5 Haziran 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7

5 Haziran 1938 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

5 Hazîran 1938 CUMHURÎYET ALMANYA MEKTUBLARl Berlinde beynelmilel elişleri sergisi açıldı 32 memleketin iştirak ettiği bu sergide her milletin hususiyetini taşıyan ve zevkini gösteren nadide eserler teşhir ediliyor Kastamonuda yeni bir bina yapılıyor Göl köyündeki merasim çok canlı oldu Kastamonu 4 Dün Kastamonunun Göl köyündeki köy eğitmenleri yetiştirme kursu bahçesinde yeni bir binanın temelatma töreni yapılmışhr. Törende, Vali, Kültür Direktörii ve büyük bir kalabalık hazır bulunuyordu. İlk temel taşı Vali tarafından konulmuştur. Kültür Bakanlığının bu yeni eseri Kastamonuda büyük sevinç uyandırdı. Arkadaşları namına söz söyliyen eğitmen namzedi dedi ki: « Köylüyü uyand'racak çalışmaların temeli atıhrken içimiz kabarıyor. Bu büyük işte bütün güciimüzle çalışacağız, çalışmağa and içiyoruz.» Vali, buna şöy'.ece karşılık verdi: « Burada bir çok şeyler öğreneceksiniz. Fakat bunları köye sokmak, köyde yaşatmak, köyde yerleştirmek işine inan lâzım. Türk çocuğu verdiği sözle tarihi de şaşırtmıştır. Şimdi inandım ki, bu imanlı eğıtmenler köyde istedığimiz büyük ışığın çırasını ellerinde tutacak kadar kuvvetlidir.» Bundan sonra eğitmen namzedlerinin yeni yaptıkları yerler gezildi. Millî oyunlar oynandı, güreş yapıldi. Davetliler büyük bir iç ferahlığile şehre döndüler. HADİSELERİN RESiMLERi Paris Edebıyat Muntesıbıni Cemıyeti, kuruluşunun yüzüncü seneı devriyesini büyük merasimle tes'id etmiştir. Merasimde Cumhurreisi M. LebViyana Hazıranm birinden itiba run ıle birçok vekıller ve rical hazır bulunmuştur. Yukarıdaki resimde söz ren seyrüsefer yeni bir şekılde mo söyliyen cemiyet reisi tanınmış muharrir Jean Vignaud'dur. törlii jandarma kıtaatı tarafından idare edılmeğe başlanmıştır. Resmimız kıtaat efradından birini vazife esnasmda gösterıvor. Sergi salonlarmdan bir görünüş Berlin (Hususî muhabirimizden) «Beynelmilel ehşleri» sergisi Hava Nazırı feld Mareşal Göring ve sergiye bilfiil iştirak eden 32 millet murahhaslannm huzurile ve mutantan bir surette açılmış tır. «Elişleri sergisi» fikri 1933 senesinde doğmuş ve o sene zarfında da teşekkül etmiştir. Geçen bu beş sene içinde bu te şekkülün sistemi kat'iyyen değişmemiş ve fakat elişi san'atını kolaylaştırmak çare leri, şube adedlerinde artmıştır. Plân ve yahud yalnız fidan halinde olan şeyler kat'î şekillerini almıştır. Bilhassa milletin hayatında ilk safhayı işgal eden icraat ileriye götürülmüştür. Daimî sergi binasında mevcud olan 9 muazzam paviyon, bu seferki elişleri ser gisini barındırmağa kâfi gelmediği için, alelâcele daha beş paviyon inşa edilmiş tir. Teşhir edilen eşyanın tenevvü, ve zevki selimi okşıyacak bir tarzda terîib edilmesi itibarile, elişleri sergisi, daha ilk gününden itibaren hatırı sayılır bir rağbete mazhar olmuştur. Tehacüm, izdi ham o kadar aşırı idi, bilet almak için sıra beklemek bazan insana yarım saatten fazlaya maloluyordu. «Elişleri sergi» sinin en ehemmiyetli hareketi kültürel sahasmda görülüyor. Maksad, asrımızın simasma, hususiyetini bahşeden elişi san'atkârlarının yollarını düzeltmek ve başkalarına da takib ede cekleri yollan göstermktir. Sükunetle takib edilmiş olan bu hareket takdire şayan meyvalar ve neticeler vermiştir. Yeni keşiflerde bulunmak kabiliyetinde olan elişi san.'atkârile bu sahadaki bir kâşif, ancak yüksek bir şöhreti haiz olup iktısaden sağlam olan bir san'at evinin sinesinde inkişaf edebilir. Onun şerefini mevkii, mesai ve inkişaf kabiliyetleri de san'at evine yeni nesiller celb ve cezbeder. Sergiyi hakkile görmek ve onun hak kında tam bir fikir edinmek için bir çok günler feda etmek lâzımdır. Çünkü sergi o kadar zengindir. Fransızlann ipek ku maşlar dokuyan tezgâhlarını, kıymettar dantelâlannı gözünüz önünde meydana çıkarmakla uğraşan Britanya kadınlannı, Macarların yerli san'atlarını teşkil eden işlemeli bluz ve elbiselerini ve zarif kunduralarını, Polonyalılarm kakma işlerini, Japonların kiono ve hasır işlerini, Yu nanlıların hah tezgâhlan faaliyetini, Bulgarlann hah tezgâhlarile elişlerini, Ru menlerin kürkçülüğe dair olan hünerlerini, Danimarkalıların gümüş işlerini, Holandanm dericiliğe ve mücellidlige aid eserlerini, Norveçhlerin eski san'atını, Yugoslavyanın faaliyette olan hali tezgâh larile kuyumculuk san'atını, Çekoslovakyanın, beş dakika zarfında ve gözünüzün önünde, ekmek ve saire imal eden son sis Sancak nedir ? Hatay nedir ? İBaşmakaleden devam} dan yapılmış bir harta üzerinde de böylece tesbit edilmişti. Onlar Sancak derken kelimeden kendileri de, biz de Bayır ve Bucak nahiyelerini de ihtiva eden bölgeyi anlıyorduk. Hal böyle iken Ankara müzakerelerinin sonlanna doğru, tabiî bizim hiç haberimiz olmaksızın, Fransızlar bir elçabukluğu yaparak nahiyeleri Sancaktan ayırmışlar ve onları eskisi gibi gene Lâzkiyeye bağlamışlar. Anlaşılan Franklen Buyyon Hatay bölgesindeki ırkî ve millî Türk haklarmı tanımadan işin içinden çıkılamıyacağını anladıktan sonra Fransızlar Sancak için bize (hususî bir rejım) tanımadan önce Bayır, Bucak ve Hazne nahiyelerini Sancaktan ayırmışlardır. Tarihleri tetkık olununca bu elçabukluğu bütün an'anesile görülür. Biz hâdisenin içyüzünde böyle oyunlar oynanmış olduğunu ancak on altı yıl sonra Fransız teklifile Milletler Cemiyetine gittikten sonra gördük. O zamana kadarsa iş çok sarp safhalar geçirmişti. Hele işin prensipi hallolunsun da nahiyeleri sonra düşünürüz dedik. Böylelikle Fransızlarm gayrisamimî bir elçabukluklarına ilâveten biz de muzır bir yarım tedbire muvafakat etmiş bulunuyorduk. Elçabukluğu onlara marifet göstermekle muvaffakiyet kazanılır malihulyasını vermiş, yarım tedbir de şüphesiz vaziyetin şüpheli bir mahiyet içinde kalmasma yardım etmiştir. Öyle ki Hatay meselesi şu veya bu suretle hallolunurken halklannın hemen hemen hepsi denilecek kadar büyük çokluğu Türk olan Bayır, Bucak ve Hazne nahiyeleri ayni meselenin hallolunmamış bir parçası halinde muallâkta sııitıp kalacak gibi görünüyor. Paris 1878 senesinde yani bundan 70 sene evvel Pariste ilk bisiklet Paris Yunan Prensesi Öjeni Leh Prensi Donmik Rodzivil ile evlenmiş yarışı yapılmıştı. Yukarıki resimde bu vesile ile tertib olunan bir merasimde tir. Resmimiz genc evlileri nikâhdan o zamanm bisiklet şampıyonlarını o zamanki bisikletlerile bir arada görüsonra kiliseden çıkarken gösteriyor. yorsunuz. Sergide teşhir edilen elişlerinden bir nümune tem fınnlarını ve en nihayet Almanyanın her sahada olan san'at zenginlığini gör dükçe, biz Türklerin bu gibi propagan da yerlerinden fersahlarca uzak kalma mıza hayret etmekle beraber yüreğim, sızhyor. İktısadî hayat mütemadi bir tekâ müldedir. Bu tekâmül hiçbir zaman, son senelerde olduğu gibi o kadar süratli ve o kadar karmakarışık olmamıştır. Bu, kıt'adan kıt'aya, memleketten memlekete, istihsal ve ticaret sahalarında vuku buian cidaller için geniş bir harb meydanıdır. Beynelmilel büyük panayırlar, bu saha ların aldıkları genişlik vasıtasıle, onlann şınaî ve ticarî binlerce ziyaretçileri ve mubayaacıları vasıtasile, bu tekâmiilü takdir etmek için senede bir veya iki defa biricik amelî çareyi istihsal ettirirler. Bu sahalar müstakbel iktısadın yeni yollarını tenvir eden fenerler gibidir. Beynelmilel panayırlar, bir memleke tin diğer memlekete karşı muhasım ve rabb müesseseleri değıl, fakat bilâkis elzem olan tertıbatı elinden geldıği kadar vücude getiren ve beynelmilel iktısadî müna sebetleri yüksek mevkie çıkaran ve ıslah etmek için de piştar gibi duran müşterek teşekküllerdir. Beynelmilel panayırların bu kavrayış rolü, gitgide, büyük Avrupa panayırlarınm emirleri, ve panayırların bulunduğu memleketlerin hükumetleri tarafından taksim edilmiştir. Bu panayırların hepsi, beynelmilel ticaret âleminde maalesef pek çok olan şiddetli maniaları hafifletmek, elverişli nakliyat tarifeleri vasıtasile, panayırlarda teşhir edilecek olan eşyanın sevkini kolaylaştırmak maksadile, pratik şahsî teşebbüsler intizammı elde etmek için tayin edilmiştir. Hulâsa, iktısadî gerginlik zamanmda beynelmilel panayırlar, sulhperver kaleler ve yeni yolları aydınlatan deniz fenerleri gibidir. Berlin M. Hıtler'ın geçenlerde Dessan şehrini zıyaretmde şu tuhaf Londra Kral Jorj St. James sara manzara görülmüştür: Alman Başvekilinin otomobile bineceği sırada (bilinmez niçin ?) yüksek sesle ağlıyan bir çocuk nazarı dikkatini celbetmiş yındaki resmi kabule gidivor. ve Polis Müdürü Hinmler küçük kızı Hitler'in yanma getirmiştir. Yukarıki fotoğraf Alman Başvekılini ağlıyan çocuğu teselliye uğraşırken almmıştır. z. Fransızlarm Ankara müzakerelerindeki Sancağmda Bayır, Bucak ve Hazne nahiyeleri dahildi. Bizim Hatay tabirimiz İskenderun, Antakya ve havalisinin bütün Türk bölgesini camidir. Gümrükten mal kaçırır gibi Ankara muahedesinin imzasmdan birkaç gün, belki birkaç saat evvel nahiyelerin mülkî taksimat itibarile Sancaktan ayrılmaları onlan Hatay Türk Berlin Almanya turuna iştirak bölgesi haricine çıkaramaz elbet. Hiçbir eden tayyareler meraklı mekteb ço yarım tedbirle malul olmaksızın ciddî ve cuklarının dikkatli muayenelerinden samimî iş görülmek istenilirse hakikatin kurtulamamıstır. bundan ibaret oldugunu ve olacağını teslim etmek biricik çaredir. Yoksa mesele bir taraftan hallolunmuş sayılırken diğcr taraftan hallolunmamış kalır. Bundansa Berlin Frankistler menfaatine Avrupanın her tarafında müteaddid elbette iki tarafın münasebetleri müteessir konserler vermiş olan meşhur piyanist Miguel Vleta vefat etmiştir. olmaktan kurtulamaz. Aramızda pürüz bırakmıyan hal şekilIerine varmak istiyor muyuz? O halde iki tarafça da ciddî, samimî olmaklığımız, yarım tedbirlere asla yer vermemekliğimiz lâzımdır. Bu lüzumu Fransanın olduğu kadar Türkiyenin de gözü önüne koyuyoruz. ( Büyük bir tayyare gemisinin ilk tecrübeleri J YUNUS NAD1 Amerikada bir casusluk davası Nevyork 4 Büyük federal jüri heyeti casusluk meselesi dolayısile şahidlik edecek olan Alman gemilerinin iki kap tanı için kefalet olarak 2600 dolar iste mektedir. Şahidler Kemnitz vapurunn kaptanı Heinrih Lorenz'le Hindenburg vapurunun kaptanı Franz Frisky'dir. Bir çok harb gemilerinin inşa edilmek te olduğu Batlmaine tezgâhlarının ressaLondra Yeni inı td len Ark Royal admdaki tayyare gemisi ilk tec mı Kristian Danielson için de on bin dorübelerine başlamıştır. Modern askerî tekniğm bütün şeraitmi cami bulu arlık kefalet istemektedir. Danielson'un Almanyada birçok emlâki vardır. nan bu yeni tayyare gemisi 3 milyon 200 bin İngiliz lirasına malolmuştur. Paris Irvıng Moon, bir Amerikalı evanjelıst vâızleri esnasında mürüdlerine daha fazla nüfuz edebilmek için garib bir usule başvurmuştur. Bu zat, elbisesinin altından bir takım teller geçirerek parmaklarınm ucuna kadar getırmekte ve arkasmdan verilen kuvvetli bir cereyanla yukarıda gördüğünüz hakikaten müessir manzarayı irae etmektedır. Nevyork Morga Park askerî mekteb talebesinin Amerikanın büyük radyo merkezlerinden birini ziyareti münasebetile, radyo şirketinin dan* sözleri zıyaretcıler şerefine askerî danslar oynamışlardır. Mamafih yukarıdaki resimde kızların dansma dayanamayıp müstakbel zabıtlerin de iştirafe" ettikleri anlaşılıyor.

Bu sayıdan diğer sayfalar: