March 6, 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 4

tarmak lâzımdır. * Yananistan'da teşekkül eden bir komite, fakir ço- cukları sokaktan kurtar- mak için Atina'nın muh- telif yerlerinde 23 çocuk istasyonu tesis etmeğe ka- rar verdi, Son posta ile gelen Atina gazetelerinde şöyle bir haber okudum: *İki yaşından 6 yaşına ka: dar olan fakir çocukların s0- kaklardan — kurtarılması — için, hususi bir kamite tarafından Atina'nın muhtelif yerlerinde 23 çocuk istasyonu vücuda getirilecektir. Çocuklar, gün- düzleri bu istasyonlarda yiyip içecekler, vakit geçirecekler ve akşam olunca ebeveyinlerine teslim edileceklerdir., Evet; sokak, küçük çocukla- rın rühi haleti üzerinde çok fena tesirler bırakan, küçük bir yavruyu arsız yapan ve nihayet, içtimai hayatta malül bir uzuv haline sokan tehlikeli bir sahadır. Çocuğunu sokağa sahveren bir ana, içtimai büsyemiz için bir mikrop hazırladığını ve bu itibarla büyük günah işledi- ğini bilmelidir. Gerçi bunu anlıyan analar, bizde eksik değildir. Fakat, bir lokma ek:- | mek için sabahtan akşama — kadar yuvasından uzaklaşmak — Mecbuüriyeti ile karşılaşan ve .yıvmsunu bırakacak sokaktan başka yer bulamıyan bir anne bu mahzuru anlasa da ne ya- pabilir? İşte bu ciheti düşünmek ve bir. çare- aramak doğrudan — doğrüya camiaya aid bir me- — seledir. Dünyanın her tarafında ço- cuklara verilen ehemmiyet bü- — yüktür. Şükranla kaydetmek Tâzımdır ki, biz de bu hususta geri kalmış değiliz. Cumhuri- yet devrinde çocuğun gördü- ğü himaye ve alâka, fevkalâde büyüktür. Öyle olduğu için- dir ki, bizde de her yerde — kreşler tesis edilmiş ve yok- k sul çocuklar buralara alınarak — kendilerine müşlik bir kucak açılmıştır. Hele dün, Buca belediyesinin tesis etmiş ol- duğu kreşte yoksul çocukların mazhar olduğu alâkayı gör- b düm de, göğsüm kabardı. An- cak, kreşlerle beraber yoksul çocuklarla alâkadar olacak müesseseler biraz daha çoğal- malı ve bunün için, çocuk — bakımı kurumuna şümullü bir şekilde yardım edilmelidir. ı | | | | | | ge - Çocuğu sokakta SAA karıda işaret ettiğimiz veçhile Atina'da tesis edilecek olan 23 çocuk istasyonu, münhası- ran halkın parasile olacaktır. Müteşebbis komite, istasyon- lara alınacak fakir çocukların beheri için senede biner drah- mi iane toplamaktadır. Bu, bizim para ile, aşağıyukarı 10-11 lira demektir. Ümarım ki, bizde de bukadarcık az bir yardımı yapmak - suretile İz- mir'de birkaç çocuk istasyo- nunun tesisini temin edecek çok kimseler bulunabilir. Zira fakir çocukları sokaklardan kurtarmak ihtiyacı, günden gü- ne çoğalmakta ve zaruri bir şekil almaktadır. O halde, bu ihtiyaca cevap verecek şekil- deki hareketlere geç kalma- mnlıyı?. Kümi Oral İzmir'liler Pazar günü yapıla- cak hava gösterişine hazırlanınız — Başı | inci sahifede — lere başlıyacak ve Kemer, Kızılçul- İu istasyonlarından — da yolcu ala: caktır. Otobüsler. de — Hükümetönü, Basmane, — Eştefpaşa mıntakaların. dan sekiz buçuktan itibaren sefer. lerine başlıyacaklardır. Trealer gitme ve gelme | inci mevki 30, 2 inci 20, 3 üncü 15 kuruştur. Otobüs fiatleri belediye tari- fesine tabidir. Kadıköy Haâdisesinin ma- hiyeti anlaşıldı.. İstanbul, 5 (Hususi) — Ka- diköy'deki esrarengiz hâdise, adliyece yapılan tahkikat neti- cesinde aydınlanmış ve yangın vak'asının, siyasi mahiyeti ol- madığı anlaşılmıştır. Verilen malümata göre, hâ- dise, bir komşu kavgasından ve zıddiyetinden vukua gel- miştir. Evde yalnız oturan iki kadın, komşuları - tarafından aleyhlerine dava açılıp polis tarafından da celpname tebliğ edilince korkudan — şaşırmış- lar ve bunlardan biri olarak çıldırmş — ve polisin üzerine atılmış ve memuru ya- raladıktan sonra ölmüştür. Diğeri de esasen fazla ihti- yar olduğundan şuurunu kay- Şurası kayda şayandır ki yu-l betmiş ve evi ateşlemiştir. (Atillâ'nınDefinesi Tarihe müstenid zabıta rGmanı 25 — olarak yanınıza dönersem si- — zin zevceniz olacağım. Sizin — emniyetinizi kat'i olarak temin — etmeden de ölmiyeceğim. Bu: /— radan firara gelince, ben ba- bamla görüşmeden evvel böyle birşey istemiyeceksiniz. — Buradan bir hırsız gibi — gitmeği ben de istemiyorum. Bu cevap genç kızın çok — hoşuna gitti; yüzünde mes'ud / bir tebessüm dalgalandı ve çok tatlı bir sesle, tam bir kadın ılıklığı ile: — Lük, beni beni bekleyiniz! bekleyiniz, Nakleden : F.ğ. Benlioğlu Dedi ve birdenbire sapsarı oldu: — Eğer dönmezsem.. Eğer babam.. Ah Lük.. Benim in- tikamımı babamın şahsından âlmıyacağınızı bana yemin ile temin ediniz. Dedi. Lük, elini genç kıza uzattı ve titrek bir sesle: — Yemin ediyorum! edi. Gizel; kendisine uzatılan bu eli tuttu, öptü, sonra kâğıd bıçağını kavradı. ve - koştuü; biraz sonra babasının odası Hırsızlık Osman oğlu Ali Riza, İkinci Beyler sokağında Avukat kâ- tibi Fuad'ın parasıni çalarken yakalanmıştır. Kadını dövmüş Kiremidçi sokağında oturan Mehmed karısı Melek'i döven Hasan oğlu Hüseyin, adliyeye verilmiştir. Zorla güzellik olur mu? Ali oğlu Kemal ve Mehmed oğlu Mehmed, İkiçeşmelik'te Yüzbaşı Hasanağa sokağında Halil karısı Nermin'in evine taarruz ettiklerinden yakalan- mışlardır. Bıçak taşıyormuş Keçeciler caddesinde Ali Saflet'in üzerinde bir bıçak bulunarak alınmıştır. Hakaret etmiş Kemer istasyonunda katar şefi Hasan Fehmi'ye hakaret eden Halil oğlu Mehmed ad- liyeye verilmiştir. Dereye düşen sarhoş Zakir oğlu 61 yaşlarında Nafiz, sarhoş bir halde evine giderken dereye düşmüş ve başından yaralandığı için has- taneye kaldırılmıştı. Pazar günü Şahid kadınlar, nasıl eğlenti ya- Güzel karşılaşmalar göreceğiz Yarın Alsancak sahasında mevsimin güzel ve heyecanlı spor hareketlerinden bazıları- na daha şahid olacağız. Mü- sabakalar Milli güreş takımı- mizin kaptanı — Nuri'nin çalış- tırdığı amatör güreşçilerimiz arasında Greko- Romen seçme müsabakaları ile başlıyacaktır. Güreş müsabakalarını — milli kümeye ayrılmış olan Altay, Göztepe takımları arasındaki Anadolu Dostluk kupası maçı takibedecektir. Yapılan tek devrelik maçlarında diğer ar- kadaşlarından üstün çıkan bu iki takımımızın - karşılaşması şüphesiz, spor sevenlere zevkli ve heyecanlı bir gün daha geçirtecektir. Ü . Zayi Esnaf ve Ahali bankası Ti- re şubesinden aldığım 100 liralık 2378 No.lu hisse sene- di ile ayai bankanın Ödemiş şubesinden aldığım — beheri onar liralık 5687, 5688, 5689 ve 5690 Nou 4 adet hisse senedini zayi ettim. Yenilerini alacağımdan eskilerinin hük- mü olmadığını ilân ederim. Tire'de Rafael oğlu sarraf Avram Kohen tarafında gözden kayboldu. . 0 dk İmdad!.. Lük Oberten, umumi harp zamanından beri Piyer Malen- siz kalmaktan korkan bir adam olmuştu. Her işte, her zaman Piyer'i yanında görmek onun için bir sinir mes'elesi olmuştu. Bunun için, bu pek buhranlı ve nazik dakikada bile kendi kendisine: — Acaba, Piyer nerededir? Ne haldedir? Diye düşünüyordu. Bununla beraber, Piyer için şu anda yapılacak birşey yok- tu; her iş, Gizel'in babası nezdindeki vaziyeti ile alâka- dardı. Lük, soğukkanlılığını elden kaçırmamak — için muvakkat bir meşguliyet aradı. Bulundu- Avusturya, A İmanya ' hak mı edilecek? Münih'te Habsburg'lar hakkında neşrolunan. almanaklar, bugünlerde eldenele geziyor Belgrad, 5 ( Rad- yo) — Graç'ta bir söylev veren Avus- turya başvekili Bay Şuşnig; Habsburg- lar hakkında çıkarı- lan şayiaların asılsız olduğunu — söylemiş ve Avusturya'nın Al- manya'ya ilhakı hak- kında Alman ricali ile Viyana'da görüş- meler cereyan ettiği şeklinde İngiliz gazetelerinde | çıkan haberleri tekzip etmiştir. | Münih, 5 (AA) — Avus- turya'dan getirildiğine şüphe edilmiyen “Habsburg Alma- Arşidük Otto Habsburg'ların avdeti lehinde propaganda yapmak maksa- dile cenubi Klm:myı'mn bazı şehirlerinde elden ele dolaş- maktadır. Bu Almanaklar kra- nakları, birkaç zamandanberi | liyet taraftarı bir Avusturya MAHKEMELERDE Suiistimal maznunları ve şahidler. pıldığını anlattılar Memuriyet vazilelerini sui- | | şubeye gittim. Hakkı bana istimal etmekle maznun Bas: mane Maliye tahsil şubesi teb- liğ memurlarından B. Şükrü ile tahsil başmemuru B. Ali Riza ve tahakkuk memur ve- kili B. Hakkı'nın muhakeme- lerine dün şehrimiz Ağırceza mahkemesinde devam edilmiş- ver, dedi, verdim. Ertesi gün yedibuçuk lira verdi. Hazırlık yaptım, Bucada'ki evime gel- diler; rakı masası kurulmuştu, üç te kadın geldi; eğlenti yap- tık. Sonra bir defa daha gel- diler, eğlentinin üçüncüsünde ağabeyim olan Maliye tahak- tir. Dünkü celsede dinlenen | kük memuru İbrahim'e: şahitler arasında umumhaneci Hafize maznunlardan Şükrü. Dün dostu olduğunu söyliye- rek demiştir ki: . ü — Şükrü, bir gün beni, ya- nımda iki kadın daha olduğu halde Buca'ya Receb'in evine götürdü. Orada ahenk yaptık, biz gittiğimizde rakı masası hazırlanmıştı, bu eğlenti mas- raflarından birincisini ben yap- tım. Diğerlerini onlar kendi- leri yaptılar. Böyle üç eğlenti yapıldı. Bir defa da Pınarba- şına gittik, eğlendik. Kemer'de umumhaneler ara- sında meyhanesi bulunan Bay Recep te şahid sıfatile din- lenmiş ve: — Bir gün maznunlardan Bay Hakkı'yı gördüm: — Yeriniz var mı, eğlenti yapalım? Dedi. Peki, dedim; yarın şubeye gel, sana para vereyim. Yalnız şimdi bana bir şişe şarap ğu yeri gözden geçirdi. Kü- — Bunlar kadın getiriyorlar kabul edemiyeceğim, dedim. O da: — Kabul etme. Dedi. Kendilerine söyledim, bir daha gelmediler. Şahid tahakkuk memuru İb- rahim dinlendi: — Bu arkadaşların kadınla birlikte geleceklerini bilmiyor- dum. Bir eğlenti esnasında bir de silâh atıldı ama silâhın kimin tarafından atıldığını bil- miyorum. Maznun Hakkı'ya, ne diye- ceği sonıldu, Hakkı: — Ben Receb'e para ver- medim. Dedi, Recep: — Hattâ 25 lira da borcu vardır. Cevabını verdi. Bazı şahit- ler daha dinlendi ve muhake- me, gelmiyen şahitlerin celbi için başka güne bırakıldı. — Aradığım bu olsa gerek! tüphanedeki kitaplara bakmak | Diyerek Lük şu satırları oku- üzere ilerledi ve daha ilk bakışta:| mağa başladı: — Vayl.. Dedi. İlk baktığı kitabın arkasında altın yaldızlarla: — Atillâ'nın tarihi! Yazılı idi. Dört cild güzelce sıralanmış bulunuyordu. Lük, ikinci cildi aldı: — Bunlar, kulübede bulu- “Atillâ en ziyade ilimadını haiz bulunan dört kumanda- nını yanına çağırdı ve onlara şu vazifeyi tevdi etti: “Büyük şatolarda, zengin manastır ve kiliselerde elde edilecek bütün kıymetli ma:- denler, bilhassa altınlar, kıy- nanlardan daha iyi muhafaza | metli taşları çıkarıldıktan son- edilmişler, benim gördüklerim birinci ve dördüncü cildler idi; burada tamamını bulmuş olu- yorum. İkinci ve üçüncü cild- lere bir göz atmakta zarar yok, faide var! Dedi. Lük, bir koltuğa oturdu; ikinci cildin fihristine bakma- ra cıililecck çubuk veya külçe haline getirilecektir..,, Bundan sonra, taşların kıy- met ve evsafı hakkında bir takım malümat geliyordu. Lük, bunları çabuk geçti ve şunları gene dikkatle okumağa devam etti: “Atillâ bundan sonra, bu ğa başladı. Sonlarda “Dört | dört şefi, sarih surette tayin şefin vazifesi,, faslı vardı. ve tesbit ettiği dört muhtelif teşkilâtı tarafından — dağntıl: maktadır. Cenubi Almanya siyasi me- hafili bu hâdisenin zahiren Almanya'nın cenubuna — göz dikmiş olan Habsburg'ların bir katolik Almanya vücuda getirmeleri lehinde bir propa- anda mahiyetinde olduğunu: ğey:ııı etmektedir. ee A RARALİ Kapalı zarf usulile ek- siltme ilânı Tavas beledi- ye reisliğinden 1 — Eksiltmeye konan iş: 80 hektar raddesinde Tavas kazasının ve 50 hektar rad: desinde Kale nahiyesinin Nas ha vekâletinin fenni şartna- mesine göre hali hazır hari- talarının yapılmasıdır. Bu işe aid keşif bedeli 3250 liradır. 2 — Şartname ve evrakı şunlardır. A — Eksiltme şartnamesi B — Mukavele projeleri C — Şehir ve kasabaların hali hazır har:t.larının alınma- sına aid şartnarne, Hususi şartname İsteyenler bu şartnameleri ve evrakı Denizli Nafıa mü- dürlüğünden * görüp inceleye- bilirler. 3 — Eksiltme 8/3/1937 şı' zartesi günü saat 15 de Tar vas belediyesinde — teşekkül edecek encümen huzurunda kınılı zarf usuülü ile yapıla- câaktır. 4 — Eksiltmeye girebilmek için isteklilerin 244 lira mur vakkat teminat akçesi vermesi ve bundan başka aşağıdaki vesikaları haiz alması lâzımdır: En az 300 üçyüz hektar büyüklüğünde kasabaların hali hazır haritalarını tanzim ve harita umum müdürlüğüne be- ğgendirmiş olduklarını bildiren vesika ile 937 senesi için ha rita işlerine aid Nafıa işleri mütcahhitlik vesikasını almi$ bulunmak. S — Teklif mektupları yu- karıda üçüncü maddede yazılı saatten bir saat evveline kâ* dar Tavas belediyesine geti: rilerek eksiltme — komisyonu reisliğine makbuz mukabilin” de verilecektir. Posta ile gön- derilecek mektupların nihayet üçüncü maddede yazılı saat€ kadar gelmiş olması ve dı$ zarfının mühür mumu ile iyic€ kapatılmış bulunması lâzımdır. Postada vukua gelen geçikme” | Jer kabul olunmaz. yerde yüksek ve taarruzdan masun yerlerde kuvvetli biref şoto, şatolaların altında geni$ ve muhafazalı mahzenler yap” mağa memur cetti. “Bu dört müstahkem V€ zaptı müşkül şato, elde edile* | cek allın ve mücevheratın mt* hafazasına tahsis edileceklîı. “Hün'lerin hükümdan, ihti” yaç zamanında bu dört mü$ tahkem şatoyu — hazinelerinin muhafızlarına bir iltica ye" olmak üzere yaptırmıştı. “Bu dört müstahkem şat0” nun birincisi Tuna üzerind? Elçingen'de ve şeflerden Hak- saç'e, ikincisi Ren üufi': Vormes'te Bercikz'e, üçül ğ Mozel nehri üzerinde Vorof — maroç'e ve dördüncüsü — Sonu var —