5 Haziran 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11

5 Haziran 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

A A AMAN YA 5 Haziran — Hasan tıraş bıçaklarının 1 2-3-4 numarah dört tar , ve huzür ve zevk içinde tıraş olacaksın:z. Hasan tıraş bıçağı kadar mükemmel bir tıraş bıçağı dünyanın hiçbir olmasının da ihtimali yoktur. Piyasada kazandığı muvaffakiyetten dolayı herkes Hasan Beyi hararetle tebrik edi Hasan müstahzaratına dahildir. Hasan Ecza deposu. Bu Sütunda Hergün Nakleden: Firdevs İsmail Onun Resmi Me'iha hanım biraz dinlendik- ten sonra karşısına oturan müte- bessim, yaşına rağmen şık, beyaz seka.h Mehret Beye tekrar am latmağa başladı. Mehmet Bey, acele çağrıldı mı öğrenince derhal Meliha ımın ev.ne gitmiş, karşısına oturarak genç kıdınn itilafını alâkayla, otuz sene evvel bu Mn annesinin itiraflarını din- leciği gibi dinliyordu. O, ku gilenin çok eski, | çok emin bir * 7 Nerde kalkık, Mehmet y —Gri elbiseli adamda, g. — Evet. Fakat bir kadının bir erkeğe sırrını ifşa etmesinin pek kolay olmıyacağını siz de bilirsi- niz. Velev ki bu erkek öilenin bütün sırrına âşina pek eski bir dostu olsa da; hatta kadın onun cünde büyüse bile.. Evet o, hiç tanımadığım gri elbiseli adam bana musallat oldu. İk günler dikkat o etmiyordum. o Erkeklere karşı ne kadar ciddi davrandığımı bilirsiniz. Otuz yaşıma kadar €vienmememe sebep te bu idi. Eğer benden yirmi yaş büyük olan Kerimle karşılaşmasaydım bu ahlâkımla evlenmek için daba çok bekleyecektim. Söylediğim gibi ilk günler bu gri elbiseli adamın (takiplerine (ehemmiyet vermiyordum. Fakat ayağımı 80- kağa atar atmaz köşenin başında, yabut bindiğim tramvayda karşı laştığım bu adamla meşgul ok mamak kabil değildi. Eir gün ona dikkatle baktım; kırk yaşında kadar, şık, göze çarpan biç bir kusuru yok; tertemiz, tüysüz bir yüz, sağlam dişler. Gözleri uyuyan bir kedi gözüne benziyordu. Bu adam bana âşık mı idi? Vehme kapılmayan pratik bir kadın olduğum için bu ihtimalden de sıyrıldım ve kendi kendime hırs- lanmaya başladım. Biz kadınlar İstediğiniz bir şeyin içyüzünü gör- meye muvaffak olamazsak sab- e hırslanırız. Ona karşı alâ- yardım mi Yak arkamı — ayni a ari Gozler e m edi- rerek izimi kayi E— ör nettim, Beyhude; hangi Saatte karsam çıkayım onu köşe yeğ da beni beklerken buluyorum. İlg gün evden çıkmadım, üçüncü gün bir otomobil getirttim, beş kilo- metre sonra otomobilden inerken yi olduğu gibi anlatmâlıyım, O- nu görmeyince müteessir oldum, O anda bir çocuğun elime sıkış» tırdığı ilâna göz gezdirdim. Bu, müzayede ile tablo satışı ilânm- daki bir isim beyn mde şimşekler çaktırdı, gözlerimi kararttı ve bir karartı içinde yalnız Suadın ha- yalini görebildim. On beş sene evvel evimize gelip giden bu genç ressamı siz de tanırsınız, — Evet, hatırlıyorum. Bir otomobil kazasına kurban git — Ben ozaman on sekiz yaşım da iken Suat yirmi beşinde idi. Hiç kimsenin, hattâ kendimizin bile haberi olmadan © âramızda teessüs eden hissi bir rabıta az zamanda zararsız, sessiz bir aşk halini aldı, Daha doğrusu o yaşın çılgın ve taşkın o çocuklukları. imdi bizi alâkadar eden nokta; tün ressamlar gibi Suatta por- tremi yapmak vesilesile aramız- daki rabıtanın ilerlemesine çalıştı, altı defa için ate'yesine göle Apk ie ai bana hediye etmesi için beyhude yere günlerce yalvardım. Nihayet bir gün Suat otcmobil kazasile birdenbire aramızdan ebediyen çekildi. İşte bu ilânda ayın yirmi yecisinde muayyen bir saatte bir çok tablolarla beraber Suzdın “ onun resmi ,, ismindeki tablo- Sunu da satılacağı haber verii- yordu. “o,, benden başka kimse olamazdı. Gözlerim ilânda, zibnim on beş sene evvelki uzak mazisile karma karışık / birkaç dakika olduğum yerde hareketsiz kaldım. İlerlemiye hazırlanırken bir iki adım ilerde gri elbiseli adam gözüme ilişti, Onun da elin- de ayni ilân vardı. Yürümeye takatim (kalmamıştı, bir taksl Sağırdım, elimdeki ilânı katladım, çantama koyarken onunda elin- deki ilân katlayıp yeleğinin ce ne koyduğunu farkettim. Böy- lelikle o, tablolar müzayede 8a- ionunda bana randevu vermiş dakka zatında öyle meş'um SON POSTA — Galatasarayın Gü- zel Bir Teşebbüsü Fenerbahçe kuruluşunun 26 ıncı yıldönümünü kutlulama şen- liklerinde hazır bulunmak üzere gelen ecnebi sporcular dün mem leketlerine O hareket etmişlerdir. Haber aldığımıza göre, önümüz“ deki ay başında şehrimiz yeni bazı spor tezahürlerine sahne olacaktır. Çünkü bu tarihlerde on alı kadar beynelmilel Dekat- lon atleti Sofyaya geleceklerdir. Galatasaray kulübü bu atletlerle ve bir kısım Yunan atletlerile tem- muzun 6 ve 8 inde Taksim stad- yomunda karşılaşmalar yapmak üzere mutabık kalmıştır. Bu mü- nasebetle kuvvetli bir Avrupa | futbol takımının gelmesi de muh- | temeldir. Dünya Kupası Almanya İle İtalya Finalde Karşılaşacaklar Roma, 4 (A.A) — Dünya kupası maçlarının yarım son mü- sabakaları neticeleri şunlardır: İtalya- Avusturya 1-0 (İtalya galip) Almanya - Çekoslovakya 3-1 (Almanya galip) Buna nazaran 10 haziran ta- rihinde ve Roma'da yapılacak final müsabakasına Almanya ve İtalya milii takımları iştirak ede- , cektir. İ İstanbul ikinci iflâs memur- luğundanı Müflis bir şirkete ait o.up beyoğlunda Azmavur pasajda Mevcut kumaş ve kadife alacaklıların Yerdikleri karar üzerine hergün saat dokuzdan akşam saat on dokura kadar pazarlıkla satılacaktır. İsteyen- lerin 6 Haziran 934 Çarşamla günün- den itibaren mezkür pasajda hazır bulunmaları ilân olunur. (087) eserlerinin en güzeli “Onun resmi,, diye bağırdı. Uyuklıyan Kerime döndüm, müzayededeki tabloyu işaret ederek arttırmasını rica et- eltim. O resme bir göç attı, Son- ra bana baktı. Tabii on beş sene evvelki beni tanımamakta haklı idi. Müzayede başladı: Fiat der. bal yüz liraya çıktı. O Arttırmas için dirseğimle Kerime dokundum; zoraki “ yüz beş,, dedi. O daki- kaya kadar susan gri elbiseli adam Kerimin arttırmasile hare- kete geldi, yüksek sesle “yüz elli,, dedi. Herkes ona bakıyordu. Ko- cesaret o vermek bileğini tutuyordum; nihayet yaz lira daha arttırabildi. Fiat ikçe yükseliyordu. İki | yüz, HASAN TIRAŞ BIÇAKLARI FEN VE SANATIN GAYESİDİR. ahı gayet keskin ve gayet hassas taraflarım ayrı ayrı istimal ederek yirmi defa kullanmakla hem iktisat hem de rahat tarafında olmadığı gibi bundan daha mükemmel bir bıçağın iyor. Avrupada daima birinciliği diplomalarla tasdik olunan A Kızlarımızın Güzel Eserleri ——m mm ve “ Maarif Vekâleti akşam kız san'at mektebinin senelik talebe sergisi, Şehzadebaşındaki binada açılmıştır. Sergide (2500) muhtelif &ser teşhir edilmektedir. Bunların içinde muvaffak olmuş, birçok kadın ve erkek elbiseleri, şapkalar, çantalar vesaire vardır. Burada sergiden bir köşe ve sergiyi hazırlıyan hanım kızlarımızı görüyorsunuz. istanbulLimanŞirketinden: Liman Şirketi Kömür işlerinde kullanılan kazan, oluk, kürek, küfe ve kalas gibi malzemsden işe yarayacak olanları mübayaa edeceğinden yedlerinde bu gibi alât ve edevatı olup ta satmak istiyenlerin nihayet 7/6/934 Perşembe Galata'da Yolcu salonu karşısında Liman ğine müracaat etmeleri ilân olunur. Telefon: 49122 (o Müdiriyet nü akşamına kadar irketi işçiler müfettişli- (168) İstanbul Varidat Tahakkuk Müdürlüğünden: 30 Mayıs 934 tarihinde neşrolunan tayyare resmi hakkındaki 2459 No. lı kanunla beher gramofon plâğına on kuruş resim vazolunduğundan kanunun neşrinden itibaren yirmi dört saat zar- fında fabrikalarda ve mağazalarda bulunan pilâklar için sahiplerinin bulundukları mahal varidat idarelerine birer beyanname vermeleri muvakkat birinci madde ahkâmından olduğu ilân olunur. “2981,, yüz lira böyle bir tabloya... Sen çıldırdın mı.,, Dedi. Müzayede me- muru son rakkamı üç defa tek- rarladı. Salonda herkes son mü- zayede ile alâkadardı. Nihayet “ onun reşmi,, gri elbiseli adama ibale olundu. Müzayede bittiği için herkes giderken bende sa- londan çıktım; Kerim kâbustan kurtulan bir adam memnuniyetile bevi takip ediyordu. Diğer bir salonü geçerken gri elbiseli ada- mu kasaya çek verirken gördüm. Bir bahane ile adresini öğrenmek için biraz durdum. Oda bana işittirmek “için (yüksek (sesle: “Beyoğlu istiklâl caddesi N. 15,, Dedi. Zihnimde hak olan bu adresi ertesi sabab kalkar kalkmaz der- hal hatırladım. Bilirmisiniz ki; biz kadınlann (hayatlarında (bazan müphem bir kuvvet öyle vazih hükümler verir ki... yeminliyim. —- —Bu arzunun önüne geçeme- dim. Düşünün: İsmini bilmediğim, sesini ilk defa işittiğim bir ada- mın evine gitmek bir çılgınlıktan başka birşey değildi. Beni uzun zamandanberi tanıyan bir arka- daş samimimiyetile karşıladı. Du- varda asılı bir resmi işaret ede- rek: “ Eğer zevciniz arttırmakta devam etseydi bütün servetimi bu resim için fedaya hazırdım,, dedi ve on sekiz yaşımın tasviri önün de gençliğimi yaşamak fırsatını bulmak için evine gittiğimi söy- lediğime inanmadı. Haklı idi, Çünkü bir daha gitmemiye karar verdiğim onun evinden çıkarken bir jiletle zavallı Suadın tablosunu baştan başa keslim. Meliha Hanım kısa bir süküt- tan sonra bir cıgara yakarak hi- kâyesini bitirdi: — Ne maksatla beni takip ettiğini anlıyamadığım bu adamın evine bir daha ayak basmamiva nci Ml EMİNA iğ

Bu sayıdan diğer sayfalar: