May 31, 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7

31 Mayıs 1936 CUMHURİYET Dört devlet arasında bir misak yapılacak Yeni İrân elçisi, Türk Iran münasebatı ve komşu devletlerle yapılacak misak hakkında mühim beyanatta bulundu IBaştarafı 1 inci sahifede] du. Yeni yapılan yol ise Tebrizden sonra Marendden geçtıği için eski yoldan 72 kilometro daha kısadır. Türk topraklarındaki yollann Trabzondan Erzuruma kadar uzayan kısımlan bitmiştir. Yakında her iki memle ketteki yollar ikmal edilecektir. Bundan sonra transit nakliyatı işini yapmak üzere Türk ve îran millî bankalannm iştirakile muhtelit bir sirket kurulacaktır. Bu şirketin faaliyetine dair teferruat bilâhare tesbit edilecektir. Bu meyanda nakliyat işini zorlaştırmakta olan bazı vergilerin tenzili meselesi de ayrıca görüşülecektir. Çünkü nakliyat ücreti nekadar ucuz o lursa, .tüccarların rağbetini o nisbette artınr. Vergilerin tenzili meselesi hakkında alâkadar Türk makamlarile temaslarda bulundum. Aramızda bir prensip anlaş tnası mevcud olduğundan, bu meselenin yakında tarafeyn için memnuniyet verici bir suretle netıceleneceğini umuyorum. Türkiyeden geçecek olan transit yolunun ehemmiyeti çok büyüktür. İki devlet arasında muallâkta kalmış hiçbir mesele yoktur. Bazı ticarî meselelerin ise dostça halledilebileceği muhak kaktır. Irakla aramızdaki hudud ihtilâfına gelince, evvelce Cemiyeti Akvama havale edilen bu ihtilâf şimdi doğrudan doğruya iki devlet arasında görüşülmektedir. Bu tnesele halledilir edilmez Türkiye, Iran, Irak ve Efganistan arasında akdedilecek olan misakın müzakeresine başlanması muhtemeldir. Bu misakın mahiyeti alâkadar hükumetlerin noktai nazarlannca tesbit edilmisse de, şüphesiz ki müzakere esnasmda etrafile belli olacaktır. Uzun zamandanberi arzu ettiğim halde me.mleketinize ilk defa geliyorum. Kısa bir zamanda modern mimarisile bir mucize halinde fışkıran Ankarayı hayret ve takdirle karşıladım. Memleketinizle memleketimiz arasında yekdiğerine mu vazi olarak bir ilerileme faaliyeti mev cuddur. Zaten Türkiye ve Iran gibi iki kardeş milletten biri ilerilerken diğerinin geri kalmaması lâzımdı. Nitekim sizde olduğu gibi, İranda da kadınlarm inkişafı temin edildi ve bu iş tahminlerin hilâfına olarak hiçbir müşküle uğranmadan başarıldı. Dil inkılâbı sahasında kendi dilimizi yabancı kelimelerden kurtarmıya çalışıyor ve bir taraftan yeni mefhumlara dilimizde isim veriyoruz. Bu işle meşgul olmak üzere kurulan Ferhengistan isimli söz cemiyetimiz her hafta blunan kelımeleri broşür halinde bastınp bütün kültür muhitlerine yaymaktadır. Yeni kelimelerimizden bir iki misal vereyim: Arabca br kelime olan belediye yerine Şeherdari, polis yerine kullanılan natmiyeye karşılık olarak ta Şeherbani kelimelerini kullanıyoruz. Tann, Türkiye ile îranı kurtaracak iki adam gönderdi, bunlar da dünyayı hayrette bırakacak inkılâblar yaptılar. Tanrı onlan uzun müddet başımızdan eksik etmesin.» Günes tutulması Rasatane faydalı bir kitab çıkardı Kandilli Rasadhanesi «19 haziran 1936 küsufu küllisi» namile bir kitab neşretmiştir. Bu kitabda Rasadhane Mü dürü Fatin şöyle bir mukaddeme yap maktadır: «Külliyet merkez hattınm b\r kıs mı Türkiyeden geçen 19 haziran 1936 küsufu memleketimizde çok alâka uyandırdı. Bir çok zevat bulunduğu mahal için küsufun safhalarını, zamanlarını ve miktarını ve hatta safhaların vaziyetlerinı istediler. Memlekette heyet hâdisesine karşı gösterilen bu alâkaya kıymet ver mek bu ilim meraklılarının arzularını tatmin etmek benim için lâzımdı. Diğer cihetten gerek memleketimizin ortasından geçmesi noktai nazarından ve gerek mevsim itibarile bizim için pek nadir bir hâdise olan bu küsufun külliyet şeridinin geçtiği yerleri tayin etmek te vazifemdi. Bu vazifeyi yukarıda söylediğım lüzuma da teşmil ederek memleketin her noktası için bütün küsuf safahatı zattıanlarını ve diğer faydalı malumatı verebilecek küsuf haritaları tertibini kararlaştırdım ve lâzım gelen istiknah altında hesablarını yaptım.» Bundan sonra ilmî ve fennî mufassal malumatla beraebr, küsufu küllide tetkik edilecek hâdiseler ve memleketimizde yapılacak küsuf tetkikleri hakkında malumat ve izahat vermektedir. Bu kitaba küsufun geçtiği yerler i;aret edilmek üzere müteaddid haritalar eklenmiş, yabancılann da malumattar olabilmeleri için bir kısmı fransızca olarak neşredilmiştir. M. Leon Blum diyor ki: ADLİYEDE Sabıkalı bir ay hapse mahkum oldu Bundan bir müddet evvel Küçükpa zarda bekçiye ve polise hakaret eylediği için Müddeiumumiliğe verilen sabıkalı Velinin dün Sultanahmed ikinci sulh ceza mahkeme/ınde duruşması yapılmış; bir ay hapse konması kararlaşmıştır. ,.7 Acaba deli mi? Zabıtaya hakaret eylemekle suçlu,Hüşeyin dün Eminönünde yakalanarak Müd deiumumiliğe verilmi*ir. Suçlu delilik alâimi gösterdiğinden Aniye doktoru tarafından muayenesine lüzum gösterilmiştir. Hakkında takibata devam edilmektedır. Mahkum olan hırsız Beyoğlunda oturan mütekaid kaymakam Alinin evini soymakla suçlu olup üçüncü ceza mahkemesine verilen sabı kalı Alinin muhakemesi dün bitmiştir. Suç meydana çıktığı için bir buçuk sene hapse konmasına karar verilmiştir. 8 inci Ihtısas mahkemesi tatili faaliyet ediyor Sekizinci thtısas mahkemesi bütün muamelâtını yarın 9 uncu İhtisas mahkemesine devredecektır. Bunun için mah keme dün son muhakemeyi yapmıştır. Sekizinci İhtisas mahkemesinden reis Atıî, Cumhuriyet Müddeiumumisi Reşid, istintak hâkimi, dört kâtib, dört mübaşir ve iki hademe açıkta kalmışlardır. Bunların başka yerlere tayinleri hakkında henüz bir emir gelmemiştir. Dokuzuncu İhtisas mahkemesine 20 muamele devrolunmaktadır. KÜLTÜR ÎŞLERİ îlkmekteb talebelerinin Hava kurumuna yardımları Beyoğlu 35 inci İlkmekteb ikinci sı nıf talebeleri aralarında topladıklan 730 kuruşu dün Hava Kurumu merkezine teslim etmişlerdir. Konservatuarın yeni mezunları bir konser verdiler Konservatuardan bu sene mezun olan Rana, Bedriye, Kuvarik, Balikyan, Hadiye, îskender, Hüseyin, Muzaffer, Fu•d, Asım ve Mahmud bazı hocalarınm âltjrakile dün Beyoğlunda Belediye ti yatrosunda bir konser vermişlerdir. IBaştaraJı 1 inci sahifede] « îdbarda da, ikbalde de kendilerile ister istemez beraberiz. Muvaffak olsak ta olmasak ta, tesiri bütün emekçi sınıfını alâkadar edecektir. Komünistlerin GÜMRÜKLERDE bizim kabahatlerimizden ve zâfımızdan Gümrük kumusyoncularmın istifade edeceklerini zannetmek hatadır.» demiştir. karneleri değişecek Bu nutkun M. Blumün, kabineyi kur 15 hazirandan itibaren kumusyoncu, mazdan önceki son nutku olmak ihtimali maiyet memuru, tüccar müstahdemi, şir vardır. ket mümessili ve bizzat tüccarlara muhteM. Heryonun bir makalesi lif makamlar tarafından verilmiş olan Paris 30 (A.A.) Ere Nouvelle karneler gümrüklerde muteber olmıya gazetesinde M. Herriot diyor ki: caktır. Bunların gümrüklerde iş yapabil«Yannki hükumetin en birinci vazifesi mesi için Gümrükler Umum Müdürlüğü Fransa ile Anglo Sakson demokrasileritar,afından. verilmiş karneler, ve muamelesi nı birbirlerine yakınlaştırmak olacaktır. ikmal edilmiyenlerin de başmüdürlük ta Amerika ile son defa akdedilen ticaret rafından verilecek muvakkat karneler muahedesi ve M. Blumün beyanatı daha den edinmeleri lâzım gelmektedir. şimdiden çok güzel bir tesir yapmıştır. Kumusyoncuların daimî bir defter tut İngiltere ile de aramızda sıkı bir yakınlık maları ve bunu her üç ayda bir gümrüğe hasıl olması elzemdir.» ibraz ederek gümrükte muamele ile karSözü İngilterenin endişelerine intikal şılaştırmaları ve karnesine de bunu işaret ettiren M. Herriot bu hususta da diyor ettirmeleri icab etmektedir. Bunu yapmı ki: yanlar gümrükte muamele yapamıyacağı «M. Musolini Deyli Telgraf gazetesigibi hakkında takibat ta yapılacaktır. ne beyanatta bulundu. Suçlannı çabucak ve kat'î surette itiraf ettikleri takdirde, Tas muhabiri Türk meslek kendisi, zecrî tedbirci devletleri affa müdaşlarına bir ziyafet verdi heyya bulunduğunu söylüyor. Acaba, Ankara 30 (A.A.) Tas ajansı, vaktile Papa Yedinci Greguarun sözü Türkiye muhabiri Stoklitski tarafından dinlendiği gi'bi, bugün de M. Musolinibu akşam şehrimizdeki matbuat ve ajans nin sözü dinlenecek midir? Kanossaya seyahat etmenin hoş birşey olduğunu bilimüntesiblerine bir ziyafet verilmiştir. Ziyafette Sovyet elçiliği müsteşarı rim. Fakat M. Edenin bu seyahati yapZalkinle Erzurum meb'usu Nafi Atuf, mağa isteklı olmasmdan da şüphem varKütahya meb'usu Naşid Hakkı, İsparta dır.» meb'usu Kemal Turan, Matbuat Umum Suriye istiklâli meselesi müdürü Vedad Tör, Ajans umum mü Paris 30 (A.A.) Humanite gazete dürü Muvaffak Menemencioğlu, Ulus sinde komünist meb'us Peri, Suriye Yazı İşleri müdürü Nasuhi Baydarla a Fransız mandası meselesi hakkında bir makale yazarak, M. Blumün bu mese jans ve matbuat ailesinden diğer birçok leye bir çare bulması lâzım geldiğini lan refikalarile birlikte hazır bulunmuş söylemektedir. Son kânunusani ve şubat Hır. hâdiseleri üzerine Suriye partilerine, Suriye ile Fransa. arasında, Irakla în Küin Marinin ilk rökoru giltere arasında mevcud münasebata Londra 30 (A.A.) Seyahatinin ilk müşabih münasebetler tesis olunacağı 25 saatinde Queen Mary, saatte 29,88 mil vadedilmişti. Halbuki Sarraut kabinesi vasatî sürat katederek bu ilk devre i bu vadi tutmamıştır. çin bir rökor tesis etmiştir. Queen Ma Bir tavzih rynin yaptığı azamî sürat bazı zamanlar Gazetemizin 26 mayıs tarihli nüsha 34 mile çıkmıştır. sında limanda bir vapur kaçırma hâdi sesi başlığı altmda yazdığımız bir haber üzerine bu vapurun mensub olduğu acentadan bir mektub aldık. Bu mektubda deniliyor ki: «Mezkur neşriyatta ismi geçen kap tan Demberg 30 senedenberi muhtelif ve mühim kumpanyalar nezdinde hiz met etmiş ve seyahat eylediği memle ketlerin hiçbirinde muahezeyi mucib hiçbir hal ve harekette bulunmamış bir şahsiyettir. Londradan kendisinin azli ne dair hiçbir emir mevcud olmadığı gibi bilâkis kendisini tayin edenler mumaileyhten gayet memnundurlar. Bir şahıs tarafından Londrada kaptan Dembergin namım lekelemek maksadile ihbarat yapılmış ise de bunun üzerine Romanya resmî merrvurları tarafından ve İngiliz Vis Konsolosu huzurunda yapılan resmî araştırmada ihbarm hi lâfı hakikat olduğu tamamen anla şılmış ve Romanyadaki İngiliz konsolosu kaptanın eline bir vesika vermiş Cemal Reşidin idare ettiği bu konser tir. Mevzuubahis vapur Boğazdan geceçok güzel olmuş ve talebe büyük muvaf leyin ve gizli olarak geçmemiş, gündüz fakiyet gösterdiği için heraretle takdir e saat 12 ye doğru Türkiyâ'makamatı resmiyesinin salâhiyetli makamlarmdan dilmiştir. Konservatuar hocalarını tebrik ede patentasını vize ettirdikten sonra geç miştir.> riz. Beklenmiyen bir seyahat Ankara 30 (Telefonla) Ziraat Vekâleti Türkiye smırları içinde ipekböCumhuriyetin 20 mayıs tarihli nüsha .1 cekçiliği işleri, ipekböceği tohumu yetiş smda «Türkofis Mısır seferlerinin başla \ tirilmesi, muayenesi ve satüması hakkın masını istiyor» başlığı altındaki Ankars telelonu noksandır. Çünku başta Türkofis da hazırladığı kanun lâyihasmı bu akşam ve Ticaret Odaları oiduğu halde uıaumî. Meclise verdi. Lâyihaya göre Ziraat | efkâra tercüman olan Istanbul ve Iamir. Vekâleti ipekböcekçiliği üzerinde fennî ! matbuatı, bütün memleket, herkes bu seferlerin başlamasını istiyor. Hakiltaten İs* ve ilmî araştırmalarda bulunmak ve ted kenderiye seferteri sanıldığından daha mü : risat yapmak üzere bir enstitü kuracak himdir, ve matbuatımızın tekrar bu mevJ tır. Diğer taraftan bu enstitüye fennnî zua avdet etroeleri memnuniyetle karşüaişlerde bağlı olmak üzere memleketin lü nacaktır. Denizyolları yeni vapurların siparişine zum görülen yerlerinde ipekböcekçiliği aid muamelâtı bile henüz ikmal edememiş istasyonları açılacaktır. Türkiyede evveî olduğu halde, nasıl olur da Mısır seferlece kurulmuş bulunan ipekböcekçiliği rinin başlamasını yeni vapurların gelmesine talik. edebilir? mektebleri bu kanunun neşrinden itiba Memleketinüzin Maır ve Yunanistana ren istasyonlar halinde çalışacak ve yı yaş meyva, sebze, yumurta, hayvan ve sa. lın muhtelif zamanlarmda talimat daire ire ihracatmın devam ve inkisafı ancak ba sinde kurslar açacaktır. Kanunun istih seferlerin başlamasma bağlı bulunmakta. dır. sal kısmını murakabe ve kontrol etmek Eğer Denizyolları halen eskisi gibi hafve istasyonlara bağlı olmak üzere Zira talık bir sefer temin edemiyorsa orl günde at Vekâleti lüzumu kadar ipekböceği bir, bu da olmazsa nihayet on boş günde bir sefer yapar da haftalık seferleri yeni kontrol memuru kullanacakhr. Bu ka vapurlann gelmesine talik ederse bu, kanunun neşrile beraber Türkiye Cumhu blli izah ve kabule şayan bir tarzı hareket riyeti smırları içinde ipekböceği yetişti olur. Cumhuriyetin 23 mayıs tarihli nüsha rilmesi, satılması, mübadelesi veya para smda Nalına Mıhına muharririnln, İs sız verilmesi, muayenesi Ziraat Vekâle tanbula seyyah getirmeğe çalışanlara bir tinden ruhsat ahnmağa bağh olacak ve hitabı var, bence bu hitabı Demizyollaıına işler Vekâletin her zaman teftiş ve mu yapmak lâzımdır. Çürıkü eğer İskenderi ye seferlerine mevsim geçmeden basîar ve ayenesi altında bulunacaktır. Memleket Devlet Demiryollarmın yaptığı gibi gellş te ipekböceği tohumu kese usulünden baş gidiş için ucuz bir tarife t?tbik ederse her ka surette yetiştirilemiyecektir. Lâyihada sene Mısır dan İstanbula pek çok seyyah ceibedebilir. IBas tarafı 1 inci sahifede] ipekböceği yetiştirecek olanlardan kim Vaktile hayat ve neş'e kaynağı olan tzhukukunu fena müdafaa ettikleri şayi lere ve ne şartla ruhsat verileceği hak mirin şimdi ıssız rıhtımına kim dikklfle olduğundan bir arbede kopmuştur. Za kmda da hükümler vardır. Lâyihanın es bakarsa yüreğinde derin ve acı bir azı duymaması kabil değildlr. Mısır sererferin. bıta hâdiseyi yatışhrmış ve işçileri dağıt j babı mucibesinde yurdumuzda bir za de ihracat noktasından İzmirin alâkası mışsa da, bunlardan 1500 kadarı, Bel ] manlar çok parlak bir mevki kazanmış büyüktür. Bundan başka bu Tapurların her gradın dışarı mahallelerinden Paşino bulunan hatta verimi 1908 de 19 milyon hafta geliş ve gidişlerinde İanlre uğramalan bir hareket ve neş'e uyandırması tüBrdoda tekrar toplanarak bir miting yap kiloya çıkmış bulunan ipekböcekçiliğinin barile bir teselli oluyordu. mak istemişlerdir. Zabıta memurları bu ayni parlak mevkie yükseltilmesi lüzumu Hulâsa, pek esaslı esbaba istinad eden toplantıya mâni olmak isteyince grevci 7ikrolunmuş ve bilhassa ipek sanayii gibi bu genel dilek karşısında Denizyollanna düşen vazlfe, bir taraftan derhal hlç oller kendilerini taş yağmuruna tutmuşlarmazsa on beş günde bir Mısır seferlerine dır. Silâhla mukabeleye mecbur kalan birçok sahalarda rol alan bu san'atm il başlaması ve diğer taraftan da pek çok jandarmalar bir işçiyi öldürmüş ve üç ta mî tekâmülüne çalışmak zarureti olduğu uzayan yeni vapurlann sipariş işlni âci • nesini de yaralamışlardır. Jandarmalar izah edilmektedir. Lâyihada dut fidanı len bitirmesidir. On beş günlük seferler yapılmajfi işine dan dört kişi yaralanmıştır. yetiştirmeği teşvik eden hükümler de var gelince: Denizyolları için bu iş o kadar güç değildir ve buna binbir türlü çare ve imdır. kân vardır. Karilerinizden [Bastarafı 1 inci sahifede] ZIYA tindeki maksad, Yugoslav hükumetini, yakında Bükreşte yapılacak olan Küçük Antant devletleri başÇanakkale (Hususî) Marsilyadan kanları konferansı programı hakkında Rusya yolıle Erivana iade edilen Ermeni malumattar etmektir. M. Titülesko ay \Baştaraft 1 inci sahifede] kafilesi içinde yolsuz pasaportla seyahat ni zamanda Stoyadinoviçi son Paris müduklanndan îngiltere Yunanistan ittıeden 22 kişi, Ruslar tarafından kabul ezakerelerinden haberdar edecek ve bîyfakı bütün Balkan Paktı devletleri ittidilmiyerek ayni gemi ile geri çevrilmiş ve nelmilel vaziyet hakkında fikir teatisinfakı hükmündedir» defnektedir. bunlar arasında 35 yaşlannda Silifkeli de bulunacaktır. Endebandas Belj gazetesi de şu maArtin Haçador, Marsilyada mahkum ollumatı vermektedir. «Balkan Paktı devSiyasî mehafilde söylenildiğine göre, duğundan geri gitmek istememiş ve Ça Titüleskonun bu anî seyahatinin, ya nakkale Boğazına girerken hapsedildiği letlerinin erkânıharbiyeleri îtalyanın haBükreş konferansı hakkında mevcud ba yerden kaçarak kendini denize atarak vadan vâki olacak hücumuna karşı lüzuzı fikir aykınlıklarile, yahud da yaban Boğalı köyü sahillerine çıkmış ve oradan mu halinde Yunanistana yardım edecekcı mahfillerde endişe uyandıran M. Bec Kilyada tuğla ocaklarına gelmiştir. O lerini bildirmişlerdir. Türkiye, ttalyanın müttefiki bulunan kin ziyaretile alâkadar olması muhtemel rada kiremid yapanların şüphesini celbetBulgaristanı yerinde tutmak için Trakyadir. memiş ve üşüdüğünden bahisle bir eski daki hazırlığını ikmal etmiştir. Yugoslav• Belgrad 30 (A. A.) Romanya kaput istemiştir. ya da Arnavudluk vasıtasile İtalya tara,, Başbakanı Titülesko, Küçük Antant Gemi kaptanı vak'ayı duyunca hemen fmdan yapılacak tecavüzlere mukabele devlet reisleri arasında Bükreşte yapıla telsizle îstanbula bildirmiştir. Emniyet edecektir. Bu arada Türkiye Boğazlan cak toplantının teferruatı hakkında Yu Müdürlüğü keyfiyeti Çanakkaleye bil tahkime başlamıştır. Yalnız Türkiyenin goslavya Başbakanı Stoyadinoviç ile dirmiştir. Vilâyet polisi hemen faaliyete icabı halinde Mısıra asker göndennesij görüşmüştür. geçmiş ve yaptığı sıkı bir taramada o mın meselesi henüz halledilememiştir. Fakat Stoyadinoviç bu mülâkattan sonra datakanın yabancısı olduğu anlaşılan Ha işler bu dereceye varırsa o vakit Yunahi kendisinin bizzat Bükreşe gitmesini lüçador jandarmalann eline geçmiştir. nistan dahi Süveyş kanalının işgali için zumsuz görmüştür. Bunun üzerine Titüasker gönderecektir. lesko geldiği tayyare ile öğleden sonra Jandarmalara Istanbulda balıkçı ve adının Hasan olduğunu söyliyen Kadıköy Kız San'at mektebi Bükreşe dönmüştür. Haçador yakasmı zabıtanın elinden kursergisi M. Beck Varşovaya döndü taramamıştır. Çanakkalede Emniyet ne Dün Kadıköy Akşam kız san'at mekVarşova 30 (A.A.) Dış işleri zareti altına alınan firarinin vaziyeti tes tebinde güzel bir sergi açılmıştır. Genc Bakanı M. Beck, Belgraddan dönmüş ve durakta yüksek memurlarla Yugos bit edilmektedir. Ermeni Taşnak komite kızlarımızm nefis el işlerini ihtiva eden bu meşher çok zengindir. sine mensub olduğu zannedilmektedir. lavya elçisi tarafından karşılanmıştır. [Baştaraji 1 ina sahifede] mumî bir muhtıra Krala verilmiştir. Bu muhtırada kanunu esasînin iadesi, intihabatın yapılması ve biran evvel de meclisin açılması istenmektedir. Bu muhtırayı Çankof partisi ile çiftçilerin bir grupu ve komünistler imzalamamışlardır. Kralın bu muhtıraya nasıl bakacağı henüz belli değildir. Bulgaristanda yeni siyasî grupların teşkiline başlanmıştır. Çiftçilerin Kiçef kolile liberaller, Lâpçef fırkası ve radikallerin bir kısmı bir grup demokrat fırkası, radikallerin di ğer kısmı, sosyalistler ve Bürof fırkası başka bir grup, çiftçilerin Plavnecîler grupile komünistler ve İzveno fırkası üçüncü bir grup, Çankof partisi de kendi başına dördüncü bir grup teşkil etmektedirler. Bulgaristanın siyasî hayatı bu dört grupun arasında paylaşılacağa benzemektedir. Burada çıkan şayialara bakılırsa, bu gruplar kat'î gruplar, kat'î surette teşekkül eder etmez Köse îvanof kabinesi istifasını verecekmiş. Bu istifa da ya kmda bekleniyormuş. Bulgaristandaki partiler Krala bir muhtıra verdiler İpekböcekçiliği Meclise yeni bir kanun lâyihası verildi OKUYUCULARIMIZ Piyor ki İskenderiye seferleri başlamalıdır Belgradda kanlı çarpışmalar Batumdan geri dönen bir Ermeni vapurdan kaçtı Bunlar da nereden çıkıyc or? Tayyare ile tenezzüh uçuşları Yukarıda uçan tayyareler, aşağıda ilk gezintiye iştirak eden kadınlar Devlet Havayolları îdaresi her hafta cumartesi öğleden sonra ve pazar sabahtan akşama kadar yapacağı on beş dakikalık şehir gezintisi programına dün başlamış ve iki uçuş yapmıştır. Yeşilköy Tayyare meydanından kalkarak îstanbul, Beyoğlu ve Üsküdar üstünden dönerek yapılan bu hava tenezzühlerine bilhassa şimdiye kadar gökten yerin nasıl görüneceğini denemek fırsatmı bulamıyan kimselerin ve daha ziyade genc kadınların rağbet etmekte olduğu görülüyor. Dün, sabahtan biraz gayrimüsaid görünen hava vaziyetine rağmen Boğaziçi taraflanndan sırf bu on beş dakikalık pervazın hayaline koşanlardan bir yeni evliler çiftinin dönüşte trendeki kompartimanlarında «Bu kadar rahat, korkusuz ve güzel bir yolda yolculuğun herhalde heves edilecek bir şey olduğunu» biribirlerine anlahşlan duyuluyordu. \ Bugün devam edecek olan bu tenezzüh servisi için dünden de isim yazdırmak istiyenler olmuştu. *** Dün başlıyan bu uçuşlara iştirak etmek fikrile, dün Yeşil| köye giden gazeteci arkadaşlarımızdan mürekkeb altı kişilil bir heyet oradaki Havayollan istasyonuna memur zatm pekı garib bir istiskalile karşılaşmıştır. Bu teşkilârın daha ziyade ticarî gayelerle çalışması lâzım olduğu muhakkaktır. Binaenaleyh gazetecilere yapılan muamele, nezaketsizlik olduğu ka dar bu gayelere nisbetle manasızdır da...