16 Mart 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

16 Mart 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hergün Fransanın Suriye komiseri Yeni bir Ermeni meselesi Mi çıkarmak istiyor? * —— VYazan: Muhittin Birgen S ile Türkiye arasındaki d luk münasebetlerini için sistematik surette çalı e iş edinmiş olan Bay De Martel, | talihsiz bir diplomattır; çünkü elde et mek istediği gaye için çalışırken Türk. ye ile Fransa arasındaki dostluk bina- sının temellerini yıkmakta olduğunun farkımnda olmuyor ve kaş yapayım der- ken göz çıkarmak bahsinde en bece - iz ve düşüncesiz insanlara taş Çıka Tıyor. Bunun yeni bir misalini, bize Sor. Postanın Suriye muhabirinden gelen son mektup gösterdi. Bay De Martelin ülürüklerile işleyen La Sirie gazetesi, Sancak meselesi arasına bir de Erme- ni meselesi sikıştırmak gibi yeni ve parlak bir gaf yapmıştır. Bizim için de, dünya için detarihen hal ve tasfiye edilmiş bir mesele olan Ermeni meselesi bahsini tekrar ortaya atmak- la Türk umumi efkârını gücendirmek- ten ve aramızda Fransaya karşı mevcut dostluk hislerini baltalamaktan başka hiç birşeye yaramıyacak olan bu ma- kaleye eğer ayni tarzda mukabele € mek isteseydik De Martelin de, emsa arkadaşlarının da yüzlerini ve başlarımı ânlerine eğdirtecek p çok şeyler söyliyebilirdik. dünyayı 1âfla ıslah etmek iddiasında | olmadığımız ve henüz Fransa ile olan dostluk siyasetine kıymet vermekte bulunduğumuz için bu yola gitmiyo - ruz. Yalnız, şunu söylemek isteriz ki Bay De Martelin Suriyede aleyhimiz- de gütmekle olduğu siyaseti, mümkün olan dikkatle takip ediyoruz; mukabe- | leye karar verdiğimiz gün, kaybedecek ğiliz. olan elbet biz deği bozmak mayi ken-| * Ermeni meselesine gelince, bu ba - histe düşündüklerimizi - şimdıye kadar birçok vesilelerle biz vazıhan anlattık. 'Yakat, gerek Bay De Martelin, gerek bizzat Fransanın ve nihayet bu m lede canları ve başlarile alâkadar olan * Resimli Makale: ——— İstikbal hayatın sonuncu merhalesidir. Bugün içinde yaşadığımız vaziyetten ancak bir kapı ile ayrılır. Bu- Tunduğumuz nokta ile bu kapı arasındaki mesafe ga- yet azdır. Bu mesafeyi hemen aşıp kapının arkasındaki ülemi görmek isteriz. Âtimizin ne olacağını merak e- deriz. Hergün, her dakika onu düşünür, öğrenmek it- teriz. — Hakikatte insan hayatının sonuncu merhalesini ha- rin ne olacağını yııııııyıııdır: Amerikada İşsiz amele nasıl | HERGNÜ BİR FIKRA Minareci İle tenekec Minareci ile tenekeci komşu imiş ler. Minarecirlin kazancı tenekeci- ninkinden çok fazla olduğundan te- nekeci minareciyi kıskanırmış; bir ||zün kendini tatamamış derdini mi nareciye açmış : — Sen de çalışıyorsun ben de.. Fakat insanlar sana, bana verdikle- rinden çok para veriyorlar. Bunun sebebi nedir ? Minareci cevap vermiş : — Sebebi şu: Minareyi yere yatı. rıp tamir ettirmek imkâmım bula- miyorlar. Boşanmayı teshil 57 Şitenie Şu Amerikalılarin “isyanlatı “bile İ orijinal... Resimde gördüğünüz adam- ları, hapishane bahçesinde tek sıra ol Ermenilerin işi biraz daha iyi anlama-|muş mahkümlar larına yardım için şu sözleri tekrar e-_ı delim: Cihan harbi sırasında Türkiyede ya- pılmış dlan tehcirde eğer beyhgde ye. re Ermeni kanı dökülmüşse bir o ka- dar, Hiç olmazsa ona yakın Türk kan. da dökülmüştür. Ve Ermeni kanı Tür. künkünden sonra dökülmüştür. Bunun |lım. Bizim onlardan farkımız yoktur» birinci derecede mesulü Çarlar Emper yalizmi, onun arkasından da müstem lekeci Fransadır. Vicdanları para ile satin alınmış Ermeni komitecilerine is eden şirket Avrupanın bazı yerlerinde bilhassa Macaristan ile Avusturyada boşanmak çok zordur. Taraflar mahkemelerde uzun uzun | zannedersiniz değil İmi? Halbuki hiç de öyle değil. Bu a- |damlar iş isteyen amelelerdir. Ve ke İdileri hakkında: «Biz - hayatın mah- kümlarıyız, işten mahrum — olduktan, yatının ilk safhasında hazırlar. Çocukluğunda bilvasıta, gençliğinde doğrudan doğruya istikbal binasının yapı- cısıdır. Kudretli bir mühendis meydana çıkaracağı ese- plânım yaparken nasıl bilirse muay- yen bir hedefe doğru muntazaman yürüyen bir insan da istikbalinin ne olacağını bilir. Merak eden hazırlık Bir tünel bileti Parasına mükemmel . İhtiyaç insanı mucid yapar. Bir A- merikalı parasızlık yüzünden bedava denecek kadar ucuz bir ev bulmağa imecbur kolmıştır. Hâdise şöyle olmuş- tur. Mis Kreller ve kocası işsiz kaldık- ları için ev kirasını verememişler. Bir hayatımızı kazanamadıktan sonra, - |uğraşırlar. Buna çare bulmak — üzere y e ., gahipleri bunları, kovunca ter hapishanede olalım, ister olmıya- | Macaristanda bir şirket tesis edilmiş - , — / ). beraber yola çıkmışlar, birer demektedirler. den ayırmak üzere, bir çok "'"']"“*miılcv ve son istasyonda dışarı çıka- Dünyanın en tuhaf bankası P*tvurmaktadır. Şirketin emrinde a -| CAklarına kadının tavsiyesi mucibince tir. Bu şirket, zevç ile zevceyi birbirin- /| 1., 4larak, tünelin'son arabasına bin- | vukatlar vardır. Dünyanın teşkilât itibarile en gariP| — Kadınları baştan çıkararak, kocaları- yamı tertip ettiremler onlardır. Bugün bankası Vaşingtonda Kapitolda bülu-| a bak kürandıimak için yakışıklı de- de Bay De Martel ayni rolü oynuyor, Suriyede darma dağınık bir hülde ya- şayan ve dünyada dönen siyaset fırıl- daklarından habersiz, iş, güçlerile meş Bul olan Ermeni kitlesini De Marte! yeniden bir avantüre sürüklemeğe ça- mukayyettir, krecilerini kongre azar lışıyor. Bu avantürü alâkadarlara haâber ve- relim: Bay De Martel, dünyayı bi tapot gibi sarmış olan müstemlekecili- ğin tipik bir mümessilidir. Maksadı| mevcut bulunmamasıdır. Bi Suriyeyi parçalamak ve Arap - İslâm | melâtı itimat üzerine müessestir. ekseriyelini Suriyedeki ekalliyetler mileri gibi gösterir. Fakat bu siyaseti günün birinde bir çarpışmaya varırsa, | milletine zalimlik isnat eden, büyük | lerin beşeriyet için, sarı tehlikeden da-! 3n İşey 10 milyon dolar sermayesi olma- “|Bay De Martelin gazetesi, Türk mille. man bankadır. Bu bankanın nizamna- | Lanlılar yardır. Erkekleri cürmümeş- mesi yoktur. Çeklerinin üzerinde ban-| hut halinde yakalatacak güzel kızlar kanın ismi de yazılı değildir. Ne gibi| evcut olduğu gibi, mahkemelerde işlerle meşgul olduğunu da bildirmez. | O Jan yere şahadet edecek yalancı şa- Yalnız bu bankanın — müşterileri |hirler de çoktur Hükümet bu şirketin azasını tevkif etmiştir. Kırmızı derililer artıyor Amerikalılar yurtlarındaki kırmızı larına açar. Bu bankada en garip olan İsına tağmen, bir mürâkabe derililerin — azaldığını — zannediyor - ——— ae Flazdı. - Halbbüki - Kanadada — yapılan yacağız: Berutta Fransayi temsil eden eeik ÜB YAT İŞERERELE PÜ Ülnin en hassas Gamarına basmakta | STan kırmızı derililer senede 1500 kişi kendi kendisine geniş bir serbesti artıyorlarmış. Amerikalı iktısatçı, bu miş görünüyor.Son tarihin mazlüm bir| Sidişle 400 yıl sonra kırmızı derili - © zaman Bay De Martel ortada yoktur | 40 Aetlerin emperyalizm hırsiarına o -| ha müthiş olacağını söylüyormuş. —— Kim kuvvetli ise o kazanır ve hak ta kuvvet demektir. Fransanın Halk Ce yuncak ola ola şimdiye kadar pek çok Fransa hükümetini, hiç olmazsa zahi - P| kurban vermiş bir milleti yeni avanlür| ren mes'ul tutmamıza imkân yoktur. hesi hükümetinin bilmesin. çok arzu | ). sevketmeğe çalışan -bu sivascte| Fukat, Berutta Komiserlik parasile çı- ediyoruz ve kendisine haber verivoruz: | pj d ğ n bir nihayet vermek, Türkiye - Fransa Asilzade Bay De Martel Suriyede a-| gostluğu namına da; insanlık namına teşle oynuyor! Ermenilere de haber verelim: Türk> dost olan Ermeni, dur ve bir Türk kendisini ne kadar em niyet altında histederse 9 da kendis: ni o kadar emniyet altında duvabilir, 'Türke düşman olana gelince, Ermen, de olsa, Türk te olsa, Türk onun düş- Taanıdır. ü * Dünyanın yeni ve insani bir sivaset takip etmesi davasınm senelerden beri müdafaasını yapmış bir insan olan Bay B'uma TÜ k demokratlarının hâlâ em niyetleri olduğunu « Türkiyenin içinde| —— - de olsa, dışında da alsa Türkün dostu. |( kan ve ancak Haçlılar zamanında ya. zılacak bir üslüp ile neşriya! yapan bu da çok güzel bir iştir. Fransada aley:| az nâzik gazetöyi susturmak Bay Del- himizde neşriyat yapan gazetel nİ bosun elindedir. — Muhittin Birgen kanapelerin üzerine - uzanarak, uyu- |muzdlar. Böylece, her akşam birer bilet lalmak suretile bu ikamet müddetini iki ay uzatmışlar. Fakat maalesef iki ay sonra dalavereleri anlaşılmış. Za- vallı mis Kreller de kocasile beraber yersiz yurtsuz kalmış. 000,000 numaralı piyango bileti Amerikada devlet piyangosu çeki- lirken büyük ikramiye 000,000 sıfır - dan ibaret bir numaraya isabet etmiş. Piyango biletleri arasında böyle bir jPumara yokmuş. Tabit halk galeyana İgelmiş, ortalık birbirine karışmış: Me İsele şu imiş 1,000,000 numaralı vak- |kam varmış, fakat nasılsa onun başın- daki (1) rakkamı düşmüş. Bilet sa - hipleri bu izabata kanmak istememiş- ler, 1,000,000 numaralı biletin sahibi bu sefer parayı almak istemiş, ortalığı bir gürültü kaplamış. Piyango müdüriyeti şimdi o numa- rayı da listesine ithal edecek ve gele- 'cek aylar 000,000 numaraya da ikra- miye isabet edecekmiş. «Kaşe da oturan bir arkadaşımız anla!tı: Bir köylü Asaz vaylâsında dolaşırken bir yaban domü- | ile de kuyruğuna zunva hücumuna uğradı. Etinde silâhe, müdafaa vasıtası | YOTdu. yoktu, ne yapacağını şaşırınca aklına hayvanın üzerine I wm&::'î;î binmek geldi ve düşüncesini tatbik ederek - ilk fırsatta Comüzün sırtına sıçradı, ve kuyruğunu da yaka'adı. Hay- İSTER İNAN İSTER İNANMA! van tepindikçe tepiniyor, fakat bir eli ile boynun , bir eli yapışan köylüyü bir türlü yere atamı- süren bir mücadele neticesinde domuz bir ağaca *tırmanmak suretile bu garip yaziyetten kurtulmuş, domuz da niye uğradığını anlıya - muyarak ormana dalmıştır. İSTER İNAN İSTER İNANMA! * Mart 16 Sözün Ktsası Yurddaş! Türkçe konuş!. E Tüla — nlerde, hele şükür; hâr Bu toprakta yas eden, rızkid bu deve en, tehile ve selâmeti aX yıldızlı gl sancağın gölgesinden bekles yen her cins adamın ayni dili, temize âhenkli, zengin, mânalı, aslı türkçe ko*t nuşmasını istiyoruz. Musevi yurddaşlarımızın, o zeki vö işgüzar zümrenin kendilerine kat kaf yabancı ispanyolcayı artık bir tar#fa bi rakıp müşterek yurdun lehçesin, ko 4 nuşmaya alışmaları, ortodoks ve gregâ riyen Türklerin, kendilerini Rum v& Ermeni diye bizlerden ayırmaktan gayı tıyan rTumca ve ermü niceyi, içtimai bir lüzun) olmadıkç kullanmamaları Türklük vahdeti nami lerimizdir. m Derdmend ile bü de konuşuyorduk. Sti memnuniyetle karşıt — Anlayamadım, Derd e der misin? Türkçe Kolu ö 'Türk mü var? — Var, ya! — Kimler, bunlar? — Frenkçe düşünüp te türkçe kontl şanlar. Bindim, ittim, yaptım, içtim-di* 'yecek yerde tramvay aldım, banyo ah dım, çay, kahve aldım.. diyenler. Bul* ları ben neye benzetirim, bilir mislik Talü? — Neya ? — Eski devirde, İstanbulda, Kara * manlılar için türkiülibare, rumilhur! bir «Anadolu» gazetesi çıkardı. İşte Dü züppelerin dili de tıpkı onun gibidifi Türkiülibare, frengilmeal!. Onun için: «Yurddaş, türkçe konuf ihtarına, bence, ölekiler kadar bunlaf da muhıı.pur_z(s . ; alıi. ee Biliyor musunuz ? 1 — Çinde cumhuriyet hangi yildâ ilân edilmiştir? 2 — Bugün Siberyada yaşıyan YAT kut Türkleri kendilerini hangi İsi anarlar, Yunan tarihçileri bunlara ismi verirler? 3 — Cezayir hangi yıllarda kimlerif eline geçmiştir? 'e (Cevapları Yarın) * Dünkü Suallerin Cevapları: | — Dapsang dağları merkezi ÂS * yada, —Karakurum — yak nlarındadi! Yüksekliği 8615 metredir. 2 — Şarabı ile meşhur olan l’—ı_"?l şehri Portekizdedir. Kalabalığı * bindir. Şaraptan başka meyva Ve yeği da çıkarır? 3 — Beecthovenin Fidelio operısl”” söz tarafını Sonnleithner yazmıştır. ,, Amerikada “Güzel kt7e müvezziler Amerika posta ve telgraf M”d posta tevziatını sür'atle yapmak idi kadrosuna (Güzel kız) müvezziler mıya karar vermiştir. ub'— Paosta telgraf nezareti, halkın akeire eetleri, halkın bir tarl SAĞ mak istemedikleri bu saatlerde K&P) | larda beklediklerini nazarı itibara ap rak bu saatlarda yapılacak tevziati ’ı* mak için kadın müvezzilerden istif etmeği düşünmüş ve: ş Kadınları kapılarda bekletmek İf £ temiyen halk, derhal kapılarını ederit tevziatın çabuk olmasına hü diye düşünmüşlerdir. kadıf Bekâr evlerine gidecek olan ** , müvezzilerine her ihtimale kart! PEŞ lislerde olduğu gibi birer lâstik

Bu sayıdan diğer sayfalar: