13 Temmuz 1939 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 4

13 Temmuz 1939 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

No. 2238—553 UYANIŞ 115 Matbuatın ENAB, «kitab»ıanlatırken: Ç «Sükâüt içinde ders veren bir muallimdir..> derdi. Onun beğendiğim sözlerinden biri de: <Tâcire, Re'sülmdl'den ziyâde Mâlürre's»; yâni; - kafa mal'ı - lâzımdır. Bu kafa mal'ı dediğimiz fıtri ye kisbi definenin Re'sülmdl'i veya : Md. Hürre's'i de, - muhakkak - ki- tablardır. Demesidir. Yazan, duyan' ve düşünen in- sanlara kitab denilen İlâhi va- ridat kaynakları, kiymet biçil- mez bir servet oldukları gibi ma'bed kudsiyyeti taşıyan &kü- tübhâne'lerin de, o servet'e ha- zinedarlık eden bir başka âlem, bir başk menba' oldukları mu- hakkakdır. Bu iki <Mâder>»den aldığı feyyâz gıda ile beslenen ilim ve kalem neslinin, yâni : fikir ve kültürünü kâğıda dök- mek mesleği olan matbuat me- ârifcilerinin, eibda'» ve «ihfi- ra'> gibi «ezel> ihsanı olan ser- mayelerden, (zekâ ve tefekkür kudreti) gibi isti'dâd ikliminde saltanat süren isfisaslü efendt- lerimiz'den sonra; itiraf olunma. lıdır ki: hakiki «Velini'met:, Mürettiblerdir. » Elinde küçücük maşası, dik- kat ve hassâsiyetin olanca kud- retiyle göz nurunu akıtıb harca- makdan bir an fariğ olmayan Fedakdr insanları: MÜRETTİBLER ” Elinde küçücük maşası, dikkat ve hassâsiyetin olanca kudretiyle göz nürunu akıtıp harcamakdan bir an farığ olmıyan bu adamlar, - karıncanın dağ delmesini an- dıran sonsuz bir tevekkül vecdi içinde - ne fedakâr, ınsanlar ve ne şayân-ı- hayret fânilerdir ?.. Yazan: Cemâleddin Server — bu adamlar, - karıncanın dağ delmesini andıran sonsuz bir tevvekül vecdi içinde - <kasa» dedikleri demir pöstekiye yas- lanarak kanburlaşan; mini mini siyah maden kılları - başkası hesabına - durmadan saymak ve kırklamak gayretiyle çöket ve çürüye nbu, ferâğat ordusunun gönüllü neferleri, ne fedâkâr, ne sâdık, ne sabür insanlar; ve ne şâyân-ı- hayret fânilerdir?.. 'Titiz yazıcının <fenkat /*J usulü? ne sâdık kalmak için: (nokta, virkül, noktalı virkül, giyme, tire, parantez, parağraf, inkâr, tekzib, hitab ve muhatab'dan, istifham metin, menkul; ve istiskal'e kadar her biri ke- mitilen bir göz nuru behâsına tesbit edilen bu emek ve erimek sanati'nin fedakâr sanatkârını tanımak ve üzerimizdeki öden- mez hakkının büyüklüğünü an- (9) Noktalama, n lamak için onu, mutlaka işinin başında çalışırken görmek lâ- zımdır. Yoksa yapılan «takdir» ler; zanni ve iytibâri olur. 'Tedkikimi yapmış, kanaat ve müşahedemi, <şühüdi> mer- hale'lerden bizzat geçirerek ik- mal etmiş bir adam olmak se- lâhiyeti ile söylüyorum : Neşriyat dünyamızda mü- rettibler'in, - yalnız «İbrâhim Müteferrika» iytibâriyle değil; - bizzât «İbrd. him M üteferrika> kadar kiymet- vârisleri olmak leri vardır. Cemâleddin Server Arnavudların menşeleri ve Türklükleri Rıza Çavdarlı'nın bu pek kiy- metli tedkik eserini gelecek nüs- halarımızdan itibaren nere başlıya- cağız. Arnavudların hâlis Türk ır- kından bir kavim olduklarını ilmi dillere istinad ile gösteren bu ya- zıları bütün tarih sevanlerin oku- maları lâzımdır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: