18 Ağustos 1937 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7

18 Ağustos 1937 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

38 A£ustos 1937 CUMHLRİVET Harekât ordunun çok çalışmış ve idmanlı oldıığıınu göslermiştir Manevraya nezaret eden Büyük Şef, kısa sualler soruyor ve aldığı cevablar üzerine ancak büyük bir kumandana nasib olan şayanı hayret bir vuzuhla vaziyeti hulâsa ediyordu. Başbakan topça gözetleme yerinde dürbinle harekâtı takib ediyor Sabah güneşînîn altın ışıklan arasında, nal sesleri, kılıc şakırtılan ve naralar birbirine karışıyor. Mavi ve Kırmızı taraflara mensub iki süvari keşıf müfrezesi Manika köyü ile Derviştepe arasında birbirine girmişler, iki taraf da kılıdarını, tabancalannı çekıruşler, bırbirlerini kovahyorlar. Dur, teslim ol! Türk teslim olmaz! Bir taraf kaçıyor, öteki taraf kovalı yor. Fakat birbirlerine o kadar kanşmış lar ki kaçanın kim, kovalıyanın kim olduğunun biz farkına varmağa vakit bulmadan, otomobilimizin yanından geçıp githler. Dün sabah erkenden başlıyan birinci ordu manevralarile ilk temasımız işte böyle oldu. \ BÜİGAR1STAN MANEVRA INTIBALARI KARADENIZ^ / Manevra sahasında yürüyen ağaclar Piyadeler avcı hattında Manevralardan güzel bir tablo: Başvekil bir hafif makinelitüfek başında Bir müddet daha ileriledik: Saray istikametinde gıdiyorduk. Yolda ağacla nn arasında bir takım yerden bitme, b o dur ağaclar görüyorduk ki diğer ağaclardan farkları müteharrik olmalan idi. Dıkkat edince bu yürüyen ağaclann altında birer kahraman Türk gizlenmiş olduğu nun farkına varıyorduk. Kasketlerindeki bandlardan bunlann Kırmızı tarafın ileri karakollan olduğunu anlamakta gecikmedik. Bir vadiyi takiben yolumuza devam ediyoruz. İki tarafımızda sırtlar var. jîun^rın üstündeki mısır ve ayçiçeği tarlalanoın ıçinde, gene yürüyen ağaclar görüyoruzFBiraz sonra, evvelâ solumuzda, son'râ sağımızda çabrdılar duymağa" başladık. İlk tüfek ateşü. Mavi ve Kırmızı taraflann öncüleri birbirlerile musademeye başlamışlardı. KIRMJZl TARAF MAVİ KUWETLERİ MARMARA DENIZI Birinci ordunun manevrasının cereyan ettiği sahayı ve Kırmızı ve Mavi taraflann bulunduklan yerleri gösterir harita. Midve ile Manika köyü arasındaki Mavi ve Kırmızı kuvvetler mefruzdur. Saray ile Kanştıran arasındaki kuvvetler hakikidir Bir hakem ve bıflJfnPu kötftutanı Manevra hakemlerinden bazıları bir arada Manevralarda bir telsiz istasyonu Manevralaıdan bir intıba da süngü takarak onu karşılıyor. Avcı fırkası ve bu fırka emrindeki motörlü kıthatları birbirine giriyorlar. Bir süngü alan da, mücadeleye iştirak etmek üzere muharebesi olacak mı? diye heyecanla harekete geçm^lerdır. Mavi tarafın da bekleşirken bizim Foto Namık, ok gibi buna mukabele edecek diğer kuvvetleri iki tarafın arasına atıhyor, beyaz kasketi, vardır ki onlar, dün sabahki manevraya beyaz gömleği onu bitaraf hakemler ara iştirak etmemişlerdır. Başhakem, bize hulâsatan vaziyeti sma sokmuş olmalı ki, elinde bir fotoğraf makinesi, koşup duran bu sivile kimse ses anlattı: Şimdilik Mavi fırkanın ilerıle • çıkarmıyor. , ».îrt mekteolduğunu, Kırmızı fırkanın da geNamjJi, süngü mübarezesi resmi almak riden gelmekte olan alaylarile mukabil için kurşun gibi koşarken beyaz bir ata taarruza geçmek üzere, vakıt kazanmağa binmiş, kasketi beyazlı bir hakem, dört çalışfîgini anladık. Kırmızı fırka topçulannın bulunduğu nala silâh davranmış vaziyette ve süngü Demştepeye gıtmek üzere Korgeneral hücumu yapmak üzere bulunan iki taraf avcı hatlan arasına giriyor. Kırmızı ve Salıhe veda ettık. Yolumuzun üstünde bir Biz, iki avcı hattınm ortasmda idik. Mavi kardeşler, sılâhlannı indırip bekli meşelık ve orada Kırmızınm bir ağır makinelıtüfeği vardı. Kırmızı tahta uclu manevra fişekleri, çok yorlar. Atatürk geliyor yakrn mesafe (takriben 100 metro) da İki taraf da çok büyük bir şiddetle, Bu kıt'anın yanına henüz varmıştık ki hilinde müessir olduğu için bize bir zarar Manevra Komutam Orgeneral Fah gelmiyordu amma esir edilmemiz ihtimali çok ateşli bir gayretle birbirlerine taarruz Çorludan doğru bir otomobil kafıiesi etmişlerdir. Hakıkî muharebe olsaydı, reddin Altayla Başhakem Korge vardı. Bereket versin ki üçüncü kolordu iki tarafın taarruzu da bu kadar süratle göründü. Yolu terkederek bize doğru general Salih harita üzerinde komutam ve manevra başhakemi Korge inkişaf edemezdi; fakat Mavi taraf ade len kahlenin ilk otomobılinden yüksek neral Salihin, gazetecilerin refakatine den daha kuvvetli olduğu için, Kırmızı sesle bir emir aldık. tetkikat yapıyor memur etmek lutfunda bulunduğu kur tarafın üstün kuvvet karşısmda geri çe Buraya gelin! may yüzbaşı îhsan, beyaz bir hakem ban kılmesi icab eder. Kurmay yüzbaşı İhsanın komutasın dı taşıyordu. Maviler de, Kırmızılar da daki «Cumhuriyet» mangası koşar adımManevranın esa$ meselesi beyazlara bitaraf muamelesi ederek on Biz, otomobilimize atlıyarak Büyük la otomobılin yanına gitti. lara dokunmuyordu. Biz de, bitaraflığın Siz kimlersiniz ? Manika köyüne nazır bir tepede kurul icablarına riayet ediyor; Kırmızı ve Mavi İstanbul gazetecileri. muş olan başhakem çadırlarına gidıyoruz. ordular hakkmda gördüklerimizi, bildik Ne arıyorsunuz burada? Uçüncü kolordunun muhterem komutam lerimizi iki taraftan hiçbirine söylemiyor, Vazifemizi yapıyoruz. Korgeneral Salih karargâhını orada kuryani casusluk etmiyorduk. Başhakem çadırları nerede? muştur. Şimdi, size manevranın esas me Sağ taraftaki sırtlarda efendim. Otomobillerimiz, büyük Manika köyü selesini anlatayım: Gazeteciler, siz de bizimle bera • ne yaklaştıktan sonra, garba dönerek soKırmızı devlet Meriç boyunda Sarı ber gelin. lumuzdaki mısır tarlalan ve meşe ağac devletle harbe tutuşmuştur. Şimaldeki Emredersiniz efendim. larile örtülü sırta tırmandı. Arabalardan Yeşıl devlet, muharebeye girmiyerek biVa gazetecilerin otomobilleri de, Başindiğimiz zaman kendimizi, Mavi tarafın taraf kalmıştır. Karadeniz devletlerinden buğ Atatürkün emirleri üzerine kafileye ilk hattaki avcılan arasında bulduk. Kar biri olan Mavi devlet, Sarı devletin mütşımızdaki sırtlarda, Kırmızı taraf yavaş tefıkidir; müttefıkine yardım için Mid katılıyor. Bıraz ilerler ilerlemez, Başhakem Korgeneral Salihin otomobille Büyavaş geri çekiliyordu. Mavi, burada ağır yeye asker çıkarmıştır. Mavi tarafın Midyük Şefi istıkbale koşup geldiğini görü basmağa başlamıştı. Avcı hattı arasında yeye çıkardığı kuvvetler Saraya doğru voruz. Başbuğun yanmda Başbakan da dolaşırken isabet edince göz çıkaran ve ilerilemiş ve Çerkezköyüne doğru sark vardır. Dumlupmarda yanyana muzaf vücudde paraçlanarak fena bir yara açan mak istemiştir. Kırmızı taraf, buraya bir Askerî harekâtta kahraman fer olan iki büyük kumandanı manevramanevra fişeklerinden korkmuyor da dekolordu göndererek Mıdye ile Manika ğildik. * da da beraber ve yanyana görmek, İs bir Mehmedcik köyü arasında bir cephe teşkil etmiş ve tıklâl Mücadelesinin tarihini bilenleri heHafif ve ağır makinelitüfekler takır Mavi tarafı orada tesbit etmiştir. Fakat yecan içinde bırakıyor. damağa ve uzaklardan top sesleri gelme Mavi devlet, Midyeye yeni kuvvetler çıOtomobiller kafıiesi Derviştepe yoluğe başladı. Mestur mevzilerden ateş eden karmış, ve bu kuvvetler, Sarayla Karış nu tuttu. Sanki hakıkî bir muharebede topları gb'remiyor, yalnız sabahın süku tıran arasındaki sahadan Çerkezköyüne netini yırtan vakur seslerini işitiyorduk. inmek ve buradaki Kırmızı kuvvetleri imişiz gibi, Başkumandan yıldırım sür iki taraf da gizlenmeğe çok dikkat edi mağlub edip İstanbul yolunu açmak isti atile Derviştepeye vardı. Buraya gideryordu. Büyük Manika köyü civannda da yor. Buna mukabil Kırmızı taraf da, İs ken Kırmızınm bir piyade alayını. Mavi* arazi gizlenmeğe müsaiddi. Genc meşe • tanbuldan ve Tekirdağı gibi Marmara yi mukabil taarruzla karşı'amak üzere lerden mürekkeb koruluklar, sırtlar, dere limanlarından aldığı takviye kıtaatile, hareket halinde görüyoruz. Mehmedcikler, tıpkı muharebede ol ler, mısır ve ayçiçeği tarlalan vardı. Be Mavi tarafı daha fazla kuvvetlenmeden, duğu gibi, biraz eğilmiş ilerlıyorlar. Biraz yaz bandlı hakemler, kâh bir tarafa, kâh bir meydan muharebesinde mağlub et evvel gördüğümüz Maviler gibi Kırmı diğer tarafa gidıp gelıyorlardı. mek ve denize dökmek istiyor. zılar da dinc, canlı ve ateşlidir. Karşılıklı bir süngü hücumu Manevranın dünkü kısmı, işte Mavi ve Demştepeye vardığımız zaman, ora Başçavuşun takımı sağa doğru ka Kırmızı taraflara mensub birer fırkanın da Kırmızınm bir sahra telsizini, bir topyacak! çarpışmasından ibaretti. Vaziyetin iyice çu bataryasını, telefon ve pınldak gibi Bu emir, avcı hattınm bir ucundan öte anlaşılması için şunu ilâve edelim ki Ma muhabere vasıtalarını, hafif ve ağır maki ucuna kadar ağızdan ağıza nakledıli vi ve Kırmızı taraflann Mıdye ile Ma kinelitüfeklerini buluyoruz. Hepsi, gayet liyor, başlarına büyük küçük birer dal nika köyü arasında karşılıklı cephe alan iyi peçelenmişler, muharebe ediyorlardı. takmış Mehmedcikler, kâh yerlerde sü birer kolorduları mefruzdur; yani hakiBüyük Kumandan olan rünerek, kâh sıçnyarak sağa doğru ka katte mevcud değildir. Mevcud Atatürk, burada birkaç kısa sual sorkuvvetler, büyük Manika köyü ile Ka yryorlardı. [Lutfen sahifeyi çevtrinizl Mavi takımın sağa doğru kayarak ka rıştıran arasındaki sahada bulunmaktadırpatmak istedığı derenin karşı sırtından lar. İlk safha boğuk sesler gelıyordu. Arkadaşımız Abidin Daverin, ilk kıs» İki tarafın kuvvetlerinden dün sabahki mını dün neşrettiğimiz yazısının son Süngü tak, marş mars! Günesin ısıkları aitında Kırmızı taraf manevraya yalnız birer fırka iştirak et tarafmı yarınki nüshamızda bulacak piyadesinin süngüleri parhyarak ileri miştir. Akşamüstü, Kırmızı tarafın Çor sınız. doğru atıldığını görüyoruz. Mavi taraf ludaki bir fırkasile, Kanştırandaki süvari Manevra nedir?

Bu sayıdan diğer sayfalar: