14 Mart 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

14 Mart 1938 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

14 Mart 1938 CUMHURtYET BEYRUT MEKTVBLARlı Suriyede iki hâdise ve iki muhakeme». Suriyeye hak, adalet ve medeniyet terbiyesini verecek olanlar, memlekette ne yapıyorlar? Şamda tesis edilmiş olan müstakil Suriye hükumetinin Suriye istıklâlini tem sıl bakımından haiz olduğu kuvvet ve salâhiyetin ne derecelerde basit olduğunu anlamak için son günlerde Şamda cereyan eden ve edecek olan iki siyasî muhakeme hâdısesinı yanyana koymak kâfidir. Bunlardan birincisi, Suriye devletinin Elcezireye gönderdıği valiyi, maiyetile birlikte dağa kaldıran ikisi Ermeni, biri Âsuri, diğeri bir katolik dört zorbanın muhakemesidir. Bunlar, sırf Fransa Suriye ittifak muahedesine Cezire hak kında ilâve edılecek zeyle «mucib se beb» hazırlamak ve Cezirede bir asayişsizlık bulunup bundan dolayı Fransanın bu işlere müdahalesini haklı gösterecek hâdiseler çıkarmak vazifesıle mükellef olarak ve Fransız istihbarat zabitleri ta rafından teşvik ve himaye edılerek bu hareketi yapmışlardı. O zamandanberı Suriye zabıtası ve suriye adliyesi bu adamlara el süremedi. Üç aydanberi Fransanın himayesi altında rahatça oturuyorlardı. İs meydana çiktığı zaman Fransa, evvelâ bu serserilere hiç el sür dürmedi, fakat, hükumet ısrar edip ef kârı umumiye de heyecanını gösterince bunları aldı, Tedmüre sürdü ve orada bir otele yerleştirdi. iki aydır orada ra hat rahat oturuyorlardı. Fakat, bu istiklâl ve adalet skandah o hale geldi ki artık saklanmasma imkân olamazdı. Bu nun için, hükumetle komiserlik arasın daki müzakereler bitip bütün ihtilâflı noktalarda ittifak hasıl olunca Fransız lar bu defa da himaye ettikleri miicrim leri, yani kendi adamlarını Şam hüku metine teslim ediverdıler. Ev\relki gün bunlar Tedmürden nakledilerek Şamın Kale hapisanesine atıldılar. Hâdiseye ne taraftan baksak başka bir türlü bir skandal karşısında bulunulduğunu ve Suriyedeki mandanın mahiyetile Şam hükumeti i=*;klâlinin manasını çok iyi anlarız. yahud da, minareye bir kılıf uydunnuş olmak için, cezayı tahfıf edecektir. Işte iki hâdise, iki muhakeme, iki adalet... Suriyeye hak, adalet, medeniyet terbiyesini vermekle mükellef olan manda rejiminin bu zavallı memlekette yaptıklan bunlardır. Suriyeliler ve Lübnanlılar bu oyunlan anlamıyor değillerdir. Fakat, bir kere düşmüş oldukları bataklıktan çıkmağa imkân bulamıyorlar. * * * Eğer bu defa teşebbüsün kat'î oldu ğuna inanmak lâzım gelirse Hicaz de miryolunun yeniden canlandınlması işi artık yakında filen ele alınmış bir dava olacaktır. Suriye Maliye Nazın hem haccetmek, hem de Hicaz Kralile görüşmek üzere son hac mevsiminde Mekkeye gitmişti. Son günlerde avdet etti. Getirdıği havadisler mühimdir: Mekkede Hicaz hükümdarile konuşmuşlar ve hattm ıslahı \e işletilmesi hususunda o nunla mutabık kalmışlardır. Yapılan itilâfın tafsilâtı henüz malum değildir. Bu hususta Suriye hükumetine verdiği rapor hükumet tarafından tasvib edilmiş olup tasdik edilmek üzere Suriye meclisinin ilk içtimaında müzakere edilecektir. Mutabık kalman esaslardan yalnız biri ma lumdur. Hicaz Kralı ilk taksit olarak 30,000 tngiliz altını vermeği taahhüd etmiş. Suriye hükumeti de ayni meblâğı verecekmiş. Bundan başka her iki tarafta da bu iş için vaktile bizde yapılmış olduğu gibi hususî bir pul çıkarılacak ve bu pul sayesinde hattm ıslahı işine tahsis edilecek bir varidat temin olunacaktır. Ayni zamanda Arab ve islâm memleketleri bu hususta yardıma davet edileceklerdir. Hatta «islâm âleminin haccı kolaylaştırmak için müştereken tesis ettiği bir vakıf» gözile bakılmakta ve diğer memleketlerin yardımlan da bu gayretlere ilâve edileceğinden şüphe olunmamaktadır. Gazeteler, verilen bu kararın ehemmiyetinden bahsetmekte müttefiktirler. Kararlaştınlan esaslara göre hatla birlikte Mekke ile Medine arasmda hem doğru bir telgraf, hem de bir telefon hattı tesis edilecektir. Bu hat, yalnız hacı taşımak bakımından değil, Hicazla Suriyenin iktısadî münasebetleri itibarile de her iki taraf için çok hayırlı olacaktır. * * * Paristen gelen haberlere gore, artık, muhtelif meselelerde Fransızlarca elde edilmesi arzu edilen imtiyazlar hakkında her iki taraf tamamen mutabık kalmış olduklarından Suriye istiklâl muahedesi Fransız parlamentosu tarafından tasdik edilmek üzeredir. Mart ayı içinde bu iş bitmiş olacaktır. Ayni zamanda Paristen gelen haberler, M. Delbo'nun mukarrer olan An kara seyahati esnasında Suriye ile Türkiye arasındaki münasebetlerin yeni esaslara göre tanzimi keyfiyetile de alâka darmış. General Hutzinger'in son An kara seyahati de Hatay anlaşmasmın Suriye ile Türkiyeyi alâkadar eden mese lelerin tatbikma aid esaslan hazırlamak maksadını istihdaf ediyormuş. Filhakika, Şamda Suriye hükumetile komiserlik arasında günlerdenberi cereyan eden müzakereler tam bir mutaba katla neticelenmiş olduğuna göre artık gerek muahedenin tasdikı ve gerek Hatay meselesi hakkında Suriye ile Türkiye arasında bir anlaşma tesisi için bütün mâniler bertaraf olmustur. * * * Bay Suphi Berekâtın «Yeni Gün» gazetesine beyanatı ve Hatayda kendisi lehinde yapılan bazı nümayişler Suriye matbuatmın hayli hiddet ve heyecanını uyandırdı. Vatanî matbuatı, kendisinin bütün bunlan bir menfaat mukabilinde yaptığmı söylemekte ve muhalifleri şiddetle itham etmektedir. Ihtısadî harekctler Yumurtacılığımız ve haricî rekabet Son haftalar içinde bir canlanma hareketi gösteren yumurtacılığımız, şimdi de haricî bir müessirin tesiri altında durala rtıiş bulunuyor. Olü mevsim olmasına ve piyasaya günde ancak 80 100 sandık yumurta gelmesine rağmen Almanyaya ih'acat yolu açılmış, sandığı 70 marktan bu suretle biraz ıhracat yapılmıştı. Fakat Alman ithalât dairesi, fiatı birdenbire 70 marktan 45 marka indirdığinden Türkiye için Almanyaya yumurta ihrac et mek imkânı kalmamıştır. Alman ithalât dairesinin bu şekilde fıatı indirmesinin sebebi, Bulgaristanın fiatı kırmış olmasıdır. Bulgarlar, Almanyaya 45 marktan fiat teklif etmişlerdir. Bulgar parası çok düşüktür. Yani bizim paramızla 22,5 lira olan 45 mark, Bulgar ihracatçısı için iyi bir fiattır. Bundan baska Bulgaristan, yumurta ihracatına prim vermektedir. Esasen Bulgar yumurta ihracatçısı, sekiz senedenbcri bu prim sayesinde muvaffak olmuş bulunuyor. Siyaset âleminde Avustmya Almanya ile birleşmeğe mecburdu Avusturyanm Almanya ile birleşmesine mâni olmağa çalışan politika bu meselede kat'î bir hezimete uğramıştır PENCERESİNDEN Leylek astalanıp da mı kalmış, yolcsa eşini kaybettiği için mi sürüden ayrılmış. Soracak kimse bulamadım, anlamadım amma henüz kış uykusunu geçiren çıplak bostanda onu yetim bir duruma bürünüp gezer göriince içim sızladı. Çünkü leylek, tıpkı leylak gibidir. Mevsiminde göze hoş görünür. Kış ortalarında beyaz mantosuna sarınarak, kırmızı gagasile uzun bacaklan arasında bir nisbet kurmağa çahşarak yalpalıyan bir leylek Arabistan çöllerine düşmüş bir Eskimo kadar gözümüze yabancı geliyor. Bununla beraber, takvimin amedeni laklak tabiri altmda kaydettiği mes'ud günü, leyleklerin buralara gelecekleri mevsimi beklediğini sandığım bu yetim kuşu uzun uzun seyretmekten kendimi alamadım. Kış günlerini Afrika ve Hindistanda, yaz aylannı' Yunanistandan cenubî Isveçe ve Akdeniz kıyılanndan Moskova sınırlarına kadar uzıyan yerlerde geçiren leyleklerin hepsinde tabiatin kaleminden çıkma açık bir pasaport edası ve müeddası vardır. Ne nehir, ne dağ; ne gümrük, ne sınır bu pasaportun o hayvancıklara temin ettiği seyahat hakkını tahdid edemez. Leylek kir tutmak bilmiyen beyaz kostümüne sanlarak ufuklar aşar, kıt'alar aşar ve cenubdan şimale, şimalden cenuba kontrolsuz gidip gelir. Ben yan küre üzerinde muteber tutulan bu canlı pasaportun ifade ettiği uzun seyahatleri gözümün önüne getinneğe çalışırken ve lstanbulda ikamete mecbur kalan şu zavallı hayvanın yüreğindeki daüssılayı ölçmeğe uğraşırken o gagasını uzun uzun tıkırdattı. Içime bir sızı daha çöktü: Çünkü o taktakada Hindin, Sudanm, Büyük Sahranın sıcak havasına karşı haykınlan bir hicran neşidesi var gibiydi. Ben eskilerin leylek sesile neden istih» za ettiklerini bir türlü anlıyamıyorum. Hele şu garib leyleği dinlerken o istihzayı büsbütun manasız buldum. Malum ya, dilimizde «leyleğin ömrü laklakla geçer» diye bir mesel vardır. Manasız sözlere, boş lâkırdılara da laklaka derler. Halbuki taşıdığı beyaz yazılı, kırmızı çizgili ve siyah benekli pasaportu kullanamıyan, uzun bir kış mevsimini îstanbulun çıplak bir bahçesinde hem de eşsiz geçirmeğe mecbur kalan bu garib kuşun sesinde o kadar hazin ve derin bir mana var ki?.. Gene bu yetim leylek bana büyük Türk âlimi, büyük Türk filozofu tbni Sinanın bir hükmünü hatırlattı. Galiba Kazvinli Hakimşah Mehmedin olacak. Kitabül'eşkâl veya Hayatülhayvan adh bir eserde bu hükmün mukayyed olduğunu sanıyorum. îbni Sina leyleklerin ikî yuva kurduklarını ve salgın bir hastalık çıktığmı, yahud havanın fenalaşacağını sezince birini bırakıp öbürüne iltica ettik^ lerini söylüyor. Onlann bazan vakibiz yuvalanndan aynlmalan ve alay alay göçetmeleri bu yüzden olsa gerek. KOlONYA (. LEtPZlG ALM^N Y /\ c POLONVA W^mm ^y.KRAUovt. *** Ikinci hâdise de, geçende tevkif ve muhakemelerini bıldirdiğim muhaliflerin evvelki gün Şamda istinafen cereyan eden muhakemeleridir. Bu muhakeme sonunda, Şamın ileri gelen muhalifleri hakkındakı hüküm feshedilmiş ve muhakemenin istinafen tekrar görülmesi kararı verilmiştır. İstinaf mahkemesinin fesih için gösterdiği mucibi sebeblere bakılırsa birinci muhakemenin adeta bir komedi olduğuna hükmetmek lâzım geliyor. Bununla beraber Şamın bidayet mahkemesi böyle komedi denilebilecek derecede bir muhakeme ile, kanun ve usul hilâfına, bir takım Suriyelileri aylarca hapse mahkum etmekte tereddüd göstermemiş tir. Rivayet, hayır rivayet değil, her ağızda dolaşan hakikat bu mesele hakkında şundan ibarettir: Suriye Fransa mua hedesinin nihaî surette Fransa tarafından tasdikı ve tatbik mevkiine konulması mukadder olduğu şu sırada manda, bu muahedenin Suriyeye muzır olan taraf lanndan bahsedilmesini istememiş ve bunun için de muhaliflere karşı Şam hükumetini şiddete ve terhibe sevkeylemiştir. Ancak, bu iş o kadar fena tertib edilmiş ki oyunun her tarafı sırıtmış ve Şam hükumeti gerek Suriye, gerek Suriye haricindeki Arablık âleminde manen çok küçük düşmüştür. Muhakemenin neticesî belli olduğu gündenberi Şamm birçok ileri gelenleri hükumete müracaatle protestolarda bu lunmuşlar ve bu arada kadınlann bile içtimalar tertib ettikleri görülmüştür. Bir aralık umumî bir isyandan bile bahsedildi. Bunun için şimdi tornistan! Umumen söylenildiğine göre istinaf mahkemesi cürümleri sabit olmıyan bu muhalifler hakkında ya beraet karan verecek ve Bize gelince, bugün piyasaya gelen yumurtalanmızm sandığı Istanbula 18 19 liraya mal olmaktadır. Bu vaziyette Almanyaya 22,5 liradan satış yapmak bittabi imkânsızdır. îtalya için de iş böyARI'STAN ledir. Bulgarlann fiatını esas tutan îtal yeya îstanbul piyasası 17 liraya düş tüğü zaman ihracat yapmak mümkün Avusturyanın merkezi Avrupadaki vaziyetini ve Almanyanın Avusturyayı ilhaktan sonra ne kadar büyUdUğünii gösterir harita olacaktır. Halbuki bugün îtalya 350 liretten yumurta isriyor. Umumî Harbden sonra çok küçülmüş merkezi Bregenz olan 2602 nüfuslu olan Avusturyanm mesahası 83,833 ki Voralberg, merkezi Salzburg olan 7153 Yumurta istihsalâtımızı ve ticaretimi zi bugünkü vaziyetten kurtarmak için baş lometro murabbaı ve nüfusu 6,758,000 nüfuslu Salzburg ve merkezi Eisenstadt ka yollardan yürümek bir zaruret ol kişidir. Nüfus kesafeti murabba kilomet olan 3967 nüfuslu Burgenland'dır. A ro başma 80,5 kişidir. Bundan altı buçuk şağı Avusturya hükumetinin merkezi genıuştur. milyonu halis Almandır. Kalan iki yüz ne Viyanadır. F. G. bin nüfus içinde 60,000 Sloven, 50,000 Almanyaya iltihak ihtiyacı Çek, 40,000 Hırvat ve 13,000 Macar Avusturyanm yukanda söylediğimiz vardır. Avusturyanm nüfusu ve genişliği sebeblerden kendi başına ne iktısadî, ne Avrupanın şimalindeki Holandaya mua de siyasî cihetten yaşamas<na imkân yokdildir. tu. Bunun için üç asır evvel bütün Alman hükumetlerini kendisine ilhaka çaHabsburg saltanatt lışan ve 1863 teki Prusya Avusturya Eski Avusturya Macaristanın me harbine kadar Alman hükumetleri kon sahası 678,000 kilometro murabbaı ve federasyonu başında bulunan Avusturnüfusu 52 milyon kişi idi. Filvaki, bu ya, küçüldükten sonra ilk günden itibasaltanat muhtelif bir çok unsurlan ihtiva ren Almanyaya iltihak ihtiyacını duy eylemesi itibarile siyasî noktadan zayıfmuştur. Bu maksadla Avusturya hüku b. Habsburgların imparatorluk ettikleri meti bir çok defa aşağıda izah edeceği Avusturyanm otuz iki milyon tutan nümiz veçhile Almanya ile birleşmek te • fusundan ancak on milyonu hâkim ırk oşebbüsünde bulunmuştu. lan Almandı. Kalanı yedi milyona yaLâkin Almanyayı her ne pahasma okın Çekle diğer Slâv unsurlanndan Leh, lursa olsun büyütmemeğe azmetmiş olan Slovak, Karpat Rusu, Rumen, DalmaçFransa ile müttefikleri ve dostlan; bu teya Hırvatlan idi. şebbüslerin tahakkukuna daima mâni olHabsburgların kral olduklan Maca muşlardı. Şöyle ki 1919 senesi şubatınristanın yirmi milyon tutan nüfusundan da Avusturyanm müessesan meclisi topyarısından biraz fazlası hâkim unsur landığı zaman kahir ekseriyetle Ansch Macardı. Kalanı Rumen, Sloven, Hır luss (Anşlus) namı verilen Almanya ile vat, Boşnak ve Sırbdı. Avusturyanm birleşmesine karar vermişAvusturya Macaristan ırk noktasın ti. Fakat Fransa bu karara itiraz etmiş Yukanki resim, altısı oğlan, altısı kız dan zayıf olmakla beraber iktısad nokta ve Sen Jermen muahedesine de iki Alolmak üzere tam on iki e\lâda sahib bir sından çok sağlam olup kendi başma ve man devletinin siyasî cihetten birleşmesiaileyi göstermektedir. îkinci düzinenin 1 müstakil bir iktısadî âlemdi. Şöyle ki ni men için mahsus bir madde koydurnumaralısı da gelmek üzere imiş.. Bu veşimdiki Avusturya ticaret, bankacılık ve muştur. lud ananın sıhhati yerindedir. Cefakâr siyaset merkezi, Bohemya yani şimdiki Bundan sonra da Avusturya, iktısadî baba, iki gün ev\el hastanede ölmüş Çekoslovakya, sanayi merkezi ve Maca muzayakasmın zorile Almanya ile birleştür. Emine, eşinin ölümüne yanmakla ristan da ziraat sahası olup hepsi birbiriberaber «Allah devlete, millete zeval ni tamamlıyan bir kül idi. Avusturya mek ihtiyacını ileri sürdükçe Fransa Milvermesin. Onların sayesinde elbette aç Macaristanın parçalanması orta Avrupa letler Cemiyetini tavsit ederek istikrar ve sadaka vermek suretile Avusturya kalmayız» demektedir. nın vahdet ve muvazenesinı bozmuş ve nın derdine muvakkat çareler gösteriyorbu hal siyasî istikrar ve muvazenenin de du. Fakat bu malî yardımlar yapıldığı Otobüste unutulan yavru meydana gelmesine mâni olmustur. zaman, Avusturyanm yalnız siyasî nok Adanada otı iki çocuk sahibi bir aile Avusturya İmparatorluğu parçalandığı zaman yukarıda mesaha ve nüfusunu kaydettiğimiz küçücük yeni bir Alman devleti peyda olmuştu. Bu devlet gayet gayritabiî idi. Bir defa halis Alman olan nüfusundan dört milyonu birer Slav devleti olan Çekoslovakya ile Yugoslavya nın elinde kalmıştı. Diğer taraftan elli küsur milyon nü fuslu muazzam bir devletin asırlardan beri merkezi olup iki milyondan fazla sekenesi bulunan payitahtı Viyana, kendisinin ancak iki misli nüfusu bulunan küçücük yeni bir devletin, devasa bir merkezi olarak kalmıştı. Ticaret saha 7. C. sından, maden ve ker«ste gibi tabiî istihîzmirde bağcılığın inkişafı salâtmı sürecek zengin piyasalardan ve birçok memur besliyen devlet teşkilâtıniçin alınan tedbirler dan mahrum kalan yeni Avusturyadaki tzmir (Hususî) Vilâyetimizde halkın yaşaması son derece güçleşmişti. bağcılığın inkişafı, asma çubuklarının ısDokaz müttehid hükumet lahı ve ayni zamanda meyvacılığın artı Avusturyanm kalan yerleri de iktısarılması maksadıle ziraat müdürlüğünce dî cihetten birbirinden çok farklı bulun esaslı bir faaliyete geçilmiştir. Mütema duğundan muhtelif iktısadî sınıflann diyen Amerikan asma çubuğu ile sofra menfaatleri, merkeziyete tâbi bir devlet hk üzüm aşı kalemi, ağac fidanı getiril halinde yaşamalarına imkân vermiyordu. mekte ve bunlar, önceden tesbit edilmiş olan müsaid toprakh köylere dağıtılmak Bu düşünce ile küçücük Avusturya do tadır. Vılâyet, ipekçiliğin de kalkınması kuz müttehid hükumete ayrılmıştır. Bu maksadile dut ağacı yetiştirilmesine de hükumetler 278 kilometroluk Viyana, ehemmiyet vermektedir. Tirede bir ipek 19,301 kilmetroluk aşağı Avusturya, merkezi Linz olan 11,983 kilometroluk böcekçiliği kursu da açılacaktır. yukarı Avusturya, merkezi Graz olan Yakında Vekâletten getirtilecek Klasmetre aletlerile bilhassa yeni bağ yetiş 16,375 nüfuslu Steiermark (yahud ts tirilecek arazi iyice tetkik edilecek ve tirya), merkezi Klagenfurt olan 9530 Paris Haricive Nazırı M. Delbo'nun riyasetinde müteveffa ve meşhur nüfuslu Karnten (yani Karentiya), merFransız Hariciye Nazırı M. Briyan'ın dostları ölen Nazırın kabrini ziyaret toprağın evsafına göre garsiyat yapılacakkezi înusbruk olan 12,645 nüfuslu Tirol, idiler. Bu gidişle her iki Alman memletır etmişlerdir. Bursa (Hususî) Şoför Abdülhakimin idaresinde Çekirge Bursa servisini yapan 4 numaralı otobüs; Bursaya vardığı zaman yolcularını boşaltmış ve garaja gitmiştir. Fakat şoför Abdülhakim, otobüsün içinde küçük bir yolcunun unutulmuş olduğunu görmüştür. Bu yolcu 2 yaşlarında bir çocuktur. Onu hemen almış ve otobüs şirketinin merkezine teslim etmiştir. Zavallı unutulmuş yavru aksama kadar orada alıkonulmnş ve şekerle avutulmuşsa da hiç kimse gelip çocuğu aramamıştır. Nihayet akşama doğru bu yavru polise teslim edilmiştir. Neden sonra zavallının babası eski bekçilerden Nuri isminde biri gelmiş ve unutulmuş çocuğunu polisten almıştır. iktısad noktasından gayritabiî bir vaziyet Fıkrayı buraya kadar getirdikten sonra kendi kendime güldüm. Çünkü garib' görerek kendisile alâkalandığım bir ley« leği bugünkü yazrma mevzu yapışımi belki laklaka sayanlar bulunacaV. O hel* de sözü uzatmadan susmak iyi olacaic. Fakat garib leyleğin hazin taktakasınınf hâlâ kulağımda çınladığını söylemekten tadan değil; ayni zamanda iktısadî nok de geri kalarruyacağım! Zavallı ley* M tadan dahi Almanya ile birleşmemesi lekL için istikraz mukavelelerine hususî kayıdM. TURHAN TAN lar koymağa da Fransa ehemmiyet veriyordu. ketinde ayni rejim yerleşecek vt birlik Meselâ 1921 de Avusturyaya 170 ve iltihak kendiliğinden meydana gele • milyon dolar istikraz ve 50 milyon dolar cekti. da teberru namı altında sadaka verilmişLâkin millî sosyalistliğin büyük düş • ti. Gene 1924 senesinde dahi yirmi sene manı olan katolik papaz partisi; Avus • müddetle 131 milyon dolarlık bir istikraz verildiği zaman mukaveleye bu müddet turyada Hitler partisinin hâkim olmasına içinde Avusturyanm iktısadî noktadan mâni olmağa karar vermiş olduğundan herhangi şekilde olursa olsun, Almanya Şober'den sonra Başvekil olan Dolfüs'ü ile beraberce yürümesini meneden bir diktatörlüğüne sevketmiş ve serbest intihabı ortadan kaldırmak üzere kanunu madde dercedilmişti. esasiyi değiştirtmiştir. Bununla beraber Almanya ile birleşAvusturyadaki millî sosyalistler, kenmek teşebbüsleri gene devam edip dur dilerinin memleketin idaresi başma gel * muştur. 1929 senesinde Başvekil Seipel melerine bu adamın mâni olduğunu 1934 Avusturyanın mevcudiyet ve selâmetini senesi temmuzunda göriince bir darbei Almanyaya iltihakta gördağünden Franhükumetle vücudünü ortadan kaldırmış sa Başvekili Briyan buna şiddetle itiraz lardır. Lâkin vaziyete hâkim olmalarına etmişti. Mumaileyh bu yüzden sukut etBrener geçidinde ordularını yığan îtalmişti. yanın müdahalesi mâni olmustur. Bunun Seipel'i istihlâf eden zat da ayni fikir için Dolfüs'ün yerine ayni fikirde buluve teşebbüste bulunmuştu. Başvekil nan Dr. Şuşnig getirilmişti. îtalya, kendi Şober 1930 senesinde Avusturya ile Al politikasınm sıklet merkezini, Habeşis manya arasında gümrük ittihadı mukave tan harbi üzerine, orta Avrupadan Ak lesi yapmıştı. Fakat devletler daha ziya denize nakledip Almanya ile anlaştıktan de mezkur istikraz mukavelesindeki kay sonra, Avusturyanm müstakil bir varlık da istinad ed°rek bu mukavelenin tatbik olarak kalmasına alâkadar olmamıştır. Neticede Avusturyada Naziler vaziyete edilmesine mâni olmuşlardı. hâkim olduklarından Umumî Harbden Almanyada millî sosyalistler vaziyete hâkim olduklan zaman Avusturyada sonra galib devletlerin ihdas ettikleri sun'î dahi bu parti kuvvetlenmışti. Her inti vaziyet tabiî bir şekli bulmuş ve iki Alhabda, Almanyada olduğu gibi, Avus man memleketi rejim itibarile birlefmişturyada dahi Naziler kuvvet bulmakta tir. Muharrem Feyzi TOGAY.

Bu sayıdan diğer sayfalar: