13 Ağustos 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

13 Ağustos 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Fransada büyük yer ? kumarhaneler hükümet ile mücadele halinde Fransada kumarhanelerle hükü- Mek ihtilâf ve mücadele hulinde bulu- Muyor, Hükümet yeni bir kanunla umar gazinolarının kazanma ihti. Malini yarı yarıya indirmiştir. Ban- koyu tutanlara karşı oyuncuların Miktarını hükümet yüzde elliye in- direrek tahdid etmiştir. Bankonun kazanma ihtimali azal- Ması ve kaybetmek ihtimali çoğek ması karşısında büyük kumarhane- ler isyan etmişlerdir. Ayaklanan ku- Mar müesseseleri başında Zograkosun. Yunanlı sendikası vardır. Zograkos Şimdiden Deauviile ve Cannes'deki gazi- Transatlantiklerd Zamanımızda deniz seyahatleri | Yolcuların karadaki spor faaliyetleri- | ME mani olmamaktadır. o Büyük | transatiântiklerde her türlü sporlar | Yapılıyor. Yolcuların hareketten âtıl aları hem de vakit geçirme- İleri için spor en iyi eğlence sayılmak- ir, Vapurdaki sporlar o kadar ilerle- İ Miştir ki, şimdi bunların da cihan | Tekortarı vardır. Son koşmu rekoru | İngiliz olimpiyat takımının eski kap- | tahı Tord Burgleyde kalmıştır. Mumaileyh en yeni İngüiz trans Atlântiğinde güverte etrafında 400 m ——— Dünyada 247 türlü peynir var Bütün dünyada kaç türlü peynir Vardır? Bu suali Pariste Amsterdam Bokağında müşterilerine münhasiren Peynir ve şarap veren bir lokanta hâlletmiştir. Mumaileyh dünyada oOkaç cins Peynir bulunduğunu araştırmış Ve bunların mıkdarı 247 olduğunu an- larmıştır. Bu peynirlerin hepsini getirtmiş er birliği yabancı memle- erle kültür münasebetleri idame <Doks» cemiyeti tarafından, Güzel ar akademisi binasında hazır- ami Sovyet artistik fotoğraf sergisi Saat 17 de merasimle açılmıştır. Merasimde, İstanbul valisi ve Bele- Bovy reisi B. Muhiddin Üstündağ, çal ©t Rusyanın Ankara büyük ek B. Terentiev, Sovyet sefareti ve takrimiz konsoloshanesi erkân, Gü- day hatlar âlemine mensup birçok > gazeteciler hazır bulun- Merasime, büyük elçi B. 'Terentie- e türkçe olarak söylediği kısa bir abesile başlanmıştır. ge Terentiev, nulkunda ezcümle tmİştir ki; a orlova ve İstanbulda müte- teri en Türk ve Sovyet resim sergi” hin teşkilinden sonra bugün de En mantahip etibba tarafından tertij gunu ve gemilerdeki yarışlı Sovyetler birliği fotoğraf sergisi dün açıldı Dün açılan sergiden bir köşe KANSIZLI benlesizlik icin yegine deva primer SIROP DESCHIENS, PARIS nolarını kapatmıştır, Lâkin sendika nın elinde daha başka gazinolar var- dır. Bunlar Monte Karloda ve Juan les Pins'de bulunuyor. Hükümeti müdahalesi, tem E ku- marhanelerin fevkalâde kazandığı bir zamana tesadüf etmiş ve tepeden inme olmuştur. Bu sene kumarhan6- lerin kazancı geçen seneye nazaran yüzde seksen fazladır. . en sene 150 gazino bakaradan 1,080,000 ingiliz lirası kazanmıştı. Bu sene kazançları 1,800,000 ingilis lirasını bulmuştu. e spor yarışları yardalık mesafeyi 58 saniyede ko- İ şarak katetenişti. Şimdi bu rekoru Amerika hafif at- let takımı âzasmdan Herbert kırmış- tır. Güvertede sm imi mesafeyi 492 saniyede k: is Fakat rekorun kırılma meselesin- de ihtilâf çıkmıştır. Lord Burgley son rekoru üzerinde ismoking olduğu halde yapmış olduğunu ve halbuki Amerikalının sırtında yalnız bir at- let fanilâsı olarak koşmuş bulundu- arın salon el- bisesi ile yapılması şartına riayet edil mediğini iddia ederek protesto etmiştir. olduğundan bütün Avrupadaki pey- nir meraklıları için lokantası bir lar, reali en objektif ve en sadık bir Kal ali disi fotoğrat sergi- sinin açılış töreninde bulunuyoruz. Bu sergi, memleketimiz Arasın daki kültür münasebetlerinin ilk saf- hası olmadığı gibi son safhası da ol- hin nutkuna mukabele etmiş ve şid r. imiş Nutuklari müteakip sergi geri! we her resim önünde durularak ize hat alınmıştır. Bundan sonrü, davetliler deniz ke- narında hazırlanan zengin büfede izâz ve ikram edilmişlerdir . Yekdiğerini yaralamışlar Kadıköyde kunduracılık eden Vali- ramla Kegam birbirlerini dövüp ya raladıkları için her ikisi de polis ta rafından mahkemeye verilmişlerdir. Nörasleni, zajlyet ve Chlorose am mm mm ya np mala ge lminmmslzlimeieküyelanimlniapanmey mmm aş lmlelmizpmamiğibeniüiiyüünlüzliliiii ———— Hindiçini valisinin mücevher- leri yüzünden çıkan facia Kamboçanın Udong şehrinde bundan iki ay ev- vel bir mücevhe- rat (müzayedesi yapıldı. Bu mü- zayedeye bir çok İngiliz ve Ameri- kan cevahirciler iştirak ettiler, Satı- lığa çıkarılan mücevherler, beynel- milel kumarhanelerde şöhret kazan- mış ve pek çok paralar kaybetmiş olan eski Hindi Çini valilerinden De- vadaryanm mücevherleriydi, İçinde asırlardanberi evlâddan evlâda kal- mış tarihi ve mukaddes sayılan bir çok aile mücevheratı da bulunan bu taşları, eski vali ailesi efradının arzu- su hilâfına müzayedeye koymuştu. Müzayedede en ziyade pey sürenler Şontori, Ronşayer isminde Avustral- yalı iki cevahirci oldu. İş inada bindi, her iki taraf arttırdıkça art- tırdı. Nihayet Şontori galib gelerek mücevheratı dört yüz bin dolara sa- tın aldı. Bu mücevherler Sidney şehrine gönderilmek üzere bir İngiliz nakli- ye ve sigorta şirketine teslim edildi. İki cevahirci de Avustralyaya dön- mek üzere Lampang isimli, Siyam vapuruna bindiler. Şontorinin bera- berinde karısı ve Şiâneyde tıp tahsili etmiş olan dilber kızı vardı. Vapur- da bir gece balo verildi. Bu münase- betle bir güzellik müsabakası yapıl- dı. Şontorinin kızile karısı güzellikte birinci geldiler . Fakat güzel ana ve kız bu muvaf- fakıyetlerinden sonra çok yaşamadı. lar, Gece yarısından biraz sonra bir- denbire küçük bir Malay yerlisi dans salonundan içeri girdi, kedi gibi ana ve kızın üzerlerine hücum etti ve her ikisini de bir kaç kama darbesile ye- re serdi. Katil salonda hasil olan panikten İKTİSADİ MESELELER Mahrukat fiati Ağustos ayında olduğumuz halde odun ve kömür fiatleri şimdiden pa- hahlaşmağa başladı. Odunun çekisi son günlerde, 380 kuruşa fırladı. Halbuki bir hafta evvel 320 kuruşa | kadar satılıyordu. Bunun sebepleri etrafında, alâkadarlar (nezdinde tahkikat yaptık. verilen cevap şudur: Son zamanlarda odun taşıyan ka- yıklar, başka işlerde çalışmaktadır. Bu yüzden, nakliye ücretleri artmak- tadır. Diğer bir sebebi de bir odun 'as, ciri şöyle anlatıyor — Bu sene odun yerine maden kö- mürü yakılacaktır. Bu yüzden iske- lelere az odun getiriliyor. Çünkü © duna karşı taleb azalmaktadır» Bu da bir sebep olabilir. Fakat bu sebep yerinde değildir. Vakıa odun yerine maden kömürü yakmak, mah- rukat politikamızın esasını teşkil et- mektedir. Fakat bu, zaman mesele- sidir. Birdenbire bütün odun yakan sobaları sokağa alıp, yerine kömür sobası kurmak mümkün değildir. Halk kömür yakmağa yavaş yavaş alışacaktır. Bu itibarla odun tacirle- ri lüzumsuz yere endişe ediyorlar. İskelelere az odun getirmelerinde bir sebep yoktur, Her halde sebep bu de- ğildir. Biraz işin içinde ihtikâr da vardır. Nitekim belediye iktisad mü- dürlüğü, son günlerde, ortaya çıkan bu ihtikâr hareketile yakından alâ- kadar olmaktadır. Diğer taraftan mangal kömürü fi- atleri de yükselmektedir. (Halbuki Bulgaristandan mühim mukdarda kömür gelmektedir. Böyle olduğu halde gene fiat yükseliyor. Henüz ağuslos ayında olduğumuz halde, odun ve kömür flati, bir mese- Je haline girmektedir. Kışa doğru yaklaştığımız zaman, bu meselenin daha ziyade ehemmiyet peyda edece- gine şüphe yoktur. Daha ziyade şim- âlden tedbir almak icab eder. Eğer iddia edildiği gibi, nakliye buhranı mevcutsa, bu buhranın önü- np geçmek lâzımdır. , HA Eski valinin kıymetli mücevherlerini satın alamıyan kuyumcu, bunları satın alan rakıbini vapurda zehir- ledi, karısiyle kızını da 2000 dolar mukabilinde bir Çinliye hançerle öldürttü ve cinayetini itraf etti istifade ederek biribirine giren in- sanların arasından kaçmağa oteşeb- büs etti. Fakat salon Kapısından çık- mak üzere iken iki erkek, onu yaka- ladı, Katil kamasını çekerek kendi- #ini tutanları da öldürmek üzere iken onlar daha evvel davranarak kafili tekmeleri altına aldılar. Katil aldığı yaraların tesirile biraz sonra öldü. Yaralanan kadınlar dâ hemen aynı zamanda nefeslerini leslim ettiler. Sabaha karşı cevahirci Şontori de kabinesinde ölü bir halde bulundu. Yapılan tedkikat neticesinde onun zehirlenmiş olduğu meydana çıktı. Yatağının baş ucunda duran barda- ğın içinde zehir bulundu. Bunun Üzerine ortaya yeni bir şayia çıktı; Mücevheratın satıldığını istemiyen valinin akrabası cevahirciyi ve aile- sini öldürttüler!» Denildi. Ağızdan ağıza dolaşan bu intikam bhâdisesine Kamboçluların ruhi haletlerini bilen vapur kaptan- ları da inandılar, Vapur, uzun müddet kalmak üze- re Singapur limanma vasıl olduğu zaman İngiliz zabıtası işe vazıyed ederek tahkikata girişi, Eski vali Devadarya ile iki karısı tayyare ile Singapura getirildi ve orada sıkı bir sorgudan geçirildi. Fakat onların masum oldukları anlaşıldı, Eski vali, akrabasının katille alâkadar olması ihtimalinden bahsetti. İngiliz zabıtası akrabayı evvelâ bir tarafa bırakarak tahkikalını vapur- da derinleştirmeğe başladı. Mürette- bat birer birer dinlendi, vapurun her tarafı araştarık dı, fakat Şontori- nin katili olabilecek bir kimse ele gö çirilemedi, Vapur. da Olmli isminde bir Çinli tacir var dı. Bu adamın Zâ» bıta ile bir iki vakası olmuştu. Olmü evvelce uyuşturucu maddeler kaçak- çılığı yâpardı, Son zamanlarda isa silâh ticaretile meşgul “olmağa baş- lamış ve bu sayede Siyamın en yük- sek eşrafı ve memurlarile münasebefi peyda etmişti. İngiliz dedektiflerinden biri Olmlinin katidle alâkası olabileceğini iddia etti ve valinin akrabası hesabına hare- ketle Şontoriyi öldürtmüş olduğunu Çinlinin yüzüne vurdu. Olmli her ş8- yi inkâr elti. Ancak İngiliz zabıtasa katlin aydınlatılmasına yardım etti. ği takdirde kendisinin tecziye olun- muyacağını vadettiği zaman Olmlinin ağzı açıldı, katilin kendisi olmadığı. ni ve onun yolcular arasından aran ması lâzım geldiğini söyledi. Bu sorgu esnasında hazır bulunan diğer cerahirci Ronşayerin yüzünde korku alâmetleri belirdiğini ve giş- İlce Çimliye işaretler verdiğini İngis Uz polislerinden biri gördü. Katilin Ronşayer olduğu derhal anlaşıldı. Cevahirci derhal sıkı bir sorguya ç6- kildi. Bunun üzerine Ronşayer, yerl Malsy tarafndan kadınların öldü- tülmesini temin etmek için Çinliyi iki bin dolar mukabiliride elde etmiş olduğunu itirafa mecbur kaldı. Şon- tori de Ronşayer tarafından zehir« lenmişti. Bu katmerli cinayetin sebo- bi şu idi: Ronşayer, kendisini en gü- zel mücevheratı ele geçirmekten mahrum eden rakibinden intikam almıştı. Bu cinayet mücadelesinin bu acıklı faslına aid olan son perde eylül nihayetinde mahkeme salon'un- da cereyan edecektir , velâyet Çocuk küçükken ana ve babası- nın velâyeti altındadır ve evlilik devam ettiği müddetçe ana ve baba her ikisi velâyeti beraberce icra ederler, Anlaşmazlarsa babanın re- yi muteberdir. Karı kocadan birinin vefatı halinde velâyet sağ kalana, boşanma halinde çocukların tevdi olunduğu tarafa aid olur. Velâyet dolayısile babanın ve ana- nım yapmağa mecbur olduğu husu- | su kanun şöyle sıralamıştır; Ana ve baba kudretlerine göre çocuğu yetiştirmekle ve çocuk all || veya aklı zayıf ise ona göre münasip bir terbiye vermekle mükelleftirler. | Ana ve baba mümkün mertebe | çocuğun kudret ve kabiliyetine ve arzularını mazari itibare alarak onun mesleki terbiyesini sevk ve idare etmeleri Jâzımdır. Her ne ka- dar dini terbiyesini dahi tayin hakkı Son piyango keşidesinde azananlar Son tayyare piyangosu keşidesinde kazananların isimlerini yazıyoruz: 50,000 lira kazananlar: Beyoğlu “Aynalıçeşmede Zeki, Hafikte bak- kal Abdullah, 1857 numaralı taksi otomobili sahibi Ahmed. Alacada tahrirat kâtibi Kâzım. 12000 lira kazanan: Tarlabaşı caddesi 12 Teodori. 10,000 lira kazananlar: Bursa Se- limiye mahallesinde 44 numarada İsmail, Çatalca maliye tahsildarı İsmall, Beyoğlu Hamalbaşı 123 nu- marada Tülbendeiyan, Yıldız polis mektebi muamelât gen « Cemal. Bacadan düştü Halli isminde bir işçi, Kasımpaşa- da Nalıncı yokuşunda bakkal Fuadın evinin bacasını temizlemektö iken düşmüş, muhtelif yerlerinden ehem- miyetli surette yaralanmıştır. Halil, Beyoğlu hastanesine yatırılmıştır. | ana ve babaya verilmiş ise de 266 ncı madde «Reşit dinini intihapta hür- dür» denildiğine göre çocuk reşid- olunca yani 18 yaşını ikmal edince dinini kendi intihap edebilir, Ana ve baba çocuklarını tedip hakkına maliktirler, Ancak velâyeti ifadan âciz veya kendisi hacir ak tında bulunan yahut nüfuzunu ağır surette suiistimal eden veya fühiş ihmâlde bulunan âna ve babadan hâkim velâyet hakkını nezedebilir, Velâyet nezolununca çocuğa bir vasi tayin olunur. Nezin hükmü İlerde doğacak çocuklara da şamli- dir. Yani, velâyet hakkı - kendisin- den nazolunan kimsenin bü nez ha- disesinden sonra doğacakları Üz rinde dahi hakkı velâyeti yoktur. Bir ana veya baba için de bundan büyük bir ceza tasavvur edilemez. Avukat Emcet Ağış Yeldeğirmeninde oturan köfteci Şükrü, evvelki gece son derece sar- hoş bir halde evine gelirken düşmüş, başından tehlikeli surette yaralan- dığından zabıta tarafından Haydar- paşa hastanesine yatırılmıştır. | Sarhoşluğun sonu Çocuk bahçeleri Eyüpte Sokollu Mehmed paşa med- resesinin çocuk kütüphanesi, karşı sındaki sahanım da çocuk bahçesi ittihaz edilmesi hakkındaki karar- dan sonra Samatya ve Ramide de müsald iki saha bulunmuştur. Sa- matyada bulunan saha Halk bahçe- si, Ramideki saha da çocuk bahçesi ittihaz edileceklir. Her iki sahanın hududu bugünlerde tesbit edile cektir. Bundan başka Fatihte Nakşi- dilhatun medresesi çocuk kütüpha- nesi ve karşısındaki arsa da bahçe olarak tahsiş edilecektir. İİ

Bu sayıdan diğer sayfalar: