun gerek tec- rübe ve gerek cüsse itibarile en sivri miş oyunculardır. Böyle bir defans bir oyun çıkarttığı ve muhacim hattı- nı sürüklediği halde iyi bir netice ala- biliriz. Dikkat edecek olursak görürüz ki bu kuvvetli müdafaanın önünde teknik ve seri bir muhacim hattı var- dır ve defans dediğim gibi iyi bir oyun çıkardığı takdirde bu hattın gol çıkar- mamasına imkân yoktur, tabii şans ve talihi ortaya koymuyorum. Ben müfrit bir: Fenerbahçeliyim, fakat yaptığım bu takımı klüpçülük zihni- yetile değil, aylardanberi seyrettiğim milli küme maçlarından çıkardım. İzmirde boks maçları 937 İzmir şam- piyonluğu maç- lari 24 temmuz akşamı İzmirde yapılacaktır. İs tanbuldan © bâzı boksörler de bu münasebetle mağ yapacaklardır. uyandır- mıştır. o Şampi- yonluk maçının meraklı olacağı anlaşılıyor. Gön- derilen resim İz- mir boksörlerin- den Hakkıyı gösteriyor. Slâv kupası maçları Sofya 10 — Çekoslovakya tutbol fe- derasyonu reisi profesör Pelikanın burada vaki olan beyanatına göre, Slâv memleketleri arasında bir «Slâv kupası» turnesi yapılmasına çalışılı- yor. Turne, gelecek seneden itibaren faaliyete geçecektir. «Slâv kupası maçlarına Çekoslo- vakya, Yugoslavya, Polonya ve Bul- garistan iştirak edeceklerdir. Kargısporla Tosyalılar berabere kaldılar Karçı futbol takımı müş olan Yunan atletlerinden Man- Kargı 12 (Akşam) — Henüz teşekkül eden Kargıspor klübü ile Tosyaspor geçen hafta karşılaşmışlar ve çok samimi bir maçtan sonra golsüz berabere kalmışlardır. Maç heyecanlı geçmiştir. Gençler maçtan sonra Kargspor Mübünde toplanarak nutuklar söylenmiş, Kargıspor namına Tosyalılara bir bayrak hediye edilmiştir, Yukarıdaki resimde Kargısporun birinci takimi görülmektedir. A al An

Bu sayıdan diğer sayfalar: