10 Kasım 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

10 Kasım 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cümhuriyetini, lelebed, muhafaza ve müdafaa elnek- tir, Benim naçiz vücudumu birgün el bette toprak alacaktır. Fakat Türkiye Cümhuriyeti ilelebed payıdar kalacak- tar, ATATÜRK ATATÜRK KŞA Bene 22 — No, 7564 — Fiati her yerde 5 kuruş CUMA 10 Teşrinisani 1939 Telefon” ee 20565 — Yazı işleri: 20785 — İdare: 20681 — Müdür: 20497 Eşsiz kahraman Atatürk, vatan sana minnettardır İsmet İnönünün Türk milletine beyannamesi Büyük Türk milletine; Bütün ömrünü hizmetine yakletti- ği sevçili milletinin ihtiram kolları üs- tünde Ulu Atatürkün fani vücudu is- tirahatyerine tevdi edilmiştir. Haki- katte yattığı yer, Türk milletinin Onun için aşk ve iftiharla dolu olan kahraman ve vefalı göğsüdür. Atatürk, tarihte uğradığımız en za- Tim ve haksız ittiham önünde meyda- na atılmış, Türk milletinin masum ve haklı olduğunu iddia ve ilân etmiştir. İlk önce ehemmiyeti kavranmamış olan gür sesi, asla yıpranmayan bir kuvvetle nihayet bütün cihanın şuu- runa nüfuz etmiştir. En büyük zaferleri kazandıktan son- ra da, Atatürk, ömrünü yalnız 'Türk milletinin haklarını, insaniyete ezeli hizmetlerini ve tarihe hakettiği mezi- yetlerini ispat etmekle geçirmiştir. Milletimizin büyüklüğüne, kudretine fazileine, medeniyet istidadına ve mükellef olduğu insaniyet vazifeleri- ne sarsılmaz itikadı vardı. «Ne mutlu Türküm diyene» dediği zaman kendi engin ruhunun, hiç sönmiyen aşkını ne manalı bir surette hulğsa etmiş idi. Fena zihniyet ve idare ile geri bıra- kılmış Türk cemiyetini, en kısa yoldan #ısanlığın eti mütekâmil ve en temiz zihniyetlerile mücehhez modem bir değet haline getirmek Onun başlıca kaygusu olmuştu. “Teşkilâtı esasiye- mizde ve bugün hizmet başında, irfan muhitinde ve geniş halk içinde bulu- nan bütün vatandaşların vicdanların- da yerleşmiş olan lâik, milliyetçi, halk. çı, inkılâbçı, devletçi, cümhuriyet, bi- ze bütün evsafile Atatürkün en kıy- metli emanetidir. Ululündenberi Atatürkün aziz adı ve hatırası, bütün halkımızın en'can- dan duygularile sarılmıştır. Memleke- timizin her köşesinde ve bütün mil- letçe kendisine gösterdiğimiz samimi bağlılık, devlet ve milletimiz için kud- ret ve vefanın beliğ misalidir. Türk milletinin aziz Atatürke gösterdiği sevgi ve saygı, Onun için Atatürk gibi bir evlât yetiştirebilir hir kaynak olduğunu bütün dünyaya göstermiş- tir. Atatürke tazim vazife, ila ettiği. müz bu anda, halkımıza, kalbimden gelen şükran duygularımı ifade etme- ği, ödenmesi lâzım bir borç saydım. Milletler arasında kardeşçe bir in- Sanlık hayatı Atatürkün en kıymetli ideali idi. Bütün dünyada ölümünün gördüğü ihtiramı insanlığın âtisi için ümid verici bir müjde olarak selâm- karım, Bu sözlerim, yazılarile ve top- rağımızda şövalye askerleri ve müm- taz şahsiyetlerile yasımıza iştirak eden büyük milletlere, Türk milleti adına şükranlarımın ifadesidir, Devletimizin banisi ve milletimizin fedakâr, sadık hâdimi, İnsanlık idealinin âşık ve mümtaz siması, Eşsiz kahraman Atatürk! Vatan sana minnettardır. Bütün ömrünü hizmetine verdiğin Türk Milletile beraber senin huzurun- da tazim ile iğiliyoruz. Bütün hayatın. da bize ruhundaki ateşten canlılık verdin, Emin ol, aziz hatıran sönmez meşale olarak ruhlarımızı daima ateş» Ji ve uyanık tutacaktır, Reisicümhur İsmet İnönü Ankara 21 teşrinisani 988 Istanbul derin matem içinde Bu'sabahtan itibaren İstanbul, ge- çen sene, ebedi Şefin dünyaya göz lerini kapadığı günün sabahında ol. duğu gibi, derin bir matem havası içindedir. Şehir bir sene evvelki kara günü, vatanın taşını toprağını tesel- U bulmaz bir acı ile sarsan kara ha- berin duyulduğu dakikaları bütün teferruntile yaşıyor. “ k Saat dokuza doğru İstanbulun he- men her tarafında hayat durmuş gi- bi idi. Çoğu siyah, hiç olmazsa koyu | elbiseli, siyah kravatlı gençler, lise ve üniversite talebeleri ağır ağır mekteplerine gidiyorlar, ufacık ço- cuklardan yaşlı adamlara, genç kız- lardan ihtiyar ninelere kadar herke- (Devamı 8 inci sahifede) | münden sonrâ, Cihan tarihine şeref veren Atatürk Türk milletinin en büyük matemi üstünden bir yıl geçti Acısı hâlâ dinmiyen yüreklerimizin sonsuz tâ- zim hissile Atatürkün eziz hatırası- na çevrildiği bugünde birinci vazife- miz, bütün duygu ve düşüncelerimi- zi Onun mukaddes mirası üzerinde teksif ederek, uğruna hayatını V fettiği yüksek mili ideali daha ileri götüreceğimize tekrar ahdetmek ola- caktır. Atatürk o bahtiyar büyük insan. dır ki ölümünün yıldönümünde, ka- yıbının hiç eksilmiyen ıztırabına, bi- raktığı eserin gittikçe artan azameti Katılıyor, Atatürk, sağlığında bir mil- Jeti diriitmek mucizesini gösterdi. Ölü- , kurduğu devletin satvetini isbat eden cihanşümul bir hâdise oldu. Atatürkün heybetli tabulu etrafında yalnız bir milletin göz yuşları değil, bütün bir medeniyet âleminin sami- mi elemleri birleşti, Biz, hürriyetimi- zi, İstiklâlimizi, haysiyetimizi, namu- sumuzu, varlığımızı, hulâsa memiş Varsa hepsini Onun adından ayrı id- rak edemiyoruz. İnsanlık, medeni yet, terakki, hak, adalet için bir mi- sal düşünmek lâzım geldiği zaman, bütün dünya da Atatürk ismini ta» rihin.en şanı siması gibi batırla- mâklan geri kalınıyor. - Beşeriyetin teselli “aradığı, böyle büzünlü devir. lerde, ümldsiz insanların mazide sancak diye aradığı Abidelerin başın» da türkün Atatürkü geliyor. Ölü- insanlığın hasretle adığı ulvi mefhumlar hâlesine bü- rünmek tarihte pek az kahramana p olmuştur. gibi bütün dünya Onunla 1ar eisin en hakikat öldoğumü gör ya ında, kendinden son di zaferin de hakikat ol- duğunu şimdi anlıyoruz: Millete, n kudretine, esaletine hiç sar- imanı vardı. İnkılâbın, Cümhur in istikbalde de daima harikalar yaratacağını, Türkiye Dev- letinin kuvveti karşısında gün geç- tikçe cihanın hayranlık ve hürmeti. için va sılmayan | Din artacağını en esaslı düstur ola- rak etrafına telkin ederdi. Bugün, ölümünden bir yıl sonra bu en büyük vaadinin de tahakkuk ettiğini görü- yoruz. Kemalist Türkiye, içerde ve dışarda, Onun tebşir ettiği ideale kavuşmuş bulunuyor. Türk milleti ve Atatürkün sanca- ğını ellerinde tutanlar, ebedi Şefe âyık olduklarını isbat ettiler. Atatürkün dediği ve istediği ol- ur, Ölmiyen varlığı, yarattığı milletin, kurduğu Devletin daima yükselen manzarası karşısında mu- Yakkak, haz ve saadet içindedir. Necmeddin Sadak Dikkatle: mem Sıfatlarından biri... Hiçbir mezhep, hiçbir tarikat mucidi yoktur ki, diğer din ve mezheplerin men- supları ona ters ters bakmasın. Hiçbir büyük hareket lideri gösterilemes ki karşı taraf onu bir kaşık suda boğmak istemesin. Bir de meşhur mesel: «Padişa- hin arkasından kılıç sallarlari» >. Atatürk, o emaalsiz mürşid, mübeşşir ve şeftir ki huzurunda olduğu kadar ufulün- Gen sonra arkasından da bütün beşeriyef- te, - yârda, ağyarda - ancak takdir, hür“ met, perestişkârlık hisleri yatatıyor..

Bu sayıdan diğer sayfalar: