11 Eylül 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

11 Eylül 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HABER — — Aksam Postası. sın € Sinema tekerrür- Haydut çetesini idare eden | Erkek yerine bir kadın çıktı Kim olduğu biliniyor, fakat bir | türlü ele geçirilemiyeor (Paris hususi muhabirimizin mek.) mühim bir işi vardı: Fakat, asansö: 1 Fransızlar nezaketi bir türlü elden akmazlar vesselâm.. Dara düşümüş bir kadın gördülermi muhakkak onun yar- Sima koşarlar, (Hattâ polis hafiyeleri ile tam iş ortasmda , iki elleri kanda “isa, her şeyi oyüzüstü bırakarak idin yardrmma giderler. Fransanın Yüksek apartmanlarında kullanılan asan- Sörlerin O hemen hepsi bozuktur, İkide birde bozulan © ve taşıdıkları adamları Yarı yolda bırakanlarına da çok râstla Mir, İşte bu iki hakikat, Fransız emni Yeti umumiyesinin birkaç mer Son zamanlarda, tasavvur edil! ar müteessir etmiştir. Başından hadise geçen Saçları safi altın renginde, gözleri ko- Yu mavi, hele gülümsemesi en katı yü- sekli etkekleri bile büyüliyecek kuvvet- tedir. Vin unu , iyecek madamın Kadıncağız böyle bir asansöre » Fakat üçüncü katla dördüncü a Arasında asansörün birdenbire dur - Masiyle © karşılaşmıştır. Kadın çok sıkışık bir vaziyetteydi. abâhm olmasma bir şey kalmamıştı . Bu apartmandan bir an evvel çıkarak Ye kocası uyanmadan evine dönmek mec. üriyetinde idi. Asansörün, böyle bir zamanda bo- #ulmas; da düşünülecek'olursa işin fe- ©aati anlaşılır. Hele kocası kendisinin bir hasta ârkadaşı ziyaret ettiği marta- ça kolay kolay inanmıyacak yaratılış- ta olduğu da hesaba katılırsa... Polis hafiyeleri asansör parmaklıkla- ndan yukarıya asansörde kapalı kal- MŞ kadına bakarlarken bütün samimi Yetleriyie Senilerdi e “hiç şüphesiz!,, diyerek gülüm Hafiyelerin bu apartmanda insanlar büyüdükçe Burun, dudak ve kulaklar da BİM E aa Vaşingtonlu bir Antropoloji âlimi, Yaş ilerledikçe insanların bazı uzuvla- mn hacmi olduğu gibi kalmakla bera- *, meselâ burunlarn daha genişledi- İini ve uzadığını, ağzın daha yayıldı 1 ve kulakların büyüdüğünü iddia Stmektedir, Umumiyetle burnun şekli ekseriyet- Wsanm yaşadığı muhitin o iklimine Böre tebeddül etmektedir. Meksikada 21 kırmızı derili kabilelerin sıcak $a- larda burunları basık ve dağlık mın» Yakada burunları dardır... Burunlarn #klinde esaslı bir âmil olan iklim, irk- ar Arasındaki farkı tayine yarayan bu #ATİR çıkıntıları türlü biçime o sokmuş- İ ireyi polis kiralamış ve orada saatlerden» vap verdi : yeniden harekete getirebileceği muhak kak olan kapıcıyı çağırmak için, kendi ühim işlerini birkaç dakika ihmaj et- mekte bir zarar görmediler Polis hafiyeleri bu apartmanın en üst katında beynelmilel bir haydut çete sinin €le başısının oturduğunu (tesbit etmişler ve onu sıkıştırmış olduklarına da emin uyorlardı. Çete reisinin bu dairede olduğunu İ emniyet müdürlüğüne gelen bir mektup- Haydudun işgal et hin bitişiğindeki da» tan anlamışlardı. mekte olduğu dair beri bir hafiye dinlemişti. bekliyerek komşusunu Kadın asansörle yarı yolda kalma- dan az evvel bu odadaki hafiye, polis müdü tine telefon ederek ; — Şimdi geldi. Onu yakalamanın tam zamanıdır. Burada tek başına bulu or, Kapıyı içeri girdikten sonra ki itlediğini işittim. Şimdide (dairenin içinde dolaştığını du Baş müfettiş bu telefona şi — Çek iyi! Şimdi beni dinle, pen- cereden kaçması ihtimali var me — Evet, pencerenin kenarında geniş bir çıkma var. Buraya çıkarsa bitişik apartmanın odamma atlıyabilir. — Apartmanda olduğun yerde kal ve gözünü pencereden ayırma oradan katiyen ayrılacak değilsin. Diğer bütün kaçılabilecek yerleri biz muhafaza altı- na âlırız. Eğer pencereye turmanmağa kalkıştrsa hemen tabancana davranarak ateş edersin!.. Bu konuşmadan birkaç dakika 86: ra bir polis müfrezesi apartmanın bul sokağa yetişti duğu ve sessizce O Gİ varı muhasara altına aldı. İçlerinden ba- 2151 kapıcıyı uyandırarak apartmana gir- di bazıları da arkadaki avluyu işgal et tiler. Böylece kimsenin buradan kaç - masma imkân kalmadığma emin olmuş- lardı. Anlaşıldığına göre çete reisinin çok keskin kulakları varmış ki kapıcınn haydut pencereden dışarıya bakarken sokakta uyandırıldığını işitmiş; yabut bir takım gölgeleri göretek mış. Her ne ise, bitişik dairedeki polis ba fiyesi, baydudun kapısının açıldığını koridorda hafif bir takım ayak &esleri işitti. Şimdi ne yapacaktı? aldığı emir pencere çıkıntısını gözetlemekti. Eğer koridora çıkacak olsaydı, haydut belki de daireye döner ve pencereden atlardı; iyisi mi burada beklemeli. kuşkulan- İşte tam bu sıradaydı ki, yarı yolda| kalan asansörü kapıcı işletmiye muvaf- fak olmuştu. Madam kendisine büytük bir yardımda bulunan hafiyelere teşekkür etti; binadan çıkarak bir taksi otomobili çağırdı ve içine atladığı gibi çekip gitti Kapıcı asansörün durmasının sebep- lerini izaha kalkıştığı bir sırada hafiye- ler kaybedecek vakitleri bulunmadığını düşünerek en üst kata koştular. Orada haydudu bulamayınca, nöbet beklemekte olan hafiye şaşırdı. Bu şaşkınlık hep bir- likte haydudun apartmanma © girilince| büsbütün arttı, Orada asansörde kalmış olan kadr. nın resmini buldular, Bundan başka ele geçirilen , kadın elbiseleri ve saire bu beynelmilel çeteyi bir erkek değil, bir kadının idare ettiği hakikatini ortaya çıkardı. Kadının kim olduğunu Fransız po-| lisi biliyor. | Bu kadın şimdiye kadar| yüzlerce takma ad kullanmış ve bütün Avrupa dillerini ana lisanı gibi konuşan birisidir. Ceplerinde Obütün mühim memleketlerin pasaportları vardır. Ba- zan deniz ressamı kılığma girerek va kitlerini sahillerde geçiri tesi efradı) da balıkçı kıyafeti ile Manş denizinde ve Şimal sularında dolaşıp dururlar. / | Şanzelizdeki Yüks apartmandan kaç-| tığı gündenberi polis birkaç defa onu ele geçirir gibi olmuş; fakat, gene kaçırmış) ve hâlâ da yakalanamamıştır, den ibarettir ! Eski filmler fazeleniyor karih tekerrürden İbnret olduğu gibi sinema da tekerrürden ibarettir! Amerikan sinema şirketleri mevzu kıt- lığında yeni senaryolar için para sar- fetmektense iden yapılmış ve mw vaffax olmuş filmlerin mevzularını u- fak tefek tadilâtla tekrar kullanmağa koyulmuş bulunuyorlar. Bu şekilde 0- tuz film Holivudda yapılmaağ başlan- mıştır. Bunlarda nbir kaçını sayalım: Daglas Ferbanks'ın 1924 de yaptığı ve en meşhur eserlerinden biri olan “Zoro'nun işareti,, bu sefer operet tar» zında olarak çevrilmektedir. Başrol Lavrens Tibet'e verilmiştir. “Operadaki hayalet,, tekrar filme * alınıyor. 1925 de Lon Şaneyin yaptı- ğı rol şimdi Boris Karlof dadır. “Allahın bahçesi,, 1927 de Alis Ter- ri ve İvan Petroviç tarafırdan oynan- mıştı. 1986 da Marlen Ditrih ile Şarl Buaye tarafından temsil ediliyor. “Boğan el,, 1916 da meşhur Perl Vayt tarafından temsil edilmişti. Yes ni filmde Tom Miks'in kızı Rut Miks allı zengin kız, 1918 de Meri Pikfordun en meşhur eseriydi. Bu s€- fer Şirley Tampl aynı rolü yapiyor. Dokuz sene evvel çevrilen “Güzel hareket, Ronald Kolmanın en güzel eserlerinden biridir. Bu sefer aynı mevzuu Gari Koper oynamaktadır. Emil Yanings'in meşhur eserlerin- den “Koradis,, 1926 da çevrilmişti. On sene sonra aynı mevzuda başrol Va las Beriye verilerek filme alınmakta. dır, “Ramona,, yı 1928 de Dolores del Riyo ile Varner Bakster oynamışlardı. Aynı mevzu Loretta ile Con Bols ta- rafından temsil edilmektedir. Şimdiye kadar belki ou defa filme alınan “Kamelyalı kadır. bu sefer Greta Garbo ile Rober Taylor tarafın- dan oynanılan bir filme mevzü ver- miştir, Lilian Harvey son filminde böyle tomamile değişmiş görünüyor iN vi Una Merkel evinin bah:esinde | Çocuk artistler Çocuk artistler arasırda şimdiki halde en çok kazananı küçük Sirley Tamp”'dir, Bu sevimli çocuk haftada beş Kin dolar almaktadır. Ceki Kuper ise haftada 1300 dolar ücret âlıyotdu. küçük nâterler e. Amerikan yıldızı Nansi Karol ana- sının yedinci çocuğu olan bir kadının yedinci çocuğudur, Büyük annesi de annesinin yedinci çocuğu imiş! | O Duglas Fairbanks 53, oğlu küçük Duglas ise 26 yaşlarındadır. Yı X. Kanadalı beşiz çocukların ailesile mukavele yapan Foks şirketi beş kar- deşe on sekiz yaşma kadar her sene bir film yaptırmak kararındadır. Ço- cukların herbiri on sekiz yaşına bastık- ları zaman bu sayede birer milyoner olacaklardır. derek “Sır,, isimli bir film çevirdikten sonra tekrar Amerikaya dönecektir. Filmin mevzuu Jozef Kesselin bir ese- rinden alınmıstır. Af “Normandi., vapuru ile gitmiş olan Marlen Ditrih transantlântiğin Nevyorktan hareketi | bir sâat gecikmiştir. İmzasını elde et | mek İstiyen meraklılardan | şaltmak bu kadar sürmüştür. e Anna Bella Londrada yeni bir fi? daha başlamıştır. Bu film ingilizce Fransaya yüzünden vapuru bo me Joan Kravford ile Rober Taylor tavla oynuyorlar 2 Şarl Buaye bugünlerde Parise gi! Istanbulun en çok satılan has kiki akşam gazetesidir. Ilânla - rmı HABER'e verenler kâr e - derler, A

Bu sayıdan diğer sayfalar: