25 Mayıs 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 13

25 Mayıs 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

25 Mayıs 1935 'Cuı YAŞIYAN MEÇHUL ASKER Mangini paylaşamıyanlar niha* yet mahkemeye düştüler Dünya pamuk kongresinin kararı Lüzitanyayı yüzdürmek için Ingilizler mükemmel bir gemi yaptılar Ingilterede Argonaut Coporation isminde yeni teessüs eden bir taharriyat kumpanyasının reisi kaptan Passil kendisile göriişen bir gazeteciye şunları söylemıştir: « Kumpanyamızın taharri gemisi fennin en son levazımını hâvi bir gemidir. Teçhizatı o kadar mükem meldir ki dünyanm hiçbir devleti bu ayarda bir denizaltı gemisi vücude getirememıştir. Deniz altında 3 4 mil mesafedeki ufak bir çelik parçasını dahi tarassud edecek veya rnevcudiyetini gösterecek aletleri hâvi dir. r... , ^ , ? , Lüzitanyanm Kinselden 10 mil mesafede ve 280 kadem derinliğinde olduğu tahmin edilmektedir. Can Kurtaran? Vapurlarda cankurtaranlar vardır. Bir kaza esnasmda bn cankurtarana sarildinu mi, korkmaytaU. Hayata kavıiftunuz taydir! îşte nasil her vapurda bu (cankur taranlar) m bulunması yolculario ba yatı için jartta, her evde de (E. NE • ŞET) kinini bulunması, ailenizin ıih • bati için jarttır. Gün olur ki, bir tane: [SOGUK ALG1NU01 4 i Amerikan pamukları için hükumetin dikkati Mahkeme Manjain ailesinin aleyhine karar istenilecek verdi, üç meşhur âlimden mürekkeb Birkaç gün evvel Romada toplanan yeni bir heyet kuruluyordu arsıulusal pamuk konsresi başlıca Amerika pamuklarına taalluk eder bazı kararlar vermiştir. Bunların en mühimmi Amerika pamukları balya ambalâjının imal şekli dolayısile satılan pamukların sikletinde ıttırad bulunmadığı, birçok suiistimaller yapıldıgı ve bunun neticesi olarak Amerikadan pamuk ithal eden memleketle rin Amerika pamuklarına rağbetleri azalmakta olduğunu da tesbit edip Birleşik Amerika hükumetinin nazan dikkatinin celbine ve bu suiistimallerin öniinün alınmasına hükumetin doğru dan doğruya müdahale etmesini iste m e « karar vermek olmuştur. Kongre Amerika hükumetinin bu suiistimallerin önüne geçmek için şim diye kadar aîdığı tedbirleri öğrenmekle beraber daha pratik tedbirler ittihazı için arsıulusal pamukçular birliğinin A\ merikava yardım etmeğe hazır olduğu şansmı deneyecekti. Artık, yirmi iki da bildirilmiştir. aile arasında paylaşılamıyan Mangi Kongre pamuklarda bulunacak runin şimdi kanunî bir babası vardı: tubet nisbetinin 1 eylul uzlaşmasında Rodez avukatlanndan Adolf Benoit. tayin edilen miktarda bulunacağını ve Dava görülmeğe başladı. Ailelerin ancak kasdî olarak rutubet nisbeti azalher birisi kendilerine bir avukat tut tılan Mısır pamuklan için müstahsille tu. Salâhiyettar mahkeme olarak hu rin nazan dikkatlerinin celbine karar kuk mahkemesi seçıldi ve işin dos vermi$tir. yası mahkemeye verildi. Maceranın sonu yaklaşıyor, bir yanAyçiçeği ticareti artıyor dan da, hastaneye istidalar, mektub Ayçiçeği zeriyab Çin istisna edi lar, ricalar yağmakta devam ediyorlirse hemen de Rusya ile Romanya, du. Dört yüz bin aile, birbiri ardın dan, şanslannı denemeğe karar ver Bulgaristan ve Macaristan gibi üç Tuna ırmağı memleketlerine inhisar mişlerdi. etmiş gibi birçeydir. Son bir iki sene Bu geç kalanlar içinde, Manginin zarfında ayçiçeği zeriatı büyük terakmevcudiyetinden tesadüfen haberdar kilere mazhar olmuştur. Sebebi de olanlar da vardı. Fakat çoğu, on se endüstride ve Arjantinde ayçiçeği yanedenberi bu meseleyi biliyordu. ğı kullanılmasının artmasıdır. Tereddüd etmişler, cesaret göste rememişlerdi. İlk önce, hastanın eşkâli ilân edildiği vakit, kendi kendilerine, «o değil!» demişlerdi. Sonra aradan yıllar geçmişti. Mangin hâlâ yaşıyordu. Geçen yıllarm sayısı arttıkça, bu ailelerin kayıblarnun .ÇŞh ^. resi de zflıînlerden yavaş yavaş silinmiş, şeklini değiştirmişti. . ^ ^ Aradaki farkı göremiyen bu aileler, şimdi teker teker müracaate başla mışlardı. Hastane memurlan her gün acı harb hatıralarile dolu yeni mek tublar ahyorlardı. Harb, onlar için, hâlâ bitmemişti. Yaz başında hastane direktörü doktor Fenayro tekaüd edildi. Otuz beş sene idare ettiği bu timarhaneden artık ayrılacaktı. Bütün koğuşları dolaştı, hastalarile vedalaştı. Onu ka pıya kadar teşyi eden yalnız Mangin oldu. Fenayronun yerine hastane direktörlüğüne Andre Deschamp isminde gene bir kadın doktor geldi. Bu kadın doktor, Rodeze gelir gel mez, derhal Manginle alâkadar oldu. Resmî hüviyet tesbiti işlerine ehem miyet vermedi. İşin yalnız doktor luk tarafı onu meşgul ediyordu. Hastayı, uyuşukluğundan, sersemliğin den kurtarmak için birçok tecrübe lere girişti, sun'î fiyevr yaptı, apseler aşıladı. Mangin, humma arasında, vakıâ her zamankinden daha fazla söz söyledi. Fakat söylediği gene ayni şeylerdi. Nihayet martta davaya başlandı. İlk celsede, umulmadık bir şey oldu. Yirmi iki aileden on dokuzu iddiala rından vazgeçtiler. Tuttukları avu kat, dosyayı okuduktan sonra dava nin kazanılmasına ihtimal olmadığını, boşuna uğraşmamalarını söylemiş olsa gerekti. Fakat bu on dokuz aile nin acaba kaç tanesi buna kanaat getirmişti? Kaç tanesi, sırf parasızlık yüzünden bu davadan vazgeçmişti ve Mangini hâlâ kendi çocuğu sanmakta devam ediyordu? Meselâ bunların en eskisi oln Ma dam Mazenc, davadan feragat ettiği halde, her pazar elindeki yiyecek sepetile gene hastaneye gelmekten vazgeçmemişti. Ortada, davacı olarak Monjoinlar, Madam Lemay ve Maroit onne kal mıştı. Dava başladı. Mahkeme heyeti dosyayı uzun uzadıya tetldkten geçirdi. Dosyadaki bir sürü evrakın ara sında, zat işlerinin bir de mufassal raporu bulunuyordu. Bu rapor, kat'î olarak, Monjoinlarm lehinde idi. Esasen mahkemenin de bu fikri kabul edeceği ve bu yolda karar vereceği kanaati vardı. Fakat karar okunma ğa başlayınca daha ilk cümlelerde Monjoinlarm davayı kaybettikleri anlaşıhyordu. Mahkeme, on beş sene süren araştırmalardan sonra, öteki aileler aleyhinde bu kadar ağır, bu ka Kinin: E, NEŞET Depo«u; Ittanbul, Ankara caddesi No. 88 Hayatınızı, sıhbatınızı tehlıkeden kurtanr Soguka'gınlıgının, enbın, Sıtroının başlıca devası: E. NEŞET Kininlcridir YO^ EDER Istanbul Millî Emlâk Müdürlüğünden: Muhammen kıymeti Lira Yenimahalle Kayıkhaneyolu ve Pazarbaşı caddesi eski 1 1 4 yeni 7 0 8 kayıkha neyi müstemil evin 3/8 payı. 358 Hacımustafa Tasçılar caddesi eski 154 yeni 4 dükkânın 3515/103680 payı. 180 Firuzağa Beyoğlu sokak eski 134 yeni 122 evin 9/32 payı. 1620 Yenimahalle Hatboyu yeni 100 102 iki evin 2/8 payı. 738 Hacıküçük Kürkçü hanı kat 2 eski yeni 10 odanın tamamı. 648 Yenimahalle sokak eski 2 yeni 36 evin tamamı. 207 Yavaşçaşahin mahallesi Uzunçarşı cad • desi eski 163 yeni 240 dükkânın 30/84 payı. 177 Rüstempasa Balkapanı hanı üst kat eski yeni 33 odanın tamamı. 216 Hocahayrettin Küçükpazar caddesi eski 5*1 yeni 43 üstünde odayı müstemil dük kânın tamamı. 216 Selmanağa Karacaahmed caddesi eski yeni 66 sayılı dükkânın 155/960 payı. 175 Muhasebeci sokak eski 4, 6, 29, 31, 33 yeni 39, 41, 43, 45, 47 iki evin 3/5 payı. 1113 Kâtib Mustafaçelebi yeni sokak eski 9, 11, 13 yeni 7, 9, 11 jimnastik kulübü ve deponun eski 9 numaraya isabet eden muayyen mahalli. 2063 Kâtibkasım Lângakarakolu caddesi eski 68 yeni 64 sayılı evin tamamı. 1440 Kürkçübaşı Hüseyinağa Yedikule caddesi eski yeni 2, 4 iki evin 42/240 payı. ' 195 22 183 400 285 130 54 432 BÜYÜKDERE : E M1 N ö N Ü : Netice itibarile, tecrübe Monjoin ların aleyhine çıkmış, hastayı, gene timarhaneye iadeye mecbur olmuş lardı. Madam Lemay, yeni bir hücuma geçmek için bunu fırsat bildi. Manginin doğruca eve gidişi bir şey ifade etmez. Monjoinlarla doktor onun peşinde, etrafında yürüyorlardı. Kendileri de farkına varmadan onu eve doğru sevkettiler. Zaten o dakikadan sonra Mangin etrafında gördüğü şeyleri hatırlıyamamıştır. Tımarhane hastabakıcılannın ver dikleri bir raporda, Manginin, bir müddet, Vişi kelimesini sık sık tek rarladığı söyleniyordu. Kadınm ko cası olan Lemay, sivüken, bir gazoz fabrikasında çalışmış olduğu için, Madam Lemay, bu raporun mevcudiyetini haber alır almaz bunu da kendi lehinde bir delü olarak kullanmağa başladı. 1934 kışı da böyle geçti. Kar, Rouergue dağlarının tepesini örttü. Marat anne, yapyalnız yaşadığı ışıksız, ha vasız odasmda sabahtan akşama ka. dar durmadan ördüğü yün yelek • > leri Mangine getirip giydiriyordu. Bu tarihte, Mangin, yazı yazmağa başladı. O zamana kadar, yazı yaz mak mevzuu bahsolunca €İleri tut maz oluyordu. Fakat yazı tecrübeleri yapmak, ona yazı yazdırmak için o kadar fazla uğraşmışlardı ki yavaş yavaş, meramını yazı ile ifade etmek kabiliyetini bulmağa başlamıştı. Şimdi, okuduğundan daha iyi yazmak tadır. Bu hal, vücudünde her hangi bir bozukluk olmadığını sadece şim diki hayatile eski hayatı arasında aşılmaz bir sed bulunduğunu gösteri yor. Yazı yazabilmesi, içinden gelen ve elini idare eden bir gayretle oluyor. Halbuki okumakta fazla güçlük çekiyor, heceliyerek okuyor. Çünkü anhyamamak ıstırabı onu adeta felce uğratmaktadır. Mangin, gizli gizli kâğıd, kalem aşırıyor ve odasında, bahçede her ta rafta durmadan kâğıd karahyor. Gombeie onun ne yazdığını anla mak için peşinde çok dolaştı, fakat muvaffak olamadı. Acaba ne yazıyor? Yazdığı kâğıdlan ne yapıyor? Bir yere mi saklıyor, yoksa yırtıp atıyor mu? Ya Manginin bu hareketi, ispirtiz mecilerin ve sürrealist şairlerin pek çok bahsettikleri otomatik, tahteşşuur bir yazış ise? Ya senelerden sonra Mangin öldükten ve bu hâdise unu tulduktan sonra, bu adamın bir türlü söylemediği için yazı ile anlatmağa çalıştığı mazisi, bir taşm altından, kâğıdlara yazılmış olarak çıkarsa? İlkbaharda Monjoin ailesi şiddetli bir taarruza geçti. Bir iş adamının delâletile zat işleri aleyhine bir dava açtı. Nezaret meseleyi bu şekilde halletmeğe taraftar olduğunu bildirdi. Fakat işin hukukî tarafı, bir benzeri daha bulunmıyan bu davayı pek kanştırıyordu. Monjoinlarm açtığı bu davaya karşı öteki aileler hep birlikte mukabil bir dava ikame ettiler. Davanın Monjoinlarla nezaret arasında cereyan etmesine hukuk yö nünden imkân yoktu. Hukuk müşa virleri toplandüar, müzakere ettiler ve sonunda, kanşık, fakat mükemmel bir formül buldular. Nezaret ortadan kalkıyor, onun yerine, kendini müdafaa iktidan olmıyan Mangini korumak üzere bir vasi geliyordu. Monjoinların karşısında davacı olarak o bulunacak, diğer aileler de dahili dava olacaklardı. Bu suretle bütün alâkadarlar mahkemede hazır bulunmuş olacak ve Kinselden itibaren denizi 15 mil TAKS1M : mesafe dahilinde tarıyacağız. Bu es nada gemide mevcud aletler vasıtasiBAKIRKÖY: le geçtiğimiz her yerde ne mevcud olduğunu anhyacağımız gibi filmini Y EN1CA M 1 : de çekmek mümkün olacaktır kı bu da lüzumsuz yerlerde fazla meşgul olmamıza mani olacaktır. I ARNAVUDKÖY: Geminin ikinci bir mükemmeliyeti de dalgıçların giydiği elbisenin en son sistem oluşudur. Elbise 1400 kadem derinlikteki su tazyikına mukavim dir. Haricden boru ile hava vermeğe de lüzum yoktur. Çünkü elbisenin içinde mevcud hava buna kifayet et mektedir. Bu elbiseyi giyen dalgıcın su sathına çıkmak istediği zaman elbisede mevcud bir düğmeye basması kâfidir. Dalgıc el ve ayak hareketlerini de hiçbir sıkıntıya maruz kalma dan yapabilmektedir. Gene bu elbisenin üzerinde demir veya çeliği kesmeğe maruz âletler de vardır. Bunu icad eden adam dalgıc Perestir ki Lüzi tanyayı bulacak ta odur. M E R C A N : KÜÇÜKPAZAR: > : ü SK ü D A R : BAKIRKÖY : T A K S 1M : Ayçiçeği Rusyada eski zamanlar danberi zeredilmekte, mahsulün bü yük bir kısmı çekirdek olarak ihrac ve % 2030 nisbetindeki mikta rı da yemek yağı olarak isuhlâk edilrnekte bulunuyordu. Muharebe esnasmda bütün yağlarda hüküm süren kriz bu mahsulün müstahsili köylüleri daha fazla istihsal çareleri aramaga sevketmişti. Muharebeden sonra baş lıca 1931 1933 »enelerinde istihsal de büyük inkısaflar görülmüştür. Ayçiçeği ithal eden memleketlerin j başlıcalan Almanya, Belçika, Fele J menk, Danimarka, Italya ve Polon yadır. Giinön bulmacası • •1• • • • A K SA R A Y : YEDİKULE : • • • • • • !• • • • • • • • i M E R C A N : Samanviranisani Uzunçarşı caddesi eski 324 yeni 105 dükkânın 3/90 payı. YEDİKULE : Çırağıhasan Ikiyüzlü Çeşmeçıkmazı eski 44 yeni 1 evin 1/2 payı. E M 1 N ö N Ü : Hacımustafa Tasçılar sokak eski 1 yeni 36 mağazanın 6/40 payı. E M 1 N ö N ü : Ahıçelebi Bahkpazarı caddesi eski 96 yeni 48 dükkânın 480/6720 payı. K U L E D t B l : Şehid Mehmedpaşa üstüpçüler sokak eski yeni 2 dükkânın tamamı. Y E N 1 K ö Y : Ayanikola Çiftekasab sokak evin 7/48 payı. eski yeni 7 I 11 1 10 1 • • Endüstriyel ipek istihsali 1935 senesi ilk üç ayında endüs triyel ipek istihsalâh 235 milyon litreyi bulmuştur. 1934 senesinde bu miktar 187,121.000 litre idi. Pirede bir gaz gemisi yandı Gaz nakliye vapurlanndan Yunan bandıralı Ekaterini vapuru anlaşılamıyan bir sebebden dolayı Pirede yan mışhr. Ekaterini evvelki gün Pire civannda Sokombel şirketinin depolanna hamulesi olan 3,200 ton benzin ve mazotu boşaltmak üzere o civarda demirlemiş bulunuyordu. Vapurda yangın çıktıktan sonra tayfası kendilerini denize atıp yüzerek karaya çıkmışlardır. YaL u kaptanla tayfadan üç kişi cankurtaran gemileri yetişinciye kadar vapurdan aynlma mışlardır. Yangına yetişen cankurta ranlar yanmakta olan vapuru açıklara götürüp bırakmışlardır. Yangın esnasında tayfadan bir ki$i ölmüş yedi kişi de yaralanmıştır. DOKTOR Soldan sağa: 1 Şekerli meyva suyu, kann katılaşması. 2 Öz türkçe sahib, şu sı rada henüz yaşili satılan bir yemiş, her zaman içtiğimiz şey. 3 Tarlada yetişen buğday mahsulü. 4 Senenin on ikide biri, yeni dünya. 5 Öz türkçe güzel san'at, boş lâkırdı. 6 Birden sonra gelen rakam, birini tamah et meğe sevketmek. 7 En iyisi Arna vudköyünde yetişen bir yemiş. 8 Emmekten emir, fasıla. 9 Bir kumaşın genişliği, ermiş olan, zaman. 10 Korkmaktan ismi fail, arabca bir şeyi söyleyip başka birşey kasdetmek. Yukarıdan aşağı: 1 Üzümden yapılmış şerbet, sulu birşeyi mideye indirmek. 2 Esmek ten emir, bir bağlama edatı, fransızca «hayır>. 3 Baba anne ve çocuklar dan mürekkeb kalabalık. 4 Evlen memiş, sarfolunan gayret. 5 Kemale gelme, bir kumaşa sonradan dikümiş parça, eski Mısırlılaruı en büyük mabudu. 6 Öz türkçe «ruhî>, Alman yanın en meşhur nehri. 7 Çoban. 8 Tek değil. 9 Öz türkçe akıl, maksad. 10 Boynu çok urun dört ayaklı bir hayvan, bizi doğuran. Dünkü 1 I r M E R C A N : Pastırmacı hanı eski 9, 10, 11, 12, 13 odaların tamamı. T A K S I M : Küçükpangaltı Harbiye caddesi eski 2, 41 yeni 41 evin 1/2 payı. 3695 K A D I K ö Y : Osmanağa Yoğurthane sokak eski 22 M. yeni 24 evin 1/2 payı. BÜYÜKADA : Meşrutiyet Sıvacı sokak yeni 9, 11 iki e> vin 6/16 payı. B O Ğ A Z İ Ç t : Yeniköy Yağhane sokak eski yeni 5 evin 979/1440 payı. 557 Yukarıda yazılı mallar 9/6/935 pazar günü saat 14 te peşin para ve açık arttırma ile satılacaktır. Isteklilerin yüzde yedi buçuk pey akçelerini vakti muayyeninden evvel yatırmaları. «F.» (2880) 358 554 Cumhuriyet Müesseselerî tarafınd çıkanarılan çocuk kitablan Her kitabcıdan ve gazele satılan yerlerden arayınız Osman Şerafettin Cağalogtj Nuruosmaniye caddesi No. 19 Telefon: 20893 Muayene zamanı cumadan maada öğfeden sonra (Yenibahçe hastanesi) dahilî sari hastalıklar mütehassısı 1 bulmacanm 10 Küçüklere Hikâyeler Yazan: Server Bedi Zarir cild ve renkli gömlek içinde bol resimli otuzdan fazla hikâye 75 kuruş. halledflmiş şekli dar insafsızca bir karar verebilmek için, elde bulunan birbirine bu kadar zıd tecrübe sonunçlannın, hiçbir delile istinad etmeye tahminlerinin kâfi olmadığma karar vermişti. Gene mahkemenin kararı mucibince, doktor Paul, doktor Genil Perrin ve doktor Truelle isminde üç âlim seçildi. Bunlar, Mangini Pariste tıbbî bir muayeneden geçirecekler ve ica bmda, onu istiyen ailelerden her bi rinin nezdine bir müddet için vere bileceklerdi. (Arkatı var) UİCIA'K BDIÜIM E|N 1 i MlBiK IIRİBİDIAİR B 4 ,SIU|» N.BİYIOİC EIB 6 A R|A • |Ç|A!K|I n A f L A|Ç K'AiB|B|BIO Y 7 •'LİAİİİKIB'OBIH'A 8 A •iNİB!M,A l RlK|A,B 9 DIAİB V|A|RİD!A •lo 11' AiKiBIElKIBlUlZlAlK KjAiYTl KİHÎDİUIBİA' Bir Varmış, Bîr Yokmuş Çocuk Masalları Oç renkli güzel bir tablodan kapak içinde cildli ve resimli masallar. 75 kuruş Yeni Amerikada Bîr Türk Çocuğu Büyük Seyahat Romanı Yaldızlı ve gayet zarif bir cild içinde renkli tablolar ve resimlerle süslü lüks baskı. 150 kuruş Taşradan posta pulu da kabul olunur. Felsefe Meşhur Didero'nun Çeviren HAYDAR RÎFAT 35 kuruş

Bu sayıdan diğer sayfalar: