17 Haziran 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 3

17 Haziran 1937 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

17 Haziran 937 kusyada yeni tevkifat ve kurşuna dizilenler var Sazı haberlere göre, bir Rus Amıralı, Kafkasya- dan İıudııdlarımıza iltica etmiştir Rusyayı idare edenler eşılkoyde bir eroin fab- fİkası meydana çıkarıldı me ee üabrikada, herşeyi bir anda mah- vedecek elektrik tertibatı vardı Ye Stanbul, 16 ( Hüsusi muhabirimizden ) — Zabıta, bugün ":' kOyde mühim bir Eroin fabrikasını meydana çıkarmış ve lmın imal edenleri yakalamıştır. Gizli eroin fabrikası, elektrik ibatile bütün tesisatı bir anda mahvolabilecek şekilde inşa o kadar muvalffakıyetle iş görmüş ve eroin kaçakçı- 1 okada ani bir şekilde bastırmıştır ki, kaçakçılar, bir anda imha edebilecek olan elektrik düğmesine bas k“'wı vakit bulamamışlardır. Sisatı Tak bütün Mmühim Eroin fabrikası ve kaçakçılığile alâkadar olanla- Nghmme" yakalarması içik zabıta, faaliyetine devam et- eır Unan Başvekili mühim bir söylev verdi ... —— i""’nl Metaksas, bizden bahisle dedi " Vaktile mücadele ettiğimiz millet, Ğ;f"d 16 (Radyo) da bulunan Yunanistan hâhlk“"' General Motaksas, ıı.;"i'":îlk irad etmiş ve de- S B" hıns sever bir mil- taraftarı değiliz. Ü hudüdlarımızdan da ':Ln"z Lâkin üzerimize Tüzm / *den vazifeleri kanı- Yerğhe *N damlasına kadar n"“!zh Betireceğiz. Dost ve "hık 'erimizin memleketle- hrd, n"n"k için lüzumunda h"ld K “ eceğiz. Balkan har- de bahseden General Sabi Hayal e Başyazgını __d:-.y.ı & Rüşdü ÖKTEM ı—"wıı ve yazı işleri a tidi Nüzhet Çançar Bu—lu sokağı &i !ıııuıı için lı 2716 > ANADOLLU - Pos A o 'osta kutusu 405 S NE ŞERAİTİ ı'E' lu 1vhp '.ulnlelr!l İblir 700, Üüç çin senelik 2 liradır bugün en aziz dostumuzdur General Metaksas Metaksas şu sözleri söylemiştir: — Bizim için kurtuluş harb- | leri geçmiştir. Vaktile kendi- sile mücadele ettiğimiz millet, bugün en aziz dost ve mütte- fikimizdir. Atide bu devletle en candan ve en sıkı bir şe- | kilde birleşeceğiz. Biyalistof civarında Büyük bir yangın çıktı Varşova, 16 (Radyo)— Bi- yalistof &ivarında bir “köyde büyük bir yangın çıkmış 300 den fu.lı ev yanmıştır. Varşova, 16 ( Radyo ) — Kabarofskiden — bildirildiğine 28 kişi tevkif. edilmiş kurşunaçdizilmiş- göre, ve hemen lerdir. Diğer bir telgrafa göre de, Fransanın Moskova seliri Ha- riciye Komiserliğ i mareşal Tuhaçef: dizilmesinin sebeplerini sor- muştur Rus Hariciye Komiserliği bu haberi takzip etmiştir. Diğer bir habere general ile bir amiral Kafkas- yadan Türkiye hududlarına ilticaya muvaffak olmuştur. Münakalât dış komiseri Di- nin de tevkif edilmiştir. Ode- sada amiral Örsenbek de ne- zaret altındadır. Akalodda birçok - şüpheli kimseler kurşuna dizilmişlerdir. Moldavyada bazı karışık- lıklar olduğu söylenmektedir. Varidatımız Geçen seneye nisbetle 25 milyon küsur fazladır İstanbul, 16 (Husust muba- birimizden) — Tutulan istatis- tiklere göre, 936 senesi büdce varidatımız, 935 yılı büdcesine nazaran 25,872,625 lira fazladır. Mısır Kralı Fransa Cumhurreisini ziyaret etti Paris, 16 (Radyo) — Mısır Kralı Faruk ve annesi Kraliçe Nazlı Elize sarayında Cum- hurreisi Bay Lebrun ile Bayan Lebrunu ziyaret etmişlerdir. Fransız Cumhurreisi ve Ba- yanı Misir. sefarethanesinde Kral ve Valide Kraliçeye ia- dei ziyaret etmişlerdir. Dahiliye Vekilimi- zin bir tamimi Benzin ihtikârına meydan verilmiyecek İstanbul, 16 (Hususi muba: birimizden) — Dahiliye Vekili, bütün - vilâyetlere - gönderdiği bir tamimde benzin ihtikârına kat'iyen meydan verilmemesini ve benzin satış fiatlerinin da- imi surette tetkik edilmesini bildirmiştir. Avusturya zabıtası İspanyaya gitmek üzere olan komünist- leri tevkif etti Viyana, 16 (Radyo)—Avus- turya polisi, Ezenfaldde 15 Çekoslovak komünisti- tevkif etmiştir. Bunlar İspanyaya git- mek üzere idiler. Jan Dark zabitle. rine ziyafet verdiler Kiel, 16 (Radyo) — AL man filosu kumandanı Amiral Reder, Jan Dark Fransız mek- teb sefinesi kumandan ve za- bitleri şerefine bir ziyafe ver- göre iki DA İ Z l A z Teknık Bir - yıldırım hin ile- yü- rüyen teknik ve medeniyet, asırlar gerisinde değil, 19 cu asrın ortasında gelip toprağa göçmüş nesilleri bize derin bir merhamet içinde seyret- tiriyor.. Bir asır evelki adam kıp ta dünyamıza gelse: — Beni rahat bırakınız, ben tekrar. gözlerimi yumayım, çüönkü benim havsalam, be- nim kafam ramaz. Diyecektir mühakkak.. Ho rozü “diğileştirip” döğurümük, kadınları. başka bir ilkahla hâmile bırakmak, her hastalı: ğın karşısına bir lâboratuvar dikip kurulmak, Hindistandaki elektrikleri Londradan yak- mak, Çindeki 'katliâinin fötoğ” rafını ayni dakikada Paristeki bir güzetenin “sütünlarina ge çirinek 'gibi deliliğe benziyen; fakat birer hakikat halinde yürüyen hâdiseler, hep bu zamanın mahsülüdür.. Sinema, radyo, telsiz, tayyare, tahtel- bahir, telsiz telefon gibi en çetin ihtiralar, — yarım asır kal- bu âlemi kaldı- evelki insanı bir hamlede Top- taşına veya Manisaya gönde- recek kadar çetindir. Diyor- lar ki: — Medeniyet ilerledikçe in- sanların kafası ve âsabı da o kâdar boözülüyormuş.. Bir cihetten belki öyledir. Fâakat ben zannediyorum - ki, *işliyen —demirin ışıldaması, ve “çivinin çiviyi sökmesi, gibi, insan zekâ ve icad ka- biliyetinin hiç durmadan iş- lemesi de, *kismen mevcud inhitatın yerine- onun belki de eskisinden çok gürbüz, çok dinç ve kuvvetli olduğunu gösteriyor. Teknik ve medeniyetin 2za- rarlı tecellileri ne olursa ol sün, onun bu dört nala gidi- şini, zaman zaman faydalı gö- rüyorum., Pariste çıkan bir gazeteyi iki gün sonra elime alınca, Radyoyu açıp Tokyoyu din- leyince, Telefonu açıp İstanbuldaki bir doktordan bir fikir yince, Tayyareye atlayıp İstanbul- dan Berline, oradan Londraya ve Vaşingtona geçince, haya- tın güçleşen şartları içinde elde edilen yeni nimetlerin fayda ve saadeti beni avutu: yor.. Bu düşündüğüm, sadece -insan egoizminin kütlevi bir mahiyetle yaptığı saldırışların ve milletler arasındaki müca- delelerin hep bu güzel taları bol bol istismar etme- sidir. Kanserin tedavi aşısı elbet bir gün bulunacaktır, fakat ertesi gün, harblerde düşman orduya kanser aşıla- yıcı bombalar, gazlar da icad edilecektir. İşte bu —menfaat düşkünlüğü, bu eğoizmdir ki, dünyayı tehlikeye sürüklüyor.. O. Rahmi Gökçe iste- vâsı- Tarih kongresine Bütün tarihçiler iştirak edecek.. İstanbul, 16 (Hususi muha- birimizden) — Eylül ayında toplanacak olan tarih kongre- resine Türkiyedeki bütün mek- teplerin tarih oğıekım-nlen iş- tirak edee:khrdh a el ha eli el eei S G e Ü e l ĞÜM Si SÜ l Sayfa 3 Trabzonlular, Büyük Şe- fe doyamadılar ——— — <e Trabzon Halkevinde Büyuk Şef, saygı ve sevgile anıldı Trabzon, 16 (Hususi muha- Atatürkün Trab civar birimizden) zonu teşrifleri sebebile vilâyet ve kazalardan gelen binlerce halk, bugün - Halk. evinde Büyük Önderimiz için candan tezahürat yapmıştır. Halk, Büyük Önderin, Trab- zondan ayrılışları ve aralarında bir müddet daha kalamama- ları yüzünden müteessirdir. Halkevinde yapılan mera sim, halkin Atatürke yüksek bağlıliğıni bir defa daha gös- termiştir. Halkevinde yapılan teplanlıya alık iştirak etmiş, dış'mer« kadar bütün bina görülmemiş bir ka- divenlere dolmuştur. Merasime, Halkevi namına söylenen bir nutukla başlan- mış, mektepli yavruların, Ata- türkün gençliğe olan hitabe- leri münasebetile izhar ettikleri coşkun hissiyat, alkışlarla kar- şılanmıştır. Daha sonra Trab- zon Bayanları namına bir Ba- yan bir nutuk: iradetmiş ve bunu Umumi Müfettiş B. Tah- sin Üzerin nütkü - takibeyle- miştir. B. Tahsin Uzer, halkın _Türk - Fransız Ticaret muahedesi- nin esasları Ankara, 16 ( Husust ) — Dün imzalandığını bildirdiğim Türk-Fransız ticaret muahede- sinin umumi esasları şunlardır: İki memleket — arasında ticari muahedeler, iki anayol takip edecektir. Hususi takas, umumi kliring. Fransaya kabili kabul mallar grubuna giren herhangi Türk malı yeni muamelelerden hususi takas mevzuu olabileceği gibi bun- dan evelki anlaşmada kliring hesaplarındaki bakiyenin yal- nız mahdud mallarla ödenebi- leceği kaydı bulunmakta ol- masına mukabil yeni anlaşma- da Fransaya kabili ithal mal- lar grubuna giren bilcümle Türk mallarının bu hesapların ödemesinde — kullanabileceği esası vazedilmiştir. Bu esasın bir taraftan piyasamızdan Fran saya ihracatı ve binnetice Fransadan mübayaatı teshil, diğer taraftan da mevcud he- sap bakiyesinin süratle eritik mesini temin edeceği tabitdir. | ” Bundan başka gülyağı mü- bayaası mukabilinde muayyen Fransa Partfurmeri maddele- rinin hususi takas yolu ile memleketimize ithali esası vaz- edilmiştir. Gerek umuümi, gerek hususi takas yolu ile olsun bilcümle Türk ihracatı bedellerinin yüz- de 35 şi serbest döviz olarak | Cumhuriyet Merkez Bankası emrine amade tutulacaktır. Murahhaslar şerefine ziyalet verildi Ankara, 16 (A.A.) — Türk- Fransız ticaret anlaşmaları mü zakerelerinin hitamı münase- betile Ankarada bulunan Fran- sız heyeti- şerefine Marmara köşkünde bir öğle ziyafeti ve rilmiş ve iki memleket müza- kere heyetlerinden başka Ha- riciye, İktisad ve Maliye Ve- kâletleri, Cumhuriyet Merkez Bankası ve Fransız büyük el- içiliği erkânı hazır bulunmüştur. caşkun hissiyatına tercüman olmuş, Trabzon halkının, bü- yük Önderine olan bağ leri, sık sık alkışlarla kesil- miştir. Atatürkün Trabzonda bırak- tıkları intibam bir kitap ha- linde neşri kararlaştırılmış ve tezahürat geç yaktte kadar devam etmiştir. Trabzon, 16 (A.A.) — Ata- türkün Trabzonu teşrifleri mü: nasebetile büyük bir sevinç heyecam — içinde dalgalanan Trabzonlular Büyük Önderin buradan ayrılmasından heyecanlarının sonra dahi günlerce hizini bir türlü zaptedememiş- lerdir. Dün bu vesile ile Halkevin- de taşkın tezahürler — yapıldı. Halkevi merdivenlerine varın- caya kadar dolup taşmıştı. Her sımıf halk kendi duygusu ile haykırmak istiyordu. Merasime Halkevi namına söylenen bir nutuk ile başlan- di. Minimini mekteb yavrula- rıniın ve mektebli gençlerin Atatürkün gençliğe olan hita- belerini derin ve yüksek bir heyecan ile tekrar etmeleri hazırun - üzerinde büyük bir tesir bırakmıştır. Trabzon kadınları namına söz alan Trabzonlu bir hatip Bayan bütün dinleyicileri coş: turan bir nutuk söyledi. Bunu Atatürk için yazılmış şiirler, hitabeler takib etti. Bundan sonra Üçüncü umu- mi müfettiş Tahsin Uzer hita- bet yerine geçerek halkın de- rin şevk ve heyecamını bu rejimc ve onun kahraman bü- yük Önderine bağlılığının kuv- vet ve kıymetini kendine has bir telâkatle anlatırken Ata- türkün bu temiz sahil halkına olan sevgilerini izah ettiler. B. Tahsin Üzerin sözleri sık sık alkışlarla kesiliyor, sa- | londaki şevk ve heyecan dışa- rıya aksediyordu. Trabzonlu bir genç Büyük Kurtarıcının Trabzonu ilk teş- rifleri olan 25 Eylülün Atatürk günü olarak kabulünü - teklif etti. Ve bu teklif alkışlarla | kabul edildi. Bundan sonra Atatürkün | Trabzonda bıraktığı intibala. n “Büyük tarih Trabzonda, namile bir kitap şekline ge tirilmesi kararlaştırıldı. Gece yarısına kadar devam eden bu cüş ve huürüş içinde halk Halkevinden ayrıldı. Notanın metni neşredildi.. Londra, 16(A-A.) — İngil- tere hükümeti İspanyada harp halinde bulunan iki tarafa de- niz kontrolu hakkında verdiği notanın metnini neşretmekte- dir. Nota 12 mart anlaşması- ni ihtiva eylemekte ve kont- rol gemilerine hürmet edilme- si ve emniyet mıntakaları te- sis olunmasını tavsiye etmek- tedir. Bundan başka gemilerden birine karşı yapılacak bir te- cavüzün bütün gemilere yapıl- miş gibi telâkki olunacağı ve derhal müşterek - tedbirlerin alınmasına sebebiyet vereceği de bildirilmektedir. ıi Si neşe — ile

Bu sayıdan diğer sayfalar: