7 Nisan 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11

7 Nisan 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Habeş İmparatoru “Mağ- lap olmadık!,, diyor (Baş taratfı | inci yüzde) «Hahes — ardularının. muükavemet kuwvetinin artık tükenmek üzere ol - ması muhtemeldir. — Diğer - taraftan 13 lerin, çarşamba günü toplarımaları €en nikbin kimselere bile cesaret ver - weyecek kadar şüphelidir. Maamafih Milletler Cemiyeti kan dökülmesine — nihayet — vermek- için mesaf sarfetmekten - geri- dürmamalı- - Ber Morhing Post gazetesinin raababiri diyor ki: «İtalyanların kazandığı zafer çok büyük, fakat nihai değildir. Düşmanı kuvvetli- mevzilerden — tardetinişlerse deç karşılarında, bundân daha az bü - Yük olmayan' engeller vardır. Adisa - büba henüz çok' uzaktadır ve Habesis: tanm ihtiyat muharip kwvvetlerinin miüktârmı da bilmiyoruz. Diğer taraf - tam yağmur mevsimi yakındır ve İtal: yan kolları harekâta aynı kolaylıkla devam edemiyeceklerdir.» İtalyan resmi tebliği Roma; 6 (AA.) — 177 numarah resmi harp tebliği: Mareşal Badoglio, telgrafla bildiri - or! p Necaşi ordusunun sor- kümelerini takip etmekte olan - kıt'alarımız — ileri hareketlerine devam- eylemektedirler. Aşiangi gölünü geçen birinci kolors du ile Eritre kolordüsu — chemmiyetli bir mevki olan. Guoram'ı isgal etmiş- ler ve dün Ouoramın 15 kilometre ce- nubumda Dessie yolu üzerinde - kâin Alkkataya varmışlardır. Garp mıntakasımda, bir - kolumuz, askerf Angaren ve Dandua nehirleri arasım- | sünkü de Gabari Habeş gümrük mevkiini İş- gal eylemişlerdir. mayıncaya kadar harbe hazırdır.» de- dikten sonra Milletler Cemiyetinin - yalayıcı Vaziyetlerinden — duyduğu te essürü anlatmış ve cemiyetin müthiş ve barbarca bir harbe karşı âdeta lâ - Kayt bulunmasının kollektif emniyeti mânasız bir söz haline getirmesinden endişe ettiğini söyleyerek Cenevreye sadık olan Habeşistanım mülecaviz Hasmına karşt müessir tedbirlet alm- mmasıhı' isterhiştir. Askeri muharririmizin mütaleaları Dün ggece göelen telgraflar bir kaç gün: Hen beri gelenlerit aynidir. Yani hep ayni şeylerirtekrar edip duruyorlar. Fakat buns ylatın membalari ya İtalyan cephesi; veyd (Româa) dıt. Binasnaleyi İtalyanlar — bir Kaç kilâmetilik ilerlemelerini; bir dağ ve- y tepe almalarını; bir köyü ele geçirmele: rini mübalâgalı Bir türrda' yarmakta ve bu hmreketlere zafer ismini- vermektedirler. Her ne'kadar bazi bitaraf — kaytaklar: dân 'gelan telgraflarda da ara' ata bunlara benzer şeyler görülmekte'ise de tetkik o” künacak' olursa' görülür kilbu telgraftar da! yine hep İtalyan. cephesindeki muhabirlere den alınan baberlere istinat eylemektedir: ler. Binnenaleyh İtalyan görüşüne ve san- sürüne tabidirler. Habeşlerin bizzat impa- rator emrinde muhatebe ettiği — bildirilen ordularının — küvveti — İtalyanlarcan — Bile 70,000 ile 100,000 atasında tahmin edil. Bunların verdiği zayiat — İtalyanlarmn iddiası vechile— 7.000 olarak bile kabul edilse geriye kalan kuvvet, zayi olan kıs mım-on mislidir ve bu kuvvetlerin kâmilen inhilâl etmiş olmasına ihtimal verilemez; Habeşlerin en muntazam ordusunu teşkil etmektedirler. Halbuki ikinci Tembien muharebesinde dıhııı-ınlı_viııR-K—wS-y Tekette bir tek İtalyan mütecavizi kal- | BÜ LROR M —— L Habeş meselesi ve İngilizler (Baş tarafı 1 inci yüzde) Müzakereyi hariciye nazın Mister E- den bir nutukla açmış ve #İngiltereye göre hârp dövüm ederken yâlnız Sulh- tan bahsetmek dağru değildir. Her gşeyden evvel muhasermatı durdürmak lâzımdır. Ön Üçler komitesi buna çe- hşacaktır. Muvaffak — olmazes 18 ler (yani zecri tedbirler hey'eti) harekâte geçmelidir. İngiltere verilecek kararla- ra iştirake hazırdır. Beynelmilel kanun, ihlâl edilip dururken onun — temelleç- mesine Ve dağgi göfinüüne #mkün Yök- tur, demiştir. Bunun Üzerine muhâlelet namına âmele Kdefi Mister Atl&e 882 söylemiş ve «Milletler Câmiyeti petrol amBar- gosuna beş ây evvel — küfür verdiği halde bu karar tatbik edilmedi ve bu yüzden muharebe hâlâ devam ediyor. Muhürebenin devamı mesuliyeti İngiliz hükümetine aiddir. Hükümet — Franca ile meşgül olacağına Milletler Cemiyeti ile meşgül olursa dahâ çök eyi olür.» diye bağırmıştır. Bunu müteakip muhalif Hberâllar namina Sir Arçibald Sir Clair söz al- mış Ve demiştir ki: «Hükümetin vaziyeti utandıncıdır. Dört aydır, türlü türlü behaneler İcat ediliyor ve müessir tedbirlerden kaçı- milıyor. Harbi durdurmak için bir çare vardır: Petrol, demir, çelik ve döniz nakliyatı üzerine ambargo koymak. » Daha sonra Mister Churchil söz söy- kemişti. Churehil elialya — Habeşistanı istilk ettil Nerdeyse zehirli gazlarla öl- meyen Habeşliler, İtalyaya beyun eğ- meğe mecbur olacak. Dünyada İngil- tere için bundan daha utandırıcı bir ha- reket yoktur. Çünkü bu sayede müte- CAVİZ Muzaffer olmuştur. İtalya bu şe- Tait içinde Habeşle işini bitirdikten sonta Akdenizde İngiltereye kala tu- tacaktır. Ne yazık ki bütün — bunlara kazşı vaktinde tedbir alanmdık. Zecri tedbirler, tesirleri ölçüldükten — söonra tatbik olunmalıdır.r demiştir. Bütün bu sözlerden sonta Mister Semien - mıntakası şefleri ve âyanı, Yumr İörvverleri:biler dahar fenar şerait ve| inkiyat'etmek üzere Debarekteki as | Akval altında; dağılınamışlar ve İtalyanlar | keri makamlarımıza müşmcant eyle;-|o zaman da Md—) den, (imha)-; Eden tekrur söz söylemiş ve Milletler Cemiyetini bııuiıı Avrapayı — kucakla- Mahallebıcı (Baş tarafı 1 inci yüzde) Jzanköprülü — Hasan — metresi Mer- zukayı tabanca — ile beş yel rinden ağır surette yaralamıştır. ve Hüteyin pehlitan bu işi yaparken © büder aipbiyete kapdımiş - ve o kadari kendinden geçmiştir ki eli tabancaya, hâkim olamamış, bu arada çıkan kur- Şunlardan bir tanesi kendisine — isabet Gtmriştir. Hâdise pek an' olmuştur. Hüseyin pehlivanla Merzuka — güle konuşa mahallebiciye girmişler, süt - lâç ismatflamışlar, gene güle konuşa yemişler sonra da gitmek üzere uyağa kalkmışlardır. Merzuka, sütlâçların parasını — ver - mek istemiş, Hüseyin buna müni ol - Mmuş, ve paraları kehndisi vermiştir. Bundan sonra Hüseyin — pehlivan, birdenbire tabancasını çekmiş, Mer - zukâaya ateş etnieğe başlamış ve kadıtı. bir an içinda aldığı beş yaranın tesi - tiyle «ah!» bile diyemeden yere yıkıl- mıştar, Bunun üzerine Hüseyin pehlivan tabarteasinı ceketinin iç cebine koy - mak istemiş, fakat telâş ve asabiyetle tetiği bırakmadığı için tabanca da oto- matik olduğu için ateş devam etmiş, 'bu arada bir serseri kurşunla — kendisi |de gırtlağından yaralanmıştır. Elinde- ki tabanca da yere düşmüştür. Hüseyin pehlivan, yaranın tesiriy- le yere düşmüşse de derhal ayağa kalk- mış ve baygın bir halde yatan Merzu- Ahali partisi Lideri diyor ki: (Baş tarafı | inci yüzde) gibi şeylere inanmamamını tav- siye ederim. Liderler Meclisinin kararı Deharek — mıntaklasında yapılmakta olan temizleme hareketin- de 2 top, bir çokltüfök ve mühimmat ele geçirilmiştir. Tayyarelerimiz, Adisababa tayyare karargâhında iki Habeş tayyaresini yökrmeşlürdır? Şiimal icephisindeki . taği- yerelerimizden birisi hareket üssüne dönmüşlerdir. Somali mmtakasında - ki kuvvetlerimizden bir tayyare fıb paratoru bugün Milletler Cemiyetine hitap eden bir notasında «Habeşistan mağlüp olmamıştır. Ordularım, mem- Kaybolan (Baş tarafı L inci yüzde) Bünun üzerine İzzet isticvap edil - miş, fakat Seherin kendi yanında ol - madığın ve o gün kendisiyle görüş - mediğini söylemiştir. Maamalih tah - kikat ile uğraşanların kanaati Seherin ölmediği ve bir erkek tarafından ka çırıklığı merkezindedir. İzzetten başka daha 6 genç isticvap edilmiştir. Bunların hepsi Beykoz - şi- şe fabrikasında ameledir. Izzet de bun- Farın başıdır. Seherin kayboluşunda nazarı dik - kati calbeden cibet zabıtanın şaşırtıl - mak istenmesi, pardesü ile ayakkapla- rının bir havuz başında burakilmiş ol- masıdır. Bu havuz Kovacık çiktliği civarında dağların eteğinde — yapılmış yüz metre murabbar genişliğinde-ve GĞ kulaç derinliğinde muazzam bir ha - vuzdur. Bu havuzun suyu tanjamen — boşal- tılmıştır. ve bu iş akşama - kadar de - vam etmiştir. Seher veya Seheri ka - garanlar pabuçlarını ve pardesüsünü havuz kenarına bırakınca bu havuzun suyunun- boşaltılamı yacağını — tahmin etmişlerdir. Fakat havuz içinde bir damla su dam uzün uzun bahsetmişlerdi. Bu itibarlâ gelen Kaberlâri kışas, mü- Tühazar ve muhakeme mehenginderi geçir- mek, İtalyan iddialarını olduğu gibi kabul |etmekten daha salim netice vereceğine ku- iliz. Bu satırların yazıldığı saate kadar gel- miş olan haberler arasında vaziyete nisbe- ten uygun - olanı (Mornibg Post) un aske- ri muhabirine atfedilen yazıdir. Bununla beraber o yazıdaki «İtalyanların kazandı- iı zaler çok büyük» cümlesini bile biz gimdi lik ihtiyat kaydiyle telâkki ediyoruz. Mü- talcanm üst tarafı doğru bir görüşün mah- sulüdür. Habeş kaynaklarından gelmesi muhte- mel ve muharebenin cereyan tarzını anla- tacak haberleri de gördükten sanradır ki »on vaziyet hakkında okuyucularımıza daha hesaslı bir fikir vermek kabil olabilecektir. c.D. genç kız. — kılmıywı kqdıı boşaltılmıştır.; Sghınn akibetinin bugün anlaşılaca- ' muhakkak. addedilmektedir. Portakal tüccarı İbrahira ne diyor? Diğer taraftan partakal tüccarı İb- rahim dün Anadoluhisarında -|kendisiyle görüşen bir — arkadaşımıza şunları - söylemiştir: — Evde yoktum, Akşam gelince annem söyledi. Derhal karakola haber verdim. (11,5 da çıkmış, saat (4,5) a kadar köyün içinde gezmiş O gece kahvede oturuyordum. — Ahbaplar - dan biri: — Kaybınız bulundu mu?.. sordu. Oradan Ali kaptanm oğlu Hüşnü: — Nedir kaybınız?.. dedi, sesimi çıkarmadım. Tekrarladı — Eğer elbiseye ait bir şeyse bizim çoaban, bulmuz.. Çoban Seherin ceketiyle pabuçları- mi, çoraplarını Koyacık - çiftliğindeki havuzun kenarında bulmus. Beraber karakola gittik. Anlattı. Şimdi de işe jandarma vaz'ıyet etti. Fazla bir şey bilmiyarum.. Yalnış bugün Paşabah - çede bir evde olduğunu hoöber aldık. — Siz ne tahmin ediyorsunuz. diye Bir Alman heyeti geldi, Ankaraya gitti Müddeti bitmiş alan 'Fürk - Alman ticaret muahedesini yenilemek ve bu- nun esaslarını hazırlamak üzere dün sabah şehrimize bir Alman heyeti gel- miş ve akşam treniyle Ankaraya git - miştir. Heyet, Alman maliye vekâleti u- mumf kâtibi Vuherer ve ekonomi müşavirleri Shülz, Reg, Bahu, Schö- ne ile Baron Von Mastan müteşekkil- dir. Bir işçinin ayağı koptu Dün saat 15 de Sirkeci garmda bir |aza olmuş, bir vagon tamireisinin a: yağı kesilmiştir. Ali oğlu Ekrem a- dindaki Bu işçi 15 ton ağırlığında bir yürümeğe başlamış, Ekremin ayağı vagonun altında kalmış, — bileğinden kopmuştur. Ekrem derhal hastaneye kuldırılmıştır. . Baammnmananna aA SĞ — Ben ölmediğini zannediyorum . Her halde işin içinde bir gönül mese- lesi olsa gerek, — Pek küçük değil mi? l..— Maalesef şimdi erken başlıyor- — Evvelce böyle bir şüpheniz var muydı? — Hayır (4) senedir yanımızda .. Çok sakin, kendi halinde bir kızdı , Kendisine bir evlât muamelesi edi- yordum. Hattâ geçenlerde: tın isterim» dedi. Küçük bir altın al - dım, koluna takacakmış. Zincir de e- tedi, anu da alacaktım.. Kayboldu . Ekselâns, liderler Ihoehli toplandı. arici siyaset için verilen kararlar Iıkğndı bizi tenvir eder misiniz ? — Bugünkü toplantıda bütün Hderlerle hükümetin noktai na- zarı tam bir mute- bakat mevcut ıılııılıı—- ettiği siya- ""'*ün... ! tevellit taahhütlerine eskisi gibi bağlıdır. , Belgrat ve Ankarada mevcut Malüamat (Baş tarafı 1 inci yüzde) Belgrat, 7 (Saat 3) — Mevzuu bahsettiğiniz nota hakkında burada malümat yoktur. Balkan antantı dev - İtalyanın Yunanistana bu mealde bir nota vermesine ihtimal verilme - mektedir. Gazeteler daha ziyade A - vusturyanın silâhlanması meselesiyle meşguldürler. Ankarada ne denlliyor ? Arkara, 7 (Telefonla) — İtalya - nin Yununistana verdiği mevzmuba - his olan nota hakkında ne Dış bakan- lığında ve ne de Yunan sefaretinde malümat yoktur. Bura siyasi mahafili böyle bir nata- ya ihtimal vermemektedirler. Bir kadın kaynının burnunu kesti | “Tabtakalede Deveoğlu. yokuşunda Hoca Hamza Mektep sokağında 8 nu- marada oturan Fatsalı Asime bir ka - sap bıçağı ile kain biraderi Malatyalı Abbasın burnunu kesmiştir. Vak'anın — sebebi' kadının ildiasına Şimdi öğrendiğime nazaran (3 -!6)|göre Abbasın kendisine tecavüz etmek gençle konuşuyormuş.» istemesi imiş. — Sayfa d kkanıuda a kanlın “yanına mdenk kadının saçların- dan Yukalamış ve: — Dakha 'sen "ölmedin mi? Diye bağırarak tekrar tabancasını ramağa başlamıştır. - Tabanca seslerinin duyulması herkesin de muhtelif — istikametle: kaçışmakta olması Karaköyde seymi- seferi tanzim eden işaret memuru 2347 mumaralı Fehimin nazarı dikka- İtini celbetmiş, işaret memuru tabanca sesinin geldiği koşmuş ve yerden evvelâ ıabnn(ıyı aldıktan sonra Hüseyin pehlivanı y ö kalamıştır. | Bu sırada etraftan yetişen diğer me- murlar da Merzukayı imdadı sıhhi ©- tomobili ile Sen Jorj hastanesine gö - Merzuka, yüzünden ve boynundan aldığı beş yaranın tesiriyle çok kan Zayi etmiş ve cinayetin işlendiği ma - hal âdeta bir kan gölü haline gclmi' tir. Hastanede Merzukaya — derhal meliyat yapılmıştır. Fakat yaşamasına ihtimal ve imkân vuilıııımclı(ed' 4 Hüseyin pehlivan da - otomo Beyoğlu Zükür hastanesine gonınıl müştür. Onunyınıılıiftııveol 3 tehlikesi yaktur. Hüseyin pehlivanın, ilk tedavisi yı.- pildiktan sonra hastanede polis ta fından ifadesi alınmıştır. - Pehli hâdisenin kıskançlık yüzünden lıvi duğunu söylemiştir. Tahkikata devan edilmektedir. Parlamento n . Reisi diyor ki: (Baş tarafı 1 inci yüzde) 4 sında çıkabilecek bir harbe Yu- nanistanın karışmaması Me.nmq... Xe aü de n dn n | len ianın g dığını ve lıııt..y ğımı size ıöyliv Yunanistan Pakta ııılık Bugün toplanan Liderler Mec- lisinde Yunanistanın dış siyası sı bir kere daha gözden ıd- rilmiştir. Hükümet ınd tılup edilen siyasetle Lide noktai nazarları ınııdı Bıllmı Paktına karşı Yun nistanın vaziyetinde bir olmadığını kaydetmek isterim. Çiftçi partisi Lideri diyor ki: (Baş tarafı 1 inci yüzde) Liderler meelisinin kararı — Yunanistanın - dış siyasetini g rüşen liderler meclisinde bir karar z Tildi mi? İ kat olduğu anlaşılmıştır. Knnılı sası, Yunanistanın —-Balkan — paktı merbutiyeti ve pakttan mütevellit a ahhütlere bıglılıidn' Rumenler şerefine ııyılıı Şehrimize gelmiş olan 210 kü Rumen kafilesi dün Pireye gitmiştir. "Türk Talebe Birliği, evvelki akşam Romanyalı arkadaşlarınm şerefine bir ziyafet vermişlerdir. Kafile Pireden sonra, İskenderiyeye de uğrayacak avdette tekrar ;ehıımızr gekulnr Bir fotoğraf müsa! Hayatta iken, evlâdıma daimi bi batıra bırakmak istedim. Şehrimizde - ki fotoğrafçılar arasında bir müseba - ka açtım. Ayni günü, hepsine, ayni kı- yafetle birer resim çektirdim. Ve ap- randize ettirdim. Foto Artist M. Kâ « zım Kamalı en çok muvallak - oldu. Kendisini tebrik-ediyorum. Adapazarı avukatlar "e M Şevki: — !

Bu sayıdan diğer sayfalar: