21 Mart 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10

21 Mart 1938 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kuşlar neden göç ederler ? Göçşç sıraaında kuşlara klavuzluk eden var midir ? Kırlangıçların göç edişi Hayvanlarda göç denildi mi, hemen tkla kuş'ar gelir. Halbuki göç eden yalnız kuşlar değildir. Balıklar, hattâ momoli hayvanlar bile mevsim mev . &im yerleri-i değiştirirler. Biz, bunla. rm yer değiştirme durumlarını, sıra- Biylo, türlü zamanlarda göreceğiz. Bugün, ilkönce kuşların göç işini e. Je alalım; kış mevsimi yaklaştı mı, gü- zel kuşların bir kısmı memleketimiz - den sıcak memleketleredoğru yol alır- Jar, Tarihin türlü çağlarında kuşla . yim göç etmeleri hakkında âarştırma. Iat yapılmış ve bunların takip ettikle- ri yollar ve sistemler hakkında esaslı bilgiler elde edilmiştir, Leyleklerin göçü Göç oden kuşar şunlardır: Yabani kazlar, leylekler, 'Turna ve kırlangıclar. Bunular ya kafile halinde, yahut Çift çift çiderler. Bunlardan kimisi gündüz, kimisi de sade geceleri yol a. hrlar. Türlü cins kuşların mevsimlere göre hareket ettikleri cihetler — göyle tesbit edilmiştir: 1 — Avrupa ve Asyanm güney ta- raflarımdan hareket ederek Senegale giderler. 2 — Avrupa ve Asyanm kuzeyinden bareket ederek Amerika ve Madagas- kara giderler, 8 — Sibiryanım kuzeyinden hareket ederek Çin ve Hindi.tana giderler. 4 — Muhtelif kollardan güney A - Büerikaya ziderler. Bu gidişin dönüşü de ayni şekilde o. lur. Göç esnasımnda kuşlara kılavuzluk e. den var mıdır? Bu, henüz keşfedilme- miştir. Yalnız bazı âlimler bunu ar. zın bir cazibesi olarak — tanımışlardır. Bazı kirnseler kuşların göç edişini da- ha mutedil bir iklim ve bol gıda bul- mak maksadiyle yaptıklarını zanne - derler. Fakat en ziyade akla yakın ge. Jen esas gudur: kuşlar yuva kurup yumurtladıktan ve yavru çıkardıktan Gonra oradan uzaklaşmak arzusunu duyarlar ve bahar gelince de tekrar yuvalarına dönmek hissine kapılırlar. İşte kuş'arın göçü budur. Bu yağıyı tabibat bilgisi dosyasına koyunus. Balıkçıl, * Türklyenin kıyıları SAMSUN Şehrin tarıhi durumu; ekonomi ve turizim ilerlemeleri Türk yurdunun ve Türk ulusunun erginliğe kavuşması için Atatürk'ün ilk adımını attığı ili hepiniz bilirsiniz: Samsun, 19 Mayıs 10919 da Atatürk Samsuna ayak betı. Bu ayak basma Türk yur. dunun erkinliğe kavuşması demekti Bu gün biz, butarihi şehri göreceğiz. Şehirin larih durumu Samsun limanı Türkiyenin en de- ğerli ticaret limaalarından ve Karade- nizin en mühim iskelelerinden biridir. Samsun şehri limanın batı sahilin. de ve basık bir çıkıntı üzerinde ku . rulmuştur. Samsun limanı çok sığ ve açık olduğundan büyük vapurlar ya- n 800-1000, kışım da 1500 metre ka. dar uzakta demirlemek mecburiyetin- dedirler. Liman en ziyade (Yıldız ka- rayel, povraz) rüzelrlarıma karşı ol. n « z £ BFU Bamsundan üç güzel göri duğundan fırtınalı havalarda vapurlar gok güçlük çekerler ve bazı defa da limani terketmek sorunda kalırlar, Bsonomi dutumu Samsun, denizden - içerilere doğru (9876) kilomere murabba) bir - yeri kaplıyan (Bafra , Çarşamba - Terme . Kavak - Lâdik - Havza » Vezirköprü) kazalariyle, Amasya, Tokad, Çorum, Sıvas vilâyetlerinin yegâne ticaret is. kelesidir. Burası ayni samanda demir. yollarıyla da çevrilmiş bulunmaktadır. Samsun iskelesinde yabancı mem - leketlere ve Türkiye içersindeki Hlere gönderilen muhtelif eşya, yiyecek ve salrenin yekünu yılda 120.140 bin ton tutmaktadır. Şöyle, Oatlarmı bir hesab edecek o- lursak Üc mi'yon beş vüz bin lira ka- dardır. Samsun; tütün. hububat, bak- Uyat, yağlı maddeler, hayvan, yumur. ta ve saire de yetşitirir ve satar. Bilhassa Samsun ve Bafra tarafla . rında yetişen tütünler, dünyanın en güzel ve ev iyi tütün'eridir. İt içersinde tuğla, kiremit, ke - reste, tütün ve sigara fabrikalarile on kadar un fabrikası vardır. Yeşilirmak ağzından ve denizder yılda 400 - 500 bin kilo balık çıkarıl- maktadır. Turizm batımından Samsun turizm bakımından da çok zengindir. Burada birçok kaplıcalar mevcuttur. Bu ılicaların suları, roma . tizma, bağırsak, böbrek ve cild hasta. Uklarma çok sağlık vericidir. Samsu. mnun bes kileometre wünevinde ve Car- şamba hattı Üzerinde büyük bir de plâJ vardır. Temel'in kamp anıları: 1 Bol hava, oyun ve eğlence Temel, kamp nedir bilmiyordu; ama, güzel bir yerde, çocukların hep-bir. arada toplanarak eğleneceklerini, tatlı bir hayat geçieceklerini d J Cüi Yeni ders ylı baştıyor. Temel sevinç. le sınıfa girdi. “Gün aydın arkadağ- lar, diye hepsini selâmlarken etrafına bakındı. Bütün arkadaşları Temele gün aydın derken şaşkın şaşkın yüzü- ne bakıyorlardı. Temel arkadaşların - daki bu gşaşkınlığın nereden geldiğini anlamakta gecikmedi, Ve hemen söze başladı: — Ne 0? Yüzüme şaşkın şaşkm bakıyorsunuz: Ha! anladım. , beni & peyce gelişmiş, adetâ şişmanlamtış gö. rüyorsunuz. Yüzümde taze bir pembe- Uk, bakışlarımda canlılık var — değil mi, dahası... dahası... Bu İş nesil oldu diye şaşıyor- sanız, sizi meraktan kurtarayım. Böy. le şen ve gürbüz oluşumun sebebleri- n anlamak mi İstiyorsunuz, öyleyse dirtevint Smavlar henür bitmişti. Cüzel kir yaz sabahı yine erkenden yatağımdan fırlamış, evimizin arka bahçesinde ge- | y rd 3 d rın çiçekten çiçeğe atlıyarak bal top. layışlarını seyrediyordum. Bir köşede “Karsabş” iri kafasını sağa, sola sal. lyarak biş kemik parçasını kemirme- ğe çalışıyor, kedim “Kartopu” da a- ğacın birisini bırakıp ötekine tırma nıyordu, Ne tatlı bir sabah, ne güzel bir ha- va... Tabiat sevinç içinde.. Bir aralık kapının çalındığını duydum. Annem kapıyı açtı. Gazeteci her gün aldığı. mız gazeteyi bıraktı; gitti. Oyuna dalmıştım. Tek 'başıma oy nuyordum. Doğrusu ya. arkadansızlık fena şey... Şimdi bir oyun arkadaşım olsaydı. onunla beraber, acık havada gezseydik, oynasavdık, eğlensevdik daha çok tatlı, çok zevkli bir şev ola- eattı. Amma, yok... Arkadaşı nerede bulmalr? İ Fstat evimle nek mükemmel —pek | süslü bir gey oluyordu Görmeliydinle | Uç katlı bir yuva... Etrafı güzel bir çi- | anlıyordu Dü SOT AYA ; küçücük evimle, etrafındaki bahçe ile uğraşırken babamın sesini duydum. Beni çağırıyordu. Arka bahçeden ön bahçeye geçmek, sonra eve gitmek mümkün olacaktı. Koşa koşa ön bah- ceye, oradan da babamın yanma git- tim, Elindek! gazeteyi bana doğrü uza. tan babam gülüyordu: “— Haydi ba. kalım, yine işin oldu. Yalnız kalmak- tan, arkadaşsızlıktan kurtuldun...,, Benl yalnralrktan, arlendasarzirirtan kurtaracak şev ne olabilirdi? Belki, habam saka ediyordu, yahud . evimize bir konuk velivordu. cocudu vardı. O- munla beraber ovnuvacak. eğlenecek - tik. Babamım uzattığı gazeteyi aldım. ©, benim görebilmem icin sekiz. on sa- İ tırlık bir yazınm etrafınt krrmizi bn. lemle eizmir 'Tabil göz'erim evve'l o vazılara Miçti. Az kalsın, sevincimden sıçrama”a. ziyordum, kelebeklerin uçuşunu, arıla. | çek bahçesile çevrilmişti. Ben böyle | zıplayıp koğmağa başlıyacaktım. Bü, Yakın yurt tetkikleri: 10 Askerlik Askeri müze eserlerinden Evvelki hafta, Topkapı saray mü34 sini görmüştük. Bugün de yine mütt” lerin bulunduğu semtte ve Topkapı $ ray müzesi karşısında bulunan askt” ri müzeyi göreceğiz. Askeri müze, Bizans devrinden K” lan Sent iren kilisesi binasındadI”! Bu bins ötedenberi silâhların saklâf” masmna ayrilmışken meşrutiyet gab edildikten sonra Mümtaz paşanın YAY drmiyle çok değerli bir askerlik nü" r — haline konmuş ve yeniçeri kıy# fethanesi de buraya eklenmiştir. kilise dördüncü yüz yıldır büyük KOf tantin tarafından - yaptırılmış, ft u sonraları yanmıştır. Yanan kilisei Imparator Jüstinyea yeniden inşa bt tirmiştir. Kilise, sekizinci asırda bir zelsele” den yıkılmış ve İmparator Leon tari” fından tamir ettirilmiştir. Bina mut tatil biçimindedir. Kubbenin etrafın 1 daki kemerlerin üzerinde çok güfü mozalkler vardır. Müzenin icinde okuma evi ve bir de sinema bulunu ” yor İcersinde eski devirlerde yen'rte vt askerlerinin ve eski halkın giydi''0” vi elbiseler vardır. Bu elbiseler tahtf dan adamlara givdirilmiştir. Ask€ mllze görillecek en güzel eserlerle dol bir yerdir. GArmiyenler mubakkak Adin eermelidirler, ——0 bammn işaret ettiği yende gunlar yaft” lıydı: Kültür direktörlüğü ilkokul çocuk * larının tatil aylarında iyi vakit gbî*" meleri için din türlü yerlerine, Ç kampları açacaktır. Kamplara g.'n“'_ çocukların yazılması işine başlanım!? tır. Bu ük çocuk kamplarının çok _'İ' lenceli olmasma önem verilmektedi”: Babam nekadar çok sevindiğ göz'erimden anlaeştı. Benim kamtl filân aklım ermiyordu. Ama, güzel b'; yerde istiyen çocukların toplanar* eğleneceklerini, tatlı bir hayat geçirer ceklerini anlıyordum. Babam, bana kısaca kampın te ğe mek o'duğunu anlattı. Bütün arkadti” larımın açık havada, sabahtan ıl; ma kadar eğleneceklerini ve hep arada gezip koşacaklarınt düşündü”” Ben de onların arasma katılmak gtt dim. Babamım yüzüne yalvarır lwl bakmış olacağım ki: “.— Haydi Üzülme, bugün bahett” «üzel rüzel oyna, varm sabah genti” le beraber okula mider, senin de KaT pa #irmek, kamp havatı yaramak * teditini söyleriz, Sen de yazılıram b arkadaşlarınla beraber, kampa gidef * sin.,, n O gün sevinelme son yoktu. Akrtf bir türlü olmuyordu. Det'ta'ar ga$ Kibi ge'iverda. Günlüm, bakherın " | Tattıktariyle kafamda - canlandırdi! kampın özlemini çekmekle geçti. â — Devam edecek * —

Bu sayıdan diğer sayfalar: