2 Nisan 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

2 Nisan 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ati » SÖON POSTA Serikte Pirinç Ekimin Ehemmiyet Veriliyor Ekim Yapıldığı Zaman Hastalık Ve Sıtma Zuhuruna Meydan Verilmemesi İçin Fenni Tedbirler Alındı Serikte hazırlanan fenni ekim saha sı ve pirinç ekimi için açılan k 1 (Özel) Bu — sene zer'iyatına — çok — ehemmi- yet — verilmiş vepek çok — ekim hazırlıkları yapilmağa — başlanılmıştır. Her tarafta bilhassa Köprü suyu civa- rında açılan kanallardan alınan sularla sulama ameliyesi yapılmaktadır. B_ıı Be- he pirinç kanununun tadil edileceği ha- ber alınmış, bazı noktalarda mahzurlu görülen cihetlerin tadili zürra'ın çok i- şine yaramıştır. Esasen pirinç mıntaka- larında sivri sineklerin faaliyeti çoğal- dığından sıtma mücadele teşkilâtı da çok ciddi esaslar üzerinde bu iş ile mesgul olmağa başlamış, mümkün ol- Buğu kadar korunma çarelerini hazırla- maıştır. Serik çok ehemmiyet verilmiş, Alara çayı ci- varında hazırlanan ve üç senoden beri kanallarının - yapılmasiyle uğraşılan binlerce dönüm sahada kanal işleri bit- tiğinden bu sene zer'iyat yapılmağa başlanılmıştır. Cenup sahillerindeki o- valar pirinç yetiştirilmesine çok müsa- iddir. Memlekete eyi bir servet getiren bu mahsul son - senelerde eyi rağbet görmüş, istihsalinde asri usuller tatbik edilmeğe başlanmıştır. Bu sene tohumların ıslâhı da düşü- nülmüş, ekimde esas olan ve su biri- kintileri bırakmayan tava usulleriyle zer'iyat yapılması muvafık görülmüş- tür. Suların akıntısı daimt bir cereya- Geçen seneye nisbetle bu sene iki|Na tabidir. Bu yüzden sivri sinek sürfe- misli zer'iyat Vyıpılıoıklır. Civar kaza-|leri de barınamamaktadır. Sıtma hasta- farda da bu sene pirinç mahsulâtınallığının da önüne geçilmiş gibidir, Fenikede Bir âu Yıl Mahsul İyi Yanar Dağ Çıralı Dağın Tepesinde Daima Ateş Fışkıran 3 Volkan Var Antalya (Özel) — Antalyanın ya- Rin bile tepelerinde kar bulunan yük- pek sıra dağları vardır. Bu silsile Ad- fesana doğru uzanır gider. Bu dağların ortasında Çiralı denilen bir dağ vardır ki burada gaz ocağı gibi üç memeden ateş fışkıran bir yanar dağ vardır. Bu- hnun için bu dağa Çiralı denilmektedir. (Antalyaya on beş mil ve Adresana beş mil uzaklığında bu yalçın ve sarp ma- hallere Hoffman isminde — bir A_lmın Mühendisi çıkmış, yaptığı — tetkikatta burada zengin petrol — damarlarının Mevcudiyetini tesbit etmiş, muhtelif madenler, bilhassa krom ve manganez bulmuştur. , Yanar dağ civarı göçebe aşiretleri- pin yaylak mahallidir. Bunlar dağlarda avladıkları geyik kuzu vesnireyi tabia- tın yandırdığı bu ateşte kızartip yerler bu yanar dağların yakininde bir de bBoğuk su membat vardır. Ara sıra ya: har dağın coşkunluk gösterdiği olur. Bu yanar dağı üç bin sene evvelinden beri varmış. Eski zamanlarda ateşperestler bu- raya çok kıymet vermişler, — dinleri- nin merkezi haline lıo_v:nuşl;ıı.v îok ziyarete gelmişler- ;ız:klî:ıtndd:r;:.msğıl addedilen bu yanardağın etrafında mü!e.addit ma- bed harabeleri, kayalarda bir tokım ip- tidat şekilde kabartma reşimler, yazı ve tasvirler görülmektedir. vaflce bu sahilde çalışan gemici'er blı_ı Çirah dağının ışığından AÂdresan - İimanını ::ılın"ı:ığıı 'ğlışıxlımııç. Şimdi Aılv_cıaıı feneri ikmal edilmek üzere olduğun- dan buna hacet kalmamıştır. Alt tara- fında Çiralı kmanı ile küçük bir köy ve muntazam sahil muhafaza teşkilâtı vardır. — w Yalnız Ağaçlar Donduğu İçin Zeytin Mahsulü Az Sama (Özel) — Bu yıl geçen sene- ye nisbetle daha fazla tütün ekimi ya- pılmıştır. Bu yılın fidanları fenni bir sürette yetiştirilmiştir. Hiç bir hasta- hk yoktur. Devamlı yağmurlar tarlala- rı beslemektedir. Bir kaç gündür hava- lar çok müsaiddir. Pamuk ekimi de başlamıştır. Bu da geçen yıla nisbetle fazladır. Buğday ve arpa mahsulü ilk zamanlarda , s0- Zguktan müteessir olmuş, fakat hava- lar düzelince birdenbire serpilmiştir. Köylü vaziyetten memnundur. Yalnız zeytin mahsulü fenadır ve hemen he- men hiç yök gibidir. Çünkü zeytin ağaçları soğuktan donmuştur. Adapazarı hapishanesinde * Adapazarı, (Hususi) — Şehrimiz ceza evinde Halkevi tarafından tayin edilen Oktay tarafiından mahkümlara 'Türkçe dersler verilmeğe başlanmış - tır. Mahkümlara Halkevi — taratından kitap, defter ve kalem de verilmiştir. Ayrıca ceza evinde mahkürnlar tara - lanılmıştır. —— Dişçi Siretle çocukları güçlükle kurtarıldı Samsun (Hususi) — Atatürk cad- desinde dişçi Siretin evinden yangın çıkmış ve hemen etrafı sarmıştır. Üy- kuda olan Siret ve çocukları itfaiye tarafından zorlukla kurtarılmışlardır. Biribirine bitişik ve tamamen ah - şap olan ve bir ada teşkil eden bu sem- tin kâmilen yangın tehlikesine maruz tiyle çalışmış ve çok şayanı takdir bir gayretle yangını çıktığı yerde söndür - meğe muvaffak olmuştur. Siretin Vİ ve eşyası tamamen yanmıştır. AntaEı Hastane- sinin Eksikleri Hastanede Göz, Kulak, Burun Rontgen Servisleri Açılması İsteniyor Antalya (Ö- zel) — Antalya- da iki yüz elli bi- ne yakın nüfus vardır. Sıhhi vazi- yeti oldukça iyi- | dir. Vilâyette has- | tane işi biraz ge ri kalmış bir hal- de idi. Elli yatak- h olan memleket hastanesinde ge- çen seneye ka- Antalya hastanesi dar, — dahiliye Nisaiye mütehas- ve hariciyeşu- — ssı Dr. Süleyman beleri vardı, diğer şubeler yok- tu. Geçen sene — in'ikad eden - vilâ- yet moecllel; 'merkati yirmi küsür bin nüfusu ihtiva eden Antalyada görülen şiddetli lüzuma binaen hastane kadro- suna bir nisaiye mütehassıslığı tahsi- satı koymuş, ve sıhhiye — vekâletimiz Aydın hastanesinin nisaiye mütehas- sısı doktor Süleymanı Antalyaya nak« leylemiştir. Hastane bugün üç servisi ihtiva et- mekle beraber el'an yatak mevcudu el- lidir. Halbuki bu miktar yatak adedi 250 bin nüfuslu bir vilâyet halkımn ihtiyacına tekabül edememektedir. Ay- ni zamanda geçen senelerde nisaiye ve vilâdiye için tebarüz eden sıhhi ihtiyaç, ayniyle kulak burun ve göz hastalık- |ları için dahi mevcuttur. Her gün has- İtaneye müracaat eden — göz ve kulük hastalarının çokluğu bu ihtiyacı ispat eylemektedir. Bilhassa bir rontken ma- kinesine ve kan nakil âletine olan ihti- yaç ta mühimdir. En basit teşhisler i- çin hastalar tâ İstanbula kadar gitmeğe mecbur kalmaktadırlar. Geçen sene bir nisaiye mütehassı- sının kadroya ilâvesinden — memleket ne kadar büyük istifadeler — etmiştir. Bu ihtiyaç gibi göz, kulak, rontken ih- tiyaçlarının dahi göze alınarak temin nı temennidir. Tlmi bahisler: Sayfa 5 Radyo dalgaları e Samfşündaâ. yanğıü |(Feding nedir, niçin istazyonları bazan sabahları, bazani © geceleri iyi işidiriz, radyoda ne gibi yenilikler olacak? — Yazan : Profesör Salih Murat —— Radyo âhizelerine gelen üç yol takip ederler: dalgalar 1 — Doğrudan doğruya gelen dal-|taayyün etmemişse de, Dalga uzunluklariyle mevsim ve'za- ” man arasındaki münasebet kat'i olarak — abonelerden — galar. gelen raporlar sayesinda eyi neticeler Ğ 2 — Arzın öbür tarafından dolaşıp|alınacağı muhakkaktır. » gelen dalgalar. Kısa dalgalar, uzun dalgalara naza- 38 — Havada Heaviside, Appleton|ran daha ekonomik olmakla beraber, — 'mbakaluı gibi bir takım serbest Elek-|yukarıda söylediğim tedahül . © p tronları havi olan İyonizasyon taba -|den, bu dalgalarda sıçrama tesiri vaki kaldığını gören itfaiye bütün kuvve-| kalarında İn'ikâsla gelen dalgalardır. |olmaktadır: Tıpkı, râkid su yüzünde (1) ve (2) her zaman ayni gibidir. |sektirilen taşta olduğu gibi. (3) dalgalarma gelince, bunlar rad- ©-| yo dalga uzunluğuna ve mevsime çöre|| v muayyen bir istasyonun gönderdiği — değişir. Umumiyetle uzun dalgalar havada 40 - 50 kilometre irtifsındaki alçak ta- bakalardan in'ikâs eder. Ve sabahları Bu tabakaların başlıca tesirleri kısa dalgalarda görülmektedir. Kısa dalgalar, nüfuz kabiliyetinin fazlalığından dolayı daha yüksek taba- kalardan in'ikâs eder. Hattâ bunlar arasında, aydan on misli uzak tabakalardan in'ikâs eden- ler vardır. Bu, in'ikâs ederek gelen dalga ile doğrudan doğruya gelen dalga arasın- da tedahül vaki olur; ve sesin bazan za- yıfladığı görülür ki, buna radyoda fa- ding yani bayılma derler. Muhtelif mevsimlerde ve zaman- larda bu dalgaların «bayılma» tesirleri- nin muhtelif olduğu görülüyor. Bir uzunluktaki dalga, itidal mev- siminde gündüz eyi işitildiği halde, yaz mevsiminde gece eyi işitilmektedir. Londra radyo merkezi 10 nu müte- caviz muhtelif dalgalarla yaptığı neş- riyatla, bu fark üzerinde tecrübelerde bulunduğu gibi, Berlin radyosu da ay- ni tecrübelerle uğraşmaktadır. Birçocuğun cinayeti 14 yaşında bir haylaz üvey anasını öldürdü Adapazarı — (Hususi) Aslen Hopalı olup Sabancanın Dipektaş kö- yünde üvey anası yanında — oturan Bahri oğlu 14 yaşında Ali üvey anası olan Havva kadınla geçinemiyormuş. Bir gün üvey anasını kızdırmış ve üve yanası da: — Uslu oturmazsan seni keserim, demiş, sonra da eline bakracı alarak inekleri sağımak üzere ahira gitmiştir. | Üvey anasının bu tehdidine kızan |ve hiddetini yenemiyen Ali eline ge- çirdiği balta ile usulcacık ahıra git - miş üvey anasının haberi olmadan baltayı kafasına indirmşitir. Kadınca - Bız tek kelime söylemiye muktedir ©- lamadan düşüp ölmüştür. Ali yakalanarak adliyeye tealim &- dilmiştir. Tahkikat devam — etmekte - dir. Somada Bir Kaçakçı Yakalandı Soma (Özel) — Turgudalp köyün- de Hüseyin çavuşun evinde kaçak tü- tün bulunmuş, müsadere edilmiş, Hü- fından kese kâğıdı da yapılmıya baş -|edilmesi umumi sıhhat namına şaya-|seyin çavuş hakkında kanuni takibata başlanılmıştır. —— — Ayıp değil a? Merak et. tim, Hasan Beyl ... Nisan ayının yalmz bi - rinci günü.. bf ü STi GAĞ dd d Ö eBlini S a e — Pazar Ola Hasan B. Diyor Ki: aldatmak âdeti neden acaba? Hasan Bey — Yılın — esir günlerinde ber ne yaparlar, her ne derlerse, hulüs ile ol « duğuana inandırmak içini. Binaenaleyh, bazı yerlerdeki âhize- y ü kısa dalgaları eyi aldığı halde, diğer bir yerdeki âhize bu istasyonu pek zayıf lişitir. Kısa dalgalara âid olan bu fizik hassa, az çok orta dalgalarda da görül- — mektedir. Nitekim biz, Bükreş istasyonunun v orta dalgasını bazan eyi işitmeyiz. İ Dalga uzunluğu kısaldıkça, muay: yen bir menzil için radyo istasyonu- nun tâkati de azalır. VA Bu nokta, bilhassa iktısadi bakım: — dab Pek fayelellk CN Fakat yukarıda söylediğim gibi, bu- K nun da bir haddi — vardır. Ve bu had şimdilik on metre civarında görülüyor. — Yani on metreden küçük — dalgalarla — neşriyat yabılabileceğine j! timal veril miyor. Maamafih, bunların hepsi, yeni il- min tecrübe devresinde bulunan bir — ve yahut kat'iye yakın neticeler için — biraz sabırlı olmak lâzımdır. Tecrübelere nazaran, gelecek kışa kadar epeyce malzemenin toplanacağı zannedilmektedir. Salih Murad Cep kesenler İki kişiden Geşyüz lira Ağırdılar Süreyya ve Cafer isminde iki yan- kesici mahkemeye verilmişlerdir. Bun- lar tramvay içinde cep keserek yan - kesecilik yapmaktadırlar. Geçenlerde Tophanede bir tramvayın içinde eski ve emekli hariciye — memurlarından — Süreyyanın yeleğini kesmişler, 450 , Tirasını aşırmışlardır. Ayni pekilde Taksimde de gene tramvay içinde bir mahallebicinin 50 lirasını aşırmışlar « dır, Fakat zabıta bunları yakalamıya ve suçlarını itiraf ettirmeğe muvaffak ol — muş, soyulanlar da bunları derhal teşe — his etmişlerdir. Suçlular mahkemeye verilmişlerdir. Üçüncü ceza mahkeme- — sinde 20 nisanda mühakemeleri yapı - — lacaktır. Şifa niyetine zehir içmiş Vefada Mandıra sokağında 7 nu- — maralı evde oturan İ7 y'ııın&fd“ bir zührevi hastalığa tutulmuş, l mek için Beyazıtta bir dükkândan h"ı_» şişe ilâç almış ve içmiştir. Bu ilâç ze « hirli olduğundan biraz sonra sancılar: — mış, Cerrahpaşa hastanesine - kaldırıl. mıştır. Müddeiumumilik tahkikata- el koymuş, ilâcı satan dükkân — sahibi yakalanmıştır. ; Kağıthane kooperatifinde suüstimal mi? Kâğıthane Zirat kredi kooperatifi meclisi idaresinden Cevdet ile Eminin — kooperatif veznesinden bir miktar par — rayı zimmetlerine geçirdikleri hakkıne da müddeiumumiliğe — bir ihbar vaki olmuş, bu hususta tetkikata başlan-

Bu sayıdan diğer sayfalar: