29 Ağustos 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 12

29 Ağustos 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“Son Posta, Hikâyesi EVİLMEK İSTİYORUM MUMU. Yazan: Muazzez Tahsin Berkand Baba, Yirmi beş gün evvel, Erenköyüne gön. dermek üzere beni vapura koyduğun za- man, gözlerinde, senelerdenberi görme. âiğim bir sevgi le bana: — Bir ay teyzende kalır, tobdilhava edersin kızım; fakat beni sakın habersiz bırakma, arada bir mektub yaz... demiş. tin; ben de, bu sözlerinin üzerimde yap. tığı tesiri belli etmemek için sana söz vermiştire. Bu sözümde durmadım; bilerek, isti. yerek durmadım baba. Senin benden ha- ber almazsan merak etıhiyeceğine, telâş. lanmıyacağına emindim. Nitekim bu de. fa da tahminim boşa çıkmadı: Hasta kı. zını çok merak etseydin. adresimi bildi. ğin için, sen bana yazabilirdin. Birbirimizi aldatmağa ne lüzum Ver baba? Senin, sevmediğin ve ölümüne &- cımadığın ilk karından doğan kızına kârşı da büyük bir sevgi beslemediğini ikimiz de biliyoruz. «Büyük bir sevgi» derken, kendi kendimi aldatmak, içim. deki acıyı biraz olsun hafifletmek istiyo. rum; yoksa, senin hislerini tam olarak İade etmek arzusuna kapılsam «beni hiç sevmiyorsun!» derdim. Annemi sevmemiştin; bunun sehebe. hi, sekiz yaşındaki çocuğun anlamasına imkân yok; yalnız hatırımda kaldığına güre, ikiniz de birbirinizi çok kırpalıyor. duruz. Evde kavga, gürültü eksik değil- di. Fakat bu kavgaların sonunda sen ka. pıyı çekip gittiğin ve birkaç gün eve uğ. ramadığın halde annem benimle kalıyor, beni seviyor, gözlerinden yaşlar akarak beni öpüyordu. Bunun için ben onun Ö. Tümüne o kadar çok ağladım ve hâlâ da ağlıyorum. O dünyaya gözlerini kapayıp gittikten sonra yeryüzünde beni seven bir kalb kalmadı. Annemi sevmemiştin baba; bunun s8. bebini sana sormak salâhiyetini kendim- de görmüyorum; fakat beni, keridi var. lığının bir parçası olan kızını niçin sev. medin? Ben sana ne yapmıştım? Eğer su. çum annemin çocuğu olmaksa, o öldük. ten sonra bunu unutmalı ve beni sev« meli deği miydin? Hayır, sen ancak e. ve getirdiğin genç ve güzel kadını gör. dün, senelerdenberi ancak onun gözleri, hin içinde yaşadın; o kadar ki, benim,! bilmiyorum nasıl bir ihtiyaç veya çekin. genlikle ona: — Arnel'diye hitab edişimi bile, onun kaşlarını çattığını ve senin yüzüne sert seri baktığını görünce, hoş bulmadın ve bana, eve yeni gelen bu genç ve güzel kadına «abla!, diye hitab etmemi tembih ettin. İşte benim felâketime sebeb olan bu «abla!» kelimesi oldu baba, Eğer daha ilk günden ben üvey anamı kendime yakın bilseydim, sonradan doğan kardeşlerim de beni yabancı tutmazlar, hattâ benim başka bir anadan dünyaya geldiğimi bu kadar bariz bir şekilde anlamazlardı. Beni hepiniz bir yabancı addettiniz ve ben. sizin aileniz içinde bir çıban . gibi kaldım; deşilemiyen fakat şişkinliği gö- ze bütan bir kör çıban... Fakat, vaziyetin bu acılığına rağmen, eğer sen bana karşı biraz şefkat ve mu. habbet göstermiş olsan, kardeşlerime baktığın gözlerle bina baksan, dudak. ların, onlara olduğu gibi bana da vakit vakit gülümsemiş olsa, sofrada: — Neriman yumurta seviyor, oha bir tane daha ver... — Cihadın salatası az, halbuki çocuk buna bayılır... Gibi basit faka: bir baba için çok ta. Ger çok çalıştım ve uğraştım. Bunu ne sen, ne de kerdeşlerimin annesi görme. diniz, beni hırçın, somurtkan ve hasta mizaçlı bir iz gibi bilmeği tercih ettiniz. Hasta değildim baba, fakat seneler geçtikçe, içimin derdi de benimle bera- ber büyüdükçe hastalandım. Beni siz hastalttmız ve bunu görmediniz, anla- madınız; tâ.. çocukluğumdanberi beni tedavi eden doktor gözlerinizi açana ka. — Kızım. seni bir ay için Erenköye, teyzenin yanına göndereceğim, — Peki babe... Teyzemi, annemin kardeşini bile ben. İden uzaklaştırmış, beni onunla sık sik görüşmekten menetmiş, onun beni sev. mesini çok gürmüştün; fakat sıhhstimin zayıf dilştüğünü gördüğün zaman beni gene onun yanına yolladın.. kim bilir, | belki de hastalığım çocuklarına geçer di- ye korktun... Hasta değilim baba; bir ay tebdilha. va etmek, esasen kuvvetli olün bünyemin herhangi bir hastalığın başlangcmı yen- mesine kâfi geldi. Belki de bunda teyze. min, bana karşı çok müşfik olan bu «ana yarımı nm takayyüd ve ihtimamlarının, bana karşı gösterdiği büyük sevginin de dahiş var. mruwhite, beni yabancı sayan insanların arasına tekrar girmem kabil deği... Bu- nun için ben gidiyorum. Bir aydanberi, herkesten gizli olarak yaptığım müraca. âtler neticeler Anadoluda bir mekte. be hoca tayin edildim. Bugün için sana gideceğim yeri söylemiyeceğim, beni affet, fakat birieaç ay sonra, içimdeki bu hırçın duygular yavaş yavaş yatıştıktan Sonra sana tekrar yazacağıma söz veri. yorum. Her şeye rağmen senin, beni merak edeceğin tesellisi, gizli bir ümid; gibi, içimde yaşıyor. Evet gidiyorum baba ve bu ayrılığın ikimiz için de iyi olduğuna kani kızını, bu vesile ile, belki de daha sık hatırlar, onu sevmeği öğrenirsin. Bana gelince, sevilmek ihtiyacımı ta- lebelerim arasında tatmin edeceğime e. minim. Kendimden küçük olan bu yav. rulara, abla kalbimin bütün şefkatini ve. receğim ve onların da, kendi öz kardeş. lerim gibi benden uzaklasmıyacaklarına, bilâkis beni seveceklerine itimadım var- dir. Bir gün gene karşı karşıya geleceği.! mizi ve o zaman bana, öteki çocuklarına baktığın gözlerle bakacağını ümid 'ede. ola. rak... Sen, gözündün uzakta olan böyük! bii görülen mülâhazaları, bir defa da; — Güzinin tabağına bir parça et koy... Diyerek bana da teşmü etmiş olsan ve beni, aile sofrasında yemek yemesine lütfen müsaade edilen bir sığıntı gibi görmemiş olaan. her şeye tahammül ede. cek, içimde coşan sevilmek İhtiyacını tatmin ettiğim için halimden memnun olacaktım. Babamın evinde ben bir yabancıdan başku bir şey değildim. Kardeşlerim bi- We, yapacakları şeyleri birbirine danış. yorlar, bir ablaları olduğunu hatırlamak istemiyorlardı. Halbuki ben onlara ne #adar sokuldum, kalbimdeki büyük şef. kati onların kalblerine akıtmağa ne ka. rek #eselti buluyorum. Ellerini sevgi ve saygı ile öperim baba, Kizm Güzin Bu uzun mektubu sana niçin yazıyo. rum? İlk ve son defa olarak kalbimi sa.| na açmak için... Ben artık eve dönmiye.| ceğim, dönemiyeceğim baba.. soğuk bir! Satılık Köknar Tomruğu Devlet Orman İşletmesi Karabük Revir Âmirliğinden : 1 — Karabükte köprü başında istifte mevcud «10003 aded muadili «4473 met. ve mikâb «542, desimetre mikâb köknar tamruğu âçık arttırma le satılacaklır, 2 — Tommukların ayrıca baş kesme payları mevcud ve kabukları soyulmuş olup hacim kabuksuz orta kutur üzerinden hesablarmışlır. 3 — Tomruklara aid satış şartnamesi Ankarada Orman Umum Müdürlüğün. de, Ankara, İstanbul Orman Çevirge Müdürlüklerinde ve Karabükte Devlet Or- man İşletmesi Revir Amirliğinde görülebilir. 4 — Tomrukların muhammen bedeli «12, lira «50» kuruştur. 5 — İsteklilerin © 7,5 muvakkat pey akçesile: 6/9/1999 günü saat «14 de Karabükte Revir merkezine müracaatlaları. O «65585 LUMBAGO ROMATİZMA SİYATİK ARKA - BEL - DİZ - KALÇA AĞRILARINI TESK'N ve İZALE EDER Sıhhat Vekâletinin 9 -10 - 935 tarih ve 4-93 numaralı ruhsatını haizdir. Kırıkkale Gedikli Usta Hazırlama Okulu Birinci Sınıfına Talebe Alınıyor 1 — Yatılı ve parasız olen Kırıkkale askeri san'at lisesindeki gedikli usta hazırlama okulu birinci sınıfına aşağıdaki şartlara göre talebe kaydı kabulüne başlanmıştır. 2 — Kayıd kabul şartları: Beş sınıflı ilk okulu bitirmiş olmak. Vücudünün teşekkülâtı düzgün, ahenkli, sıhhati yerinde olmak. kendisi ve ailesi kusursuz bir ahlâk ve seciye sahibi olmak. terki tahsil müddeti iki seneden fazla olmamak. 14-17 yaşında olmak ve bu yaşlara aid boy ve ağırlık hadlerine uygun ol- Evvelce gördüğü tahsil derecesini gösteren şehadetname veya tasdikname- yi haiz bulunmak. g> Gedikli okuldan ders ve vukuat, sağlık durumlarından çıkarılmış olmamak. h> köy veya nahiyeli olmak ve nifus hüviyet cüzdanında doğduğu köy veya nahiye yazılı olmak, yahud köy ve nâhiyeden farkı olmıyaa ve orta okulu bu - lunmıyan kaza merkezlerinde doğmuş bulunmak ve bunların tahsil için kaza ve şehirlere ge:miş olmak. 3 — Bu şartları haiz olanlar askerlik şubelerine müradaat ederek fazla izahat alır! 4 — Askerlik şubelerince kaydi kabul için müracaat Eylül sonuna kadar kabul edilir. «286. «63854 İstanbul Belediyesinden: Daimi Encümenin 24/6/939 tarihli ve 8379 sayılı kararına tevfikan Sömiko. kun - 'Türk antrasiti . on tona kadar perakende addedilmiş olan miktarının, şeh. rimizde, depo teslimi ton başına satış flatının (19,75) lira ve on tondan yukarı, sının gene depoda teslim ton başına satış (iatinan (19) lira olarak Cesbi: edildiği ilân olunur. (6790) Başkalarının direktifi altında muvaffak olabilen bir tip Kayseriden O. Turan, karakteri. Mİ SONUYOT: Bildiği muay - yen usul ve kaide. lere bağlanır. Ken diliğinden bir "şey ilâve etmez. Kafa- sını işletmekle yo- rulmaktan ziyade başkalarının di. rektiflerine ve tesadüflere bağlı kalır. * Menfaatlerini feda edemiyen bir tip Ankara Hüze « yin karakterini soruyor. Her işe karış - mak istemez. Ak- lının erdiği men- faatli işlerde mü- nakaşa ve müca - dele yapar. Sebat gösterir. Çabuk kı zıp caymaz. Kı - zanlara ds ayni şekilde mukabele yap - madan bildiğinden şaşmamağa çalışır. * Zarif bir genc Bakırköyde Kâmil (Ergüden, karakterini soru yor: Üstüne o başına dikkat eder. Te mizlik ve intizam kayıdlarını ihmal etmemeğ: çalışır. Bir şeyin içyüzü üzerinde fazla dur maz. Görünüş kısımlarını daha cazib bu. labilir. Sevgi bahislerine lâkayıd kal mazsa de heyecanları devamlı olmıya. bilir, * Münakaşacı bir tip İstanbuldan Yah ya Keskin karak. terini soruyor: İşlerini yoluna koymakta Şârmakti becerik li davranır. İkna kuvveti o vardır. Eğlentileri / ilimal etmemeğe çalışır. ve bü * Yumuşak kalbli bir genç G. Antebden M, $. fotoğrafının. tah kilini istiyor: Çetin ve müca- deleye bağlı işlere yanaşmaz. Yumu- şak kalblidir. Ça- buk müteessir o « Tur, kırılır, fena muameleye yüzü yoktur, his deği « şikliklerini belli eder. Menfaatlerine kar- şı tok gözlü olabilir. * Tok sözlü bir genç Kırklare- Türden İbrahim. ka rakterini smruyor: Alaylı işlere ge- lemez. Sonra söy- Miyeceğini önce »- den (o söyliyebilir. Sözleri batar. Baş kalarına ominnet etmekte, yumu - şak davranmakta ferağatleri görülmez. » X Duygulu ve içli bir genç Bahitezirden M. Bayülken (fotografı nın bamlmasını istemiyor) karakterini soruyor? Mahcuwb ve sakin halleri vardır. Ça- buk müteessir olur, alınır. Küçük hâdi. seler karşısında da görülür. Umumi surette neş'eli davran. mak ister. Mücadeleye bağlı işlere pek yanaşmaz, Ümid ve cesare bilen bir tip İzmirden o Tev. Hk, o karakterini soruyor: Çabuk o yorul. maz. Alaklık ya- Pp az zamanda (mesele (o çıkarmak istemez. Bir işin İlşyüzünü fazla dü- günerek üzüntüle, re katlanmak ni, yetinde değildir. * Kafasile çalışmakta muvaffak olabilen bir tip Mardinden Ah, mel Tekin karak- terini soruyor; Kafasile çalış makta muvaffak olan ipsanların £ - fadesini taşımak- tadır. Menfaatle rinden (o feragatle cömerd. : davran - maz. Başkaları i. çin mes'uliyetlere katlanmak istemez, Zorluklar karşısında mücadele eder ve çare bulmağa çalışır. * Arkadaşsever Ankurüdan Sa im Deniz, karak- terini soruyor: Hem asri hayatı hem babacanca hareketleri birleş. trerekten etrafi. nın kolaylıkla te. veccühünü £ topl. yabilir. İşlerini görmekte, gördür- mekte serbest tavırlı ve girgindir. Bir hâdiseyi temsili mahiyette nakledebilir ve sözleri sıkıcı değildir, Kahramanlığa ve gösterişe aid mevzulardan haz duyar. * Zeki ve saygılı bir çocuk Beşikdaştan Ber cis karakterini 80. bir tip ruyor: Başkalarının iş. lerine. karışmaz, herkese sokulmaz. Baba yani ve bü. yüklerine karşı gücendiği, kırıldığı! saygılı ve yüz bi makten (o şımarını. yan halleri vardir. * Açık ve tok konuşan bir tip İstanbuldan Söc, karakterini soru » yor: Merfaatlerine tasllâk eden işleri ihmal etmez ve bu hususta o cömerd davranmak ve baş kaları için meş'u hiyetlere — katlan mak istemez. Söz- leri tok ve dokunaklıdır. Para ve eşyı hususunda tutumlu olabilir, * Sokulmıyan bir genç Babaeski den Şükrü karak. terini soruyor; Arkadaşla- rile kolaylıkla an laşamaz. Dilekle- rinin kabul edil - mesini işter, O - yunlara iştirekte pek sokulgan de - ğildir. Menfaat - lerini ihmalde kusurlu davranmaz. Son Posta Fotograf tahlili kuponu İsim

Bu sayıdan diğer sayfalar: