26 Nisan 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

26 Nisan 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Cumhunyet 26 Ni««n Jürklerle Süngü Süngüye. No. 165 A. DAVER Çanakkalede Dikkatler Sözü uzatan dil Eskidenberi gözümüze çarpan ıki tip vardır: Birinei tip, kısa ve kolay konusur. İkinci tip te uzan ve güc konusur. Bu uzan konu • sanlar, istemiyerek MÖyliyeceğim, bizleriz. Kısa ve kolay konuşan • lar da, okuyup yazamamış mlan lardır. Evet, onlar okuyup yaza • madıkları için, dilleri temiz, dü • fünceleri aade kalmıştır. Eskiden kadvnlanmtz, erkeklerimizden daha az ekuduklarından çocuklart mızın da, okuma çağına kadar, diU leri 6x türkçe kalırdı. Sonra, o» • manlıca denen dil, onun da dilîne uzanır ve kanştrdt. Her dil, uzak, yakın komşularından, az çok *öz almıçtır. Almtştır ama, onu, kendi hamuruna karış' ttrarak kendi diline benzetir, •«• manlıca gibi, onlart kendi grameri ve bütün yabancılığile, tanımaz, * aozü ele alalım. Oku bir adamın kafaşmdan bu doğrudan başka bir soz yoktur. Osmanlıca bilenlere gelinee, doğ' runun benzeri, dürütt, mütta^im, istikamet »ahibi, gibi tozler de dağarcığında yer almtftır. BSyle onlamt bir, türlü, türül BÖzlerle kafactğı dolan bizlerin, konuçma strannda omuz ittifi bir hımddar, Manki beynimizde bir kapak açı • lır v eo türlü, türlü »özler, dillmize dökülmeğe başlmr. Beğen, be ğendiğini.. Hangitini kullanaca • ğımızı bilemeyiz. En son hepnni boşaltmadan başka kurtulu* yolu •Imadığt için, konu^mamız, lâ» tik gibi uzar da uzar. Biraz otmanlıca konu$ahm da görünüz: €Bu zatı tammak şerefile mü • aerref oldunuz mu? Aman efen • dim bu zatı âlikadir, doğru, dü rüat, namutlu, ittikameti »ever müstakim bir sahsiyettir.* Bir de okumamış b.iritini dinli • yelim: tBay Mehmedi tanır mınnız? Doğru bir adamdtr.* Bu hadart yetismez mi? Bu aade ve güzel dilu mizden başka macun gibi konaş • mmkla degrulağu daha iyi mi anlatttk, yoksa başka türlü bir doğ • ruluk mu ortaya koyduk? Ço • cuklanmtza ne matla ki, kolay ve öz konuşacaklar, dilleri yorulmı yacak, çağları boş yere gecmiye • cektir. Gene ne mutlu o lata ki, birbirinin dilini anltyacakttr. Feminizm için Türk kadını ne düşünüyor? Bu aksarnki orogram J Askerlerimiz cehennemî bir ağustos sıcağı altında 60 kilometroluk cebrî bir yürüyüş yapmışlardı Feyzi Bey ordu kumandanından ald'ğı emirleri icab edenlere bildirdik ten sonra, Yalovadan Kocaçimene hareket etti. Ordu kumandanı General Liman bunun için de kendi hayvanla rını vennişti. Fakat bu sırada grup karargâhmın hayvanlan geldiği için saat 3,30 da Bigahdereye hareket edildi. Yolda, Kocacimen mıntakasından ve şimal grupundan takım takım gelen hafif yaralı efrada tesadüf ediliyordu. Kanhkuyuda şimal grupu yani Esad Paşanm karargâhmda birkaç c kika duruldu. Oradan telefonla Kocaç.mendeki 4 üncü fırka kumandanı mira lay Cemil ve Anafartalar mıntakasmda Çamhtekkede Vilmer Beyin m ı iyetine memur binbaşı Haydar Bey bulunarak grup kumandanı Feyzi Bey bunlarla konuştu. Alman malumattan grup kumandanının Kocaçimende bulunmasmdan riyade yeni gelen fır kalannın başında bulunup ertesi gün yapılacak harekât esnasında 7 inci ve 12 inci fırkalan doğrudan doğruya idare etmesi, bunun için de gerek düşmanın ahval ve vaziyetine, gerekse araziye dair icab eden malumatı alabilmesi için Çamhtekkeye gitmesi daha faydalı olacağına karar verildi. Bu karar ordu kumandanına telefonla bilsı Kadri Efendi kumandasında iki bölük. (Bu bölükler çok zayiat verdiklerinden ancak bir buçuk bölük tu tar.) Küçük Anafarta cihetinde: 32 nci alayın 1 inci taburu; Bursa seyyar jandarma taburu; 4 4tüfekli bir Alman makinelitüfek bölüSü; 12 nci fırka süvari bölüğünden 40 ath. 9 uncu topçu alayından 3 batarya. Kocaçimeni müdafaa eden 4 üncü fırkanm sağ cenahile Vilmer Beyin müfrezesi arasında 23 kilometroluk bir boşluk vardır. Vilmer Bey kendi karsısındaki düşman kuvveti rakkında kat'î birşey söyliyemedra gibi küçük Anafarta ovasmda düşman buîunuo bulunmadısr'nı da kestiremivordu. (Halbuki buradaki düşman 20,000 kişiyi bulmustu.) Grun kumandanı miralav Feyzi Bev 78 ağustos gecesi eldeki süvarilerden istifade ederek yeniden kuvvetli zabit keşif kuvvetleri tertib etrirdise de btınlann keşiflerinin neticesini ancak 8 ağuîtosta haber alabildi. Bu geceki tabkikat neticesinde vaziyet hakkında a'man malumat hulâsası sundan ibaretti: K'reçtepe cihetindeki düşman kuvveti iki taburdan az değil, ziyade olrrası muhtemeldir. Gittikçe takviye ediliyor. Oradaki Gelibolu seyyar jandarma taburu bölüklerine taarruz ediyor. Bu taburun kumandanı yüzbaşı Kadri Efendi mütemadiyen imdad istiyor, fervad ediyor, fakat gene davanıyor. Kendisine de sr^at ve mukavemet tavsiye ediliyor. Ismailoğlu te pesi cihrtindeki taburlar da sebat ediyor. Fakat düşman çittikçe pek ziyade s:kıştırmakta, bilhassa Sulecih cihetinden gittikçe bu müfrezenin sağ cenahmı ku?atıyor. Bu düşmanm kuvveti en az bir alay tahmin ediliyor; belki daha ziyade ©Iması muhtemel. 4 üncü fırka cihetindeki düşman kuvvetinin daha ziyade ve gittikçe Küçükkemikli cihetinden takviye olun duğu hissediliyor. Bu fırka eağ cenahından taarruza uğrıyacağından korkarak imdad istiyor. Feyzi Beyin taarruz plânı Bu vaziyet karşısında Grup kumandanı, düşmana nasıl taaruz edeceğini düşündü. Dört muhtelif şekilden kabul ettiği şudur: Bir fıkra ile Azmak şimalinden Mestantepeye, diğer fırka ile Azman cenubundan 4 üncü fırkanm sağ cenahmdan bu fırkanın kar şısındaki düşmanın sol cenahına taarruz etmek. lArkast tHtrl «Kadın yaratılıştan sulhcudur, onu bîrlik ve beraberlikle cemiyet işlerînde faal yapmak lâzımdır» Vümer Beyin karergâhmda Miralay Feyzi Bey, yanında erkânıV.arbiye rsisi, yaver ve bir emir zabiti olduğu halde 7 ağustos günü günes battıktan bir saat sonra Çamlıtekeye Vilmer Beyin karargâhına vardı. Alman zabitinden vaziyet hakkında hemen su malumatı aldı: Düşman Tuzla gölü ile deniz arasındaki kanalın şimal ve cenubunda Küçükkemikli, Lâletepe, Softatepe gerisindeki Kuruçeşme, Büyükkemikli civanna asker çıkanyor. Tuzla jimaline çıkan düşman, tedricen, cenuba doğru inmiş, Mestantepede toplanmışür. Tuzla gölü mevsim icabı çorak ve kuru bir kumsaldan ibaret olduğundan her tarafı harekete müsaiddir. Düşman Küçükkemikliden cenuba, Kocacimen cihetine doğru tedricen ve fakat mütemadi bir surette kuvvet gönderiyor. Bir kısun düşman kuvveti de Kireçtepe sırtlanndaki Karakol tepeyi işgal etmiş, oradan Kireçtepeye doğru ilerliyor. Fakat Kireçtepe, Dursunköyü henüz elimizdcdir. Dü<manm Lâletepede bir bataryası var. Buna mukabil Vilmer Beyin kuvvetleri ju vaziyettedir: Sağ cenahta: Kireçtepede Gelibolu seyyar jandarma taburundan yüzba Soy adı Türk Yunan muhtelit hakem mahkemesi Türk hakemi Mehmed AIi soy admı (Balcısoy) olarak nüfusa yazdırmışür. I Bn gü n Fransızcı sözlü senenin en btnük en gü'el filmi T A N Smemasında Kraliçe Kristin JRETA G\RBU . JOHN CİİL getecek pszar günü programı. Haftanın en güzel filmi. JENANY JLGO, PALL HORBIGERTeho Lingen tamfından bir sureti harikulâdede temsil edilen BU GECE BENiMSiN Mükte, ne^e, : Her iki tilimde jurnal Td:4 : >374 Oldiiren Aşk MARCH kahkaha filmini görmek için bugün Bugüa TOrk slnemasında iki film birden gBligiin. Saat 11 de tenzilâtlı matine dini7: S U JM E H Sınemasına 1 Kırmızı Vagon GSrüimemîş aşk, m«cer« ve csrar filimı 2 t't\ m bird«n görmeğe gidinizı 4L JOLSONMAY Mc AVOY Sesll sinemaalıjı unutu'maz saheseri I CAZ MUGANN'Sİ 2 BİR SAATLİK MİLYONER Fransızca sözlü Fevkalâde neş«lî komedi. Bugün to«t 11 de tenzilâtlı mat'ne 2 Prensesin Çılgınlıkları MARİE BELL ve ALBERT PRE.EAN tarafmdan O tahsilinden başka birşey düşünmü yordu. \ r ans Arnessonun sözünü bitirme sini bekledikten sonra: Şimdi biz sizin muadeleniz için yeni bir had bulduk, dedi. Con Sipi rig bir kurşunla tepesinden vurulmuş tur. Arnesson, Vansa hayretle baktı. Sonra asabî bir gülüşle mukabele et ti: Gene mi bir çocuk şarkısı... Vans kısa birkaç cümle ile vaziyeti anlatb ve irnunda: Şimdilik bizim bildiklerimiz bundan ibarettir. Mister Arnesson acaoa bu malumatmızı tamamlıyacak mi sıniz ? Doğrusunu isterseniz hayır... Benim bildikJerimin hepsini öğrenmişsı • niz. Sipirig benim en iyi talebelerim den biridi. Anasmın babasının ona bu ismi takmış olamalan ne fena... Za vallı öyle göriinüyor ki ismine kurban gitti. Delinin biri ona ismi Con Sipinş olduğu için kurşun atü. Bu deli hiç tüphesiz Kob Robini öldüren adamdır. İSTANBUL: 12,30 plâ& neşriyatı 18 dans musftlsî (plâk) . 19,20 çocuk saatl, Mes'ud Cemil19,50 haberler 20 Nejat, keman solo 20,30 havalyen gitar. Siret ve arkadaşlan31 Nimet Vahld (şan) piyano ile 21.20 radyo orkestrası . 22 Birsen, şan turkç« sözlü, radyo, caz v« tango crkestraları. VI YANA: Feminizm hak17,20 gramofon 18 konusmalar 18 35 konser 19.30 konuşmalar . 20,15 ulusa: kında Türk ka neşriyat 20,35 radyo orkestrası 21.35 dınlığmın ne düüç perdelik komedi: Sükut altındır . 23 05 şündüğüne dair haberler, hava raporu 23,15 « k l ve yeanketimizi bitirir ni muslklden muhtelif parçalar 24.15 ken Ünrversite takonuşma . 24,25 karısık ne?riyat . 24,40 lebesinden üç kı Çingene musiklsi. zımızm fikirleri BERLtNr ni hulâsa ediyo 17,35 kadmlar için blr temsil 18,05 ruz. Hukuk Fa radyo orkestrası 19,35 kitablara dair . kültesinden Sıdı 20,45 günun akisleri 21.05 haberler ka diyor ki: 22,05 karışık neşriyat 23,05 haberler 23,35 kansık neşriyat 24,05 konser 1,05 Asıl meıele Bize dikkate şayan fikirlerini aoyliyen gene talebelerieglencell musiki. « Barış demiz: Sıdıka Sabiha Şevket ve Bedia BUDAPEŞTE» yince gayriihtiyarî 13,10 ealon orkestrası 14 35 Çlngena Ierde de bulunmuştur. Ne yapalnn ki akluna bir türlü aralan bulu orkestrası . 18,05 koro konserl 19,30 gerek şimdiye kadar ona lâyık olduDup banşbrılamryan üç parti geldi: filüt konseri . 20,35 Verdinin Travyata Kadınla erkek, milletle millet, ha ğu kıymetin verilmemiş olması, gerek operası 23,40 Çingene orkestrası 24,05 insanlann ve milletlerin egoistis te yatla insanlar! Kadınla erkek hem ingllizce konferana 24,25 Çüıgen« or . mennilerini yemişsiz bırakmıjtır. bozuşur, hem barışırlar. Kim ne derse testrası. PRAG: desin onlarm arasında asıl olan banşKadm ve erkek birliği... Bu pek 17,50 çekçe ders 18 05 konser 19,20 tır; bozuşurlarsa bu, yeniden banşmühim... Hukukta müsavat istiyen kaalmanca neşriyat . 19,55 almanca habermak içindir. dın içtimaî sahada da erkekten geri ler 20,15 halk orkestrası . 21.10 senfo kalmamayı elbette istiyecektir. Bu oMilletlerin arasında barışa gelinee: nik konser 23.05 haberler 23,20 gra nun hakkıdır da.. Yalnız iki cinste taO bir kapris meselesi oldu artık. Hamofon . 23,35 rusça haberler. biatin yapbğı farklan gözetmek te elkikaten milletler için banş insanlan TTJLUZ: zemdir. Kadının en bariz vasfı anne çaadete götürecek bir yol olmaktan l»,20 muhtelif sololar 1935 opera parliktir. O bürosunda, lâboratuannda çıkü da adeta bazılan için ardmdan çaları 19,50 senfonik konser 20,15 halk bir is adamı olduğu kadar mutfakta iyi düşülmeğe değer bazılan için de değşarküan 20,25 filim muslklal 20,50 bir ahçı. çocuğunun, hastasmın başmmez bir gaye halini aldı.. Milletler isagızdan ufleme aletler orkestrasınm konda iyi bir bakıcı olabilmelidir ve kadm terlerse mutlaka anlaşırlar, kendimizi seri . 21,35 halk musikisi . 22,05 Gtmo insanlık için harbden daha çok lâzım yormıyalım. Yaçamak istiyenler için nun eserleri 22,55 salon orkestrası 23 05 jeylerle uğraşmak istidadmdadır. radyo fantezisi 24,05 Hiuhtellf sololar tadece birbirlerini öldünneği isteme 24 20 fllim musikisi 24,40 Arjantin tanmek elverir sanıyorum. Ahlakta birlik.. Elele yürümek için golan . 24,50 şartalar . 1,05 opera par > Asıl düşünülecek ve yapılacak iş herşeyde olduğu gibi ahlSkta da er çalan 1,25 askeri bando. hayatla insanlann arasmı bulmaktır, kek ve kadm müşterek olmalı, ayni Feminism, antifeminism veya socia çeyleri duymah, ayni şekilde düşünelism, nationalism ilâh. bunların her bibilmelidir. Benim bu sualden anladıBu gece nöbetçi olan eczaneler §unrinin bence yansından çoğu vehim ğım bu... lardır: dir; kendine kapılanlan asıl düninüEvlilikte kadınm tabiiyetine gelin Mehmed (Büyükada), Tanaş (Heylecek şeyi diişünmekten alıkor. H a ce: Her sahada kadına hukukî müsabeli), Agob Manakyan (Eminönü), yatsa insan zekâsının örsünde çekicvat temin eden kanunu medenimiz sa Eşref (Ankara caddesi), Cemil (Bc lene çekiclene Öyle inceldi, öyle kıvyazıd), Yorgi (Küçükpazar), Harrdi dece evlilik riyasetini erkeğe vermekraklaşıp yaylaşü ki nihayet bir gün (Şehzadebaşı), Sarım (Aksaray), Tele bunu ihîâl etmiş oluyor. Bu kadarparmaklanmızın arasmdan bir damla ofilos (Samatya), Nâzım (Şehremini), cığı bile fazla bulanlardanım. Çünkü cıva gibi kayıp kurtuluverdi. Onu işFuad (Karagümrük), İstefan (Bakırkadın velâyet ve vesayette oîduğu giköy), Hüsameddin (Fener), Yeni Türliyeceğiz, zenginleştireceğiz derken bi evli'ik birliğinde de erkekle müsavi kiye (Hasköy), Yeni Turan (I^asım kendimizi bir yana atrverdik. Şimdi olmakla b'"«ey kaybîd'lmiş olmaz.» paşa), Receb (Beşiktaş), Mişel Soı maneviyetimizin dünyasmda zihnimi Her şeyde birlik ronyadis (Galata, Mahmudiye cad zin bu eli bıraklı gözü kanlı s,ahe?e desi), Taksim (Taksim), Beyoğlu Edebiyat fakültesinden Bedia da rine bir yer buîamamakla mustaribıZ. (Kalyoncukulluk), Halk (Şişli Ha bize fikirlerini şöyle hulâsa etmiştir: Herhalde manevî ve ahlâkî murakabe mam), Büvük (Kadıköy, eski tsk'île « Kadm harbi sevmez. Bunu cekuvvetlerinin tabiate hergün biraz dacaddesi), Üçler (Yeldeğirmeni), Ö • saretsizüğinde değil, insanî duygula ha hükmü geçen insan zekâ ve zihnimer Kenan (Çar'iboNoı, Üsküdar). nnda aramak daha doğru o!ur. Çünkü le elele vermesi lâzım. Bunu yapabilmek için kadın ve er harb beşeriyeti tahrib edici bir vasıtadır. Gene beynelmilel sulh timsallerikek birbirini tamamlıyarak b:r tek KUscyin Cahiıl Yalçın tarafindan nin bir kadm resmile gösterilmesi kakuvvete kalbolmak lâzımdır. Kad:n filı«ninı«kt« •(•• "Rltir Karcketicri,, dın ve sulh kelimeleri arasında sıkı bir ve erkek işte birleşirlerse gücde de birmaentucsıma 19 ımcu •ayıtı çikmışiır. mi'nasebetin mevcudiyetini gösterir. leşmiş olurlar. Erkek ve kadm hakl u ««yı^tn Tarihrf» ma^«liy«tçîlik, bir dCnym hükumcti l&znndrr, KcşrutiyM Bu sorgu geçen yüzyılda sorulsaydı ta birleşirlerse hiç şüphe yok ki hakihotırolcn, Stsün, Ikî dtvlot adamının hemen herkesin (kocası nasıl isterse kat her ikisi için de bugünkü acıhşmı hikâycri, Sasyaloji tetkikleri başlıklı kaybetmiş olacaktır. Ve nihayet ben öyle olur) diyeceği muhahkaktı. Çünmskelaler »crctır. inanıyorum ki kadın ve erkek eîele ve kü geçen devirlerde, aile. herşeyden kaîb kalbe vererek ideal bir ahlâk yoe\Tel pederşahi idi. Bugünkü cemiyetlunda çalışırlar ve ona kavuşurlarsa Ierde ise (şahsî hürriyet) vardır. Bu insanlar hayatla hizaya gelmiş olacakhakkından dolayı kadm istediği tarafı Târbede Befediye karşısmlardır. Artık o zaman «kadın çocu^uiltizam edebüir. da Sinanağa daireleri adlı ve nu öldürmeli mi, öldürmemeli mi?» Bence bir cemiyetin tam manasile 1719 numaralı aparlmanda diye hazin hazin düşünmeğe lüzum medenî olması o cemiyette kadın ve 2 numırah daire kiralıktır. erkeğin ilimde ve bilgide olduğu kaKalorifer elektrik gaz su Kadın tulh demektir dar ahlâkta da (bir) olmasile kaim Gene hukuktan Sabiha Şevket §5ydir. Ahlâk kaideleri için cins gözet mek maziye saplanmakhr.» Ie diyor: Babamız Kariye Atikalipaşa carnisî « Sulhta kadının rolü mü?. O imam ve hatibi hafız Mehmed Ali kadar mühimdir ki!.. Kadm zaten Kongreye çağınş Mekkinin 22 nisan 935 tarihinde îz dünyanın fenahklannı tadil için yaraEyub tdman Yuvası başkanhğmdan; mitte bizleri ebedl mahzun ve yaralı tılmışür, denilebilir. O hilkaten meşGörül:n luzum üzerine yuvamızın fevbırakarak aramızdan çekilmesi dolayıgale ve zorlu gürültülerden hoşlanmıkalâde kongresl mayısın dokuzuncu per sile cenazesinde bulunan akraba ve şembe jünü akçamı saat 21 de lcra edi. dostlarımıza ve elemimize iştirak e yan bir karaktere sahibdir, daima dünleceğinden ünlü üyelerimizin gelmelerinl denlere teşeklîürler ederiz. yada sulhun, sükunun temini temenniricalarız. sindedir. Hatta bu sahada faaliyct Hafız îzzeddin Kemal 3 talebenin fikri.. Nöbetçi cczanelcr Fikir Hareketleri Kiralık TEŞEKKÜR ** Cumuriyet,, in tefrikası : 31 Ne müthiş mcsele! Vans: Ha, bir noktayı size söylemeyi unuttum, Mister Arnesson, dedi. Şu kâğıd parçası cesedin altında bulundu. Arnesson kâğıd parçasını aldı, dik katle baktı: Tuhaf şey, diye mmldandı... Şatrançtaşı imzalı mektubun kâğıdm dan... Fakat Reyman Kristofl düstu runu ncreden aimış... Ben geçen gün Sipirigle bu düstura dair uzun boylu konuşmuştum. Pin bize Sipirigin son defa bu raya geçen persemb« günü geldığıni söyledı. Doğrudur. Parde ile Druker de vardı. Perde âlî riyaziyeyi satranca tatbikten bahsediyordu. Ha size şunu sorayım, {atranç oynar mısınız? Evvelce oynardım. Güzel oyundur. Yalnız oyunculan huysuzdur. Hiç Pardeojo usulüaü tecrübe ettniz mi? Zavallı Parde... Riyaziyeden bir parça anlar. Fakat tembeldir. Sonra şatranca merak sardırmıştır. Ben kendisinin usulünün muvaffak olamı yacağmı söyledim. Bana inarunadı. Nihayet perişan oldu, söndü. Bu malumat çok enteresan... Parde Sıpirigi tanır mı? Hayır! iyi tanımaz. Onu yalnız iki defa görmüştür. Tanışıklığı bun adn ibarettir. Fakat Drukeri çok iyi tanır. Şatranç oyunu kaidelerini büs bütün değiştirmeğe azmettiği için ona daima sualler sorar. Siz perşembe günü hep beraber konustuğunuz zaman Parde bu Rey man Kristofl düsturundan bahseLiıiş miydi? Hatırlamıyorum. Fakat zannetmem. O riyaziyeyi bu düsturdan bahsedecek kadar bilmez. Maktulün cesedi altından çıkan bu düstür hakkmdaki fikriniz nedir? Hiç... Kâğıddaki yazı Sipirigin el yazısı olmu^ olsaydı onun cebinden düşmüştür, derdim. Fakat bir riyaziye düsturunu makine ile yazmak zahmetini kim ihtiyar edsr? Hiç şüphesiz «Şatrançtaşı» im zasile mektub yazan deli... Ha aklıma gelmisken bir sual daha sorayım Mister Arnesson. Profesör Dillardın bir rovelveri var rrudır? Arnesson güldü: Yanlış yola saptınız zannederim efcndim, dedi. Burada rovelver. gizli kapı, Kileli merdiven yoktur. Biz ilun adamlanyız. Tam bu sırada Mis Bel bulundu ğumuz salona girmişti. O kadar gü rültüsüzce yürüyordu ki geldiğini duymamıştık. Arnessonun son sözlerini duymuş olacak ki: Evde iki tabanca vardır, Arnesson! dedi. Nişan talimleri için kullanılan iki tabanca.. Bunları unuttunuz mu? Ben bunlardan çoktan kurtulduk zannedivordum, Beli Vans sakin bir eda ile söze kanştı: Mis Bel onlar hâlâ sizde duru yorlar mı> Niçin durmasın? Tabanca bu lundurmak yasak mı? Hayır! Şimdi bu tabancalar nerede duruyor? Aşağıda silâh salonunda, bü * yük dolabın gözünde. Vans ayağa kalktı: Lutfen onlan bize gösterir mîsîniz? Hepimiz onu taklid ederek gene kızın peşisıra yürüdük. Silâh salonuna girince Beİ: Işte şu pencere yakınındaki do Iab içinde! Dolab açıldı ve içinde 38 çapında yalnız bir Gold bulundu. Gene kız derin bir hayret içinde söylendi: Yalnız bir tane var. Oleki nerede, ya... Vans sorduı Oteki çok küçüktu deîil mî> lArkan var] Yazan: Tercüme eienr 8 S. Van Dine ömer Fehmt Başkut Cinayet, müthiş cinayet... Con Sıpirig isimli gence dair herhalde bırşeyier biliyormuşuz.' Kumar oynar mıymış... Kadınlarla münasebetı var mıymn.» Zavalü Sipirig kadmlar kim, o kutt...

Bu sayıdan diğer sayfalar: