26 Temmuz 1934 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

26 Temmuz 1934 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

56 reiDiuuz • 3 ı TELGRAF MABERLERH1& UGUN DEBU.J Almanya şarkî Avrupa Beyim... Buyurun!.. misakını reddecek Estonya da mevcut müşkülât dolayısile böyle bir misak yapılabilmesini şüpheli görüyor Londra 25 (A.A.) Berlinden gelen haberlere inanmak lâzun gelirse, mıntakavî misaka Almanyanın istiraki ihtimalleri hakkında oldukça bedbin bulunmak icap etmektedîr. Restnî membadan alınan ilk mtiba, Almanyanın bilhassa hukuk müsava tı cihetinden bazı imtiyazların müa* keresine karşı gösterdiği mubalefeti kaydetmektedir. Almanya, îngilterenin muhalefet etmek ihtimali kuvvetli olan bu iddia lannın kabulü hakkında bedbindir. Gerek bu sebepten, gerek diğer herhangi bir sebepten dolayı Almanyanın menfî cevap vermesine intizar edilmektedir. müfterek harekete devam hususundaki samimî arzu!arını teyit etmektedir. Estonya mümtaz devlet ad^nılan iki taraflı itilâflar usulunü terketmek arzu • sunda bulunmuyorlar. Beyneîmile! m!saklar sahasında Estonya efkârı umu mîyesi h'çbir istical göstermiyor ve yeni projelere karşı seyirci vaziyetinde bulunuyor. Tallin 25 (A.A.) Harîciye nazın M. Seljamae Lehistan Hariciye nazın M. Beckin şerefine verd'sji ziyafette iki memleket arasmda ötedenberi mevcut olan dostluğu ve 'yi anlaşmayı ehemm'vetle kaydederek demistir ki: « Lehistanla Estonya muslihane bir siyaset takip etmektedirler ki, birçok moahedelerin aktedîlnvı olman bu siyas'Hrı neticelerndendir. M. Beck verdiği cevapta bilhas<a dem'ştir ki: « Lehistanla Estcnya Avrupanın bu kismında sulhu tarsin iç;n en müess'r çareleri aramnk üzere mesailerini birleştTrmiilerdir. Bu iki mcmleketin «iyaseti mütavilik fikrinden mülhem olmaktadır ki, bu da bu mıntakadaki bütün endiselerin hakikî sebeplerini or • tadan kaldırmıştır.» Saray Bosna faciası Veliahdin arabası tam Prinçipin önünde durdu, Prinçio rahat rahat nişan aldı ve üç defa ateş etti 3 Doçentler Bir cemiyet kurmağa karar verdiler Üniversite doçentleri evvelki gfln hususî mahiyette bir toplanh yapmış lardır. Bu toplantıda doçentlerm malı, maddî, manevî hukukunu müdafaa için bir cemiyet kurulması hakkında gbrüşülmüştür. Cemiyetin teşekkülü hak • kmda gS*ü«melere devam edilecektir. Doçentler bu hususta demektedirler ki: « Yakında hukukumuro hiroaye için bir tesekkîil vücude getireceğiz. Bundan baska bir de gazete netredece* ğiz. Bu gazete ile hem îlmî nrtunakaşalar yapacaeız, hem de vaziyetimiz hakkmda neşriyatta bulunacağız.» er sahada terakki ve inkişaf eden varlığımız, ticaret husu • sunda hâlâ kör, topal gidiyor. Tüccar ve esnafumzın büyük bir kıs • mında nvodern ticaret telâkkilerine kar< şı hernedense bir bigânelik var. Alış • verifte, bir asır evvelki göreneklerden ayrılamıyoruz. Belki, kabahat, kısmen de müşteriye racidir. Bilmem. Lâkin herhalde satış usullerimiz, artık za • mana, zamanın icabatına uymalıdn*. Bizim dükkâncılanmız, mal beğendir meyi, müşteriye emniyet telkin etmeyî, onu, çirkin bir tasallutla ürkütmeme » yi bilmedikçe, en genif zamanda büe buhrandan kurtulamaz. Estonyanın fikri Varşova 25 (A.A, Kurjer Po ranny gazetesi Estonyanın roillî kah • ramanı Jeneral Lajdonerin bir mulâ • katını neşretmektedir. Jeneral flri memleket arasında bfi • tün sabalarda teşriki mesai lüzumunu ehemmiyetle kaydetmekte ve mevcut müşkülât dolayısile şark misakınm akted:lebileceğinden füphe eylemektedir. Varşova 25 (A.A.) Tallinden bild'rildiğine göre, Lehistan ve F.stonya bariciye naznrlan arasmdakî müza • kerat devam etmeketdir. Bu mökâle • meler her iki hükumetin de sıkı teşriki mesai ve beynelmilel sahada an'anevt Pariste Pari* 25 (A.A.) Hariciye Nazm M. Barta Fransanm Varsova sefirini kabul ederek şark Lokarnonı hakkında görüşmüştür. Bizde müşteri, bir mal satm alıp ta dükkândan çıktığı uman da'ma için • de bir şüphe taşır: «Acaba aldandun mı?.» Arzu ettiği, pek hoşlandığı bir metaa sahip olmak zevkini tamamfle tadamaz. Birçoklanırnz, başkalanmn nazarında enayi mevkiine düşmemek kaygusile, satm aldığunız herhangi bir şeyin hakı'kî fiatini söylemekten adeta utanir, da<ma ektik soyleriz. Bu, pa zarlık denilen kurunuvusta âdetinden henüz kurtulamadığunız içindir. Dük • kâncı ile müsteri, karşı karşıya geçmiş iki kumaz düsmandır. Sanki her ik'si • nin de gayesi şu veya bu malı alıp satmsk degil de biribirlerini kafese koy • maktır. Maktu fiatle aiışveriş yaptıgım ilân eden mağazalarda da nualesef cidd : yet ve sebat yokh'r. Pazarlık a detî içinv'ze o derece işlemiş ki makta diye göfterilen fîat uzerinden de azçok birşey tndirtmek ekseriya mümkün oluyor. Bu vaziyet karsısmda, ticaretrâ baş • lıca şartıra teşkil edetı emnîyet bir tür» Iü teessüs edemiyor, ve edemedikçe ticarî bünyemiz bir türla istedigimi» gibi gelişemiyor. Sonra, dükkâncılanmız modern rek* lâm usullerine yanaşmayip, h&Ia ekse ri yerlerde ve tahsisan tstanbal taraf Iannda, eıgırtkan kullanıyorlar. Ken • dilerme anlatmak isterim ki bu asu! kendilerine faydalı olmaktan ziyade ıararlıdn*. Farzedm U, daîreden, yazihaneden biraz ericence çıkmışstnız. Ağır ağır, «U rafımza bakmarak eve, yahut ki vapora doğm gidiyorsunux. Hiçbîrşey sa tm almak niyetinde değilsiniz. Hiçbfr mübrem ve muayyen ihtiyacmız yok. Gözünüze gücel bir vitrin ilişiyor. Gayet iyi tanzim edilmîş olan bu vîtrinin için* de turlu cazip eşya var. Belki nzun n • zun, rahat rahat seyredebilirseniz, ho* şunuza giden birşey görür de, ihtiyaetnız oimadığı halde satın altrsınız. Yahut ki, ihtiyacmız oldugu halde onut tuğunuz b:rseye rasgelir, bahrlarsınız. Tam vitrine sokuhırsunuz. Kulağnu* zm dibinde, müz'iç bir ies Buyuron, beyim!. ne aradınız?. Içeride daha iyisi var, beyim!. S'z aldırmazsmız; o nmaşır: Zarif kol düğmeleri de var.. Jîlet bıçaklanmızr da var.. Fantezi ke merlerimrz var.. Bu nrnaşmaran tesîri muhakkak ki menfi olur. Sizi cezbeden vitrinîn önönden, bakmadcn; sinirli ve hızlı adımlarla uzaklaşnsmız. Dükkâncı, tesadSfî bir müşteriyi belki bir daha mağaza • sma uğratmamak üzere kaçtrmıştır. Bu çarşıya ve Mahmutpaşaya mah* sus, eüi yıl evvelki muacciz reklim •sulünü artık terketmeliyiz. Bugünkü müşteri mal beğenmek ve tatm almak hususlannda hür olmak ister. Onu eez* betmenin bambaşka ve yeni zihniyete daha uygrm yollan vardır. Müşteri, dükkâna kendiliğmden glrmeli, nezaketle, güler yüzle karşıian • malı, pazarhga sevkedilmemeE, zev • kfne mSdahale olunmamalı, itzetînefsine hürmet göster^meli ve kendisine emniyet telkin edilmelidir. O zaman göreceğiz ki, dükkâncılanımzra boyuna şikâyet ettikleri alıcı kıtlığına, bn çirkin, iz'aç edici metot • larla, biraz da kendHeri sebebîyet ver* mişlerdir. Medenî dünyanm hiçbir tarafmda duyulımyan: Beyim, buyurun!. Tarzındaki köhne reklâm usulü hem ayıp, hem de zararlıdır. ^ EKRFM Son tedbirler de buğday meselesini halletmemiştir Saıknttçi hâdtacdtn aonr a karakola gö<Srulurkens Arfidük hiddetliydi, Kendi ken28 haziran 1914. Şehrin kaletindine söyleniyordu. Karısi ise, sa den atılan yirmi bir pare top, Avu»kin, etrafı »eyredîyordu. turya • Macarîstan Veliabti Arşidiik Prinçip yerimfe değildi. Semizin Fransua • Ferdinandın Saray Bosmeyhanesine kadar gitmiş, yolda naya kudumtmu kutluluyordu. rasladığı tanıdık iki genç kıza li • Veliaht, istasyonda, büttin sahip* monata ikram ediyordu. Çabrino • lerini Slüme sürüklemiş olan mes' • viçin attığı bombamn gürültüsünü um bir otomobile biniyor. Yanıtvda duymamışh. Sade, pencereden, Bezevcesi, karşuında da Jeneral Polediye diaresine giden alayı görmüştiorek vardır. Arkasindan, daha tü. Birdenbire, dışarıdaki halkm dört arabamn içerisinde maiyeti gearasından yükselen seslerden, Veliliyordu. ahta bir bomba ahldığını, fakat he* Boylece teşekkül eden alay Rîsedefe isabet etmediğini öğrendi. Heta Dolniya sokagı, sonra o*a nhtım men cebinden çıkardığı limonata boyunu takiben beledîye dairesine parasını tezgâbın üstüne attı, meydoJTi yürümekte idu baneden dışamya fırlıyarak rıbtıma Buraya varmak için başka bir gü* koştu. Tam bu sırada, Arsidükün ozergâh takip edilebilirdi. Fakat in* tomobili kendi bulunduğu noktaya tihap edilen yol daha s«rbest, daha yaklaşmıstı. âçıktı. Büyük misafirl alkışlamak O aralık, ne oldu? Burası hâlâ üzere sokaklara dokülen halkı buanlaşılamamıştır. Kimi diyor ki, rada daha ryi nezaret altında bn • Jeneral Potiorek şoföre emir verdi. lundurmaV mümkun olaeakti. Kbni de, oracıkta, arabamn izdi Alay, Miliya«ka suynnnn kena • hamdan Uerliyemediğini iddia et • nndan geçiyordu. Bu, su, vaktile mektedir. Her halde, tam Prinçipin kendi haliode akan coşkun bir dehizasma gelince, araba birdenbire re iken, insanlann elile zapt ve rapt durdu. altına alınımştır. tki yüksek duvar arasından, betondan yapıltms bir yaPrinçip kemali sükunetle nişan tak üzeTİnden akıp »rider. Haziran aldı; üç defa ateş etti. karı, koca, ayında, bu suvun irtifaı, hîçbîr zaarabamn içerîsine yığılıverdiler. Jeman yirmi santimetrodan fazla de* neral Potiorek küfÜr etti. Şoför, ağildir. rabayi sürdü. Milryaskamn boyunea «îevam •Saat on biri çeyrek geçiyordu. den ve şimdi tarihî bir kıymeti ha* Barut fıçisı ateslenmişti. Cihan iz olan nhhnun nazarlara cazit» geHarbt başkyordu. len hiçblr nususiyeti yoktur. ü z e • rinden tramvay gecer, bir tarafmda, Vak'adan on dakika sonra bîr taırn nimarisi belli olmıyan basit ajans telgrafı, bütün dünyaya, Aevler »tralantr. 1914 seneslrKİe, bu vusturya Veltahtinin, kansile birliksıra evlerin Rnöıde, yetlsmis agaçte Gabriele Prinçîpe Uminde bîr 1lar vardı. Şimdi bunlar kftmilen ketalyân anarşisti tarafmdan itlâf esilmiştir. dildiğini bildhiyordu. Katilin haO tarihte, bu nbtımın adı Appelkikî hüviyeti ve güttüğü gaye he • kai idi. nüz anlaşTİamamvşti. Orada, 19 numaralı evin kartı Bu haberi, Avrupa, Snceden lft • tarafmda, bir fenerin dîbinde, Çabrinovic, elmde bombasil« beklemekkaydane karşıladi. Bundan, tarihin te«îir. Birazdan, atacajt bu bomba* en feci harbinin doğacağmı ilk keş* yı, Velîant, omuzunun bir darbe feden bir tngiliz gazetesi oldu. Fasile gerive itecek.. Bomba yere dükat o da, aradan on bes gün geçtik* şü», kaldınmm üzerinde patlıva • ten sonra!.. cak v« yaver mülâzim Marizzi He beraber birkaç ktniyi yarahyacaktrr. 19 numaralı evin bütün penee releri kapalıdır. Bu pencerelerden bîr tanesîne isal>et eden bomba oarçalanmn acttgi ikl büyGcek delîk, aradan yirmi sene geçti|i halde, hâlâ durtrr. Cabrinovic bombastnı atar atmat, korkuluŞun üz*rinden aştı ve kendini dereve attî. Maksadı bo*ulmak <feğildi. O, sadece, halkm elinden kurtulmak, cebindeki zebiri yııtmağa vakit bulmak Istiyordu. Buna muvaff*k oldu, zehlri vn»tu. Suvun ichw> yuzEkoyun yatarak ölümü bek « ledL Lâkin o bir türlü gelmiyordu ve sreimedi. Sîvanür bayath; tesiri kaybolmu'tu. Delikanlınm pe'îtıra dereye at'lan birkaç kisi onu do§üyorlardi. Bu esnada saat onu yirmi bes Recîvordu. Veliaht bu birfneî vartayı atîalrms gibi kansının yanında, soğuk kanldıkla yoluna devam etti. Be • lediye dairesine ka<far arızanz ıreldi ve şehir mümessilleri tarafmdan karsılandı. Bunlann hiçbiri birseyden haberdar değildi. Arsidükün, hiddetteıt kopürerek, kendisini bombalarla karşilamış olduklan için beyan ettifci infiale havret ettiler. ! rat etmeğe hazırlandıklan nutuklar ağızlann'd'a kaldı. Bir takım sozler kekeiediler. Veliaîıt içeriye girmedl. Tenez zül etmivordu. Dışanda kaldı ve Jeneral Potioreki hasladı. Hastaneye gidip yarah yaverini gSrmek istiyordu. Tekrar arabasına bindi; araba soia çarketti; aynî yoldan rıbtım boyuna çıktı. Maivette bulunan Kont Harah, daha bazı suikastcilerin mevcudi yetinden şüphelenmi«ti. Arşîdükle kansına ken<fi viicudünii sio«r et mek için, arabanm sol tarafırnlıkî basama^ın üzerinde ayakta gidi yordu. Halbuki, kurşunlar bu defa sağdan atılacakh. Vak'anm cereyan ettiğî noktada, alelâde bir ev vardır. Bu evin eep • besmde ve kurşunî renkte mermerden bir levhanm üzerinde şu kitabe okunur: 15 (28) hattran 1914, Vidovdan matemt çününde (Başmakaleden mabat) 2 : Ziraat Bankası satmalmaları buğday fiatlerini hiç olmazsa o hatlerde tanzim etmedikçe bu uğurda ihtiyar o* Iunmakta olan himmetler heder demek tir. Herhalde banka vaziyete müessir surette hâkim olamadıkça köylü hesa bına teroin etmek iddiasında bulun • duğu farklı fiatlerin menfaati umuma şamil olacak yerde mahdırt kimselere münhasır kalmak zaruridir. Bu da bir faydadır ama, maksat bu değildi, ve bu kadar değildi. Maksat hasıl olmaynt ca tedbir eksik demek olur, ve eksik tedbir üzerinde ısrar etmemek en doğru olur. Hiç olmazsa bankayı nahak yere zarar yükü altma girmekten ko rumuş olalun. Buğdayı koruma kanununun asıl gayesini tanzim olunacak buğday fiatle • rinde husule getirilecek azçok tereffS lerle buğday müstabsîli çiftçOerimizin ellerine beş on para fazla geçmesmi temin etmekti. Bu olmuyorsa onu ol • duracak tedbirlere geçilmek üzere yan* lış yolda urar etmemekliğimiz lâzundır. Bu şerait içinde kanunun asıl maksadma hizmet edecek veçhile tadil ve ıslah edileceğine şüphe yoktur. Bir kere ona intizaren köylülerimiz tnallannı piyasaya arzetmek hususunda istical etmiyerek biraz beklemeğe katlanma • lıduIar. Ziraat Bankasma gelince o da kanunun ıslah edilecegi günlere kadar piyasalardan yalnız onar para fazlası* na mal almakla iktifa etmelidir. Umuma şanvl olacak surette müessir olmı • yan yüksek farklı alışların m«nası yok • tur. HaJ'' malmm mühim kısmtnı elden çıkarmıyarak bekiemek hususunda ten* vir edilmeli, Ziraat Bankası da her tarafta mevcut piyasalan daima kiloda onar para, onar para artırmakla iktifa etmelidir. Kanunun tslahtna intizaren halkm malmı bekletmesi çok iyi olacaktır. Zireat Bankasmm her tarafta piyasayı yalnız onar para onar para artırmakla iktifa etmesi ise kendisi îçin çok zararlı olmıyan en makul yolda yürümesi demektir. Biz bu meselenm büfün buŞdayt bir ofise aldıno sathrmakla en müessîr surette haliolunabileceğine ve bizde en nihayet bu tedbirin ittihaz ve latbik e dileceğine kani bulunuyoruz. YUNUSNADİ Nasyonal sosyalizm sarsmtı geçiriyor Bir ağustosta yeniden tensikat yapılacak Paris 25 (A.A.) Havat Ajn • n b'ldiriyorı Berlinden bildirildiğme göre millî •.osyalist hücum kıt'alarmm yenj Erki nıharbiye Rei»i M. Lütze Berline gele rek nazırîarla ve bilhassa Goerinf ile göîüsmüştür. Bu müzakerelerde hücum kıt'alann • d ı bir ağustosta yapılacak olan tensi • katın mevzuu bahsolduğuna süphe yoktur. Alâkadar röesa bu hususta çok en • dişe göstermektedir. Çünkü siyah ve kurşunî milisler arasmdaki münasebat gerşrin olduğu gibi 30 haziran hâdiselerinden sonr< bunlann arasma itimatsızlık ta girmiştir. Eylulde topianmaıi nrakarrer olan millî sosyalist kongresMin tehir edileceği rivayeti dolasmaktadır. Viyana 25 (A.A.) tnnfbruckden bildirildiğine g8re Avustwya Bavye* ra hududunda muhafıı teskîlâtı dün • denberi her iki tarafça takviye olun mustur. Diğer tsraftan Münihten 8$ renildiğine gore birkac gün evvel Bavyerada geniş bir temizlik hareketi yapılmış ve birçok kişi tevkif edflmiştir. Nafıa Vekiîinîn teftiş seyahati Ali Beyin Afyonda yaptığı tetkikat Afyon 24 (A.A.) Nafıa Vekili Ali B. Demiryollan umum müdürü ve diğer Nafıa erkânile beraber bugün şehrimixe gelmîf, •ehîr halkı münveı^ülerin* den mürekkep bir heyet tarafından vilâyet hududunda, halk ve memurlar tarafmdan istasyonda karşılanrmş ve askerî kıt'a tarafmdan se'.âmlanmış • br. Ali Bey şehirde retnu makamları, C. H. Fırkasmı, belediyeyi ziyarct etmiş ve halkm liyaretini kabul etmiştir. Vekil Bey şehrimizde dik;lecek za> fer abidesmin hanrlanmakta olnn ka • idesini, yapılacak Antalya hattı gü lergahıaı, istasyonlann vaziyetini ve halkm şimendifer tarifleri üzerlndeki Ihtiyaçlannı tetkik etnvştir. "$ütün devM demiryollan sebekesr urerinde kSy'Üleriîi şehîr ve kasabi pMarlanna gîdip gclebilmeleri îçin ucuz bîr tarife tatbik edilmesi etra'nid» etüt yapılma*\m no» ettirmişth*. V îti't Bey Sğle yemeftini beledtye reisi beyin evinde yediktcn ve bir müdd» îitirahatten sonra mat "4 da da çok kalabalık bir uğurlayia kütlesinin samimî tecahürleri arasında tzmire mfiteveccihen hareket •tmiştir. Avaiturya • Bavyera hndttdunda Gabrilo Prinçip Bu tarihî yerde h&rriyeti ilân etmiştir. Bu levhanm yerinde, evvelce Avusturyalılar tarafmdan konmuş şu diğeri vardı: Frannta Ferdlnandla zevcesi Sofi do Hohenberg bir cani elile mazlumen bu yerde old&rülmüilerdir. SON E. EKREM Dantziçdeki oaaiyet Varşova 25 (A.A.) Dantzig . deki millî sosyalist hücum kıf alan re isinin azledileceği sÖylenmektedir. Kendisi Roehm ile müna»ebette bulunuyordu. Riiesadan iki kisi şimdidea »tifa et* mişlerdir. Nüfus sayımı tstatîstik Umum Müdürü şark vilâyetlerine gidiyor Ankara 25 (Telefonla) Umumi nüfus sayımı için şark vilâyetlerinde ve memleketin muhtelif y«rlerinde tecrübe tahrirleri yapılacaktir. Bu maksatla istatistik umum müdürü Celâl Beyle maiyeti 15 ağus • tosa doğru şark vilâyetlerine gidecekledir. Tecrübe tahrirlerine ey Iuide başlanacaktır. Recep Bey geldi Fırka umumî kâtibi Recep Bey dün sabahki trenle Ankaradan şehrimize gelmîştir. Fırka umum kâ tiplık bürosu dvin öğleden sonra u* mumî kâtip Recep Beyin riyasetinde toplanmıştır. Utanbul Vilâyeti Fırka idare he* yeti reisi doktor Cemal Bey evvelki günden itibaren Fırka teşkilâtını teftişe başlamış, Cemal Bey, evvelâ Beyoğlu Fırka teşkilâtını gezmis • tir. Dün de Fatih mmtakasi tekilâtını gezmiştir. Cemal Bey, bugün de teftisatina devam edecek tir. Yeni Roma ve Moskova elçiierimiz Ankara 25 (Telefonla) Mos • kova •efirimir Vasıf Bey bu akşanv ki trenle tstanbula hareket etmiş • tir. tstasyonda Adliy«, Maliye, Zi • raat Vekfllerile hükumet erkânı ve birçok zevat tarafından teşyi edilmiştir. Kendisi Istanbuldan Izmire giderek üç dört gün orada kalacak, oradan da Moskovaya gklecektir. Ankara 25 (Telefonla) Roma büyük elçîliğine tayin olunan Hü • aeyin Ragıp Bey yakmda mahalli ınemuriyetine gidecektir. IRTİHAL Huzur hocalanndan Haci Emin Efendinin kızı, fabrikatör Mustafa Beyin refikası ve muharrirlerilniz den Rüştü Beyin validesi Seher Haıum, dün saat 11 de bir aydanberi yahnakta olduğu Ortaköy Şifa yurdunda vefat etmiştir. Cenazesi bugün Bebekteki evin den kaldınlacak, Rumelihisannda bulunan aile kabristanına defnedi lecektir. Merhumeye rahmet diler, arkadaşımıza ve ailesi efradına beyanı taziyet ederiz. Celâl Bey Yalovadan geldi Yalovada bulunan tktısat Vekili Celâl Bey şehrimize gelmiştir. Celâl Bey, bu sabah saat onda Galatasaraydaki Yerli Mallar Sergisine giderek tetki • katta bulunacaktır. Sergi tert:p heyetî tarafından tktısat Vekili şerefine bir ziyafet te verilecektir. Ziyafete sana yir'jerle îktısadî mehafil erkân' davet otunmustur. Bu münasebetle sanayiciler Iklı«at VekHi Beyle vaziyetleri hakkmda Tialumat verecekler, hnsbiballerde bulunacaklardır. Aydın Ziraat Bankası müdürlügü Ankara 25 (Telefonla) Aydm Ziraat Bankası müdürlüğüne Ziraat Bankası muamelât müdür muavini Mvhterera Bey tayin edilmiştir. Eylulde yapılacak mektep imtihanları Ankara 25 (Telefonla) Eylulde yapılacak imtihanlarm camanmı ve tar* n icrasını tetldk içm Maarif Vekâle tmde toplanan komisyon bugün de içtima etmiştir. Almanyada ecnebüerde kısırlaştırılacak Berlin 25 (A.A.) HUSUÎÎ mah keme Adliye Nezaretinm müzaharetile verdiği bir kararda Almsnyada otcran ecnebilerin de kısırlaştırma kanununa tâbi olduğunu fl&n etmiştir. Maamafih ecnebfler Alman toprak'arrnı terket • mek »nreHle bu mecburi anıeliyeden Irartulacaklardır. Lonirada tayyare fecrübe'eri Londra 25 (A.A.) tngiltere ha va manevralarma yeniden başlanmış • tir. F«kat havalann fenalığından do • îayı, lüzumsuz kszalara mahal veri' memek üzere, müdafaa tayyareîerinin ucmasına müsaade olunmamıştır. 3undan dolayı, tahrip tayyarelerinm uütün hedefleri bulmalarma rağmen Hava Nezıreti, manevralann kat'î netıce vermediğmi bfldirmektedn>. BîLtRMİSİNiZ Kİ! Gaz yanarak soğuk husule ?etirebi lir? Gazle elde edilen soğuk, başka a Lullerle elde edilen soğuktan daha çoU ucuza mal olur. Gazle işliyen buz dolaplarının hlç makine aksamı yoktur, binaenaleyh kat'iyyen eskimezler. tzahat için «Beyoğlu tstiklâl cadde • «4 101 numaraya» müracaat. Maarif Müsteşan Ankara 25 (Telefonla) Maarif Müsteşarı Rıdvaa Nafiz Bey Istanbula bareket ettL En Sıhhi sofro suyudur

Bu sayıdan diğer sayfalar: