21 Mayıs 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

21 Mayıs 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| Siyaset Âlemi Filippar Felâketinin . . . zin Neticesi Parîm( A.A.) — Mesajeri Martim Kumpanyası bu gece bir tebliğ neşretmiştir. Bu tebliğde Jorj Filiprar puru felâketinden 767 yolcudan 718 inin kurtarıldığı ve 49 yolcu- nun da kaybolduğu bildirilmek- tedir. Paris, 20 (ALA) — Jorj Fi- lippar vapuru kumandanı, yangın felâketini izah eden ilk resmi telgrafını göndermiştir. Kuman- dan bu telgrafında diyor ki: “Yangın Mayısın 16 mcı günü sabahın saat ikisinde kamaralar- dan — birinde zuhür etmiş ve gaalesef yapılan imdatlara rağr süratle — etrafa — sirayet €tmişlir, Telsiz telgraf kabinesi i karı güvertedeki elektrik i saline ait makibeleri buluman daire ve kaptan köprüsü yangının merkezinden uzak ol- men muhle Mmakla beraber ayni zamanda alev- lerin tesirile yanmıştır. Güverte — yolcuları süratle intişarından hayrete düş- Müşler ve birçokları kamarala- fında dumandan boğularak — öl- Müşlerdir. Bazıları denize atılmışlar ve bunlar sandallar vasıtasile tarılmışlardır. İlk evvelâ kadınlar ve çocuk- lar ve sonra erkekler ve tayfa- lar kurtarılmıştır. yangınmın Gemiyi en son terkeden ge- minin kaptanmıdır. Mumaileyh saat | B de ve gemi âdeta bir ateş kütlesi haline gelmiş olduğu anda | terketmiştir. Takriben 689 - kişi Buştır. kurtarıl« İtalya Bahriyesi Roma, 20 (A.A.) 1932 - 33 Benesine ait bahriye bütçesi 1 milyon 300 bin liret tazla masraf derpiş etmektedir. -— TAKVİM —— HCUMARTESİ)J WiGün -20- Mayıs - 932 Kolucır b Avabi Ruml 24 Muharrema - 18) | B-Mayıs: se1e - | Tahvili Şemis becevza kur- | Amerikada İçki Nümayişleri Yapılıyor Amerikada (Valiler Nümayiş Yapıyor Nevyork, 20 — Son haf- talar içinde birçok şehirlerde müskirat istimali lehinde nü- mayişler tertip edilmektedir. Bu ta yapılmıştır. Başta | şehrinin valisi olduğu halde 100 | bin kişilik bir | büyük caddelere yayılmıştır. Bun- lar hiç durmadan: “ Bira isteriz, bira isteriz ,, diye bağırmışlardır. Nümayiş tam on bir saat | devam etmiştir. Nümayişi tertip | eden vali, gazetelere beyanatta | bulunarak içki yasağı kaldırıldığı takdirde kaçakçılık denilen şey- den eser kalmıyağını ve hazineye mühim varidat temin edileceğini söylemiştir. Yunanistan Borcunu Nasıl Verecek? Atina, 21 (A. A.) — İtalya Sefiri ile Fransa Maslahatgüzarı ayrı aytı. M. Mihalakopulosa müracaat etmişlerdir. Mumaileyh, Yunanistanın alacaklılarına karşı | teahhütlerini hayali ihtiyaçları ile kabili telif olacak şekilde ve | vâsi mikyas dahilinde ifa ede- ceğini söylemiştir. Greve Karşı Tedbir Atina, 20 (A. A.) — Neş- redilen kararnameler, — Posta - Telgraf - Telefon — grevcilerinin seferber edilmesi ve hemen işleri başına gitmiyen memurların azlini natık — bulunmaktadır. Tayyare Ve Ticaret Paris, 20 (Hususi) — Buraya civardan ve başka memlektlerden turfanda taze yemiş nakliyalı için tayyarelerden islifade edile- cektir. Bu hususta harekete ge- çilmiş ve Perpinyandan kalkan bir tayyare buraya taze meyva getirmiştir. Satılık Tiyatro Peşte 20 — Buradaki büyük Kral - tiyatrosu satılığa — çıkarıl- EDEBI TEFR.KAMIZ : 16 VİKT Muharriri: Knut Hamsun Bu temenniyi — size — ithaf ederim. Ve o ande sizin uykuda Olduğunuzu tahattur ederek sizi Allaha emanet ederim, sonra Yatağıma yatarım. Geceler böy- lece biribirini takip eder. Maa- Mafih, emin olunuz, ben sizi hiçbir vakit bu kadar güzel tehayyül etmemiştim. Artık sizi - daima $Şu vaziyetinizde, şimdi burada Oturduğunuz — gibi — hatırlamak, sizden ayrıldıktan sonra bile hiç- İf şeyinizi unutmamak isterim. — Yakında oraya, köyünüze dönmiyecek misiniz? — Hayr, oraya dönmek için param yok. -Fakat, hayır, durü- nuz, gelmiye gayret edeceğim, )RYA Nakleden: H. $. hatta hemen hareket edeceğim. Gerçi şu anda param yok, Fakat ben sizin arzu ettiğiniz herşeyi çıkıyorsanız belki size — rastge- kirim; size bir boojur derim; de- ğgil mi? Siz beni biraz seviyor, mevcudiyetime tahammül ediyor- sanız, bunu bana söyleyiniz... Oh, evet, bu saadeti bana çok görmeyiniz... Bilmem bilir misi- mniz, bir nevi hurma ağacı vardır. Talipot — denilea — bir — ağaç. Bu ağaç yetmiş sene yaşamasına rağmen ömründe ancak bir defa nömayiş alayı | nümayişlerden biri de Nevyork- | Nokeron | | | | | Almanyada Hitlercilerle aleyhtarları her gün nümayişler tertip ederler. Geçen gün Hitlere muarız olanlar büyük bir nümayiş yapmışlar, fakat ellerinde Hitlerin bayraklarını taşımışlardır. Ancak bu bayrakların üzerin- deki Hitlere mahsua işaretleri, alay ve hakaret kastile çizmişlerdir. I.S;âdakat Yemini | Kaldırıldı İspanyada Bombalı (Grevler Seville, ( A.A.) — Santaruz | mahallesinde içerisinde 700 bom- ba bulunan bir fabrika meydana gılmakağştrk Ba bonbaların umir mi mesai konfederesyonunun bugün için ilân etmiş olduğu umumi grev- de kullanılmak üzere hazırlanmış olduğu zannedilmektedir. Madrit, 19 (A. A.) — Ca- diko civarında Pücrto-Te-Santa Maris hapishanesinde — mevkuf bulunan makinist Rada ile arka- daşı Rano ve diğer 23 mahpus | kaçmışlardır. Rada bugün Elkü- erve istasyonunda - yakalanımıştır. İspanyanm her tarafında nak- liyat servislerinde ilân edilen grev sükün dairesinde cereyan etmektedir. Nümayişler umumi- yetle bazı yollara ve sokaklara çivi serpmekten yahut - otobüsle- rin lâstiklerini patlatmaktan iba- ret kalmaktadır. Salamanakta — grevciler — bir otobüsü durdurmuşlar, yolcuları inmiye mecbur etmişler, ondan sonra otobüsü yakmışlardır. yeşerir. İşte benim çönlüm de hayatımda ilk defa olarak çiçek- leniyor... Evet, hemen parayı tedarik edip, oraya geleceğim... Yazdıklarımın hepsini, hatta yeni başladığım büyük cseri de, yarın- dan tezi yok, satacağım. Ona iyi bir fiat weriyorlar.. Demek ki, benim oraya dönmekliğimi isti- yorsunuz? — Evet. — Teşekkür ederim, oh, te- şekkür ederim. Sevincimi — ve ümitlerimi bu kadar coşkunlukla izbar ettiğim için beni affediniz. İnsanın fevkalbeşer — ihtimallere inanması ne kadar hoş - bir şeydir. Oh! Bugün ömrümün en mes'ut bir günüdür. Şapkasını çıkararak — yanına bıraktı. Viktorya başını çevirdi. So- kaktan bir kadın geçti. Biraz ilerde kolunda bir sepet taşıyan bir başka kadın gördü. Endişe | lânda muahedenamesinin âli | vesika olarak ipkası ve keza mu- | mek mecburiyetinde olmamaları | yalvarmakta devam ediyordu: | söylemeyiniz. | lemiyeceğim. Düşündüklerimi si- | Alacaklılar Yunanistandan Para İstiyor | Dublen, 20 ( A.A )— Serbest İrlânda Hükümeti meb'usan mec- lisi, Kırala sadakat yemininin il- gası meselesine ait müzakerelere tekrar başlamış ve 69 reye karşı 77 reyle muhaliflerin tadil tekli- fini reddetmiştir. Bu teklif mevzuu İngiltere-İr- bir abedenamenin hukuki ahkâmının muhafaza edilmesi idi. Tadil tek- lifinde İrlânda parlâmentosu âza- snın Kırala sadakat yemini et- hususunun — muahedenin — ipkası ile kabili telif olduğu beyan edil- mekte idi. M. De Valera, bu aleyhinde bulunmuştur. Dublen, 20 (A.A.) — Meclis muhaliflerin ikinci tadil teklifini reddettikten sonra sadakat ye- mininin ilgasına mutcallik kanun lâyibasını 69 reye karşı TT vey ile kabul etmiştir. | Bu lâyiha şimdi Âyan Mecli- | sine sevkolunacaktır. teklifin ile elini saatine götürdü. — Hemen gitmek mi istiyor- sunuz? — Gitmeden — bir şeyler sevgimi itiraf ettim. İstikbalim cevabınıza bağlıdır. Beni tamamile kendinize bendettiniz. Lütfen bir cevap veriniz. Viktorya susuyordu. Yohan başmı ona doğru eyip — Yok, rica ederim, bana saadetimi mahvedecek bir söz — Hayır, size hiçbir şey söy- ze crada, köyümüzde, — söyli- | yeceğim. Yürümiye başladılar. — Vaktile hayatını kurtarmış olduğunuz genç kızla evlenece- ğginiz rivayet ediliyor. O kızın ismi ne idi? — Kamilâdan mı bahsetmek istiyorsunuz? Okumuş Genç Niçin Evlenmiyor ? Kitaba düşkün, okumiya me- raklı, istikbalini parlak gören genç, tüccar arkadaşını dinle- dikten sonra, kendi tecrübelerini ve kendi düşüncelerini anlatmıya başladı: — “Genç kızlar, dedi, bizim üniformamıza, kadifeli ve yaldızlı yakamza çok aldanırlar. İşığa koşan pervaneler gibi etrafımızı sararlar. Tahsil hayatımda bun- lardan birkaçı ile tanıştım. Mek- tebi bitirdikten sonra da baz- larını tanıdım. Tanıştığım kızlar bende şu intibaı bıraktılar: Bunlar saf ve zavallı şccuklır. Ufukları mahdut, görüşleri dar, düşünüş- leri basit. nı bir haftadan fazla alâkadar edemiyorlar. His- lerinize hitap edebildikleri müd- detçe muvaflak oluyorlar. Fakat fikrinize hitap etmesini bilmiyor- far. Yalnız kalp oyunu oynuyor ve bülün kuvvetlerini bu oyunda kazanmıya hasrediyorlar. Sevmek mükemmel iş. Fakat birkaç tecrübeden geçtikten son- ra insan kanıksıyor. Ev kurarken daha sakin, daha makul bir ar- kadaşlık tesis etmeği düşünüyor. Ben, ne hizmetçi, ne aşçı, ne de dadı arıyorum. Benim aradığım bir arkadaştır. Öyle bir arkadaş ki, hislerime, fikirlerime, hayatıma ortak olsun. Kederime, saadetime karışsın. Benim bir parçam olsun, Tanıdığım kızlarda bu kabiliyeti ve bu meziyeti bulamadım. Bun- ların — hiçbiri insana — arkadaş olamazlar. Bilâkis kısa bir. müd- detten sonra insanı huzurlarile sıkarlar. Onun için evlenebilen arkadaşlarıma gıpta — ediyorum. Doğrusu ben cesaret edemiyarum.., tekiler, Öokumuş gencin mü- taleasına iştirak etmediler. Ka- dından arkadaş — olamıyacağını söylediler ve arkadaş bulmak için evlenmeyi anlamadılar. (Yarın şair gencin düşünceleri) * Fatihte Saadet Hanım: Ümitsiz bir aşka düşmüşsünüz lüzümsuz yere evinizi yıkmaktan çekininiz. Bugün hevesinize mağ- lübiyet sizi ebediyen bedbaht edebilir. * H. S. Rumuzlu karie: Sizin derdinize çare bulmak- tan âcizim. Öyle fena bir şey yapmışsınız ki, tamirine imkân göremiyorum. Ne evinizi bozma- mızı, ne de başkalarını felâkete sürüklemenizi tavsiye edemem. HANIMTEYZE — Evet, Kamilâ Seyer, siz onunla izdivaç ediyormuşsunuz? — Oh, niçin bana böyle şey- ler soruyorsunuz O henüz pek ir; onun evine birçok ddmm i Onların da, sizinki gibi büyük ve muhteşem bir şatoları var. Fakat kız henüz çok küçüktür. — On beş yaşında vardır. Bazan ona rastgeldiğimde, çok sevimli buluyorum. — Güzel bir kızdır, değil mi? — Benonunla evlenmiyeceğim. — Sahimi? Oh! Delikanlı genç kıza baktı. Yüzünün çizgileri gerilmişti: — Bana neden böyle şeyler söylüyor, bir başkasından bahse- diyorsunuz? Viktorya —ceyap — vermeden adımlarını - sıklaştırdı. Musahibin evine geldikleri zaman, Yohanın elini tutarak, koridora — doğru sürükledi. Genç adam yarı şaş- kın bir halde: (Arkamı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: