12 Eylül 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

' Ükkünd <a Ne Varsa Silip Süpürmüş | Yanındakini dürtüyor : — İşte! — Ne. Bu mu o adam? Hay- | di canım sen de.. Bu adam İmkâni yok, üç kap- Ltan fazla yemek yeyemer. — Ben de öyle sandımdı bi- rader., Fakat görünüşe aldanma- malı derlerya, doğru İmiş.. Ba- tırdı beni.. Bak sana İşi esasından anla- tayım:ı Bir akşam müşterilerim yemeklerlni yiyip gitmişlerdi. Dük- kânda bekliyordum. Epey de ye- mek artmıştı. Bu adam içeri girdi. »— Buyurun.. Dedim, ona ye- mekleri gösterdim. — Pek az yemeğin kalmış usta.. Dedi. — Sizin gibi on / kişi durur onlar.. Dedim. — Bön hepsini dersin, dedi. Böyle bir Ihtimali havsalam alamıyacağı İçin güldüm; — Sen hepsini ye, ben sen- den on para İstemem.. Diye ce- vap verdim, — Yaşa be ustal Diye masa- ya geçli. Başladı atıştırmağa.. Aman yarabbil. O ne Iştah, o ne yeyişi. On dakika içinde on kiş- ik yemeğin arkası alındı. Ben tencere, tencere yemek taşımak- tan ve, büyümliş gözlerle ona bekmaktan kendimi ılımıyordum Bütün o yemekler neresine gidi- yersem ne yordu bilmem; bel kemerini bir | dalik olsun gevşetmedi. Az sonra hmı temizledi. Yarım saat içinde dük- kân tamtalkır oldu, farelere bile yiyecek bir kırıntı kalmadı. Ben kürdan vazgeçtim, hiç olmazsa yomdrlerinlşurtıuı flatini vere- ceğini umuyordum, O, ellerini sabunlayıp kuruladıktan sonra: .- Eyvallah ustal. Deyip dük- klıı&m fırlamaz mil. için mah- hmcı gıldt ş:;ıııın ve Tiyan davası açacağım. Bahsedilen adami göz ucçile süzdüm. Bu kırk yaşlarında ufak tefek, cılız birisiydi. Onun böyle işi başarabileceğini aklıam kesme- iği İçin inanamadım ve aşçının a a hükmettim. Muhavereyi başımdanberi dinliyen Sirkeel aş- çılarından bir usta da İnanama- mış olacak ki: — Dava açma, dedi; bu ıdı- mı bir de ben deneyim, De doğru çıkarsa bütün masr ını ödeyeceğim.. Şampiyonu çağırdılar; o, der- hal kabul etti. Şimdi ayın on beşinci pazar günü bu müsabaka | yapılacak. İnanmıyan varsa gidip görslin... Nöbetçi Eczaneler Bu gece nöbetçi eczaneler şun- ] dır : | Küçükpazar (Necati) Alemdar (Cağalağlu), amt (Âsadoryan), Şehzadebaşı versite), — Fener (ÂArif), Aksaray (Şeref), Karagüm- rük (ÂA. Kemal), Şehremini (Ahmet Hamdi), Sımatya (Rıdvaz), Kadı- köy (Leon Çubuleçışan, Osman Hulüsi), Bakırköy (Hilâl), Beşiktaş | (Recep,, Sarıyer (Nuri), Haszköy (Yeni Türkibe), Kasımpaşa (Yeni Turan), Büyükada (Mehmet), Haey- beli (Tanaş), Üsküdar (Ömer Ke- nab), Eminönü (Mehimot Kâzım), Ş'şli (Dimitri), Beyoğlu (Garih, Li« mak Müm- kündür Çanparar, (Özel) — Bigadan | Çanpazar köyüne güzel bir yolla gidiliyor. Yol üzerindeki köylerin göz alıcı güzelliğini seyretmeye doyulmuyor. Çanpazarigüsel bir köy. Köylün panayir yeri va ılıcası köy sandı- ğına iyl bir İrat temin ediyor. Bu yıl ılıca 1200 liraya kiraya verilmiş, panayir yerinden de bin lra irat alınmıştır. Fakat köyde ışık yoktur. So- | kaklara birkaç fener takmak da pekalâ mümkündür. Çanpazar ile Balıkesir ve Çanakkale arasındaki şose pek muntazamdır. Yol üzerindeki Balye müdenl kasabası da oldukça büyük bir yer. S00 evli bir Balye madeni çok bayındırdır. Ka- sabada bir de yangın kulesi vardır. Evvelce bu madende 5 bin amele çalışırken — şimdi — makineleştiği için amele sayısı beşyürze İnmiştir. — Ameleyea 70 ile 120 kuruş ara- sında yevmiye verilmektedir. kasaba olan | Çanpazarın görünlüşü Bdi nnn _ Sezlrdi mıs&&ommm- Çanpazar Kamununu Bırkaç Lamba İlle Aydınlat- , Şapayım. Sivasta Su Şehri Suşehri (Özel) — Suşehri Sı- vasa yeni bağlanan bir karadır. Kasaba 1447 kilometre murabbaı genişliğinde bir arazi üzerine ku- rulmuştur. Kaza civarında 3015 metro İrtifamda kızıldağ denilen bir dağ vardır. Bu dağın bir çok yeri ormanlıktır. Suşehrinin 250 kilometre murabbai mor'ası, 350 bin dönüm de tarlası vardır. Kaza arazisi dahilinde kömür, bakır, simli kurşun madenleri bulundu- ğu söylenmektedir. Kazanın mer- keze nisbetle en uzak köyü 70 | kilometredir. Kasaba 1860 yılın- da kurulmuş, Fatih zamanında Akkoyunlulardan Türklere geçiniş- . Üzüm me varşa — |— | mosc'yon), Galsta (Aart İttihat). Samsuna Bir Plâj Lâzım ——— —— Sanmnsun parkındön bir parça ve Hükümet konağı Samsan (Özel) — Samsunda önemli bir bayındırlık çalışması var. Şehrin her çevresinde bü- yüklü, küçüklü, — güzel yapılar var. Hergün biraz daha güzelle- gşen Samsunun çirkin yerleri de yok değil. Sahil boyu bu arada sayılabilir. Gazi parkı Samsunun en gü- zel istirahat yeridir. Gün batar- ken burası mahşert bir kalaba- Tokatta Bîr Spor Alanı Yapılacak Samsun, (Öze') — JIlbay Re- cainin başkanlığında her spor kulübünün 3 murahhasından te- şekklil etmek suretila Halk evi | salonunda mıntaka spor kongresi toplanımış, Tokattaki spor ku- Iüplerinin İdman ittifakına ka- bulşeri kararlaştırılmıştır. Tokatta bir spor alanı yıpılmaıı için de bütçeye 3 bin İira konu'muştur. Muşta Tayinler Muş (Özel) — Posta ve tel- graf direktörü — Besim Sümer, Kütük direktörü Sait, husust mu- hasabe direktörü Behçet tekallde | sevkedilmişlerdir. Kütük direktör- lüğüne Bltliıtışı Fehmi, Posta ve hkla dolmaktadır. Samsun Halkevi şehrin birkaç büyük alanına vae parka birer hoparlör koymuştur. Samsun me- sirelerinden biri de Derbenttir, Burada plâj da vardır. Fakat bu- rada deniz biraz kirlicedir ve burası Samsunluların deniz ihti- | yacını karşılamamaktadır. Hergln bayındırlık alanımda yeni bir adım atan Samsuna bir de plâj lâzımdır. Kızılcahamamda Doktorluk Taslayan Biri Yakalandı Kızılcahamam, (Özel) — Gire- sunun Görele kazasından Fehmi oğlu Bekir adında bir adam bu- rada müddelumumilik - tarafından tevkif edilmiştir. Bekir: — Ben doktorum. İlâçlarımı sadece otlardan ve ot köklerinden yaparım, bu ilâçlar bütlün hasta- lıkları Iyi eder demektedir. Bekirin birçok kişilerden para alarak ilâç diye lüzumsuz şeyler verdiği anlaşılmış ve hükümet | doktorunun şikâyeti Üzerine hak- kında takibata başlanılmıştır. | üsülleri hakkında | mışlardır. Telgrafa Reşat, hususi muhase- beye başkâtip Mehmet vekâlet etmektedir. d XE aa AMAY — oli ı A A l tir. Sıvas - Erzurum arasındaki şose buradan geçmektedir. Kaza cılik ehemmiyetlice tutmaktadır. Altı bini aşkın ko- van vardır. Fakat bu kovanlar ibtidatdir. Kazanın nüfusu 30 bin 600 dir. Bunda 129 köyün nüfu- su da dahildir. Sivas Kongresinin I6ıncı Yıldönümü Sivaslılar Tarafından He- yecanla Kutlulandı Sivas, (Özel) — Türk Tstiklâl davasının İlk tahakkuku olan Si- | aa kongresinin 16mcı yıl dönümü burada eşi görülmemiş törenle kutulandı. Tören ilk okul direk- törü Ziyanın kısa fakat tesirli söylevi İle açılmış, — talebeler, öğretmenler ve saylavlar tara- fından — söylenen — söylevlerden sonra geçit resmi — yapılmış, Sivas lisesindeki koöngre- salo- nuna gidilmiş, ) Atatürkün yat- tığı oda ziyaret edilmiş, salon- daki masa üÜzerinde duran hâtıra defterindekl Atatürkün yazıları okun muştur. Salcnun, yalak odasının ve hâtıra defterinin ziyareti ge- ceye kadar devam etmiştir. Merzifonda Faydalı Toplantılar Merzifon (Özel) — Burada sıh- hat ve idare işlerile ilgili olan bütün memur ve doktorlar toplanmışlar, şarın sağlık işleri hakkında öneamli — tedbirler ve kararlar almışlardır.. Gümüşhacı köyünden — gelen iki hastanın şarbonlu olduğu anlaşılmış, der- hal tedbir alınmıştır. İlk okul öğretmenleri da top- lanmışlar, okul işleri ve okutma kararlar ak Süğütte Ucuzluk Süğüt, (Özel) — Sakarya kı- yılarındaki bahçelerde yetiştirilen sebzeler buraya getirilmekte ve çok ucuz satılmaktadır. Domates 20, taze fasulye ve Üzüm 100, biberin yüz tanesi 100 paraya, patlıcanın 25 tanesi beş kuruşa | satılmaktadır. Fakat bu fiatlar köylünün emeğini bile koruma- maktadır. Süğütte Mllsamera Söğüt, (Özel) — Idman yurdu temsil kolu tarafından Halkevi müsamere salonunda hava kurumu menfaatine bir müsamere verilmiş, bu müsamerede bir de artırma yapılarak kuruma önemli hasilât temin edilmiştir. dÜF L ae li YAK A LA A a L L Erkekten #Hoşlanmıyan | Kadın “85 yaşındayım. Evliyim, Karnız 25 yaşındadır. Ben karımı seviyorum, o beni sevmiyor. Uslu, terbiyeli, hılü' Bessiz bir kadındır. çıkmaz. Bütüp hayatı evinin ıçlndq vilmekten âdeta kaçıyor. Kendisindefi başka çikâyetim yok. Fakat onun b bali beni çıldırtmağa kâfi (geliyor, n’ Ankara: Bedbaht geçer. Faket benden hoşlanmıyor, sığ Bu, bir hantalıktır. ı Bazı kadinlar, gençliklerinde - ve çoculkdluklarında erkeklerdeğ korkutulurlar. Onlar bu tellıılğ altında orkeğe yanaşmaktan ko karlar. Yanaştıkları zaman dâ. kdellliedü:ürük okek varde SAans |e AP Geralen Pf mütei bir. mevki | hassıs bir doktora gösterip fila; rini alaanız. * * ; “Birkaç gün için Yalovaya gitmige tim, Orada bir gençle tanıştımb | Sonra nişanlandık. Bir iki gün niş | kaldık. O, memur bulunduğu İzmirâ gitti. Şimdi muhabere ediyoruz. Fukaf ailem bu nişandan memnun değili Böyle ani tanışma ve nişanın iyi neş tice vermiyeceğini söylüyorlar. Filva | erkoği fazla tanımıyorum. Fakat nişanı bozmak iİçin de sebep göremiyorum Siz ne dersiniz? . Aliye Nişanlınızla mektuplaşmaktağ ne kaybedersiniz. Nişanlanmazaya dınız bu muhabere mahzurlu olas bilirdi. Fakat bir İnsanınm nişanlısı İle mektuplaşması kadar tabil bir şey olamaz. Bu muhaberâ biribirinizi dâha iyi tanımağa ve belki de hissi alâka uyanmasına yardım edebllir. TPSZÜ ! Adapazarında ölçü Ve Tartılar Adapazarı, (Özel) — Şehrle mizdeki ölçü ve tarltıların usul ve nizama uygun olup — olmadığı anaızın gözden geçirilmiş, birçok tartı ve — ölçülerin kullanılması mennedilmiştir. f Bir Doktorun Günlük Perşembe Notlarından (*) yet utmiyor, iyidir. “Kan Kusması,, Bir gece yarısı idi. Acele bir has- | taya çağırıldım. Hasta odası kan koküsu içindeydi. Mütemadiyen ağ- zından. siyah kan kusan, ölüm da- kikaları geçiren bir hasta ile karşı- laştım. Derhal zaif kalbini kafein, kâfuru iğaelerile kuvvetlandirdim., Evvelâ konsültasyon yaptık. Sonra çıkan kanı tetkik ettik. İki kiloya | yakındı. S'yıhti. Mideden gelliyordu. Ve müthiş bir koku dâ etrafa dağılıyordu. Bunun bir mide çibanı, on iki bar- sak çıbanı olmasından şüphelendik karaciğer muayenesinde gişlik gös- rüldü ve o züman karaciğer şişkin- liğinin mideden siyah kan damar- larını şişirmesinden ve bu kanın mide içine sızmasıdan ileri geldiği teşhia edildi ve tıdıqiyl deruhte ettim.. 1 — Buz yutturdum. 29—K oru kalsyu nlu posyon verdim. Büyük abdest yoliyle de kanın baki- yesi çıktı. Hasta dört hafta istira- hat etti. Kan geromları yaplım, Ab- dest yolundan fijyolojik serom ver« dim. Bu yoldan biraz gıda verdim. Hasta- yileşti. İki defa daha birer sene fasıla ile nüksetti. Şimdi şıka— €) Bu notları kesip saklayınız, yahut ir albüme yapıştırıp kolleksiyon yapıs gız. Sıkınlı Kamanınızdı dektor gibi Imdadınıza yetişebilir, Evinden — dışaği — bu notlar bir. | A K İ L v * Üü GLİÜ M irdlın 5 S ı Gd ÜZE L Bt k Sü n l | | | ü

Bu sayıdan diğer sayfalar: