October 29, 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 18

October 29, 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 18
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ee P SA — el k üf ee TTTT p ç UNN A NSN ER ON AĞA eee CĞN S ĞN UA YN SA SN gu- -F SER FUi Teikera -- _—————m —a DA YMNW_ V OSINAT HKALKINMA D Fikir. vicDan. YURDUN -| MA VHÜRRİvçÜî MARI Yazan : Falih Rıfkı Atay En aa şey, artık kendimize inanmaz olmuştuk. Türkiyeyi bir Amerikan Mısırı gibi görmek, 1918 de en sayılı Türk münevverle- rinin rüyosı olmuştur. O günleri görmüş olanlar, hatırlarsınız. 1938 de Amerika kadar hürüz. Türk talihine, hiçbir zaman olma- dığı kadar inanıyoruz. On beş Cumhuriyet senesinin en büyük eseri, işte budur; bizi kendimize kavuşturmaktır. On beş sene, durup dinlenmez bir inşa humması içinde geçti: Bir yurd ve devlet, şehirler, kasabalar, köyler, mektebler, demiryolları, fabrikalar, herşey herşey yaptık; hepsinin başında ve hepsinin mü- himmi, kendimizi yaptık! Atatürkün yaratıcılığının asıl mucizesi bizzat biİz'iz. 1918i görmüş olanlar, köprünün bir tarafında durunuz; inkıraz günlerinde İstanbuldan Galataya geçen on sekiz sene evvelki ha- yaletinizi arayınız ve onu 1938 hakikatin'zle mukayese ediniz: On beş Cumhuriyet senesinin eserini muhakeme etmek için, size daha iyi misal verebilir miyim ? Siz bu misnli Cumhuriyet devrinin çocuklarına izah ediniz. İnkı- lâb yıllarının kahramanca hayat ve ahlâkını, yaptıklarımızdan bir kaç misli fazlasını yapıncaya kadar devam ettirmek lâzım. Cumhu- riyet devrinin çocuklarını, hizmet, mes'uliyet ve fedakârlık terbiye- sinden ayırmamağa bakınız. Bir şerefli insan olarak, aldığımız nefese kadar, herşeyi borç'u olduğumuz Reisi hatırlayınız; bir asır sonra bastığımız toprakta gururla dolaşanlar dahi, ona borç ödemekten kurtulamıyacaklar- dır. Ve on beşinci yıldönümü bayramınızı, saniyelerine kadar, onun sevgisine vakfediniz| Fabi AĞt gol îrwvv;r PU AAA _&— B Ön. Beşıncı Yıldönümü — DARAAP C AAT AAA" SİYASİ KURTULUŞ | KÜWETLİ | ORDU | İKTISADİ Ü KURTULUŞ ha Yazan: Ercümend Ekrem Talu Bı'r asırdan beri yeisten, hicabdan, zulümden ve ıztırabdan eğilen başlaıımızı bugün dik tutuyoruz. Manewyatımı- da, maddi benliği- * miz de dinceldi. Gönüllerimiz passız, birer inanç muhfazasıdır Kafes arkasından, Millet Kürsüsüne bir hamlede atlıyan kadınla- rımıza, Cihan, hayretle, hürmetle gıpta ediyor.. Bizi köle Japmak isteyenler, siyasette reyımızı soruyor, yardımı- mizt dileyorlar... Birkaç lirâlık bir alacak için gelir kaynaklarımızı haciz altına alanlar, hazinelerini emrimize âmüde tutuyorlar. Sözümüz dinleniyor, sıramız gözetiliyor.. Varlığımız, bizi alâka- dar etmiyen davalarda bile, hesaba ka!ı!ıyor Ordumuz en kuvvetli ordular arasında, ön saftadır. İddialarımızı icabında, onunla teyide, yurdumuza tecavüz edecekleri onunla te. pelemeğe muktediriz. Maarifimiz, medeni kültürü, yeni harfler sayesinde Vatanın en hücra köşelerine yaymıştır.. Yurdun her tarafı demiryollarile kuşatılmıştır. Bugün bu çelik damarlardan, memlekete bereket akıyor. Dünya kriz geçirdi. Her yerde paranın kıymeti düştü. En mute- ber tanınanlar borçlarını ödemekten.kaçındılar. Biz, mali ve iktısadi itibarımızı, hiç bir zaman ulaşamaı!ıgı mertebeye yükselttik. Evvelce kervan göçmiyen yerlerde fabrika bacaları tütüyor. “Memâliki Osmaniye,, yabancı sanayi için başlıca mahreçti. Kemalist Türkiye bugün, yabancı memleketlere ihracat yapıyor.. İçeride kaviyiz.. Dışarıda kavil. Bunun gururunu, içimizde, ısıtan bir güneş gibi hissediyoruz. Eskiden Osmanlılıgımızı bazan gizlemek vaziyetine düşerdik. Bugün, her yerde, her vaziyette, kafamız dik, nazarlarımız önde: . “Türküm..Ne mutlu bana!l,, diyoruz. İşte bütün bu nimetleri Cum- ; huriyete ve onu kuran büyük Şefe medyunuz. -— ü tenimiz Fabua

Bu sayıdan diğer sayfalar: