16 Mayıs 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 12

16 Mayıs 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

fabrikasının nasü inkişaf ettiği hakkındaki malumatı ikinci bir yazıya bırakarak gördüklerimi yazıyorum. Gezeceğimiz sahanın genişliği malum olduğü için fabrika binalarının içini yaya, dışlanni da otokarla dolaştık. Essendeki Krupp müesseselerinde 37 bin amele çalışıyor, fakat bu 37 bin kişi, 370 bin kişilüc iş görmektedir. Saçını sakalını ateş karşısında ağartnuş amele o kadar mütehassıstır ki insan onların çalışmalarını seyrederken hayret ve zevk duyuyor. îlk girdiğimiz binada, bir boğa cesametinde kıpkırmızı bir demir blokunu yüksek bir yere oturtmuşlardı. Fırından yeni çıkmış olan bu kızıl kütle, 50 metro öteye kadar sıcaklık saçarak ağır ağır soğuyordu. Fabrika binasının demir duvarlanna takılı ve duvarlara muvazi olarak gidip gelen 400 ve 600 tonluk maçunalar, tek bir adaının elinde bir saat makinesi tn tizamile çaiışıyorlardı. 15,000 ton kuvvetindeki şahmerdan denilen müthiş çekic, biz gezerken 90 ton ağırhğında bir kızıl demir parçasını bir gemiye kıc bodoslaması olacak imiş evirip çevirip dövüyordu. Bu kocaman kızıl kütleyi biraz evvel, Kruppun cehenneme taş çıkartan çelik fırınlarının birinde pişirmişler di. Harareti ta uzaklara kadar geliyor, yüzlerimizi yakıyordu. Halbuki hava soğuktu ve enselerimiz soğuktan donuyordu. Muazzam maçunalar ve bu maçunalara takılı bisiklet zinci • rine benziyen insan kalınlığında zincirler, usta amelenin elinde çocuk oyuncağı gibi kolaylıkla dönüyor ve işliyordu. Bu zincirler, kızıl bloka iki ucundan şöylece taküıyor, maçuna lar zincirleri çekiyor ve 90 tonluk meret, 9 kiloluk küçük bir demir par çası Imiş gibi kolayca yerinden kalkıyor. Kâh bir tarafını, kâh öbür tarafını fehmerdanm darbesine arze diyordu. 15,000 ton kuvvetinde bulunan çekic, ağır ağır iniyor, kızü kütleye bir yumruk yapıştınyordu. O zaman demirden etrafa yağmur gibi kıvılcım yağıyor, blokun kenarlanndan sıva gibi kızıl parçalar dökülüyordu. Binlerle ton ağırlıkla oynanan bu koca atöliyede on beş yirmi amele ya var ya yoktu. O 90 tonluk demirin dövülmesile ancak altı yedi kişi meşgul oluyordu. 15,000 ton kuvvetindeki şahmerdan o kadar hassasdır ki altınt'konulan bir yumurtayı ezmeden hafif bir temasla sadece kırmaktadır. Yüksek fırın denilen izabe ocaklarını da gezdik. Bu ocaklann önüne bostan harklarını andırır toprak harklar yapmışlar. Fakat buralara hiyar veya fasulye yerine demir ekiyorlar. Ocakların ağzından su yeri ne kızıl bir lâv deresi halinde erimiş demir akıyor, bu harklara dolarak orada soğuyordu. Seyrettiğimiz yük sek fırın altı yıldır bilâfasıla çahşı yormuş. Bunlar böyle hiç durmadan yedi sekiz sene çahşmak üzere yapılırlarmış. Sonra, söndürülerek tamir ve tecdid edilirlermiş. Söndürülüp yakılmaları da uzun ve güç bir i | imiş. Bu Kruppun yüksek fınnlarında eritilen ham demir, Isvecden, İspanyadan ve Fastan getirilirmiş. Çünkü bu ecnebi ham demirlerinin cinsi daha iyi imiş. Fakat, Krupp yeni yüksek fırınlar yapıyor ki bunlar hazirandan itibaren Alman ham demirini işlemeğe başlıyacak ve ecnebi ham maddelerinden çıkanla ayni ayarda çelik imal edecekmiş. Senede bir milyon ton demir ve çelik yapan Kruppun vagon ve lokomotif tekerleği imal eden atöliyelerini de gezdik. Buralarda yuvarlak ve aşağı yukarı 20 santimetro kutrunda bir demir sütun, hamur gibi, parça parça kesiliyor, sonrg tekrar fınna atıhyor. Bir hayli makineden ve muameleden geçtik ten sonra, istenilen büyüklükte yekpare vagon tekerleği, çember veya çark oluyor. Esasen Krupp fabrikası da en büyük şöhretini bu yüzden kazanmış. Alfred Krupp ilk defa olarak 1854 te yekpare çember ve tekerlek imali usulünü bulmuş ve bu da fabrikanın muvaffakiyet ve yükselmeğe başlangıcı olmuştur. Onun için, şimdi Krupp fabrikasının markası ve alâmeti fa rikası birbirine girmiş üç dairedir. Bir zamanlar 42 lik havanlan ve 120 kilometrodan Parisi döven çok uzun menzilli 24 lük süper topları yapan Krupp, şimdi yalnız Alman donanmasının 15 likten büyük gemi toplannı yapmaktadır. Versay mu ahedesi Alman donanmasına 28 likten büyük top yapmağı menetmiş olduğu için Krupp resmen, bundan büyük top yapmıyordu, gayriresmî olarak neler yaptığmı yalnız kendilerile Allah bilir. Musırrane ricalarıma rağmen bize top fabrikasını göstermediler. Top fabrikalanmız Essende değil, 5teki şehirlerde dediler. Türkiye Devlet demiryollan için yapümakta olan lokomotifleri görmek üzere lo • komotif fabrikasma gidecektik, fakat vaktimiz olmadı. Buna mukabil Kruppun yaptığı her çeşid eşyanm teşhir edildiği müzeyi gezdik. fğneden lokomotife ve pas lanmaz çatal bıçaktan vapura varıncaya kadar, esası demir ve çelik olan herşeyi yapıyor. Krupp bir fabrika değil, bir âlemdir. Ateşten hayat çıkaran bir cehennemler âlemi... ABİDİN DAVtR Avrupa seyahati Denizyolları U. Müdürü dün aksam gitti Denizyolları tdaresi Umumî Mü dürii Sadetrin. refaka'inde fen heyeti reisile Güverte işleri Müdürü olduğu halde dün akşamki ekspresle Avrupaya gitmiştir. Heyet Avrupadaki bellibas.li büyük tersanelerde yaptınlacak yeni gemiler için tetkikatta bulunacak ve bir ay sonra sehrimize dönecektir. Denizyolları Müdürü Sadettin dün hareketinden evvel bir muharririmize fu izahatı verdi: « Evvelâ Almanyaya gideceğiz. Bu memİeketteki inşaat müe?seselerini gezdikten sonra »rasile gemi inşaatile meıgul diğer memleketleri de ziyaret edeceğiz. Bu seyahatimiz yaptıracagımız gemilerin ısmarlanma işile alâkadar değildir. Biz göreceğimiz büyük inşaat tezgâhlanndaki yenilikleri gemi inşaat tekniğinin son zamanlarda aldığı fekilleri tetkik edeceğiz. Göreceğimiz yenilikler icinde bizim memleke timiz icin istifade kabil olanlan varsa onlan alacağız. Bu suretle yaphracağımız gemilerin evsafmı ve şartnamesini tesbit edececiz. Amerikaya kadar gitme»r<jz şimdilik inevzırubahs ddril dir. Bir ay sonra döneceeiz ve burada şartnamemiti hazırlıyarak inşaat müesseselerinden fiat istiyecesnz. Alaca gımız fiatlere göre de ihale işini yapa Ulusal Parti yiğit Türk ordusuna güven ve saygılarını bildirdi (Baş taraft birinci lahifede) kaf lâyihası Kamutaym encümenle rinden geçtiğinden yeni dileklere göre tetkikini istedi. Mazbata muharriri bu dileklerin tetkikirKie lâyiha esaslan da göz önünde tutularak tesbit edildiğini söylüyerek bunun tek rar müzakeresine lüzum görmedi. Necib Asım (Erzurum) vakıfların imarı meselesi görüşülürken dedi ki: « Mahmudpaşa camisi içinde keçıler yatıyor. Bu pek ayıb bir meseledir Bir taraftan da harab olu yor» diye şikâyette bulunuldu. Evkaf Umum Müdür veküi ve Başvekâlet Müsteşan Kemal, dileklerin, encümende yeniden tetkik edildiğini ve bunların tamamen göz önüne konulduğunu, yeni Evkaf kanunu yapılırken bu dileklerin nazan dik kate alındığıru, lâyihanın bu devrede çıkarüacağmı söyledi ve: «Harab yerlerimiz çoktur. Kudre timiz olduğu kadar imar edilecektir. Hasarların da önüne geçeceğiz; sonra yeni kanunda mühim bir meselede mukataalı icarların hesablarını kesmektir. Artan para ile yeni baymdırhklar yapacağız» dedi. Kurultay da «teşekkür olunur» sesleri yükseldi. Kocaeli mümessili Kemal bir takrir verdi. Vakıf suları olmıyan Evkafın Belediye sularından istifade etme sinin teminini diledi Başkan Abdülhalik, bu işın kanuna mütealük bir teklif olduğunu ve Kamutay müza keresinde teklif edilmesi lâzım geldiğini söyledi. Kılıcoğlu Hakkı mek tebler ve hastaneler dururken cami tamirine kalkısmanın doğru bir hareket olmadığını ileri sürdü. tMimarî ve tarih cihetinden bunların muhafazası lâzundır» sözleri işitildi. Müsteşar Kemal, fazla harab olan yerlerin zaten tasfiye edildiğini, mimarî ve tarih bakmundan değeri olan eserlerin elbette korunacağını söyle di. Müzakere kâfi görülerek Adliyeyi alâkadar eden dileklerin görüşülmesine geçildi. 926 yıhndanberi tatbik edilen Türk ceza kanununun 9 yıllık deneme devresinde görülen eksikleri tamamlanarak ve düzeltilerek yapılan proje yüksek Kamutayca onaylanmıştır. Kanunu medeniden önceki nikâh larla bu kanunun neşrinden sonra kanuna uymıyan münasebetlerden do ğan çocukların tescili C. H. Partisinin üçüncü büyük kongresinde Adliye Bakanlığına aid dilekler arasında bulunmakta idi. Bilgisizlik yüzünden meydana gelen bu vaziyet af kanu nuna konulan hükümierle kanun çerçevesi içine ahnmış ve bu suretle kanunu medeninin ana prensiplerinde bir değişiklik yapmağa lüzum kalmamıştır. Yüksek Kamutaya sunulmuş olan projeler arasında tüzel sicil kanunu projesi de vardır. Temyiz mahkemesindeki işlerin çabuk görülmesi için aldığımız tedbirler gün geçtikçe iyi netice vermektedir. Temyize intikal eden iş sayısmın çokluğu bu hususta esaslı olarak uğraşmamızı zarurî kılmıştır. Aşağıda arzedeceğim rakamlar artık bu alanda iyi yola girdiğimizi gösterecektir. 933 yıhndan kalan 21,545 işle beraber 934 yılmda başmüddeiumumilik dairesile birlikte Temyiz mahkeme sine giden 129,265 işten 117,680 tanesi neticeye bağlanarak 935 yılına 11,585 iş devredilmiştir. Bu rakam Temyize giden iş yekununun bir aylık tuta nndan biraz fazladır. Geçen yıl ağustos ayında tatbik edümeğe başlanan harç tarifesi ka nunu esaslı bir ihtiyacımızı karşıla mıştır.» Bakan bu izahatı verdikten sonra Adliye Bakanlığının bugün dört çeşid yeni mevzu üzerinde çalışmakta olduğunu, bunlardan birinin kanunlarm iyi tatbik edilmesi Bakanlığın en bellibaşlı işi olduğunu, avukatlar mesleğinin, hâkimler kanununda tutulan esaslara göre tanzim edileceği, mah kemelerde sürati temin için dosya ve kayid işlerinin ve iş bölümünün mahkeme teşkilâtına esas olacak şekilde ulahı, icra işlerinde halkın dileklerinin tamamile yerine getirümesine çalısılacağı ve ceza evlerinin kurulması için tedbirler alındığını bildirmis ve: « Sayın arkadaşlarım, Adliye Bakanlığının dün nasü çalışmış, bugün nasü çalışmakta olduğunu ve yaruı nasü çalışacağını Partinin büyük kongresine arzettim. Tesvibiniz bu yolda çalışanlara kuvvet, cesaret ve emniyet verecektir.» diyerek sözünü bitirmiştir. Adliye Bakanınm bu izahatı sürekli alkışlarla karşılanrnıştır. için ve toplu olarak çalışmaya devam edilecektir. Ali Rana Tarhan bundan sonra în hisarlar işleri hakkında izahat vere rek bu sahada ekonomik bakımdan yapılan işlerden birisinin tütünün istıfası işi olduğunu söylemiş, Kamutaya sunulan tütün lâyihasını anlatmış, tuz işleri hakkında da yeni bir kanun projesi yapılıp Kamutaya sunulduğunu bildirmis ve idare bakımından înhisarlar idaresinde dört sene için de yapılan işleri hulâsa etmiştir. Cumhuriyet l o ırfayıs Faşist partisi eski umumî kâtibi Bir konferans vermek için Istanbula geldi Inhisar işleri tnhitarların geliri Moskovadaki cörüsmeler (Baş taraft birinci »ahifed») hiçbir gizli emeli yoktur. Bilâkis dünya sulhu için çalışmaktayız. Almanya ile Polonya son defa Şark misakına girmek istemediler. Bunun üzerine Fransız Sovyet dostluğunun tarsini cihetine gidildi ve bu cümle • den olmak üzere bir andlaşma imza • landı. Bunu Sovyet • Çekoslovak andlaşma«ı takib ediyor. Bütün bun • lara rağmen Şark misakı hakkındaki tasavvurumuzdan henüz tamamile vazgeçrniş değiliz. Cünün birinde bu miıakın da yapüabüeceği ümidinde bulunuyoruz.:» M. Laval bundan sonra Tuna pakondan da bahsederek dedi ki: « Bu misakın esaslan, 7 kâ • nunusanide M' Musolini ile birlikte Romada konuşuldu. Bu defa da ayni mesele Cenevrede görüşülecektir. F"ransa, Tuna misakının vUcude getirilme$i için elinden geleni yapacaknr.» M. Laval Stalin ile olan mülâkan hakkında da dedi ki: « Şimdiye kadar Stalinle yap • tığım ve dört buçuk saat süren ko • nuşmalarda, en sıcak tamimiyet bu lunduğu gibi, fikirlerimizi arkadaş gibi biribirimize söyledik. Yemek te bir arkadaş toplantuı gibi içe ve cana yakın geçti. Sıkı bir beraberlık düşünüşü üe bugünün bütün diplomatik meselelerini gözden geçirdik.» Adliye Bakanının beyanatı Adliye Bakanı Saracoğlu Şükrü, adliye işlerinde Kurultaya uzun izahat vermiştir. Bakan: cBüyük devri min soysal alanda başardığı işler arasında adlî ıslahat başlıbaşına bir eserdir» diye söze başlamış, Osmanlı imparatorluğundaki adliye teşkilâ ünın, kanunlarm ve usullerın fenalı • ğını sayarak bunların Türk hâkimlerinin ulusal benliğini asırlarca hırpaladığını izah etmiştir. Bakan bundan sonra demiştir ki: « Cumhuriyetin bu güzel eserini bunu başaran Partinin delegeleri ö nünde saygı ile anarun. Şimdi adalet alanında eski devrenin tereddütle dolu hayatı yerine sosyal nizamı kuran, vazıh ve kesin hükümlere dayanan kanunlarla karşı karşıya bulunuyoruz. Bu bakımdan eski itiyadlann tamamını bir yana bırakıp yeni hayata bir anda ve kesin olan geçişimiz, her za man yolumuzu aydınlatan bir örnek olmuştur. Yeni hayatın icablannı tetkik ederken tüzel alanda da daima kat'î adımlarla yürümek azmindeyiz.» Bakan bundan sonra Kurultaya verilen dilekler hakkında izahat ver mlş, nüfus kaydinin düzeltilmesi işinde harc ahnmaması hakkındaki dileğin geçen sene halledildiğini, evlenme işlerinde kullanılan kâğıd kıymetlerinm zaltümasının Tayyare Cemi yetinin gelirine dokunacağı için şimdiki halile kalmasmm encümence kabul edildiğini, belediyelere kaza hakkı verilmesi hususundaki dilek hakkında da tetkikat yapılmakta olduğunu ve tetkikat bitınce bu hususta bir karar verileceğini, açık bulunan mahallere tayin edilen hâkimlerin de tedricl olarak doldurulacağını söylemiştir. M. Laval dün istirahat etti M. Laval bugün istirahat etmiş bir aralık M. Voroşilofla birlikte Manino askerî tayyare meydamna giderek tern'b edilmiş olan hava geçid resmini seyretmiştir. Evvelki geeeki siyafet Dün Kremlin saraymdaki göriişmeIerden sonra Molotof tarafından verilen ziyafette ilk defa olarak Stalin de bulunmuştur. Gece büyük tiyatrodaki müsamerede halk tarafından M. Lavale karşı hararetli tezahürat yapıldı. Müsamereyi müteakıb Fransız se • farethanesinde bir akşam ziyafeti ve* rildi. Bakan badehu icra ve iflâs kanununa temas ederek şunları söylemiştir: « İcra ve iflâs kanununun 4 ey lul 932 de yürütülmeğe başlanan yeNesredilen resmi tebliğ ni şekli alacağı da çabuk elde edil mesini mümkün kılan yeni usulleri ihMoskova 15 (A.A.) Fransız Dış tiva etmektedir. 18 ilkkânun 1933 te Bakanı M. Lavalin Sovyet ricalile ve daha sonra 2556 sayüı kanunla icra yaptığı müzakereler sonunda neşredilen resmî tebliğde, Fransız Sov • memurlarının hâkimler arasından seçilmesi kabul edilerek kadro duru yet konuşmalarının açık ve dostça munun verdiği imkân nisbetinde bu bir itimat havası içinde geçtiği, iki hükmün tatbikına başlanılmıştır. hükumetin müşterek emniyet içinde sulhun idamesi ve bir ademi tecavüz, Şimdi yeni kanunun tatbikattaki istişare ve mütecavize, ademi mua verimini dikkatle takib etmekteyiz. venet paktı yapılmak üzere muzake • Teşkilât bakımından alacağımız ted relere devam olunması hususunda birlerle mevcud bazi yanılan ortadan tamamile mutabık bulundukları be • kaldırabileceğimizi umanm 929 yılınyan olunmaktadır. danberi yürütülmekte olan ceza mahTebliğde deniliyor ki: kemeleri usulü kanunu da hakyerle«Stalin, Fransamn emniyeti sevi rimiz tarafından başankla tatbik ediyesinde bir müsellâh kuvvet bulun liyor. Kanunun ihtiyaca uygun gelmidurmak yolundaki Millî Müdafaa si « yen yerlerinin tadili için hazırlanan yasasmı anlamakta ve tamamile tas • proje Büyük Kamutaya sunulmuş vib etmektedir.» tur. Gerekli değişkeler arasında nelikleri itibarile tezelden tahkik edilmesi Iâ2im gelen meşhud ctirüm ol Evvelki gece Topkapıya gularından Cumhuriyet Müddeiumuyıldırım düştü misinin salâhiyeti genişletilmiftir. Evvelki gece saat 2,30 da TopkaUsul kanunlarımızda çabukluğa ve pı Fatmasultan mahallesinde Şehislâm sadeliğe doğru yapılan bu değişme sokağında 47 sayılı Nezirin evine yıllerin kanunlarm ana prensipleri bozmamasma ve tatbikı yönlere münhadınm düşmüf, evin duvan yıkılny|tıx. sır kalmasına dikkat «dilmiştir. Iosanca zayiat yoktur. Af. Artaro Marpteati Dört sene Faşist Partisi umum kâtibliğini yapan profesör Arturo Marpicati dün Bulgaristandan şehrimize geüniştir. Profesör Marpicati bir muharririmize şunları söylemiştir: Sü Bakanınm »öylevi « Yabancı memleketlerdeki ItalBundan sonra Sü Bakanlığı hakkın yan kolonilerine faşist îtalyanın küldaki dilekler okunmuş ve Sü Bakanı türel işleri hakkında izahat vermek General Kâzım Özalp şu söylevi söy üzere Romanya ve Bulgaristana uğralemiştir: dıktan sonra buraya geldim. Cumar» € Arkadaşlar, encümenin mazbatesi günü de Yunanistana gideceğim.» taıında yazıldığı gibi inşaata aid işGerek Romanyada, gerek Bulgaris ler bütçesinin müsaadesi nisbetinde tanda konferanslar vererek faşist ve imkân hasü oldukça yerine getiriîtalyayı tanıtmağa çalıştım. Burada lecektir. da konferanslar vererek, bilhassa külBuğday gluteni hakkındaki müta tür ve gencliğin terbiyesi sahalarmda lea daha ziyade bir kanun meselesi • İtalyada yapüan işleri anlatacağım. dir, idare kararnamesine aid bir işBaşta M. Musolini olmak üzere bütir. Mahallerinde bulunan buğdaylatün Italyanlar Türkleri çok takdir rın halkın elinde kahnamasını temiederler. Esasen M. Musolini büyük bir nen evsafı mümkün olduğu kadar mü sulhperverdir. said olanlarının satın alınması için Habeş Italyan ihtilâfı hakkınemirler vereceğiz. Gebzedeki camide daki mütaleanız nedir? cepane vardır. Bunların da en kısa Afrikadaki îtalyan kolonisi bubir zaman zarfında münasib bir yere gün tehlike karşısında bulunuyor. nakledilmesine çalışüacaktır. Ya yeBiz de tabiî kolonimizi korumak mecni bir bina yapanz ve yahud orada buriyetindeyiz. Bununla beraber bu başka bir yer göstererek oraya nak mesele kültürel mahiyette olmadığı lederiz. Ve bu dileği yerine getir için fazla birşey söyliyemem. Mesele meğe çahşınz. Bunlardan başka bir memleketimin prestejine aid oldu • dilek yoktur. Bu münasebetle ordu ğundan son söz Mosolininindir! hakında birkaç söz söylemek isterim: Türkiye ile Italya arasında külArkadaşlar, C. H. P. nin dört sene türel münasebat tesis edilecek midir? içinde yaptığı yararlı işler hakkında Maalesef şimdiye kadar bu sapek yerinde sözler söylenmiştir. Cumhada resmî münasebat yoktur. Fa huriyet ordusu da bu Cümrük ve İnhisarlar Vekili bir kat daha ilerlemiş müddet içinde kat tesis edilmesini çok isteriz. Yalve güveninize nız Roma Üniversitesinde ve Napolinin beyanatı lâyık bir derecede yüksehniştir. (Aldeki Şark Dilleri mektebinde türkçe kışlar). Gümrük ve înhisarlar hakkındaki kurslan vardır. Bunlardan başka prodilekler okunduktan sonra söz alan Ordu işlerinin gizliliği hepinizce fesör Rossi tarafından da ayrıca TürGümrük ve İnhisarlar Bakanı Ali Ra bilinen bir mesele olduğundan burakiye ile îtalyayı alâkadar eden kültüna Tarhan alım satım kanunu hak da bu işler hakkında açıkça söz söyrel hareketlerden bahseden bir kında izahat vermiş, Ekonomi Bakan lememi siz de caiz görmezsiniz, «Tamecmua çütarıknaktadır.» lığının teşebbüsile toplanan bir müte biî sesleri» Bu sebebden sözlerim lusa Profesör Marpicati dün saat 18 da olacaktır. hassıs kongre tarafından hazırlanan Îtalyan kulübünde «kültür sahasın ve gayesi standardizasyonu temin etArkadaşlar, ordumuz en ileri mll da faşist İtalyada görülen işler» mevmek olan bu kanunun netice itibarüe letlerin ordularuıdan ayırtlı obnıya» zuu hakkında bir konferans vermiş malın kıymetini arttırması dolayısile rak son sistem ve teknik vesaitle mütir. k5ylüye nimet veren, onun iyüiğini cehhez bulunmaktadır. (Bıravo ses temin eder bir kanun olduğunu tas leri, alkışlar) Kara, deniz ve hava ordusuna derin guven ve saygısınt* rih etmiştir. kuvvetlerimizin teşkilfttı bugünkü ilesunulmasına karar alvnmasını ve Sa~ ri askerliğin icablan gözönünde tuKaçakcıhk azaldı yın Bakanın bu dileğimizi yerine ge tularak milletimizin yüksek kabili Ali Rana Tarhan bundan sonra întirmesini rica ederiz.* yetleri de bize her yönden üstün bir hisar idaresinln piyasada yaptığı naBu takrir sürekli alkışlar arasm amlığı anlatmış ve Ekonomi Bakan orduya malik olmak imlcânjnı vermişda ittifakla kabul edilmiş ve Kurul lığı Türkofis ile birlikte tnhisarlar i tir (Alkışlar). tay bugünkü işlerini bitirdiğinden öyle bir zamanda bulunuyoruz ki daresinin de haricde malımızı tanıtayarın saat onda toplanmak üzere sabütün milletler savaş vasıtalarını bilmek için reklâm ifine ne kadar eat 12,50 de dağılmıştır. hemmiyet vermekte olduğunu tebarüz çoğaltmakta ve ordularınm gücünü Kurultay yarm toplanarak çalış « birbirlerile yanş edercesine artırmakettirdikten sonra iki kurultay arasınmalarına devam edecektir. tadırlar. Biz de bu hava içinde pek da geçen dört yü içinde yapılan iş tabiî olarak hazırlanmaktan geri kalleri anlatmış, alman tedbirler sayesinde kaçakçılığın çok azaldığını söy mıyoruz (Alkışlar). Ordumuz gerekli olduğu vakit bütün haklarımızı ve lemiştir. en yüksek menfaatlerimizi hakkile koGümrük ve înhisarlar Bakanı bunAnkara 15 (Telefonla) Fırka Geruyabilecek bir haldedir. (Bıravo sesdan sonra kaçakçüığa tamamen mâni nel Kâtibi Receb Peker tarafından leri, alkışlar). olmanm kabü olmadığını buna dün Kurultay azalarına bir öğle ziyafeti yanın hiçbir yerinde muvaffak olu Bu değerde bulunan ordumuzun verümiştir. Receb Peker, çok saminamadığını söylemiş, Cenub hududu maddî ve manevî kuvvetlerine bugünmî bir surette geçen bu ziyafet es muzdaki kaçakçüığın sebeblerini izah kü ihtiyaclara uygun bir surette vüsnasında mühim bir nutuk söyle ederek bunun hududun vaziyetinden, at ve inkisaf vermek millî Sdevimizmiştir. hududun öbür tarafmdaki vaziyetten dir. Bütün emeklerimiz bu ödevi yeCUMHURİYET Receb Pekerin ve iki taraf arasındaki fiat farkmdan rine getirmek içindir. bu mühim nutku geç vakit bize ye tevellüd ettiğini bildirmis ve kaçak Ulus bu uğurda, malını, canını ve tiştirilememiştir. Bu mühim nutku çüığm daha ziyade önüne geçilmek ibütün varlığını feda etmekten çekinyannki nüshamızda aynen neşrede çin siyasal yoldan, ekonomik yoldan, mediğini göstermiştir. (Alkışlar) Bu ceğiz. idarî' yoldan çalışümakta olduğunu sayede ordumuzun kendisine düşen bildirmiştir. vatanî hizmetlerini her zaman yapa Gümrük mütehasstsınm tavsiyeleri bilecek bir halde olduğuna güvenebiAli Rana Tarhan Gümrük işleri hak lirsiniz (Alkışlar). Bu yüzden müskındaki izahatini şöyle bitirmiştir: terih olunuz. Gümrük işlerimizi dünyanın en Arkadaşlar, bu sözlerimle teşkilât, I (Bastarafı 1 inci sahifede) sahlâhiyettar adamlarmdan birine teçhizat, talim ve terbiye yönlerinden I sarsmtının şiddetinden yıkılmakta tetkik ettirdik. Tetkik neticesinde biordumuzun durumunu anlatabildiği \ dir. Digorun üzerindeki bir tepe 15 ze söylediği şudur: Gümrük işlerimimi zannediyorum. İşte böyle bir or I metro genişliğinde aynlmnur. Kı zin esas kurumunda isabet vardır. Kudunun Atatürk gibi büyük bir baş \ raç yerlerde sular çıkmakta ve bazı rumunuzu değiştirmeye hiç bir se buğun buyruğu altında değerinin ne I sular kaybolmaktadır. Yorulmak beb yoktur. Yalnız muameleyi daha kadar yükseldiğini ve nelere kadir obilmiyen vilâyet yardım kollan büiyi yapmak ve halkı daha memnun elabüeceğini artık siz takdir edersiniz. tün yardımı yerinde yapmaktadır decek surette iş görmek için bize bir Başka bir diyeceğim yoktur.> çok pratik tavsiyelerde bulundu. Bu lar. | Ulusal Parti ve Türk ordusu tavsiyelerin tatbiki, memurların keytran tefirinin taziyeti ' Bravo sesleri ve sürekli alkışlarla fiyetile alâkadardır. Onun için ilk iş karşılanan bu sözlerden sonra birçok | Ankara 15 (A.A.) Iran bu | olarak bu keyfiyet meselesile uğraş imza üe verüen aşağıdaki takrir o yük elçisi bugün Dış işleri Bakanı mak lâzım geldi ve Büyük meclise kunmuştur: ı vekili Şükrü Kayayı ziyaret ede | gümrük teşkilâtı ve gümrük memur rek Kars depreminden dolayı Iran ları hakkında lâyiha sunduk. Bu esas€ Bütün ulutun 6a duygulanna ierlı tedbirler alınmakla beraber tatbi | hükumetinin teessürlerini bildirmiştir. cüman olarak Parti Kurultayıntn katın vereceği semereler uzamamak kahraman, jonlt ve yiğit Cumhuriyet Nihayet İnhisarlar geliri hakkında da Bakan şu izahati vermiftir: «Bu dört sene buhran zamanına tesadüf etti. Buhran herkesi az ve ucuz almağa sevketti. 1929 senesinde bir kilo tütünden vasati olarak 430 kuruş ahnırken bunun 280 e kadar indiği olmuştur. Bugün 330 dadır. Bugünkü varidaü bilhassa masraflarımızı in dirmek ve maliyetini azaltmak saye sinde tutuyoruz. Tütün satış miktarında yükselme de vardu. Bu seneyi 33 milyon tahmine karşı 11 aylık varidatımıza nazaran, iki milyon lira fazlalıkla kapatacağımızı umuyorum. Gümrük ve İnhisarlar Bakanınm bu uzun izahati alkışlarla karşüan mıştıf. Receb Pekerin mühim bir nutku 1 Karsta yeni bir yer ı sarsıntısı

Bu sayıdan diğer sayfalar: