12 Kasım 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

12 Kasım 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ziraat Bilgisi (*) Peynir Mayaları Sıvas, Şifa tasile Nuri Beye: İyi bir peynirin yapılması birçok şartlaria birlikte iyi bir mayanın kullanılmasına da bağ- hdır. Çünkü peynir yapmaktaki ehemmiyetli noktalardan biri de süte katılan mayanın tam zama- nında pıhtılaşmayı temin etme- sidir. Bu da kullamlan mayanın ne kadarının na kadar müddette ne kadar sütü pıhtılaşlırdığını önceden bilmekle —elde edilir. Kuvveti bilinmiyen bir maya ile nefis bir peynir elde etmeğe im- kân yoktur. Bundan anlaşılır ki piyasada mevcut mayalar içlerinde bulunan maya bakterilerinin azlık veya çokluğuna göre çeşit çeşit tabiattedirler. Ve böyle olunca eczanesi — vası- fiatlarım da ona göre değişeceği, | fiat yüzünden de birçok kimse- lerin hileye sapacakları aşikârdır. Işte Sıvastaki bir okuyu- cum da sulu maya şişelerinin üzerindeki yazılara aldanarak bir | türlü İyi peynir yapamadığından | şikâyet ederek diyor ki: — «lIyi bir peynir mayasını bizzat yap- mak mümkün değil midir ?» Ona kestirme —bir cevap vermeden İşin iç yüzünü biraz aydınlatmayı faydalı buluyorum : Sütü pıktılaştıran bakteriler henüöz süt emen kuzu işkembeleri- nin kıtna denilen dördüncü gö- zünde — bulunurlar, Hernekadar bazı nebatların suyu da bu bakte- | rilerin vazifesini görebiliyorsa da hakiki maya bugünkü ticaret ve fen âleminde söylediğimiz kıtna- lardan yapılmaktadır. Bunun için üç yol bulunmuştur : 1 — Kuzu kesilip kıtnaları alındıktansonra bunların — içerisi sıkılarak boşaltılır. Hiç bekletme- den yalnız dış yüzleri bol soğuk su ile yıkanır. Bazılarının yaptığı gibi suda bekletmek, hele iç yüz- lerini de yıkamak katiyen doğru değildir. Yıkanan kıtnaların bir ucunu bağlayıp diğer ucundan da üflemek suretile şişirip bir tulum haline — getirirler. Ondan sonra üzerine biraz asitborik tozu ser- perek karanlık ve kuru bir yere | asarlar. Maya bakterileri üzüldüklerinden herhalde kuruma- ya asıldıkları yerin karanlık ve kuru olması lâzımdır. Burada iki ay kadar kaldıktan sonra kıt- naların en İyileri seçilerek iki uçları kesilir, ve geri kalan yer- leri yeniden biribiri üstüne İstif edilerek temiz ve kuru yerde saklanırlar. Bu kıtnalar süte pek zararlı olan bakterilerin yaşama- sına ve bulaşmasına müsait birer nesne olduklarından çok dikkate mühtaçtır. Aksi halde bunlarla iyi bir peynir yapmanın İmkânı o madıktan başka sütün bozulması zehirlenmesi de mümkündür. Peynir yapılacağı — zaman bu kurumuş kıtnalardan yüz litre süt için 20-30 gram incecik kıyıla: rak porselen bir kaba konup üze- rine de 35 derece sıcaklıkta 5-6 kilo peynir suyu katılır. Bu pey- nir suyunun taze ve biraz sirke ile kaynatılıp süzülmüş olması lâzım- dır. Böylece o porselen kap sıcaklığı 28 — 30 derece olan ve hiç değişmiyen bir dolapta em aşağı 30 saat kendi halina terketme- Hdir. Bu müddetin sonunda eğer sıcaklıkta hiç aksama © mamışsa maya kemale gelmişlir, hemen kaptaki suyu başka yere akta- rırsınız.Berrak ve ekşimttirak kokulu bir su halinde olen bu maya 1200-1 kuvvetindedir. Yani bir grnmı 1200 gram sütü 45 daki- ada mayalar. Bu anlattığım usul fenni ha- zırlama usülü olup bazı köylüle- rimizin yaptığı gibi özüm, buğ- day, çöröğotu ve sa're gibi nes- neler kullanarak çeşit çeşit şekil- lerde yapıla 1 tabil mayalar g .yet fenadırlar. Çünkü ev ufak bir temizlik ku urundan ötürü birçok zaranı — bakleriler kıtnalara bu- =Hın pık[ Şarköy, (Husu- İnin bağcılık ve çift- çiliğile meşhurdur. Odun, kerestelik ağaç, — yakılmış kömür, ıhlamur ve meyva İslihsa- Kâtı kayda — şa- yandır. Havası ve suyu İyi ve &h- hidir. Bozuk hava« larda coşan de- nizi vapurları iske- leye yanaştırma- makla maruftur. Toprak tesviyesi bil'rilmiş — olan şosesi - Malkara ile Tekirdağı şo- sesine çıkar, Mal- karanın — Avrat- alan ve Küçük- hızırbey köyleri: nin altındaki şoseye ulaşarak irtibat peyda eder. * Şarköy ,, diğer Trakya bel- deleri gibi tarihe geçmiş bir memlekettir. Burası Orhan zama- nında Süleyman Paşa kahraman- larının savletinden ürkerek kaçan ve Bolayırda teslim olmayarak inadının cezasını çeken “ Kıral Eksamil Galivre ,, nin ikinci kızı “ Şarselote ,, için İnşa ettirdiği ufak bir kale idi. Mürelteye yaptırdığı ve adını Mürefte koy« durduğu kalenin plânında Şarse« lote için de bir kale yaptırmış ve adiını — Şarselote — koydurmuştu. *“Mürefte,, babasının evlenme teklifini reddetmişti. “ Şarselote ,, kıralın — zabitlerinden " Kalivre İbriç ,, isminde birisile bu kalede evlenmişti. “Damat Kalivre İbriç,, burada Tekfur olarak bulunu- yordu. — “Şarselote , babasının ölüm faciasını, kardeşi * Müref- tenin ,, müstevli Türk müfreze kumandanı “Cabi Ulgur ,, Beyle olan aşk ve evlenme macerasımnı işittiğinde keder ve tecssüründen ölüm —yatağında son saatlerini yaşıyordu. ( Gelibolu - Bolayır) (Mürefte) futuhatını müteakip tathirata memur Samsa çavuş müfrezesi "Şarselote,, kalesinin hâkimiyetine — nihayet vermek Üzere küleye yaklaştığı esnalarda bir cenaze alayına rastlamıştı. Bu vaziyette - saldır- mayı Türklük mertliğine ve yük- Akşehirde müsamere veren muallimler ve talebeleri Akşehir, (Hususl) — Akşehir muallimleri zaman zaman bir araya toplanarak müsamereler tertip etmektedirler. Cümhuriyet bayramında verilmiştir. Müsamcrede talebelerden başka çocuk velileri ve şehrimizin güzide aileleri de hazır bulunmuştur. Muallimlerin müsamereleri çok muvaffak olmuştur. En son Şarköy Trakyada Bağcılığile, Ziraatile Müstesna Bir Sahil Yurdudur —— sek seciyelerine /)— Şarköy ahalsiAkşehirde Muallimlerin Müsamereleriyakıştıramadığın dan askerlerine (Bre yiğitler fır- sattır amma bu zamanda öç ah mak Türke ya- raşmaz, biraz bekliyelim | dedi ve bekledi. Ce- naze şimdiki“Bul- gürlu,, köyünün yolunda — cesim bir öyüğün tepesi- ne gömüldü. Sam- sa çavuş ta kan dökmeden kale- ye girip yerleşti. Vak'ayı karargâ- ha bildirdi Şarselote kale- sini müdafaadan ise kahpece firarla pusu tutan “Kalivre İbriç,, Malkaranın şima- linde kâin suları bol, havası güzel mevkle geldiğinde metruk bir kalede yerleşti. Tamir ettirdiği bu kaleye adını koydurdu. Elyevm müsamere | burada (Kalyora) isminde yaşa- | yan bir köy vardır. Muahharen Gürgen dağının şimalinde yeni- den bir kale yaptırdı. Hükümetini bu kaleye kaldırdı. Bu kale sade (İbriç ) adını taşıyordu. Murat zamanında bu iki kale Durmuş Beyin atlıları tarafından açılmıştı. “Şarselote,, İsmi az bir deği- şiklik görmüştür. Hâlâ “Şarköy,, okuduğumuz bu memleket tarihile, hazırdaki kabiliyetlerile Trakyada Türke iftihar verici güzel ve şirin bir kasabadır. Nuraddin Filert Niksar Belediye Doktoru Niksar ( Husust ) — Henüz bir ay evvel Niksar — Bele- diye — doktor- Juj tayin edilen doktor Ahmet Zeki Bey bu kısa müddet zarfın- da kendine saygılı bir mu- Ahmet Zeki Bey muayene ve tedavisinde büyük bir ferağatle çalışan Ahmet Zeki Bey Belediyenin sıhhat işlerinde |de büyük bir alâka göstermektedir. laşarak kullanılması caiz olmıyan bir maya meydana getirirler. Şu Izahattan tabit —maya- nın ne kadar zor “hazırlandığımı, kullanılmasının küçlüğünü, ve he« le hazırlanırken temizliğin, sıcak- lığın ne kadar mühim olduğunu, bu işlerin düzeninden aksamasile ne fen bir netice alınabileceğini anladınız. Üstelik saklanması pek müşkül olan bu mayanın artık tavsiye edilecek bir yeri kalma- diğını da anlamışsmızdır. 2 — İşte bunları göz önüne alan süt bilgiçleri yine kıtnadan sulu bir hulâsa yapmayı düşln- müşler ve bu maksatla bildiğimiz sulu mayaları hazırlamışlardır. Bu mayalar fabrikaca yapıldığın- dan şüphesiz daha kusursuz, da- ha dayanıklı ve daha kuvvetlidir- ler. Bir tek kusurları varsa o da bazı soysuzların sonradan bu masyalara gu katıp kuvvetlerinin dereces vi Vi inmez bir hale sok- malarıdır. Bir kusurları da ba- yatlıkları dolayısile derecelerinin eksilmesidir. Demek olur ki sulu mayalarla halis olduklarına itimat edilmek şartile pek âlâ iyi peynir Bitliste Belediye Faaliyeti Bitlisten güzel bir görünüş: Avih mahallesi Bitlis, (Hususi) — Son seçimde yerâden belediyo reisliğine intihap ed.len Sabri Bey Bitlisin mümkün olduğu kadar imarı için çalışmak- tadır. Sabri Bey çarşıyı baştan başa tamir ettirmektedir. Bu sene yeni bir mezbaha İnşasına başla- nacağı ümit edilmektedir. Burada kış mevsimi başlamış olduğu için tamir ve imar faaliyeti biraz hafiflemiştir. Maamafih önümüzdeki yapabilirler. 3 — Daha ileri düşünen mem- leketlerde bu mahzurların da önüne geçilebilmiştir. Maya toz baline getirilmiş ve bu suretle hem muhafazası hem kuvveti ar- tırılmıştır. Gerçek to en iyi maya- lar da bunlardır. Yalnız pek kuv- | vetli olan (100.000-1) bu mayaların dikkatli bir tartı ile kuilanılma- sının ehemmiyeti büyüktür. Ben tecrübe ettiğim bir toz mayanın adresini size veriyorum: Bunların bahar ve yaz mevsiminde bu faaliyetin bu senekinden daha canlı olarak başlıyacağı umulmak- tadır. Bu Gsene burada mektebe fazla akın vardır. Karaköse, Muş ve Vandan ortamektepte okumak üzere pek çok taleba gelmiştir. Örtamektep muhtelittir. ve bu sene mektebin talebe yekünu 120 yı tecavtiz etmiştir. hap halinde olanları da vardır. Biljana. A. D. Dusanovats Beograd. Yougoslavie, Sözün sonu: Fenni surette ge- rek tabit mayanın, gerk sulu ve gerek toz mayalaım yapılması bilgi ve teşkilâta muhtaç bir iştir. rastgele herkesin bu işe kalkış- masının doğru - olmadığıni hatır- latırım. HSA Çiftçi €) Zirsat hasusundaki müşküllerinizi #orunuz. Sea Posta'nın - (Çiftçi) el size çevap — verecektle, Raylar ! Evvelce şair iken sonra adamı oluveren Necmettin Sahif bey dostumuz, Kadıköy halkınl -Radyodan daha çalışkan- bir saf takımı hediye etti. Bu, sabahlı saat beşten gece yarılarına kadi gıcırdayan ray şebekesidir. Kavi lerin hesabı mı uygunsuz, ırıîj lar mı yağsız, bilmiyoruz. Fa günde on yedi saat bu kulak im* citen ahengi dinleyoruz. Bununlâ beraber memnunuz, çünkü s çalan raylar, yine umran sesi ves riyor, terakki teranesi haykırıyoze Yeni tramvay mbalanmıııâ »hiç olmazsa geceleri- sessiz yü* rümelerine bir çare büulunmasıtil Necmettin Sahir beyden rica ıdıl'1 ken bir de tarihi fıkra ınlılıyımij Mithat paşa, Vali sıfatile Bağ” datta bulunduğu sırada Vilâyet merkezile Kerbelâ arasında tref işletmek ister. Lokomotif, vagon ve ray getirttirir. Lâkin yolu tesvi ye ettirip rayları yaptırmadan evvel istifa eder, Istanbula gelir. Yerine.| giden Rauf paşa, selefinin şöhre- tini körletmek için her çareye bağ| vururken bu şimendifer işinden de istifade etmeyi düşünür, Bağ- dat'taki demirci -ustalarını toplar, vagonları bir lokomotife bağlatır,; bir tren hazırlatır, Kerbelâ için bilet kestirerek yüzlerce adami | trene bindirir ve lokomotifi yürü- | tür. Fakat ray yokl. Halk ta trenin ray Üzerinde gideceğini| pek müdrik değil. Einaenılryh; istimini alıp tekerleklerini dön- . düren lokomotif, düz — topralı Üstünde homurdanır, bocalar ve yıkılır. Müşteriler Ürker, Vağömet lardan atlar, birkaç kişl yarala- nır. Bu suüretle Mithat Paşanın işlemez makineler getirterek mil- | let parasını hedrettiği propagam- | dasına yol açılır, Kadıköy tramvayı işliyor. Hem | mükemmel İşliyor. Yalnız sesi | pek fazla. Buna da bir çare bu'u- || nursa sevincimiz tamamlancaktır! M.T. . . Gemlik Muallimle Boş Zamanlarında Tetkik Seyahatleri Yaptılar Gemlik ( Husust ) — Burada çetin bir kültür hareketl vardır. Maarif Memuru Cemil beyin teşvik ve muallimlerin gayretleri sayesin- de bilhassa Kafkasya muhacirleri artık türkçe konuşmaya, yabancı dil kullanmamaya başlamışlardır. Muallimlar zaman zaman halk için müsamereler tertip ederek onların fikirlerini aydınlatmaktar dırlar. En son müsamerede mavl yıldırım temsil edilmiş ve bu eserde — muallimlerden — Ragıbe, Kadriye, Mustafa Hayret, Nuret- tin, — Fatma, Tahsin, Raşit, Enver, Şükrü, Narlı, Yusuf Ziya, Kâmil Hanım ve Beyler rol ab mışlardır. Müsamereden — sonra kaymakam Gani Bey mekteplerin tesisi mevzuu etrafında güzel bir konferans vermiştir. Müfettiş Halim Bey de bir ka vakit sinema mevzuu etrc* fında bir konferans vermiştir. Muallimler Izniğe bir tetkik seyahati yapmışlar ve bu seyas hatleri esnasında Orhangaziye uğramışlardır. — Iznikte Gemlik muallimleri — şerefine — Belediye bahçesinde Orhangazi — muallim- leri de buluuduğu halde bir çay ziyafeti verilmiş, İIznik Mas 'f Memuru Orhan B. İznik tarihime ait malümat vermiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: