13 Ağustos 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

13 Ağustos 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahife 8 Hollivuttaki büyük sinema izde sinema niçin İlerlem acı acı muştam Bunun içi siz, filim kurdelesi, irafçı ücreti, banyo masrafı, bir tek kelimesiy lâzımdır canır Evvelâ - 20 kere tekrar sebebi bunların beğendi filime neyi 20 - 25, hattâ 30 kere l dilen m igünüzün önüne getiriniz. de bizim filimciliğimizi nünüz. Ben kendi hesabıma gö: fettiğimiz paraya göre çıkarılan eser- ere şaşıyorum Hollivutta iken Emest Lubiç bana de lan bir filim için kaç para sarfettiği . Ben de ni rejisörün -adar açıldı. düşü- meşhur rejisör sormu m söyledim. Meşhuf 1 hayretten ta: Fakat bu rekordur... #z para il yapması için mu Gerecede kuvvetli bir sar lâzımdır Bizde filimciliğin ileri gidememesi- nin sebeblerinden biri de : göre mühim fedakâ hazırlanan bir filimin kâfi derecede sey getirmemesi idi. Çünkü geçen seneye kadar ar hakikaten koltuğun 70 kuru- z, ilç kişilik ayda kaç kere ma gidebileceğini pekâlâ hesablarsınız Hükümet sinemacılarımızı son de- rece sevindirecek bir karar ve dedi, bu bir filim gösterecek r olması insanın zeler iştir. ardan ancak yüzde on Hükümetin bu ka- son de sevindir- miştir. Hattâ o kadar ki, bir çok sine- macılar © mevsiminden iibaren perde üzerinde, her seanstan sonra hükümete teşekkür edecekler- dir, Diğer tar vergilerin inmesi üzerine sine retleti de yarı yarı- ya inecektir İstanbulda eği hassa kışın - dan k rar halkı da memnun elim rarı sinemacılar na ü ışka birşey olmadığı için tir. Diğer ı sinemalar seyirci bulacağı i fim sanayii de ilerliyecektir. “ Aynoroz Kadısı filimi bitmek üzere Bugünde “Bir kavuk devrildi, piye- sinin filime çekilmesine başlanıyor “Kıskanç,, filminde baş rolü Ertuğrul Mahsin oynıyacak Aynoroz Kadısı filminde Şevkiye Dört beş senedenberi hareketsiz ka- lan yerli filim sanayiimizde daha şimdiden büyük bir kalkınma başla- mıştır. İpek film stüdyolarında dört büyük Türk filminin çevrilmesine | hazırlanılmaktadır. in memleketin-yerli Bu dört filimden üçü Müsahibzade bay Celâlin eserleridir. Bunlardan ilk olarak Aynoroz Kadısının fillme çe- kilmesine başlanmıştır. Aynoroz Kadısı filminde bir sahne; Behzad ile, Halide. l Galible Hazımm bir pozu «Aynoroz Kadısı nın filmi hemen hemen bitmiş gibidir. Bu filimde hir tiyatrosu artistlerinden Hazım, Vasfi, Galip, Behzad, Muammer, Şev- , Halide, Mahmud roller almışlar- dır, Filmin harici #abneleri: Heybelid- dada çevrilmiştir. Filmih çevrilmesi esnasında birçok tuhaf hâdiseler ol- muştur. Bilhassa harici sahnelerin çevrilmesi esnasında - Heybeliadadâ, bir çocuk arabası çeken ve aptal bir delikanlı rolünü oynyan Vastinin etrafına büyük * bir kalabalık top- lanmıştır. Filimlerin çekilmesine Ertuğrul Muhsin nezaret etmektedir, Hollivut- ta her büyük artistin, her meşhur re- jisörün garip bir uğura inanışların görmüştüm. | Ertuğrul Muhsinin de iş hususunda garip bir kanaati vardır. Muhsinin şimdiye kadar bilinmiyen bu garip | hususiyeti şudur; O her filmine ayın | on üçünde başlar. On üçünde de bi- | tirir, Senelerdenberi şimdiye kadar vap- tığı bütün filimlere âyın on üçünde başlamıştır. Muhsin yalnız filimlere değil, sevdiği mühim tiyatro eserle- rininsprovalarina da âyın on üçlerinde başlar, Ertğrul Muhsin buson çevrilen | âAynoriz Kadısı, filmine de ayın on üçünde başlamıştır. Bu âyın on üçün- de de yine Musahibzadenin «Bir ka- vuk devrildin eserine başlanacaktır. «Aynoroz Kadısı ndaki klâsik “Türk müziği bilhassa $on derece güzel bir şekilde filime alınmıştır. Fakat bir ay sonra başlanacak olan bir filim hepsinden daha mühimdir, Bu filmin isminin, uzun uzun dü- şünüldükten sonra «Kıskanç» olması- na karar verilmiştir Kıskanç ecnebi dilde, güzel bir si- nema romanıdır, Türkçeye çevrilmiş- tir, Bu filimde başrolü Ertuğrul Muh- sin kendisi oynıyacaktır. Bu suretle «Ateşten gömleki ve «Ankara postasis filimlerinden sinra beyaz perde üzerin. de hiç görülmiyen Ertuğrul Muhsin yi. ne sinema objektifi karşısına çıkmış olacaktır. «Aynoroz Kadısı», «Bir kavuk dev- rildi», «Kıskanç» mutlaka sonbaharda başlıyacak olan sinema mevsimine ye- tişecektir. Bir mevsimde bir stüdyo için de üç filim birden çıkarmak epeyce iştir. Bu hadise yerli filim sanayiimizin inkişafı etrafında güzel bir müjdedir. Öteki sinemacılarımızın da faaji- yete geçmesini bekleriz. H.F. Akşamları Kadıköy iskelesinde bir saat.. Gişeden bilet nasıl alınır? yolcular arasında komik sahneler Her gün o kadar tuhaflıklar görü- yor, öyle garip şeyler işitiyoruz ki, ön ce bizi güldüren bu garabetlere gözle- rimiz, Kulaklarımız kısâ zâmande âdeta alışıveriyef ve'bir müdd: ra onları yadırgamiyoruz bile Sokak satıcıları da son zaman yeni”yeni öatiş şekilleri başladılar. Taklideilik de salmış bir halde.. n ulu orta gitme! e Köprüye i | vâpurunun köpr nesini hekli- | yen kesif bir yolcu kalabalığı İsk | leyi işgal altına almıştı Kendi kedime düşündüm. Eaydi, | ite kaka vapura girmek mümkün, Fa | kat bilet nasıl alınacak? Çaresiz ki- şeye sokulnisk lâzımdı. Ben de öyle yaptım amma, bilet veren memurla karşı kar gelmek ne mümkün! Daha gişenin tumikesile aramda bir metre mesafe varken bir e! ağ, bir diğeri sol omuzum üzerinden kişe- kâğıd para- ! yordu. Bir taraftan da sikâyet & Akay pekâlâ biliyor ki dıköy, Haydarpaşa, banliyö y değil, Ankara yolcularile onları edeceklerde şu 6,35 vapurile gidiy: lar, Ona göre tedbir alınsa, hiç Ol mazsa bütün kişeler erken açılsa ya Ne demek, efendim? Vapur yok değil ya! İki tane birden kaldırsın. Biri doğruca Haydarpaşa, diğeri de Kadıköyüne gitsin — Kabahat hep gazetelerde... Yaz- ıyorlar ki... Ceblerinde pasoları var Doğrudan doğtuya vapura giriyor, hiç birşey görmüyorlar. — Akay erkânından birile bir ga zeteciyi buraya getirip halk arasında bir kerecik olsun zorla bilet aldırma- Un. edene nız Ka-| Vapurun hareketine on dakika var, Her taraf dolmuş, birçok kimseler de ayakta duruyor, Gazete müvezzileri hani harıl çalışıyorlar; — Cemal Nadirin Akbabası... mizin karikatürü. On kuruş!. Karşımda oturan genç bir kadın yanındaki arkadaşına yüksek sesle ve hayretle soruyor: — A!,.. Bunlar çalıştıkları mecmu- aları satın mi aldılar? — Çoktanberi mecmua okuduğun yök galiba? — Epeydir okuyamıyorum. * — Gerçi benim de aylardanberi mec- mua okuduğum yok amma, gazetele ri muntazaman takip ederim. Bravo sanatkârlarımıza.. çalıştılar, çabala- dılar; nihayet birer mecmua sahibi olup çıktılar. Dur, eve gidince birer mektup yazayım, ikisini de tebrik ede- Ra. Kendilerini tanır mısın? Nasıl tanımam! Aile dostlar... İkisi de mi? Tabii. daha iyi gör Nasıl bir genç? — Uzun böylu. Biraz f: man dinma, zârarı yok, bu şişme ma yâlışıyor. Kendisine kaç defa Şu Düğlas bıyıkları kestir di- rüz. ledim ye Yakışmıyor mü? onları kest li delikanhdı pılı bir © gözl de hi ma da er: «Şu kar allahaşkına': dedims gözleri olduğu de gözlük kullanıyor! Gülmemek için kendimi güç zapte- Giyor ve Cemal Nadiri düşünerek: Neredesin üstad 1 , bi n ağında kendini bir ç kadar Xısı işmanlatan nesne ne zunun sırrımı bizedi ıda du sana?!..» /Jenirken Üstadı salonun sinde görmiyeyim m run nasılsa sıkı gazetesine göz gezdiri- Diye bir kö balık v bir yerinde yor. Bugün tuhaf tesadüflerde birbirini takip ediyor. Gazete müvezzii çocuk- n biri elinde «Akbaba» Cemal dire musallaf olmuş, satmağa ça- Mışıyor Cemal -Nadirin Akbabası... stad, aldırmayınca müvezzi Ak- 1 koltuğunun altına sıkıstınp «Karikatür» uzatıyor: Ramizin karikatürü de var, ba- yım! ... Satıcı avazı çıktığı kadar bağırır” yordu. — Nişanlanma, evlenme, aymıma kanunu . — Her eve, herkese lâzım, Nişân- lanma, enme, boşanma kanunu... Satıcı elindeki küçücük kitaplar- dan birini ötekinin berikinin gözü“ ne doğru uzatmağa basladı. zım değil mi, küçük bayan? Kızcağız kendini tulamıyarak gül dü. Satıcı, gözüne kesti; yaşlıca bir zata sokuldu: Boşanma kanun — Ne olacak? — Okursunuz! — Lâzım değil, İcab ederse alırız. Demindenberi . bıyık altından kıs Xıs gülen orta yaşlı bir zat satırıy! yanına çağırdı. Biraz ötede yava$ sesle münakaşa eden henüz pek genç bir kızla bir delikanlının duyabile- ceği perdeden sordu: — Barışma kanunu var mı? yımt İzmir (Akşam) — Üzüm ve incir piyasasının açılma zamanı yaklaştığı için İzmirdeki muvakkat işçilerin yüzü gülmeğe başlamıştır ir mağazalarında binlerce işçi çalışmağa başlı fevkalâde itina edilmektedir. Üzüm ve iDCif ık temizlenmekte, imalâta hazırlanmaktadır. YU” nunda açılacak, üzüm ve in caktır. İmalâtlınelerde temizi! imalâthaneleri badana edile: karıdaki resimde bi kaydedilen işçiler görülüyor. ..n ve incir imalâthanesi Piyasa, bu ay #0” & iş için müracaat eden V*

Bu sayıdan diğer sayfalar: