5 Ekim 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

5 Ekim 1934 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hülâsa IMarthe Richard tayyareci sefatile va- tanıma hizmet etmek için çırpınıyor fa- kat bunu Zozo İsminde bir arkadaşı ca- sus zannediyor. Marthe başından ilk ge- en macerayı anlatırken casusluk töhme- ti alında ilk defa kalmadığını söylüyor ve harbin ilk senelerinde tayyaresini bul- mak için trenle £ Crotoy'a gitmek üzere yola çıktığını anlatıyor.) .. Crotoy bomboş!... Sanki bir- denbi:e ölüm kanat germiş! San- ki yaz sıcağı, hayattakileri, yak- mış, kavurmuş, toz haline getir- miş ve eritmiş. Bu bomboş ve bü- yük sahada hiç bir şey kımıldamı. yor, hiç bir kimse soluk (almıyor. Duruyorum ve haykırıyorum. hayet uzakta bir gölgenin kımılda- dığını o görüyorum. Bu bir pilottu. Eski bir makinistti. Hiç şüphesiz biraz sonra harp için uçacaktı. Kuduruyorum. — Marthe dedi, hiç bir zaman özüme bu kadar güzel görünme- miştin! Kocam seferber edilmişti. Halbu- ki o henüz değildi. e Gözlerinden bodbin düşüncelerinin mânâsını o- kudum ve omuzlarımı silktim. O. nun nazarında kadınlar ne işe ya- rarlardı? Hiç şüphesiz... İsyanım kabarmıştı. Erkek denilen bu deli- ler ölüm peşleri sıra geldiği zaman bile aşkı düşünübiliyorlardı demek! Ben bir tek gayeye tevec- cüh etmiştim. Asker olmak. Aşk? hayır! cidden hayır! O zaman aş- kın bir gün, çok yakın bir zaman- Aa vatanıma hizmet edeceğini birçok askerleri, sivilleri, (o babriyelileri kurtarmak için bana yardım edece- ğini, bana faydah olacağını düşü- nememiştim. İrademin beni, hiç farkında olmaksızın, kadın kudre- timin, erkekler üzerinde bir rol oy- tamağa sürüklediğini bilmiyor. dum. — Orada haber aldım ki hususi bir müsaade olmadan tayyaremi al mama imkân yoktur. Ve bu müsa- adeyi almak ta uzun zamana müte- vakkıftır. Onun için yalnız otomo- bilimle iktifa etmeğe mecbur kal. dım. Fakat heyhat bütün benzin- ler müsadere edilmişti. Orada bu- lunan Gaston Caudron uğraştı, di- dindi, ve 50 kilometre yapabilecek kadar bir benzin tedarik etti. Gene bir defa daha (tesadüfün eline kalmıştım. Talisizlik! Pi- eguigny'de bir pan oldu. Ve kal- dım. Bir garaj arayordum. İlk bul- duğum garaj bomboştu. Bağırdım. Kapınm üstündeki zili çaldımi. Hiç kimse cevap vermiyordu. Karşıki evden bir kadın yavaşça pancur- ları açtı. Ustabaşı mı? madam dedi. Köylü kadının nazarları süpheli bir tarzda beni süzüyordu. Bu saat, tenezzühe çıkmış bir kimsenin sa- ati değildi. Uzun bir sükütten sonra: — Harbe gitti! diye cevap ver- Sonra hiç © gülümsemeden beni süzmeğe devam etit. Yazlık elbi- sem, çiçekli şapkam, ve bir şehir için hiç te fevkalâde olmayan 2e- rafetim, onun için gayri tabii gö- rünmeli idi. Hiç bir zaman yanım. dan ayrılmayan köpeğim & Mino düşüncemi anlamış gibi idi. Çün- kü ona karşı şiddetle havlamağa başlamıştı. Biraz daha öteki bir garajda bir kadından şu cevabı aldım: — Burada kimse yok! Kocamı se- pıları açılmıştı. Bir şü, e düşen köylüler beni a Pan yapan otomobilimin kapak- larını açtım. Belki benzin bitmişti. Filhakika benzin deposu aşağı yu- karı kupkuru idi. Fakat Picguigny köyünde bir damla benzin yoktu. Kalan benzinler ise asktrler tara- fından müsadere olunmuştu. Her ne bahasına (olursa olsun benzin bulmam lâzımdı. Amiens'deki pilotlardan ödünç almağı düşündüm. Bunlar öyle hiz- ki arkadaşlardan esirge- nemezdi. Fakat oraya gilmek için bir va- sıta bulmak lâzımdı. Bir çiftlik bul. dum. Çiftlik sahibi hayli pazarlık- tan ve münakaşadan sonra niha- yet kazanacağı para karşısında bi- Tercüme eden: M. F. Halk üşüşmüş: Bu bir casustur, bu |. bir casustur diye haykırışıyordu raz yumuşadı ve bana bir (osaman arabası vendi. beenii Yol taşlık ve bozuktu. o Ayakta durduğumdan (o müvazenemi bul- mak için hayli sıkıntı çekiyordum. | Mütemadiyen sallandığımdan a- rabanm iki tarafındaki yakalamıştım. | Askerler şimale doğru gidiyor. / lardı, onlara yol vermek için yo- | lon kenarındaki hendeğe sürtün- mek ve beklemek icap ediyordu. Tekerlekler, askerlerin bıraktıkları, yağlı kâğıtları, konserve kutuları- nı, eski paçavraları eziyordu. Ka- sabalarda bütün halk ayakta idi. | Herkes eşyalarını kurada beygirle- | rin çektiği arabalara veyahut ihti. | yar bir eşeğin sntına (o yüklemeğe | uğraşıyordu. Almanlar, Belçikayı istilâ ettikten sonra her tarafı eze- rek Marne'e doğru ilerlemeğe baş- lamışlardı. Herkes işini gücünü bırakıyor, ve benim saman arabasındaki vaziye- timi seyrediyordu. Hasta ve ihtiyar hayvan beni nihayet Amiens'e iki kilometre mesafedeki tayyare mey- danına kadar getirmeğe muvaffak oldu. Meydan bomboştu. Bir tay- yare yerde yatıyordu, yaklaştım... Madam Richard burada ne yapı- yorsunuz? deli misiniz? Üniforması altında gayet gibar görünen bir delikanlı bana elini u- zatmış şaşkın şaşkın yüzüme bakı- yordu. Amiens merkezi kumandanı olan yüzbaşı Jeannerc*'ya otomo- bilimin nasıl pan yaptığını anlat tım. O hâlâ hayertle saman ara - basma ve uyuklayan çiftçiyi süz- mekte devam ediyordu. Gülerek: — Bütün bu işler sizin başınıza gelir! dedi. Hadi buradan çabucak gidin. Ben bana verilen emir mu- cibince 15.000 litre benzini yakaca- ğum ve gideceğim. — Öyleyse, dedim, bana bir kaç teneke benzin verebilirsiniz, araba- mı tamir etmek için yanıma bir ma- kinist te katabilirsiniz. Uzakta de- ğilim: Picguigny'deyim! Yüzbaşı Jeanneros: — İmkân yok" diye cevap verdi. Bir kaç dakika sonra uçacağız. Ben zin ne kadar istiyorsanız alın, fa - kat acele edin. Makinisti vermeme imkân yoktur. Saman arabasının üzerine her bi- ri on İitrelik on tane kırmızı tene- ke yükledim ve tekrar geri döndüm. —emmmaı, Picguigny'ye | girip bir kaç evi geçlikten sonra “köpeğim acıacı ahvalamağa başladı. Hangi sebep- ten olduğunu bilmiyordum. Niha - yet uzakta bir kaç mütecesaisin pan yapan arabamı bıraktığım yerde toplandıklarını görünce (| vaziyeti anladım. Bu kalablık içinde bulu - nan iki jandarma mütemadiyen beş aşağı beş yukarı gidip geliyorlar - dı. İkisi de dinç ve tüvanâ idi. Ken- dilerine ancak yüz metre yaklaştı. ğım zaman bir sesler işttim. Yum - ruklarını benim (geldiğim tarafa doğru uzatıyorlar ve; — Bu casustur! Casustur, diye bağırıyorlardı. (Devamı var) M. Çaldaris Belgrat ve Bükreşe gidecek SOFYA, 4 (Milliyet) — Atinadan bil. diriliyor: — Başvekil — M. Çaldaris, ba ayın sonunu doğru Balgrada ve oradan da Bükreşe hareket edecektir. M. Çaldaris, n misakının genişletilmesini temin etmek makaadile © M.M. Tatarerko ile müzakerelerde bulunacaktır. Türkiye il unanistan, Arnavutluğun da biran ev. vel Balkan misakina girmesini < Perma ına gi ini arzu et Filibede yedi idam kararı . SOFYA, 4 (Milliyet) — Filibeden bil- diriliyor: Filibe divanı harbi, devleti müdafaa kamımunun 8 inci maddesi mu- sibince, dekuzuncu piyada bölüğünde ko. münist tubrikâti yapmakla suçlu olam lardan yedisini idama, otuz dokuzunu $ seneden 12 seneye kadar ağır ceza ile muhtelif para cezalarma mahküm eti tir, j m Zagrepte bir mahkümiyet BELGRAT, 4 (Milliyet) — — Devl “ müdafaa mahkemesi, Zağrep Sağ düriyeti binasına bomba koymakla suç, hu olan Kugle'i ebedi küreğe mahküm İMEMLEKETTE ei Diyarıbekir şehir işleri Su tesisatı ile kanalizasyon bitirildi, şimdi de sıra elektriğe geldi kazıkları | 5 Diyaribekir Diyarbekir, (Milliyet) — Diyarı: bekir belediyesi çok çalışmaktadır. Bun- dan birkaç kadar evvel belediye şehrin iki büyük ihtiyacına cevap vermiş, Ham- yüvat vu tesisatile kanalizasyon ıslahatını ikmal etmiştir. Uzun senelerdenberi Di- yarbektirin, sehhi vaziyetini bozan bu iki tehlikenin önüne geçmek suretile beledi- yenin yaptığı iş ve kazandığı muvaffakı- yet, cidden tirdire Hiyeeter. Belediye su tesisatı için (200) bin Yira ve kanalizasyon wslahatı için de (20,000) ira bir para sayfetmiştir. Diyarbekir be- lediyesi şimdi de Diyarbekirin, elektriği ile mezbaha ihtiyacı etrafında çahışmak- tadır. Memnuniyetle o haber aldığımıza göre bu iş te hemen hemen bitirilecek bir vaziyete gelmiştir. Şehirde ucuzluk Diyarbekir diğer yerlere nisbeten u- cuzdur, Buğdayın kilosu üç buçuk kuruş, arpa (60) para, nobet iki, pirinç on sekiz, kuru fasulye sekiz, sadeyağ elli beş, 20y- tnyağı elli; yerli tuzlu peynir yirmi beş, şeker kmk yedi, koyun eti yirmi, kuruş” tan ibarettir. Bu fiatler haftada iki defa kontrol edilerek fark hasıl olmuş ise be- lodiyece — değiştirilmektedir. Elanekler hergün kontrol edilmekte eksik veya be- lediyenin tayin ettiği unlardan gayri on- larin ekmek çıkaranlar hakında ceza tatbik etmektedir. Belediye dairesinin önünden dağ kaprsr. na kadar olan Diyarbekirin en işlek cnd- desi yeniden tamir edilmektedir. Bundan üzerinde bulunan iki köprü otomobillerin. gidip gelmesine müsait bir şekilde ifraz olunmuştur. Bu yoldan elektrik fabrikası malzemesi kolaylıkla nakledilebilecektir. Belediye halkım yiyeceğine çok dikkat et- mektedir. Pazar yererine getirilen yene- cek mevat hergün musyene edildiği gibi dükünlardaki mevad * da ayda bir defa muayene edilmektedir. Esnaf, berber ve garsonlar belediye £ doktoru tarafından muayene edilerek kendilerine vosika ve- rilmedikçe sanat icrasma müsaade edil. memektedir. Belediye etlere de dikkat et- mekte ve dükkânlarda fena etler bulun- durmamaktadır. Diyarbekir belediye dok- toru da hergün bir çok hastaları muaye» ne ve tedavi etmekte vs» fakir hastalara de belediyo meccanen ilâç vermektedir. Maarif hayatı Diyarıbekirde, cumhuriyet, Gazi, Is- met paşa, Ziya Gök Alp, Süleyman Na- zif mektepleri olmak üzere, beş il bir Hse bir sanayi mektebi mevcuttür, Diyarbekir ötedenberi irfan hayatına müştak bir şehirdir. Bu memleket irfan yolundaki yüksek kabiliyetini, ez. ve istidadını, Si yetiştirdiği büyük ilim ve fikir adamlı isbat edebilir. Diyarbekir maarif idaresi viliyeti merkez, kaza, nahiye, köy maa rifile gk yalımdan alâkadar olmakta ve icap yerlere yeniden meki > maktadır. RE İsmet paşa hazretlerinin Diyarbekire teşriflerinden sonra açılan Diyarbekir Lisenin meycudu (500) küsurdur. Bu li- 10 birer mf olarak ve bu se ve son teşkil edilmiştir. Mek. tepte *per teşkilâtı vardır. - telittir. Leyji kısımı da vardır. Bu liseye vilâyetlerinden ve bilhassa talebe gelmektedir. Diyarbekirdeki sanat mektebinin ma- ranyoz, doğramacı, demirci ,tornacı Şu. beleri vardır. Mektep beş sınıflıdır ve (100) talebesi vardır. Mektep bu sene (15) kadar mezun vermiştir. Spor hayatında canlılık Diyarbekirde spor hayatı .kiden sönük bir halde idi. Birinci müfetLekd teşkilütindan sonra burada spor başlı yavaş yavaş uyanmağa başlamıştır. Es kiden bir iki idman kulübü açılmışan da himaye ve disiplinden mahrum bulunduk latr için meveudiyetlerini idame ettireme mişlerdir. Müfettişlik teşkilâtmdan son- ra Diyarbekirde üç kulüp ve bir idman mmtakası vücüt bulmuştur. Bu kul Yerde (Yil) ve (Ay) futbol ve atip ile (Bozkurt) ta tenis ile işti; iy mektedir. Herbirinin yüzden omg bulunan bu kulüplerden (Ay) ve (Yİ. dız) takımları bey senedenberi Diyarbe, kirde yapılan müfettişlik ve mıntaka bi. 1934 manzarası müteaddit galibiyetler & kazanmışlardır. Bilhassa Ayspor kulübü iki senedenberi Büyük bir muvaffakıyetle mmtaka şarı- piyonluğunu elden bırakınamıştır. Yaldız | kulübü de Mardin ve Urfa | takrmlarile | yaptığı müsabakalarda kayda yaşan gas | Hbiyetler göstermiştir. (Bozkurt) tenis kulübü de devamlı ve ciddi bir mesai neticesinde dağ kapısı | baricindeki parkta güzel bir (kort) vü- cude getirerek Diyarbelirde bir çok tenis meraklısı yeliştirmeğe muvaffak olmuş- | tur. Diyarıbekirdeki klüpler gençler ara sında fikri, ahlâki, samimi bir kaynaşma hasıl etmektedirler. Aydında sıtma işleri AYDIN, (Milliyet) — Boş olan Aydın sıtma mücadele mntakası lâ boratuvar şefliğine Antalya sıtma mücadele mıntakası lâboratuvar şe- fi Dr. Apturrahim Rifat B. tayin e dilmiştir. Dr. Apturrahim Bey şehri mize gelerek vazifesine başlarıştır. Çorlu: Bir Avrupa şehri Halk gelen muhacirlerin bedeva eş- İ Balkan şampiyonası başladı. İ şampiyonayı açlı. Mutat merasimden DER Balkan güre dün gece Dün akşam Fransız Yerin dar olması dolayısile müthiş denebile- cek derecede bir kalabalık vardı . Cevdet Kerim Bey bir nutuk tiyatrosunda | ile sonra müsabakalar şöyle cereyan et- Lu Teknik neticeler: Tot - (Yugoslav) Yaşar (Türk) Orta hakemi: Saip Bey. Bu güreşte telrik ve sert kuvvet kar- pilaştı denebilir. Yaşar hasmıma nazaran Tot ta Yaşara maza- Yaşar — Bütün işi kuvvetile haletmek- istiyor, masmafih, Yugoslav güreşçi va- ziyeti sıkı tutuyor ve zayıf noktası arı- or. Bu taktik Yaşarı sinirlendiriyor. Maçın birinci devresi berabere ilân edildi. Kura- da Yaşar kaybeltiz Tot üstte çalışıyor. Bu güreş umumi- yet itibarile zevksiz oluyor. Her iki rakip te biribirine oyun tatbik edemiyorlar. Güreşin son kısmında, o Yaşar çok sert ili hamle yaptı. Neticesiz. Üçüncü ve dördüncü vaziyetlerde Yu- goslav oyuncu yerden kalktı ve puvan aldı. Bu şekle göre iyi bir oyun olmazsa yerden mütemadiyen kalkması yüzünden Tot puan hesabile gelip gelesektir Vaziyet ayni devam ediyor. Netice son çalışma nazarı itibara ahnarak Yaşar ga lip ilân edildi. 62 Kilo: Aşalef (Bulgar) — Sayis (Yunan) Orta hakemi! Seyfi Bey. Sayis rakibine göre çok daha usta gü- reşçi olduğunu hemen ilk dakikada göster di ve kaptığı bir kafa ile Bulgar raki- bini tuşla yendi. Zaman 43 saniye. 66 Kilo: Deloka (Yugoslav) — Pangakolos (Yunan) Orta hakemi: Sadullah Bey. rüyoruz. İlkinci üçüncü kapışma iyi bir yalarını taşımak hamiyetini gösteriyor Çorluda Belediye sinema salonu ÇORLU, (Milliyet) — Eski de- virlerde büyük ehemmiyeti görü- len Çorlu bugün o tarihi devirdeki , hayatını canlandırmak üzre faali- yete başlamıştır. Bütün kaza ve köy halkı başta kaza kaymakamı Tevfik B, oldu- ğu halde imar faaliyetine başla- mıştır. Kaza merkezinde son $is- tem ve modern binalar daireler ya- pılmaktadır. Bir zamanlar beş, altı bin radde- lerine düşen nufus bugün 14, 15 bini geçmektedir. Bu nufus teza- yüdü günden güne artmakta ve şa- yanı hayret bir derecede göze çarp maktadır. Hükümete ait meralar- da çiftliklerde yeni yeni köyler ya- pılmaktadır. Romanyadan gelen kardaşlarımıza tesis edilen bu köy- lere halk bilâ ücret malzemesini taşımaktadır. Bu sene bir gok köylerde maarif vekâletinin verdiği plânlar dahilin- de kargir mektepler yapılmağa başlanmıştır. Çorlunun her sahada- ki mevkii ehemmiyeti ve nufusu- nun ziyadeleşmesi dolayisile bir orta mektep ihtiyacı şiddetle baş göstermiştir. Belediyenin riyaset mevkiini hü- kümetin emrile Kaymakam Tevfik B. idare etmektedir. Uzun zaman danberi ismi olup cismi bulunma. yan ve hiç bir mevcudiyet göster- meyip muattal bir halde kalan be- lediye faaliyete geçerek pis bir hal de bulunan sokakları temizletmiş muntazam bir Etfaiye teşkil edil- miş bazı pis mecralar üzerleri ör- tülerek kapalılmıştır. Belediyenin halihazır vaziyeti Trakyayı gezen Kumandanlar hükümet erkânı Çor- Tunun en ileri bir belediye olduğu- nu taktirle söylemektedir. İntihabat faaliyeti başlamıştır. Gönül ister ki bir çok müşkilâtla hiç yoktan vücude getirilen bu be- lediye müessesesi intihabattan son- izamile” bu kudretile şehrin ihtiyaçlarına cevap verir milli müşterek bir müessese kudretini muhafaza etsin. Şehrin elektriği şayanı taktir bir haldedir dene bilir ki Türkiye kaza larmın en güzel elektrik tenviratı ve faaliyeti bu kazadadır. Çorlu bugünkü vaziyetile Türki- yenin hakiki bir Avrupa şehiri ha- Tini almaktadır. Halkın ihtiyaçla rı müntazam surette temin edil mekte ve ihtiyaçlar tespit edilerek yapılan işler mahaline masruf o- larak yapılmaktadır. Bu hususta muhterem müfettiş umumi İbra- him Tali Bey ve erkânı harp reisi miralay Asım ve Vali Haşim Bey pe kfazla muzaheretleri görünmek- tedir. Memleket ve halk kendileri- ne candan arzı şükran etmekte- dirler. Sıvas nahiye müdürleri arasında SIVAS, (Milliyet) — Alacahan nahiyesi müdürü Mahmut Bey Ka. i nahiyesine, Kayadibi nahi- yesi müdürü Süreyya Bey Hafik'in İpale nahiyesine, Bolucan eski mü- dürü Tufan Bey Kangalın Alaca han müdürlüklerine tayin edilmiş lerdir ş turnuva! başladı ! (Birinci maçta bütün sikletlerde gal Yugoslav güreşçiyi daha ilk rüyoruz.. Yunanlı — Pi kinci bir tehlikeden köprüsü kurtuldu. Oyun hararetli ve yor. Yugoslav pişkin bir güreşci meydanda hâkimiyeti ele aldı gibi ci devrenin sonunda Yugoslav lân edildi. Yugoslav ayakta gül kabul etti, Bu gür muh kaç sene sonra kendi kategori: lardan biri olacaktır. Maçı ayni fi ile idare ediyor güreş devam © Yugoslav güreşçisi, biraz kuvve malla beraber teknik... Neticede ler Yuzoslavı hükmen galip ilân On dakika istirahatten © sonrs müsabakalara başlandı. 66 Kilo: Faydanof (Bulgar) - Saim (Ti Orta hakemi: Vekosis, Bulgar güreşçisi maateessüf gül miyor. İşi lâkki ettiği için güreş pek gülü yor. Saim rakibinin bir pundunu gi Nitekim yakaladı. Bir kafa kol ile Bİ kendini yerde buldu ve tuşla yen man 4 dakika, 72 kilo yarı orta: Kalyef gar) Zaharya (Yunan) orta man İ dakika 4 saniye. Her iki rakip te sik. “Yı teknik itibarile daha faik. Bulgarı tek Oklede yakaladı terek amuda sonra yendi. 72 kilo: Büyük Hüseyin Sarillie van orta hakı e arel seyinin kaşı yarıldığı için güref sik duruyordu. Müsabaka tekrar başladığı man Hüseyin bir puvan kazı bir kapış yaptı. Bundan bir sonra yeni bir hamle ile 11,36 yede tuşla rakibini yendi. ij 79 kilo: Nuri (Türk) Yanef goslav) orta hakemi: Saip Bey. İlk tutuşmalar sert oldu ve sertlikle Nurinin faikiyeti alt dilin : Şimdi Nuri altta çalışıyor ve mın oyununu bozuyor. Son dakika eyakta güreşiyorlar. Nuri hükmen galip. Zonut (Yunan) Kostanikef gar) orta hakemi: İsmail Bey. den daha faal ve daha teknik şiyor. Bu işi ondan daha iyi muhakkak, Bulgar ise biraz (© kuvvetli, onun için güreş uzayor.Ül| sa dakika meselesi, Bulgar da dı o da şimdi o gayet iyi gü Birinci on dakika böyle geçti. başladı. Zomut tekrar sıkı hücumlara t ve rakibini epeyce hırpaladı. ticede Yunanlı Zonut hükmen geldi. Yarım ağır: Yorgiyef | (B Yugoslav , orta hakemi Seyfi B Tatsız bir müsabakadan Yorgiyef hükmen galip. 87 kilo: Büyük Mustafa © ( Stradotakis (Yuman) orta hakemi lânof. Mustafa ilk saniyelerde bif fa kaparak hasmını tuşla yendi * man , 27 saniyede. ten tutunurlarken daha Naki bir salt ile g Çoban Mehmet 4 (Yunan) orta hakemi (Herlin). Ortada biraz dolaştıktan — ## Çoban rakibini altma aldı ve burgu ile hasmını mağlüp etti. Bohemians (Başı 1 inci sahifede) na hiç şüphe etmiyorum.,, Verdiği malümattan dolayı Ağ Beye teşekkür ederken (Bohem futbolcularının Fenerbahçe kar: da alacakları mükâfatın az o hattâ hiç mükâfat ve candan dileriz. * Ss. Heybeliada da tenis maçları Li Heybelinda plâj kortlarında cuma gününden itibaren Adaları Sİ leştirme cemiyeti himayesinde bir turnuva yapılacak ve kazananlara ve madalyö verilecektir. Maçlara gi istiyenler 9 Teşrinievvel 934 aki kadar Heybelide | korta veyn Zeki” izazasına veyahut o Beyoğl sesi) Ağa camii şubesinf racantla kaydedilmelidir. Hakemlere Türkiye Futbol Federasyonu komitesi riyasetinden: 6 Teşrinievvel 934 cuma için Helkevi Beyoğlu şubesine Pİ mektuplarla davet edilmiş olam arkadaşların » bu toplanma ertesi talik edildiğinden - 7 teşrinievvel zar günü akşav: eyni saatte ve ballı bu;

Bu sayıdan diğer sayfalar: