17 Ekim 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

17 Ekim 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

* A ÇA A SR İN AR Çekoslovakya siyaseten paylaşıldı- Gibi iktisadi noktadan da parça- iştir, Bu memleket Avrupanın #enayi ve mandin cihetinden en Yengin memleketi idi. Bu hususta bir fikir edinmek için bütün Avrupa kömür madenlerinin 780 müyar ton tahmin olunan muh- 'İeviyatından yirmi sekiz buçuk mil Yar tonunun Çekoslovakyada bu- Munmuş olduğunu söylemek kâfidir, Gene bütün Avrupanın toprak al- kında bulunan linyit kömürünün Mikdarı 109 milyar ton olarak tesbit #dilmiştir. k İ Bunun on #ki buçuk milyarı Çe- akyada idi. Taş kömürü ma- simdi Almanyanın eline ge- ten Pilsen ve Schlan hevalisi ile Le- histanın eline giren Mohrish Os- Arau'dadır. İngilterede noel hi Başlıca linyit kömür madenleri Ak manyaya kalan Karisbad, Teplilz ve “Brüks havalisindedir. Çekoslovakyanın bu iki türlü kö- mürden sonra başlıca tabii serveti her türlü demir cevheri ve orman- lardır. Demir ve emsali msdenlerin çoğu Almanyaya bırakılmıştır Çekler ovada yaşamağı tercih et- tiklerinden dağlık arazide yaşıyan Almanlar sanayi ve maadini âdeta inhisar altına almışlardı. Umum Çekoslovakyanın camcılık sanayiinin yüzde elli sekizi, mensu- cak sanaylinin yüzde eli beşi, sa- nayli haşebiyesinin yüzde €i ikisi, oyuncak sanayiinin, yüzde altmış ikisi ve musiki alâtı sanayiinin de yüzde yetmiş altısı Almanyaya bıra- İ kılan arazide kalmıştır. ndi pazarları açıldı İngilizlerde, noelde hindi kızart- İ ierdir. Bu seneki hindiler pek besli Müsı yemek en mühim milli âdet- terden biridir. Hindi tedariki İngi- İzlerin başlıca düşüncesini teşkil #der Noele çok zaman olduğu Kalde Şimdiden İngilterede muhtelif hindi Danayırları açılmıştır. Bunlardan en Mühimmi Norfolktadır. Geçen hafta buraya memleketin belli başlı çifliklerinden on bin Hin- di getirilmiştir. Ayni zamanön İn- Bilterenin her tarafından buraya Miks otomobüler, yahut iki tekerlekli köylü arabası, yani her türlü nakil Mesgiti ile binlerce müşteri gelmiştir. Bu seneki kurak havalar mezruat İçin çok zararlı olmakla beraber hin- di besliyenler bundan istifade etmiş- ve körpedir. İngilterede hindilerin büyüklerin- den ziyade küçük cüssede olanları makbuldür. Bunlar için daha yük- sek fiat verilmektedir. Sebebi de or- ta halli ailelerin mutfaklarındeki fırınların küçük olmasıdır. Hindinin bütün olarak kızarması usulden ol- duğundan Kimse parçalamaz. Bu 8€- beble - herkes kendi mutfağına göre hindi arar. Şimdi herkes bu seneki hindile- rin hangi cinsi daha nefis olduğu ve nasil pişirilmesi daha iyi olacağı gi- bi boğaz derdi ile meşguldür. Noele kadar bu bahis böylece devam edip gidecektir. 150 bin franka mal olan telefon muhaveresi Paristen bildirildiğine göre geçen Yün Şanzelize'deki büyük bankalar- dan biri otsurane tertib edilmiş bir dolandırıcılığa kurban gitmiştir. Saat bire doğru serveznedarın o telefonu , Çalınmış, bankanın umum müdürü- nün sesine benziyen bir ses vezne- data 150 bin franlık bir çanta ha- 2ırlanmasını, bir iki dükikaya Kadar umumi müdürün amcası bankaya Uğrıyarak bu parayı alacağını söyle- miştir, Aradan bir kaç dakika geç- Çicekler içinde de hayvanlar gibi akşam olunca uyuyup sabahleyin uyananlar vardır kanın kapısının önünde durmuş, için- den şık kıyafette bir adam çıkmış ve doğru serveznedara giderek içinde 150 bin frarik bulunan çantayı iste- miştir. Serveznedar umumü müdü- rün amcasile karşılaştığını zannetti- ği için makbuz almadan çantayı ada- ma v ir. Bunun bir dolandırı- cilik olduğu ancak âkşam üstü he- sablar kapanırken anlaşılmış, fakat “ne banka detektifleri, ne de Zata memurları dolandırıcının izini bul tikten sonra lüks bir otomobil ban- mağa muvaffak olamamışlardır, Doktorların halledemedikleri bir muamma Geçenlerde Budapeşte posta me- *murlarından Aranyi 72 yaşında ol- duğu halde vefat etti. Bu adam ga- rib bir hastalığa tutulmuş ve o has- italığile şöhret kazanmıştı Doktor. lar, kendisini senelerce tedavi ettik- İeri halde hastalığım geçirmeğe mu- Maffak olamamışlardı. Aranyi 1911 de bir şimendifer kazasında ağır suret- Âe yaralanmıştı. Biçare adam bay- Bin bir halde vagonların altından çi- karılmıştı. Kendisi muayene edildi- Ül zaman beyninin zedelendiği ve yerinden aynadığı anlaşılmıştı. Bun- dan sonra Aranyinin on sene ns göz- leri görmüş, ne de kulakları işitmişti, Harekete de muktedir olamadığın- dan suni surette beslenmesi lâzım. gelmişti. Aradan on sene geçtikten sonr Aranyi tekrar iyileşmiş, fakat mazi, yi tamamen unutmuştu. O on gene- yi sanki uykuda geçirmiş gibi idi. On sene zarfında geçen hadiselerden ha- Bevattan 'bir kısmını gösterivor. Ankara 16 (Akşam) — Ankara Cümhuriyet Halk Partisi dünkü içtimamı yeni binasında yapmıştır. Yukarıki klüşe bu içtirmmda bulman Nebatların da kendilerine mahb- sus ve henüz in- sanlar tarafından tamamile aydınla- tlamıyan esrarlı bir hayat içinde bulundukları mu. hakkaktır. Kökle- ri vastasile topra- ğın derinliklerinden aldığı görünmez kuvvetle semalara kadar yükselen mu azzam bir çınar ağacı kadar esrarlı bir mevcudiyet var mıdır? çiçegi Nebatların da tıpkı insanlar gibi te- neffüs ettikleri, güneş ve suyun bütün nimetlerinden faydalanarak hayatla- rını devam ettirdikleri malümdur. Hattâ bazı nebgtlar insanlar gibi göz- lerini kapıyarak uyurlar. Sonza manlarda bazı nebat çiçeklerinin akşam kapanıp sabah açtıkları ve hayvanların uykusuna benzer bir sü- kün devri geçirdikleri sarih surette meydana çıkarılmıştır. Bugün nebatal âlimleri çiçekleri uyu» yan ve uyumuıyan çiçekler diye iki bü- yük kısıma ayırmak mümkün oldu- ğunu iddia ediyorlar. Meselâ aslen Amerikalı olan fakat sonradan Avru- pada da yetiştirilip havuzların tezyinin- de kullanılan Victoria Regin isimli pek şayanı dikkat nebatın çiçeği de insan. lar gibi uyumak itiyadındadır. Su i- çinde yetişen bu nebalın çiçeği sabah olunca yavaş yavaş su sathına doğru yükselmeğe başlar, öğleden sonra ta- mamile açılarak günün ziya ve hara- retinden istifade eder ve akşam üzeri hava suğumağa başlayınca ağır ağır suyun içine çekilerek gözden kaybo- Tur, . Niliter, beyaz zanbak, yaban Suse- ni, yabani hindibağ, kahkaha çiçeği hep uyuyan çiçeklerdendirler. Lâle hava bulutlanıp kararmağıı başladı- ğı zaman sanki yağmurdan korkuyor» muş gibi kapanır. Japon lâlesi gecele- yin kapalıdır. Gündüzleyin karanlık ve sıkırtılı havalarda ise uyku basmış bir adamım başını önüne eğip uyukla- ması gibi çiçeğini toprağa doğru eğer. Nebatat âlimleri çiçekleri, uyuyan ve uyumıyan çiçekler diye iki büyük kısma ayırmak mümkün olduğunu iddia ediyorlar. Nilüfer, beyaz zambak, yaban suseni, kahkaha i geceleyin uyuyan çiçeklerdendir. Buna mukabil tütün çiçeği, aksam sefası gündüz uyuyup gece uyanır- lar. Victoria Regia denilen bir nebatın çiçeği geceleyin su içinde uyur, gürdüzleyin dışarı çıkar. Küskün otunun esrarlı hayatı... Maamadfih çiçekler nebatların, uyu- maya, istidadlr yegâne uzuvları de- #i'dir. Diğer kısımlarında da bariz fasliyetler göze çarpar. Yonca, fasul- ye, acıbakla ve akasyaların yaprakla. rı gündüzün ufki vaziyette durdukla- rı halde güneş batınca saplarının et- rTafma toplanırlar. Yonca ve kaba yoncanın yaprakları geceleyin üst sa- tıhlarını karşılarındaki yaprağın üst sathına yapıştırırlar, Buna mukabil nasıl yeryüzünde gündüz uyuyup gece uyanan insanlar varsa nebatların içinde de güneş ba- tanca çiçek açan ve sabahleyin çiçek- lerini kapıyanlar mevcuttur. Tütün çiceği ve bizde halkın akşam sefası de- diği eski gramofon borularını andi- Tan küçük çiçek bunlardandır. Gün- düzleyin temamen kapalı duran ak- şam sefası güneşin son ziyaları ufuk- tan çekilmeğe başlayınca derin uyku- sundan silkinir, ortalık kararınca bü- tün kabiliyetile açarak bütün gece uyanık durur ve sabahleyin güneşin ilk ışıklarile beraber kapanır. © Şayanı dikkat iki nebat Bu münasebetle gayet hassas ve ha- yati kabiliyetleri itibarile şayanı dik- kat iki nebatlan bahsedelim. Bunlar» dan biri yukarıda ismi geçen Victoria Regiadır. Diğeri ise hepimizin bildi. ği ve el ile dokunulduğu zaman der- hal yapraklarını kapıyan güskün otu- dur. Pek fazla büyük istidadında bir ns- vi nilüfer olan Victora Regia Paris. te nebatat bahçesinde her sene bir ser içindeki hususi seyircilere gösterilmek. tedir. Avrupada yetişmiş yegâne nü- munesidir. Sıcak memleketlerde yâ- şıyan bu nebat yaşadığı muhitin ha» yasına göre ısıtılmış serde kendi ismi. ni alan büyük bir havuzu yalniz başi- na işgal etmektedir. Havuzun suyu da- ima 28,30 derece Yık bulundurulur, Ömrü bir sene ol duğu için her yıl başında dikilir. İki metre 60 san tim kutrunda on yaprağı vardır. 3 İ- lâ 8 kadar çiçek açar, 45 santimetre kutrunda olan bu çiçekler bir kilo 125 gram ağırlığındadırlar. Dört ay kadar solmadan mevcudiyelierini mu- hafaza ederler. Ve çiçekleri yukarıda söylediğimiz gibi gece suyun içinde durur, gündüz olunca yavaş yavaş su sathına çıkarlar. Akşamleyin tekrar içeri çekilerek uykuya dalarlar, Bu nebatın en büyük düşmanı yo- sundur. Yosunlar yapraklar üzerinde jelâtini bir satın vücude getirir ve yaprağı kemirirler. Bunun için havu- za yosun yiyen balıklar salıverilmiştir. Vietorla Regla nebatının bir husus siyeti de bünyesi içinde hayvanlar gi bi kendisine mahsus bir harareti ol- masıdır, İçinde bulunduğu suyun ha- rareti 30 derece iken çiçeklerinden bi- ri arasına konan bir derece 40 santi- grad hararet gösterir. Bu nebat süratle büyür ve adetâ büyüdüğü gözle takip edilebilir. Ya- pılan bir tecrübede çiçeklerinin yedi, sekiz yaşında bir çocuğu eğilmeden çekebilecek kuvvette olduğu anlaşıl miştir. Küskün otu dediğimiz nebata gelin- ce bu yaprak yaprak uyuyan garip bir ottur. Asıl memleketi Hindistandır. En hassas nebatlardan biridir. El ile dokunmak şöyle dursun eli yaprak- ların üzerine doğru yaklaştırmak der- hal kapanması için kâfidir. Uzun müd det elde tutulursa solar, harap olur. Akşam üzeri yaprakcıkları karşı Yıklı olarak ikişer, ikişer biribirinin yü- züne kapanır ve kendilerinden sonra gelen yaprak sapı üzerine yatarlar, Böylece 20 saat sükün içinde kaldık. tan sonra 21 inci santte hareket baş- lar ve böylece kendi içindeki gizli ha- yatına devam eder. Ş.H.R. Nevyork limanında romorkörcüler grevi İhtilâf, yevmiyelere ufak bir zam yapmak suretile halledilecek Nevyork 16 (A.A.) — Romorkör ge- micileri ile patronlar arasındaki ihtilâf görünüşe göre yakinda halledilecektir. Sendika yevmiyelere zam yapılması hakkındaki taleblerini hafiflettiği için sendika mümessilleri ile romorkör pat Tonları arasında bir anlaşma hasıl ol- muştur. Sendika relal Josef Ryan, sen- dika azalarına, işçilerin vazifelerine gö- re yevmiyelerine ayda 5 ile 7 dolar ara» sında zam yapılması hakkında patron. Yar tarafından yapılan teklifi kabul et, melerini tavsiye edeceğini beyan et- miştir, Anlaşmanın metni pazar akşamı sen. dike azasına bildirilecektir. Fakat bu müddet zarfında grev devam etmekte ve 225 romorkörde çalışan 2,000 gemici çalışmamaktadır. İkramiyeli Mısır tabvilleri keşidesi Kahire 16 (A.A.) — Yüzde 3 faizli ve ikramiyeli Mısır kredi fonsiye tah» yillerinin dünkü çekilişinde: 1903 senesi tahvillerinden 670.842 numaralı tahvil 100,000, 1911 senesi tahvillerinden 384,514 numaralı tahvil a a a el © Beynelmilel üzüm baği © kongresi € Mizbon 16 (A.A.) — Üzüm bağı kon« gresindeki beynelmilel datmi bağıl komleyonu, gelecek beynelmilel üzüm. bağı kongresinin 1841 senesinde Ati. nda toplanmasına prensip itibarile karar vermistir, > Izmirde 140 yataklı büyük bir otel yapılacak Güzel Sanatler Akademisi profesörlerinden B. Arif Hikmet projesini hazırladı Şehrimizde turistik oteller yapıla- cağını yazmıştık. Memleketin bir çok yerlerinde de asri tesisatı havi seyyah oteleri inşası mukarrerdir. İzmir Be- lediyesi derhal harekete geçerek Birinci kordonda körfeze hazır 140 yataklı büyük ve güzel bir otel yaplırmağa karar vermiş ve bu hu- susta İstanbul Türkofisi müdürü B. Cemal Ziyanın yardımını istemiştir. İzmirde turistik asfalt yolların in- şasi hazırlıkları yapılırken şehre ald bilumum imar hareketlerini gözden geçirmek üzere İzmirde valinin resis- liği altında vilâyet imar komisyonu- nun toplanması mukarrerdir. Bu top- lantıda şehir plânına temas edilerek imar hareketlerini idare için ecnebi mütehassıslar celbi üzerinde konusu- lacak ve bazı yeni kararlar verilecek- tir, Bu arada görüşülecek meselele- rin ehemmiyetlilerinden birini de yu- kamda mevzubahsolan otel işi teşkil edecektir, Esasen İzmirin ötedenberi böyle büyük ve güzel bir otele ihtiyacı var- dı, Bütün konfor ve medeni şartlari haiz bulunacak olan bu otelin pro jesini güzel sanatler akademisi pro- fesörlerinden B, Arif Hikmet hazırla” muşta. Projeler Nafia vekâletinin tas- vibinden geçtikten sonra İnşaata Binir Belediye rolu tenin TÜZE ofisi müdürü B, Cemal Ziyaya gön- derdiği mektupda gerek proje ve ge- rek maketlerin İstanbul 'Türkofisi” müdürlüğünde mütehassıs bir heyet tarafından tedkikini arzu ettiğini bil- dirmiştir. Bugün TTürkofiste bir toplantı yapı- Jacak ve İzmir turistik otelinin ma» keti gözden geçirilecektir. Türkofis reisi Bugün Yarın Ankaradan gelmesi bekleniyor Türkofiş reisi B. Burhan Zihninin bugün, yarın Ankaradan şehrimize gelmesi bekleniyor. Türkofis reisi İs- tanbulda bir kaç gün kalarak Türk- ofis İstanbul şubesinde meşgul ola. cak, ihracat ve ithalât tacirlerile te. maslarda bulunacaktır. B. Burhan Zihninin riyasetinde bir heyet pek yakında şehrimizden Atinaya gidecektir. Yunanistanla aramızda& yeni bir ticaret anlaş ması imzalanacaktır. Atina müzake- releri sonunda iki memleket menfaa- tine uygun ve Türk - Yunan tacir. lerinin daha iyi işler görebilmelerini temin eden bir anlaşma hazırlana” caktır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: