3 Eylül 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 1

3 Eylül 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HALKIN G0ZÜ HALKAKULAĞIN EHALKIN DiLE>. Yazı Sene 3 — Not 758 —— aa — Dünya içleri telefonu İstanbul « 20203 ee ea G D GST * Güzeıinin ismi veı Çok Eski Devirlerde İstanbul ) — CUMARTESİ — Resmi Kenc!i_s_ine Âittir Reklâmcılar Mahkemeye Verilecek uü Ş Keriman Hanım, babası, Nebile Hanım ve Tahsin Bey Eytfel kulesi dibi Oda kapısıma yeklaştığım za- man içerden dünya — güzelinin sesini duydum “ Son Posta ,, yı okuyordu. Kıraliçemiz katıla katıla gü- lüyor.. Bu sırada..... Dünya Güzelinin küçük kar- deşi kapıyı açarak: — Abla, diye seslendi.. Keriman Hanım beni görünce ayağa kalktı : — Buyurun... terdi. Yanında yeşil gözlü bir arka- daşı var.. Sonradan öğrendiğime göre onu “ Safuş ,, diye çağırır- Gümrü Vaziyet_İle_ diye gös- Bazı Tacirler Getirttikleri Malı Bir Misli| Fazlasile Ödemek Mecburiyetindedir. Gümrük ile muamelesi olan tacirlerden bir kısmı, dün, içinden çıkılması müşkül bir vaziyet ile karşılaştılar ve gördüler ki, Av- rupanın bir kısım memleketlerin- den getirttikleri malları ya oldu- Zu gibi gümrükte bırakmak, ya geri göndermek, yahut ta parasını Peşinen ve bir misli fazla olarak vermek mecburiyetindedirler. Bu vaziyetin doğurduğu ilk hetice şudur: , Farzediniz ki bu malları çe- tirten — bir fabrikadır, — malını çekemeyince, yahut bedelini bir misli fazla olarak vermek mec- buriyetinde kalınca, işini yürüt- miye imkân bulamıyacak ve mü- essesesini kapatacaktır. * Bu, niçin böyle oluyor? An- İatalım : 6 ağustos tarihinde paramızın kıymetini korumak için yeni bir kararname neşredildi. Bu karar- Bame mucibince : öi Gazi Hz. nin İltîfa_tl_an Gazi Hz, Keriman Hanımın ta- zim telgrafına şu cevap İle iltifat buyurmuşlardır : “Temiz duygularını bildiren tel yazının aldım. Mazhariyetiniz. ve Türk kadınlığı hakkındakl saygılı intibalarinızdan ve şahsıma dair kalbi sözlerinizden mütehasala ol- dum. Mütehalli olduğumuz maddi! ve manevi kiymet ve fazilet içinde mes'ut olmanızı dilerim kızım. ,, kte Sıkıntılı Bir Karşılaşıldı Gümrükte ithalât 1 — Türkiyeden mal ithalini | meneden, yahut ta, Türkiyeden l getirttiği malın bedeli için döviz | ! vermiyen memleketlerden Türki- (Devamı 10 uncu sayfada |) z B Dünya Güzeli, Pariste, sefaret müsteşarının Nebile Hanımin beraber larmış... Asıl ismi Safiye imiş.. Keriman Hanım Sordu : — Dündenberi nasılsınız?. — Çok teşekklir ederim efen- dim.. Dünkü vazifemiz noksan kal- dığı için tamamlamak istiyoruz.. Güldü.. Hep beraber gülüştük. Bahis başka bir mevzundan açıldı. Keriman H. çeçeklerini 1 göste- rerek esef etti: — Ne yazık!.. Bütün çiçek- lerim soluyor!. — Evet, her çiçek solar.. — Bakın, dedi. tıramı anlatayım. Dünya Güzeli (Devamı 3 üncü sayfada) | Türk Dili Kongresi — Ay Sonunda Yapılacak İçtima Büyük Ehemmiyeti Haizdir Geçenlerde haber verdiğimiz gibi Türk Dili Kongresi bu ayın son günlerinde Dolmabahçe Sa- rayında toplanacaktır. Kongrede Gazi lunacaklar, müzakereleri, dinleyici sıfatile, takip — buyuracaklardır. Kongreye bütün vatandaşlar da- vetlidirler. Türk Dili Cemiyeti bu hususta hazirlıklarla meşguldur. Cemiyet tarafından neşredilen bir tebliğe göre, bütün vatan- daşlar — cemiyetin — azasıdır. ve içtimaa — gelebileceklerdir. — Yal- nız münakaşalara — iştirak için edeceklerin şimdiden malümat vermeleri lâzımdır. Her- hangi millete mensup olursa ol- rak edebileceklerdir. cak mevzular şunlardır: Türk - dilini menelerine, ilmi, medeni ihtiyaçlara ve müstakbel inkişaflara göre tetkik vetesbitetmek ' Kıraliça birdenbire sıçrıyarak: | Size bir ha- | y e lt eee | Hazretleri de hazır bu- | cemiyete | | son dil âlimleri de kongreye işti- | Konuşula- | İdare işleri telefona İstanbal — 20203 m Posta 3 Eylül 1932 Fiati $ kurat İsraf Ve Sefahet Belde- sinde Eriyen Milyonlar Eski Devirde Doğum Ve Sünnet Şenliklerindeki Rezalet Sahneleri... Eski devrin İstanbulunu tam- seciyesile anlatacak bir tabir bul- mak lâzımgelirse, hiç güçlük çek- meden şu terkibi kullanabiliriz: “Beldei İsraf,,. Başları dara ge- lince garip muhteviyatlı tasarruf fermanları çıkaran padişabların kendi saraylarında yaşanan israf ve sefahet hayatını tarih sayıfa- larında okudukça aklımıza dür- gunluk geliyor. Çok iyi hatırlıyoruz ki, Lâle Devrinde bin altın liraya bir tek Mle satılırd.. Zamane padişahı kendi sarayında milyonlar eritir- ken halkın tasarrufa riayet etmesi için tellâllar bağırttı ve lâleye narh koydurdu. Buna benzer daha binlerce misal bulabiliriz. Tarih sayıfalarınd> sıntan bu misallerin başında saraylardaki doğum ve sünnet şenlikleri, sul- tan ve padişah düğünleri gelir. Bu uğurda dökülen altınlar sa- yılamıyacak derecede azametlidir. İşte bir tenesi: Üçüneti Mustafanın 1172 de Hibetullah isimli - bir. kızı doğ- muştu. Prensesin bu doğuşunu İstanbul on gün on gece şenlik- lerle tesit etti. Hibetullah daha doğmadan 40 evvel şenlik ı.î.':î..... bul:::mh— Zamanın en zengin çarşısı olan bedesten kethüdalarına — emirler — verildi. -ğeîı rimize | Eski devirde bir Musevt kadını Dükkânlarda — nekadar avize ve süs eşyası varsa hazırlatıldı.. En parlak bir şenlik yaparak pad- şaba yaranmak istiyen devlet adamları ve ocak ağaları da gizli gizli hazızlandılar. Zenzinler konaklarını kandil yıldızlarına boğdular. Bütün halk pencerelerini, — kapılarını kandil. lerle donatmıya mecbur tutuldu- lar. O devirde düğünlerde ve şenliklerde avize ve ayna asmak (Devamı 8 inci sayfada) ea Lüks Eşy Kaçakçılığı Yapmışlar Haber aldığımıza göre, gümrük idaresi çok mühim bir kaçak- çılık hâdisesinin tahkikatını yapmıya başlaı Bazı nevi lüks mıştır. eşya maddeleri üzerinde yapıldığı bildirilen bu hâdisenin mes'ul ve maznunları araştırılmış ve meydana çıkarılmıştır. Ancak hâdise fazla ehemmiyetli faza etmektedir. örüldüğü için alâkadarlar sıkı ketumiyet muha- izim aldığımız içinde hitam bulacak ve ondan sonra takibat hareketine geçilecektir. malümata göre tal t hafta Kadın — (Kocasının sade kitapla meşgul olmadığını sezerek | — Sinema artistinin erkekle beraber otomobile atladıkları bahse geldin mi? Erkek — Yal.. Evet... Ben de şimdi tam o bahsli okuyordum. Kadın — Öyle ise sinema artisti yoktu. kalkıp gidelim. Ben kitabı okuduğum zaman içinde M peyda olmasından korkarım,

Bu sayıdan diğer sayfalar: