22 Temmuz 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 12

22 Temmuz 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

vive EY İŞ AM MAT e ag va Sahife 12 “e ia n inceleme si direktörü Ross Allen, tim- elile avlar. Rossallen eline kuvvetli; bir projek- tör alır, nehir kenarlarında dolaşır. Timsahı görünce projektörü hayvanın ar ve 150 kilo ağırlığındaki lara bâşına saldırır. Ross Allen çok kuvvetli bir adamdır mel yüzücüdür. Gece tim- rünce hayvanı projektörle ser- sem eder, sonra suya dalar, evvelâ timsahın ön ayaklarını bağlar, sonra er, ayaklarını kürek gibi hı kıyıya götü- rür. İnsanın küdreti en vahşi li ri bile esir düşürüyor. Ross Allen bu vedığında yalnız bir elinin üç parmağını ka r. Daha doğ- rusu üç parmağını timsahlara kaptır- miş! Dele © Kaç otomobil yapılıyor? 1938 de otomobil imalâği rekorunu Amerikalılar kırdılar. 1938'de 2.490.000 otomobil yaptılar, Amerikadan sonra 445,000 otomobil ile İngiltere, 342000 ile Almanya, 223.000 ile Fransa, 215,000 ile Sovyet Rusya geliyor. 213,000 in çoğu kam- yondur. Zümrüdler kuyumcuya haç şeklinde züm- Zümrüdün sahibi z! y dan aşağı 15, uçs tan uca da 15 zümrüd vardı. Biçare kuyumcu iki. zümrüdü kaybetti, Fakat zümrüdleri haça öyle bir yerleştirdi ki, gene yukardan aşağı ve uçtan uca sayıldığı zaman gene 15 zümrüd çıktı. Nasıl yaptı bunu? Bugün hava postaları Paris, Dakar, Natal, Riyo dö Janeyro, Buenos-Ayre&, Santiyago seferini, 13,300 kilometre- lik mesafeyi $ günde katediyorlar, Son zamanlarda daha kısa bir yol aramağa başladılar. Bahrimuhitte Av- rupadan Amerikaya en kısa yol, va- purların takip ettiği yoldur. 5,600 kilo- metredir. Büyük tayyare ile katetmek için de 4,000 kilometre fasılasız yol al- mak, bunun için de çok benzin taşıya- bilmek lâzımdır, Sonra da bu yol çok fırtınalıdır, dâlgalar üç katlı bir ev yüksekliğindedir. Eğer tayyareler fırti- nâya yakalarıp denize inmeğe imec- | bur olurlarsa muhakkak batarlar, İ Başka bir yol da Lindbergin açtığı şimal yoludur. Bü yol İzlanda, Groen- land ve Labrador'dan geçer. 7,000 ki. | lometrelik bir yoldur. Büyük bir kıs | mı yaz kiş buzlu vadiler üstündedir. | Bu yol da tehlikelidir. Cenup yolu hem en uzun, hem en emin yoldur. Tayyareciler bu yola «Gü. neş yolu »adını verirler. Asor adaları üstünden geçildiği takdirde Amerika ile Fransa arası 6,339 kilometredir. On sene evvel Avrupa - Amerika ha- va yolculuğu başladığı zaman tayya- reler bu kadar uzun mesafeyi bir s0- lukta katedemiyeceklerinden deniz or, | tasında suni adalar yapılmıştı. Fakat bu suni adalarda fırtınalara daya- namadığından bunlardan vazgeçildi. Bugün deniz tayyareleri uzun me. saleleri katediyorlar. Geçen ay Yanke | Clipper tayyaresi bir solukta 3000 kilo- metreyi aştı. Amerikalılar daha kuvvetli tayya- Aşağıdaki malümat doğru mu yanlış mı? Doğru olanları çizip gönderiniz: 1 — Türkiyenin eri yüksek dağı Alemdağıdır 2 — Adana Karadeniz kıyılarında küçük bir kasabadır 3 — Tür- kiye cümhuriyetinin merkezi Ankaradır, 4 — Türkiyede kadınlara intihâp hakkı verilmemiştir. 5 — Türkiyede ilk tahsil mecburidir. & — Güneş doğudan çıkar güneyden batar. Sünger denizde bulunur kiymetli bir taştır. 9 — Abdülhak Hâmid meşhur bir memleketidir. ““ reler inşaat için plân hazırlıyorlar. 1940 - 1941 senesinde her gün Ame rika İle Avrupa arasında bir posta tay- yaresi işliyecektir. İlk zamanlar bu mesafe otuz saatle katedilecektir. Fakat tayyare mühendisleri diyor ki; — Bugün saatte 500 ratle uçan askeri tayya seneye kadar saatte 500 ki- k pos- leri yapacağımıza şüphe yok. tur. Eğer buna muvaffak olursak, O zaman Avrupadan Amerikaya on sa- atte gidilecektir. Eğer buna muvaffak olurlarsa, ki olacaklarına şüphe elmiyelim, sabah- leyin kahvaltısını edip Avrupaya tay- yareye binen bir yolcu, öğle yemeğini Nevyorkta yiyecek demektir, ilometre sü 7 — Büyük Millet Meclisi Ankarada toplanır 8 — kaptandı. 10 — Türkiye ziraat Bilmecemizi doğru halledenlerden birinciye 10 lira, ikinciye 5 lira, 3 üncüye zarif bir kotra, dördüncüye bir fo. toğraf makinesi, beşinciye bir dolma kalem, ayrıca 75 karilmize muhtelif hediyeler verilecektir. Ördek gibi olmak ne iyidir, hele yaz günleri!... Batmadan ıslanmadan su- da yüzülür... Ördeklerin tüylerine su'nüfuz eda- mez. Tüylerin üstündeöyle bir madde vardır ki su yağda kayar gibi kayıp akar, tüylerin altındaki imenfezlerde de hava tomurcukları peyda olur, Bu suretle ördeklerin ıslanmalarına ve batmalarına imkân yoktur, İşte bunu bilen insan oğlu günler- den bir gün ördeği batırmanın çaresi. ni buldu. Güzel bir ördek, güzel bir çayırda yırın ortasındaki küçük gök Bu çayır, bu ördek ve bu gölün sa- hibi bir Amerti bilgindi. Bilginlerin hiç şakası yoktur. He. Ie Amerikalı bilginler şaka nedir bil. - Suya batan ördek i mezler. Herşeyi bi. “Y iirler, şakadan baş- ka. Bu Amerikalı şi mi bilgini B. Caryk dı, Bir sabah ördeği keyifli keyifli göl de yüzerken, Ame- rikalı âlim, kendi gibi cascarlak ka- falı, gözü kocaman gözlüklü bir arka- daşı ile gölün ke- narına geldi. Ördek kanad çırp- tı. Gölde dolaştı. Bu aralık Ameri- | kalı bilgin göle elini soktu... | Biraz sonra ördek kendinde bir ağır- lık duydu. Tuhaf şeyi... Sabahleyin ye- diği mısırlar kurşun gibi ağırlaşmıştı. Batıyordu! Kalkmak, kanad açmak istedi. Ka- nadları da kurşunlaşmıştı. Gak, gak dedi, suyun dibini battı... Eğer bilgin imdadına yetişmeseydi boğulacaktı, Amerikalı bilgin suya sülfösüsinak dö sodium atmıştı, Bu madde ördek gibi suda yüzen hayvanların tüylerine yapışıyor ve her tüyü sucuk şekline sokup ağırlaştırı- yor, çünkü suyu massediyor. Amerikalı âlim ve şimik maddeyi ördeğin! batırmak için icad etmedi, Bu madde suyun islatamadığı maddeleri ıslatmağa yarıyacak. Noktalar Resimde bir dört köşe içinde birçok noktalar görüyorsunuz. Şimdi üç dört köşe yapınız ki her birinin köşesinde bir nokta bulunsun. 1 —Hangi şekillerin büyüklüğü biri- birinin aynıdır? | 3 — Hangi şekillerin noktalı yerle | rini kesmelidir ki D ve E şekli meyda. | na gelsin? Kukumav Kukul.. İlkbaha- rın sevimlisidir, Kukumav kuşu ötünce soğuk ol- mıyacak demektir.. Eğer kukumav ku- şunun sesini duy- duğunuz zaman cebinizde para var, sa bütün sene pa- ra sıkıntısı çekmi- yeceksiniz demek- tir, Kim demiş ku- kumav kuşu uğur- suzdur diye? Uğur. lu kuştur. Ağaçlara musallat olan tırtılları yer... Ama ne yazık ki bülbü. le, sakaya, serçeye düşmandır. Onla- ri dâ kapar; fakat tırtılları imha et- tiği için bu kadarını affederler. Bazen de kukumav kuşu kendi kur- duğu kapana kendisi düşer. Bayan kukumav küçücük yumurta yumurtlar v8 yumurtalarını rasgele bir yuvaya bırakır, Küçük kukumay yumurtadan çıkınca, yuva halkını yu vadan dışarı atar, kendisi tek başına yuvaya yerleşir. Bayan kukumav çok kuş bey mahlâktur, Arada sırada yumurt nı, küçük ağaç kovuklarında yuva ya- pan küşların da yuvasına bırakır ve bu suretle facialar olur. “ Geçenlerde bir bahçeye yıldırım düştü, bir elma ağacını ikiye böldü ve ili bir Deliren fare Mişigan profesörlerinden biri bir İ fareyi bir odaya kapıyor ve odada iki delik açıyor. Bu delikten birinin mü- teharrik kapağı yeşildir, soldadır, dis gerinin kırmızıdır adır Sol tarafa peynir, suc koyuyor. Fare, bir müddet dolaştıktan sonra İ kokuyu alıyor, sol taraftaki müteharrik İ yeşii kapağı açıyor, karnını doyuru- İ yor Birkaç gün sonra profesör peynir ve sucukları sağ taraftaki deliğe koyuyor, soldaki yeşil kapanı açılmıyacak su- rette kapıyor. Fare bermutad sol tarafa hücum © İyor, kapağı açamıyor. Saatlerce, günler- ce hep sol delik önünde v türlü sağa baş v ve birkaç gün açılan sol deliğin pağı açılmayınca fare deli oluyor. En derin deniz En derin deniz Pasifik En derin noktası da Filipin adaları ivarıdır. Filipin ada ve adacıklarını; sayısı 7,000 kadardır. 3500 ü meskün dür. Bu adaların bir yerini ölçtüler 9.800 metre derinlik buldular. Akdenizin derinliği 1500 metredir. denizidir. Yıldız Bu yıldız on Iki müsellesten yapıl. mıştır, Bu yıldızda 1 tane de altı dıl'ı ve altı zaviyesi olan kesirüzze bir şekli vardır. bir sekiz tane altı dıl'ı ve uyası bulunan -- içinden bir kukumav kuşunun iskele. | ti çıktı. Bayan kukumav yumurtasını Küçük kovuktan içeri bırakmış, küçük kuku- mav yumurtadan çıkınc: yüvâ kars deşlerini dışarı atabilmiş, fakat ken- disi büyüyünce küçük delikten sığa- mamiş, kovuktaki yuvada açlık ve su- suzluktanı ölmüştü... Fakat bunu bayan kukumav nere- den bilecek!... Önüne gelen yere yu- murtluyor, canı istediği yerde yumurt. luyor, sonra yumurtasını gagasına alıp yavrusunun besleneceği bir yu. vaya bırakıyor, sonra keyfine bakıyor. Dâldan dala konuyor: Kuku!... kuku! diye ötüyor Yavrusunu beslemiyen, beslemek is. temiyen ve başkasına terkeden mahlük kukumav kuşudur!... > i i

Bu sayıdan diğer sayfalar: