14 Nisan 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

14 Nisan 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ned as- va- aden abi erime ira ismi a z işidilen bir memleket: Sudan İngiliz - İtalyan anlaşması için ya- pılan müzakerelerde en mühim nok- talardan biri Sudanın emniyeti hak- kındaki konuşma idi. Sudan, dünya- haberleri arasında adı nadir işitilir bir memlekettir. Fakat hakikatte bu- rası İngilterenin müstakbel Hindis- tanıdır. Çünkü İngilterenin o muaz- zam mensucat sanayii ve diğer sana- yİ şubeleri mühtaç olduğu (pamuk ve zamkısrabi ve emsali ham madde- leri mebzulen Sudandan tedarik e- diyor. Sudanda, pamuk ve emsali ham maddeleri - yetiştiren Budan ziraat sendikası ve Kassala pamuk şirketi namını taşıyan iki İngiliz şirketidir. Pamuk zerolunan bütün arazi bu iki İngiliz müessesesi elindedir. Kanalları açan ve idare eden ve hal- Ka tohum ve makine veren bunlardır. Sudanın beş buçuk mliyon ahalisi bu iki şirkete çalışır, gayri safi hasılat- tan yüzde altmışmı hükümetle şirket- ler alır, Kalanı halka bırakılır Mısır, Trablus, Habeşistan, Eritre, Belçika köhgosu ve Kenya müstemlekesi ile muhat olan Sudannı mesahası 2511000 kilometre murab- baldır, Civarındaki İngiliz nüfuzu, Tencere yuvarlanmış Tencere dibin kara, himayesi ve idaresi altında bulunan memleketler ile birlikte bu yeni İn- giliz İmparatorluğu Hindistan kadar büyüktür. Sudan eskiden Mısırın bir eyaleti idi. Meşhur Mehdi kıyam ettikten sonra burası Mısırın elinden çıktı. 1898 senesinde general Lord -Kiçner Masır ordsu başında Mehdiyi mağlüb edip Sudanı aldıktan sonra idaresi İngiltere ve Mısır arasında müşterek Ye İngiliz himayesinde bir memleket olduğunu ilân etmişti. 1924. senesinde Mısır ordusu ser- darı ve Sudan umumi valisi Sir Stack- kın bir Mısırlı tarafından katledil- mesi üzerine İngiltere Mısırın Sudan ile alâkasını kesmişti. Hâlâ iki mem- leket demiryolları bile birbirine bağ- lanmamıştır. Ancak İngiltere 1936 da Misırın istiklâlini tanıyarak ken- dişile ittifak akdettikten sonra müş- terek idareyi iade etmiştir. Fakat bittabi ordu ve hâkimiyet hâlâ İn- gilizlerin elindedir. Geçen sene Su- dan aslan payı İngiltereye aid ola- rak 4,342,413 İngiliz liralık pamuk ve 471,145 liralık Oozamkıarabi ve 1,519,058 liralık diğer ham madde ihraç etmiştir. kapağını bulmuş /ı.. seninki benden kara... Siz birbirinize lâyıksınız; beraber yaşayın. Londra hâkimlerinden bay Buknil, bugüne kadar, daha doğrusu Abbasi kadısı Karakuştan sonra bugüne kadar duyulmadık bir hiiküm verdi. Şöyle ki: Bay Ralf Stuart, dansöz bayan Grigle evleniyor. Karı koca bir müddet me- Sud yaşıyorlar, Derken hayatları çatallaşıyor. Bir iki kavgadan sonra bay Stuart mahkemeye başvuruyor: Karımdan ayrılmak istiyorum! diyor, Bayan Grig durur mu?.. O da mahkemeye kuşuyor: Ben de kocamdan ayrıl- mak istiyorum! diyor, Hâkim kocaya soruyor; — Ayrılmak istemenizin sebebi? Bay cevap veriyor: — Sen - Moriçdeydik... Bir gece ben gelmiyeceğimi söyledim. Geliverdim. Sabaha karşı karımın odasında kayak var, muallimi bayı buldum... Şahidlerim de Hâkim kadına soruyor: — Ya siz neden ayrılmak İstiyorsunuz?.. — Sen - Moriçdeydik... Bir gece ben var, gelmiyeceğimi söyledim. Geliverdim, Sabaha karşı kocamın odasında masaj muallimi bayanı buldum... Şahidlerim Birdenbire hâkim bay Buknil haykırdı: — Bu derece ahlâksızlığın bütün teferruatile mahkeme huzuruna çıkarıl. i birbirinizden ayırmıyacağım. Ayrılırsanız yeniden işinin, namuslu, afif kimse- lerle evlenmeğe hakkı yoktur. Biribirinizden ayrılmamanıza karar verdim!., İngiltere İskoçyanın en büyük mecmuası «Dikoveri» bu serlevha ile bir makale Neşretti: İngiltere batıyor!... Bu makale yalnız İngilterede değil, bütün dünyada heyecan uyandırdı... Bir yanda Almanya, bir yanda İtalya, ikisinin arasında Fransa kaplarına aklarına sığamazken, bu üç devle- tin fevkinde olduğunu söyliyen İngil- terenin battığını ilân etmek... Mecmuayı kapıştılar, Makale İskoç- batıyor! | yanın tanınmış âlimlerinden B. Ma- İ kintoşundur... Bu âlim diyor ki: İn- giltere adaları 50 asırdanberi yavaş yavaş denize batmaktadır, Son sene- lerde batma hareketi hızlandı, İngil- tere 60 senede 30 santimetre toprak İ kaybetmeğe başladı. Halbuki beş sene | evvele gelinciye kadar 60 senede 28 İ santim toprak kaybediyordu. İngilterenin nasıl battığını anladı- İ naz m2. Hızlı gidiyoruz Geçen gün Normandi vapuru Ha- vir llmanına girdi. Lüks kamaralardan birinde merlerin babası bay R. P. Gİ Son gün » n kilisesinde yol eulara vaiz verdi ve dedi ki .— İnsanlar-çok hız gidiyor. Dü- Şürimeğe vakit bulamıyorlar. Dura- km. Dinliyenler arasında fennen insan» rt Yeryüzünden aya göndermeği dür Şünen bay Pölteri ile, Paris - Nevyork hava hattını 1 düşünen Mi- #el Dötroya vu | Aşk tozu İtalyada 65 tik bir ihtiyar, bay Mig- İ nont aşkın tozunu keşfetti. Bu tozu yemeğine karıştırıp yiyen her hangi ir. | Dir erkek muhakkak âşık olur! dedi, Tozun belli başlı müşterileri de kız- lardı, Genç kızlar, ihtiyara avuç do- İ Husu para verip bu tozu alıyorlar, sev- dikleri erkeklere yidiriyorlardı. Fakat tozu yiyen erkeğin kendisine yüz vermediğini gören bir genç kız ihtiyarı şikâyet etti. İtalyada bilyü- cillere aman yoktur. Bay Mignoni on ay hepse ve yüzlirrı para cezasına mahküm oldu. Sigara Tiryakileri Kübada senede adam başına 1,039 Sigara düşüyor. Amerikada ise adam başına 1032 siyara düşer. Ancak Amerikada senede 141.827.000 sigara İçilir, Kübada ise senelik sigara istih- Miki 400.000.117 sigaradır. Venezüelada senede adam başına 982, Fenlandiyada 949, İngilterede 946, İrlandada 740, Çekoslovakyada 731 sigara içilir, Çinde senelik tütün istihlâki 70 milyon, Japonyada 35 milyon, Alman- yada 37 milyon, Rusyada 54 milyon, Fransada 17 milyon sigaradır, En az sigara içenler Hindlilerdir. Adam başına senede 26 sigara düşü- yor, Mühendisler ve fen memur: ları mecburi hizmetlerini ne suretle yapacaklar ? Ankara, (Anka- ra muhabirimiz bildiriyor) — Ba- yındırlık Bakanlı- ğı, Yüksek Mühen- dis ve Teknik okul- ları mezunlarının mecburi hizmetle- ri hakkında bir kanun projesi hazırla- muşlar, Bakanlık; bu projenin hazır- lanmasını mucib sebebler lâyihasın- da şöyle izah etmektedir; «İcra faaliyetleri arasında memle- ketin günden güne inkişaf ve sürat arzeden Bayındırlık işlerini kendi me- suliyetine alan Bayındırlık Bakanlığı bu vazifesini her sene muntazaman mütezayid fedakârlıklar ihtiyarile te- kemmüle doğru sevketliği Yüksek Mühendis mektebile, Nafıa Fen mek- tebi ve Teknik okulundan yetiştirdi. ği yüksek mühendis, mühendis ve fen memurlarile temin etmek ıztırarında- dır. Bilhassa yüksek Mühendis mekte- binin tahsil müddetinin, diğer yüksek mekteblere göre daha uzun olmasına mukabil buradan mezun olanlara ve- rilen maaş, tahsil müddeti daha kısa olan yüksek iekteb mezunlarile bir derecede olmak itibarile azdır. Ancak teşkilât kanunlarının devlet teşkilâ- tında yüksek mekteb mezunları ara- sında bir ikilik çıkarmamak, yekna- saklığı muhafaza için fen mensubları- nın maaş derecelerini yükseltmeği muvafık bulmamışızdır. Fen erbabının azlığı ve umran faa- Tiyetinin gittikçe artması, dışarda da- ha müsald vaziyet bulan fen erbabi- nın Bayındırlık Bakanlığı elinden çık- masına ve Bayındırlık işlerinin faali- yetini sekteye değilse bile tahdide uğratmaktadır, Memleket işlerinin her sahada meş- hud olan terakki hamlelerile &henkli olarak yürümek mecburiyetinde bu- lunan Bayındırlık Bakanlığının çizdi- ği faaliyet programını sürekli ve arı- zasız yürütmek ve buna mâni olacak engelleri ortadan kaldırmak maksa- dile-mecburi hizmetlerini yapamıyan- lardan okuma masraflarının iki mis- inin alınmasına ve taahhüdlerini ifa etmiyenleri istihdam edecekler hak- kında bir takım hükümler konması- na mecburiyet hasıl olmuş ve proje bu sebeble hazırlanmıştır.» Yüksek müköndis ve teknik okulları mezunlarının mecburi hizi. Stleri hahkında bir kanun projesi hazırlandığını yazmıştık. Mühim ahkâmı mubtevi olan bu proj;önin “€saslarını yazıyoruz Projenin ihtiya ettiği esaslara göre devlet tw olmak üzere Yüksek Mühendis mi binde tahsilini biti- venler sekiz sene, Teknik okulunda tahsilini bitirenler beş senâ, ecnebi memleketlerde Bayındırlık Bakanlığı hesabına tahsillerini veya stajlarını bitirenler tahsil ve staj müddetlerinin iki misli müddetle meslek ve ihtisas- fakatile diğer daire ve müesseselerle belediyelerde hizmete mecbur olacak- lardır, Bayındırlık Bakanlığının muvafa- katile diğer daire, müessese ve beledi- yelerde çalışan mühendis, mimar ve fen memurlarına mecburi hizmetleri müddetince Bakanlığın usul daire- Mecburi hizmete tâbi olanlar mek- tebden çıktıkları tarihten itibaren iki ay içinde ve o sene askere gidenler terhislerini müteakıb hizmete tayin edilmeleri için bizzat Bayındırlık Ba- kanlığına müracaat edeceklerdir. Mü- racaat edenleri yerleştirmeğe kadro münhali mevcud değilse bunlar, mü- muhassad maaşları ücret olarak verile rek ücretli vazifelerde çalıştırılabile- ceklerdir, Bu suretle çalıştıkları müd- det slaj müddetlerine mahsub edile- cek ve bunlar ilk açılacak memuriyet- lere tayin olunacaklardır. Mecburi hizmete tâbi olanların askerde geçir- dikleri müddetler staj müddetlerine mahsub edilmiyecektir, Mecburi hizmet müddetlerini bitir- meden evvel vazifeden ayrılanlar, Yüksek Mühendis veya Teknik okul- lardaki tahsillerinin beher senesi için O sene ücretli talebeden alınan meb- Yiğın ve ecnebi memleketlerdeki tah- sillerinin beher senesi için kendilerine sarfedilen paranın iki mislini derhal bir partide ödemeğe mecbur olacak- lardır, Bu paranın verilmesinde hiz- met ettikleri seneler gözününe alınmı- yacak ve verecekleri paralardan ten- rine verilmiyecek- tir. Diploma ve ruhsatnamesiz sanat- lerini yapanlar cezalandınlacakları gibi bunları kullananlar da tazmina- , tı kendileri bir misli fazlasile vermeğe terkedenler veya tahsili ve stajlarına nihayet verilenler ve yahud inzibati let hesabına geçerek tahsile devam edenler, devlet hesabındaki her sene- lerine mukabil iki sene mecburi hiz- terkedebileceklerdir. Projenin muvak- kat maddesine göre bu projenin neşri tarihinde mecburi hizmetlerini ifa et- mediklerinden dolayı haklarında ta- kibat yapılanlar Bayındırlık Bakanlı- ğınca kendilerine yapılacak tebligat, tarihinden itibaren en çok üç ay için de kendilerinden istenilen parayı öde- medikleri takdirde haklarında bu ka- nun hükümleri tatbik ölunacaktır. İKTİSADİ MESELELER Son yağmurların ilkbahar , meyvalarına tesiri Son yağmurlar, ilkbahar meyvala- rına zarar vermiştir.Bundan hâldeki toptancı meyva tacireri çok mütees- sirdir. Çünkü mevsim münasebeli- le, yaş meyva ticareti kalmamıştı. Yalnız Adanadan haftada bir kaç yüz sandık portakal geliyordu, Kışlık yaş meyveların bittiği bu sırada, ilkba- har meyvalarını beklemek zamanıy- dı. Maamatih bir haftaya kadar pi- yasaya yeni senenin çileği çıkacaktır. Hâldeki meyva tacirleri, Ereğliye boş çilek sepetleri göndermek sureti- le, hazırlıklara başlamışlardır. Son yağmurlardan evvel, çilek mahsulü pek bereketli olacak deniliyordu. Fa- kat son sürekli yağmurlar, çilek tar- lalarma bir parça zarar vermiştir. Maamafih bedbin olmağa sebeb yok. Meyvacıların söylediğine göre, son yağmurların ilk yetişecek mahsule zararı olabilir. Bundan sonra gene bol çilek yetişmek ihtimali çoktur. Kiraza gelince, son yağmurlardan da evel, kiraz mahsulünün az olaca- ğına dair alâmetler mevcuddu. & Havaların birdenbire soğumasını kiraz ağaçlarındaki mevcudu az olan tomurcuklara da ziyan verdiği mu- hakkaktır, Hasılı havaların lüzumsuz bir su- rette yağışlı ve soğuk gitmesi, ilkba- har meyvalarına zarar vermiştir. H.A Tunusta çok kanlı çarpışmalar oldu 9 kişi öldü, 50 yaralı var. Hükümet örfi idare ilân etti Tunusta, son günlerde bir takım kanlı musademeler vuku bulduğunu ve Fransız hükümetinin âsayişi mu- hafaza edebilmek için örfi idareyi ilân ettiğini telgraf havadisi olarak yazmıştık. Dünkü posta ile gelen Iötan gazelesi ihtilâl şeklini almak istidadını gösteren bu kargaşalıklar hakkında şu tafsilâtı veriyor: Son günlerde yeni düsturcuların şiddetli propagandası ve tahrikâtı, 'Tunusün Arab mahallelerinde doğru- dan doğruya halkı cuma günü kıy ma davet etmek suretile tezahür et- miştir. Pransız umumi valisinin ko- nağı önünde yapılan nümayişten sonra azledilmiş olan profesör Belh- man halka hitab ederken mevkufları kurtarmak için pazar günü hapisha- neye hücum etmek hattâ umumi va- Mlik konağını işgal etmek lâzım gel diğini söylemiştir. Profesör bu sözler hakkında sorgu- ya çekilmek için müstantik huzuru- na çıkarılmıştır, Profesör, dostlarını keyfiyetten haberdar etmiş olacak ki adliye sarayının etrafı dakikadan dakikaya artan bir kalabalık ile dol- mağa başlamıştır. Asayişi muhafazaya memur olanlar, halkın hasmane tezahürlerine teh- Gid, küfür ve tazyiklerine mukave- met etmiştir. Polisler ayaklar altında çiğnenmiş, kalabalık arasından ve tarasalardan kurşunlar atılmış, olo- mobiller tecavüze uğramış, bir tram- vay yakılmış, diğer bir tramvayda param parça edilmiştir. Kargaşalık- lar mahalleden mahalleye yayılıyor- du. Vaziyet Bab Suika meydanında ve askeri devair önünde pek vahim bir şekil'almıştır. Bunun üzerine örfi idareyi ilân eden bir kararname, Tus nus beyinin tasdikine arzedlimiştir, Bu esnada Fransız umumi valisi, Tu- nus beyini ziyaret ederek iki saat gö- rüşmüştür. Sokaklarda devriyeler ge“ sekizi de yerli halktandır. On Zühaf askeri ile 40 yerli yaralanmıştır. Yeni düsturcuların organı olan Aksiyon Tunizyen gazetesi kapatıl- mıştır. Yeni düsturcu partinin mer. kezi askeri kuvvetler tarafından işgal edilmiştir. Son haberlere göre Tunu- sun diğer şehirlerinde hâdiseler olma» mıştır. Cezairden Tunusa takviye kuvvetleri#gönderilmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: