11 Eylül 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9

11 Eylül 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKŞAM Haftanın Şakairrı Südet işi günün meselesi oldu. Yukarıki klişe B. Henlelnin Almanyadan dönüşte dostları tarafından karşılanışını gösteriyor Amavud kralının onuncu yıldönümü münasebetile Armavudlukta şenlikkr yapıldı. Yukarıki resim kral Zogu ile kraliçeyi Draçta yapılan bir şenlikte gösteriyor İngiliz kabinesi son günlerde Hep | Südet meselesile meşguldür. Bir memur | çiliz kabinesinin içtimaına Südet | işi dosyalarını götürüyor Filistinde terörizm hareketleri devam ediyor İngiliz polisleri Kudüste bu nümayişi dağıtıyorlar Jak namında bir Amerikalı bir kuş Şifliği kurdu. Kuşlar, Amerikalının ağzından yem alıyorlar Amerikada güzel göz müsabakası tertib edildi. Bu müsabakada kazanan altı genç kız ve kadın görünüyor Sahife 8 Yazan: NECDET RÜŞTÜ —I— Bu kadın derd oldu mahalleliye, Yediden yetmişe döndü deliye: Ne kadar genç varsa ona tutgundu, Yaşlılar: Ya, sabur!.. çekip yutgundu. Kocalı kadınlar öldü telâştan: — Ya bizim efendi çıkarsa baştan?.. Genç, güzel kızlar da hased ediyor: — Ne yazık, biz ondan çirkiniz!. diyor. Hasılı, çocuklar bile âşıktı. Bu kadın güzeldi, kibardı, şıktı. O, gençlik ufkunda tam doğan aydı: Otuz üç yaşında olgun meyvaydı. Güzeldi: Benziyor tunca derisi, Plâjda kararan bir su perisi. Bu ender çehreyi her kadın özler! Gerilmiş yay kaşlar, simsiyah gözler. Düz, çekik bir burun; geniş bir alın, Çene az kemik!i, dudaklar kalın. Saçları kestane renginden koyu. "Topluydu vücudü, ortaydı boyu. Elleri sanırsın bir beyaz yumâk, İstiyor onları insan okşamak. Hele o ayaklar ne küçücüktü, Hakları bir değil, bin öpücüktü. Kibardı: Veriyor hürmet duygusu, Asiller dökemez ayağına su. Şikti: Her esvabı sade, güzeldi, O, baştan aşağı halka modeldi. ig Güzeldi, kibardı, süslüydü.. amma Olmuştu hayatı halka muamma: — Nereden taşındı? Bu genç kadın kim? Beş aydır bu merak her kalbe hâkim, Adamlar üstünde etse de ısrar, Meydana çıkmıyor bir türlü esrar: Zengin mi, fakır w1?.. Nasıl yaşıyor?.. Acaba dul muf *ek dolaşıyor Evinde kimi var?, oksa yalnız mı?. Kocaya varmam' “ir yaşlı kız mı?.. Kim yardım ediyor geldikçe dara? Ne yiyip, ne içer; kim verir para?.. Aynile muamma; bu nasıl işti: Hiç kimse düğümü çözememişti. Nihayet içyüzü oldu aşikâr, Bu meçhul! kadına dendi: — Günahkâr!, e Merakı böylece halkın duruldu, Kadının alnıma damga vuruldu. Zaten bu nev'ini erkekler özler, Üstüne çavrildi alıcı gözler: Adamlar kadını sanki yiyecek. Boyuna, bosuna yoktu diyecek: Kucağa gelecek bir vücud buydu, Bu, gece kadını bir içim suydu. Erkekler genç, yaşlı, evli ve bekâr Davrandı, bu işte etmek için kâr: Mademki herkesin olmuş kedim, Onlar da tatmasın niçin tadını?,. Zengini. fakiri peşine düştü, Capkınlar sürüyle kahveye Oştü: Ter akşam oradan kadın geçerdi. Bir adam vardı ki: Gelip seçerdi Sokağa en yakın olan masa; Altınla doldurmuş bütün Kasayı, Bir zengin tüccardi bu genç müşteri: | Abone olmuştu bir aydanberi, Görünce düşmüştü ayni emele: | Bü oynak kadını geçirmek ele. Bir gündü, Bir mütl n buse koparmak, sırdı parmak. dolmuştu kahve, Baktılar; Genç kadın geliyor eve, Peşine yapışkan biri takılmış, Kadına bir çivi gibi çakılmış: Çok gayret ediyor konuşmak için. Yaşı pek küçüktü fakat bu gencin: Yirmi beş var, yoktu; besbelli toydü, Zavallı başını belâya köydü: Bin türlü niyazla yolu aşınca, Kahvenin önüne tam yaklaşınca, Genç kadın ansızın geriye döndü. Gözünde şimşekler parlayıp söndü, Kaşını çatarak, bağırdı: Bu kadar ısrarla k, © bu sımâşmak, ta spa betsm mu sokak?.. Bu darbe altında genç ölecekti, Korkudan sararıp, fertiği çekti Kadından çıkınca bu müthiş sözl Bir anda kahvede yılmıştı gözler Evine pervasız dalmak istiyen, Felekten bir gece çalmak istiyen En acar adamlar olmüştü uslu, | Kanaat değişti, dendi: Bu işte yanmıştı tüccarın kalbi Çocuğu kaybolan bir baba gibi. Kahvede bekleyip verdiği emek, Ne yazık; boş yere gitmişti demek, Korkmuştu, bu kadın fazla acardı, Belki de başına bir iş açardı. Meselâ: Yaparsa bir meşhud cürüm, Fele gelir, kalırdı mütlak kötürüm. Fele gelir, kalırdı mutlak kütürüm. Herkese olurdu hem de kepaze, Elbette bir böyle namuslu taze Bu kötü teklifi kabul edemez Ne çare; kadından el çekmeli tez. 'Tüccarın yüreği hüsranla doldu, Bir daha kahveye uğramaz oldu. Bir gündü. Kadınla karşılaşmıştı, Halinde tahavvül görüp şaşmıştı; Bir tatlı tebessüm vardı yüzünde; Çakmıyor 6 günkü şimşek gözünde, Bilâkis pek munis, şen bakıyordu, İnsanda ümidler bırakıyordu. Tuhaf şey!.. Tüccarın titredi içi, Acaba?!.. Yeniden geldi sevinei: Cesaret bularak, gülmüştü biraz. Ne görsün: Ayrıldı o bir çift kiraz, İçinden bir sıra inci döküldü, Bu güzel ağızla kadın da güldü. Kaçırmak olmazdı bu saadeti, Hücuma geçmekti onun âdeti Kadına sokuldu, ahbab oldular, O gün çok gezdiler, çok yoruldular, Genç kadın ve tüccarı davet: Bu fırsat her kula müyesser değil, Onları uçurdu bir otomobil. Başları dumanlı, eve girin, Kadın bir gecelik giydi ipince: Vucudü kumaştarı dışarı vurdu; Serbestçe dizine gelip oturdu. Genç adam şaşırıp bu tahavvüle, Dedi, bu ansızın açılan güle: Mahalle halkını korkutmuş hani, Paylamiş peşinden eve geleni, Demiştin:*Yenir mi sandın her kuşut, Kız!,. Neydi o perhiz, nedir bü turşu?!. Genç kadın bir billâr kahkaha atla, Kavganın aslırlı ona anlattı, Dedi ki: — Bazi gün açılır ağzım, Arada etrafı korumak lâzım?.. BULMACAMIZ 1 — Âni (otograf tabiri) 2 — Mizaç - Kaburga ai 3 — Eski bir Türk kahramanı - Bir harfi in okur * bir kı - Bir nevi 5 a “bir zimmt ölçüsü olur - Bin (Farisi) - Arka, 6 — Dondurulmuş bir tatlı, 7 « U3 - Katı 8 —Deniz ortasında kâra - Tavlada hâkim olan » İstifham edatı. 9 — Beslenme - Çocuk, 10 — An - Beraber, Yukarıdan aşağı: 1 Calibi dikkat. 2 — Menfi edatı » Hayvan pabucu « Lisan, $ — Oyun sahâsı - Gayri. 4 — Kulp - Tâhassür edatı, $ — İnişi ve yokuşu yok. 6 — Feryad - Eklenti. — 30 gün - Nota. 8 — Nam * İpek tl - Sıfat edatı. 9 — Sıra - İstek 10 — Bir hayvan - İtikad. Geçen bulmacamızın halli: Soldan sağa: 1 — Çapulculuk, 2 — Öreke, Suha, 9 Martin, 4 — Ed, Emek, At, 5 —Zak Can,6— Budala, Un, 7 — Biz, Yalak, $ — Argın, Aras, 9 — Nale, 10 — Adnan, Eni Yy ukarıdan aşağı: Aran, 9 Uh; Ul, 10 — Ka

Bu sayıdan diğer sayfalar: