10 Eylül 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

10 Eylül 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| | Alman topu ve İngiliz zekâsı Yazan: Muhittin Birgen Iman ordusu Lehistandâ sürat. le üeriedi. Pek kısa bir zaman içinde, Lehistan, kendi topraklarının bü. yük ve ayni zamanda en mâmur kısmını kaybetti. Toprak ve toprağın kıymeti ba. kımından, Lehistanın zayiatı şimdilik çok mühimdir. Acaba, askerlik bakımın- dan uğradığı zayiat ta ayni derecede mühim midir? Şu dakikada buna dair bir şey bilmiyoruz. Sekiz gündür deyam &. den harekâtta Lehistan, kendi orduları. m ciddi surette harbe sokmuş bulunu- yor ise bu zayiatın da telâfisi müşkül de. recelere vâsıl olâcağinı bugünlerde göre. ceğiz. Eğer böyle değil de, Leh ordusu, bugün tahliye etmekte olduğu sahada ciddi bir harb kabül etmemek üzere ter- tibat almışsa Lehistanda harb devam e. der ve Almanya, yeniden şiddetli muhâ- rebeler yapmaya mecbur olur. Askeri yaziyetin hakikati hakkında bir fikir 6- dihebilmemiz için birkaç gün daba bek. lemek lâzim gelecektir. Bununla beraber, Cihan Harbinin as. keri tarihini bilerler ve benim gibi, © devri günü gün harita üzerinde yaşamış, Almanyayı o zamanlarda tanımış olanlar için, Alman ordusunun bugün gösterdiği süratten dolayı hayret edilecek bir şey yoktur. Fakat, mesele burada değildir; ilk to- pu patlatmış olduğu dakikadanberi AL manyanın sırtına yüklenmiş bulunduğu yük bu değildir. Garbdaki müttefiklerin. den en ufak bir yardım görmeğe imkân kalmaksızın, Lehistanı Almanyanın eze. ceği herkesçe malüm bir hakikatti, Fa- kat, her yerde ve her zaman olduğu gi. bi, bu defa da mesele, küçük ve tecrid edilmiş bir kuvveti ezmekte değil, asıl büyük kuvvetleri yenmektedir. Bu bü. yük kuvvet Ise, hattâ Fransa dahi değil, İngiteredir. İngiltere, doğrudan doğruya Alman ordularının tehdidine maruz bu. Yunmadığı için, Naziliğe karşı ağtığı mü- câdelede, geniş kuvvet membalarına İs. tinaden harbi, bugün için hesabı müm. kün olmıyan gayri muayyen müddetler için uzatabilir. Asıl yük budur. * Evet, Almanyanın askeri kuvveti bü- yüktür; fakat, soğukkanlı İngilterenin inad kuvveti, zekâ kuvveti, siyaset kuv. veti de büyüktür. 914 le bugün arasında şu sa zahiren, harb, doğrudan doğru manya İle İngilters arasında cereyan €- der gibi değildi. Bugün, en sz Alman milleti kadar İngiliz milleti de biliyor ki, harb, Lehistanla Almanya değil, sa. dece Almanya ile İngiltere davasını hal Medecektir. Bunun için, hattâ. bugün Almanya m bulunmadığından dolayı, 914 deh de w mun sürebilir. Almanya, böyle bir harb için lâzım gelen ruh kuvvetini güsterebi- Mir mi? Bu cihet çok şüphel İngilterenin hava kuvve! ya üzerinde «nazik, fakat gâyri dostane ziyaretler». yaparken Alman milletinin başına ne bomba, ne de zehitli gaz atı, yor. Attığı şey, bu milletin kafasına fi. kir, ruhuna da kundaktır: Almanyayı Hitlerden, Hitleri Almanyadan ayırmayı istihdaf eden bu propaganda yağmuru, Alman. tarlasında elbet tohum bulacak- tır ve bu yağmur elbet o tohumların in. kişafına sebeb olacaktır. Her ne kadar, Alman reatbuatı. Alman milletinin 914. 918 de olduğu gibi bir abdallık göstermi. yeceğini müttehiden söylüyor ve muka. bil propagandada kusur etmiyorsa da za- Unutmiyalım ki Bay Hitler Alman milletine karşı verdiği sözü tulmamiştir. O ona ber şeyi sulh ile halledeceğini bir çok defa teyid eylediği halde nihâyet bünu tutmadı. Her millet, kendi başın. daki insanın sözünü tutmadığını gördü- ğü zaman elbet memnun olmez. Hele bu söz, bu kadar mühim bir mesele için ve. rilmiş olursa... Bundan dolayı, İngiliz tayyarelerinin Almanya üzerinde, «hiç rahatsız edilmeksizin o yaptıkları «tu. rizm» esnasında, Almanyaya yalnız mil- yorlarca propaganda kâğıdı atmalarına hayret edip buna garib bulmuyalim. Bun. lar da, İngiliz usulüne göre, birer nevi bombadıri * Almanyanın, bu defa büsbütün kendi Hastane otomobillerini Bekliyen kadınlar Londrada hastane otomobillerini ka-| dınlar kullanmakta, ve geceleyin de, bu. rada gördüğünüz gibi, yol karyolaların. da uzanarak arabalarını beklemketedir. der. ——— eme a ma arzusile altına girmiş olduğu yük ağır. dır. Buna mukabil, Almanya da bu defa 914 vaziyetine nisbetle çok daha müsaid şanslar içinde bulunsa dahi, İngilterenin, doğrudan doğruya kendisini tehdid eden tehlikeye karşı mücadelede, evvelkinden çok daha çetin bir seba: göstereceği mu- bakkaktır. Bundan dolayıdır ki, eğer, Almanyanın güvendiği başka şeyler yok. sa, sırtındeki yükün altında günün birin. de ezileceğini muhakkak görenlerin hak- li çikacaklarını zannederim. Meğer ki Almanyanın Rusya ile yap. tığı anlaşmanın bir takım derin projelere kadar giden gizli tarafları bulunsun ve Almanya ile Rusya, İlerde, bhâdiselerin inkişahna göre. daha sik: bir işbiriiği yapılması şimdiden kararlaşmış olsun. Bu takdirde Almanyanm yükü biraz da. ha hafifler, İngiltereninki biraz daha 2 ğırlaşır. Herhalde, badirenin henüz başlangı. cındayız. Şimdiki halde, gözümüze yal nız Lehisten ovslarındaki askeri hâdise- ler görünüyor. Fakat, bunlar hiçbir şey değildir. Asıl mücadele başka tarafta, İngiltere ile Almanya arasında cereyan ediyor. Bu işde Fransanın oynadığı rol dahi bir peyk rolüdür. Mücadelede çar. pışan kuvvetler Alman topile İngiliz ze. | kâsıdır. Eğer, ara yerde hergün binlerce linsanın kanı olmasaydı ve nihâyet dün- adaki huzursuzluk bizim de uykuları. i mızı kaçırmasaydı, şairle birlikte: İ Zevk «nın mirsadı ilbretten temaşa. dır. Diyebilirdik. Heyhat ki, böyle bir hai- İe, ancak muhayyel bir romanda veya. hud müretteb bir filmde zevkli Muhittin Birgen İSTER İN Bır mecliste harb hiküyeleri üzerinde bulunanlardan biri sordu: — İnsanların mıllâddan evvel mi, yok' |! | rdi! | siniz? Mecliste hazır bulunanlar gütüştüler, soran şöyle devam etti: İSTER Zayıf, katlâ cılız, kara kuru bir adamı mahkeme huzuru- nı Mim Dev cüsseli bir köy ağasını öldürmekten maz. AUnGy: — Beni rasgeldikçe dövüyordu, imkân buldukça yordum, fakar bır gün kaçacak yer bulamadım, köşeye m. kışlım ve o zaman ne yaptığımı bilmiyerek üzerine atla- dım, diye söylendi. daa akıliz ve daha meden! oldukları sorulsa ne cevab verir. Resimli Makale: £ Korkağı fazla korkutmayınız, kahraman olur & İnsan büyük ekseriyeti itibarile mükemmeldir. ufakte, fek iğnelenmeyı, müshazeye uğramayı. bazan şahid huzu. rundu olmamuk şartile sflle yemeyi de hazmeder. Fakât kaçı çıkar, gam Hergün bir fıkra i Meşhur i i soğukkanlılardan biri 1898 senesinde Pariş dyan mecli. sinde bir bomba patlarzıştı. Meclis iç. tima halinde idi. Birçok aza yerlerin: den fırladılar. Reis kürsüden soğuk. kanlı bir eda ile: il — Niçin yerimizden kalktınız efen. $ diler, müzakere o kadar heyecanlı i değil Ki.. oturduğunuz yerde de de. i vam edebiliriz! dedi. v / İngiliz orduları Başkumandanı İngiliz orduları başkumandanı Gene. ral Gort, resimde gördüğünüz gibi üni. #ormasını giymiş olârak ve çantasında bir gâz maskesi taşıyarak karargâha git. mektedir. AN, İSTER konuşulurken hazır 41 20 asır sonra mı | düştü mü ekseriya bunun üzerine suali na xanim. INAN, ISTER INANMA!.. W| — Kendi hesabıma ben milâddan evvel yaşamış olan İn- sanları tercih edeceğim. Zira o zaman iki millet barezeyi onlara bırakır, ve muharibleri mağlüb ölan tarafın milletçe mağlüb olmasını kabul ederek kütleyi boğuşmak. tan kurtarırdı. Tekrar ediyorum, kendi hesabıma ben insan. ların mnildddan evvel daha akıllı Ve daha medeni oldukiarı- Mİ ya kuvvetinizi deneme arzusunu fazla ileriye götürdüğünüz, zayıftan kaçıp kurtulma imkânını da aldığınız takdirde iş değişir, bir korkaktan kahraman, bir zayıftan da pehlivan SÖZ ARASINDA İngilizlerin ““ Saat beş çayı,, ie. İngilizlerin çaya düşkünlükleri bütün dünyaca bilinir. Her nerede olursa ol- sun, İngiliz «beş çayını» muhakkak arar. (Çölde bile, dakikası dakikasına çayını içer. İşte, kara ordusunda çalışan bu ka. dın askerler de, vakti gelir gelmez çay. Yarını içmekten geri kalmamaktadırlar. Bir Amerikalının vasiyeti “Geçenlerde Amerikada San Fransiskö şehrinin en büyük hastanelerinden birin. de vefat etmiş olan 82 lik Henri Reyvolâ adında 'bir #htiyar 40.000 İngiliz lirasm. dan ibaret olan servetini tıb fakültesine terkeylemiştir. Bu hibenin esbabi mucibesi şudur; 'Tıb fakültesi: Saçsızlığın, deniz tut- masının, nezlenin, kat'f surette önüne geçecek tedavi usulleri bulacaktır. Adamcağız vasiyetnamesinde diyor ki: «Ben kel değilim, deniz tutmasına uğ. ramadım. Hayatımda pek az nezle ol. dum. Fakat bu hastalıkları Otutulmuş mflyonlarca adam gördüm, hele nezle mühim tahribat yapmaktadır. Bunlara |. İâç bulunduğu takdirde beşeriyet büyük|” 'bir kazançta bulunacaktır.» İngilterede binicilik İngilterede binicilik sporu gün geçtik. çe inkişaf eylemek'edir. Ancak bundan dört sene evvel adedleri 400 olan binici. Hk mektebleri bugün tam 2153 yi bul muştur. Biniciğe rağbet edenler arasndz genç kadınlar ekseriyeti teşkil eylemek. tedirler. Geçenlerde sporların Ohangisi- nin en fazla sevilmekte olduğu hakkında yapılan bir ankete geleri cevablar binici. Jiğe birirci mevkif verdirmişlerdir. INANMA! ihtilâfa içlerinden üçer beşer kişiy: ayırır, mü. > Sözün kısası ünün haberleri Ertesi gün: Fransızların Sigfrit hattını geçtikle. ri haberi asılsızdır. Sigfrit hattı vesa. ire.» * Bugünkü gazefelerde gördüğümüğ haberler aşağı'yükarı bu tarzdadırlar. Bir gün haber veriliyor. Ertesi gün tekzib ediliyor. Ve kari bu karmaka. rışık vaziyette üstelik bir kere de ken” dine verilen “haberlerin karmakarışık. lığı İçinde şaşkına dönüyor. Hariçten gelen haberleri mahallin den tahkik etmek, ve doğru olup ol « imadığını tevsik etmek gazetelerin kud. reti dahilinde değildir. Bunun böyle olduğunu gazeteci kadar kari de takdir edebilir. Fakat gazetecinin hatası tek imehazdan alınmış ve bilhassa kendinin de sıhhatine pek itimad edemediği bir haberi sütunlarma geçirirken bu ha * bere fazla «hemmiyet verip başa Çı » karması, büyük punto manşetlerle göstermesidir. Gazeteci bugünkü gün. de en fazla temkinli hareket etmek meç buriyetinde olan bir kimsedir. Gaze « teci bütün bir yurd efkârı umumiye - sinin yegâne habercisidir. O, her şeyi olduğu gibi gösterdiği zaman yurd ef. xârı umumiyesine karşı olan vazifesini yapmış sayılabilir.. Bire bin katmak sıhhatine kendinin de pek inanmadığı bir haberi tek heyecan verici mahi « yette gördüğü için, fazla büyütmek bir gazelecden beklenmiyen hareket o * lur. Birkaç gün evvel elinde bir gazete ile evime gelen bir dostum. bana gü zelenin üzerindeki papuç büyüklüğün de harfleri göstererek: — Hele şunu oku. Demişti. Okumuştum. Hekikafen ühim bir haberdi. As: o'sa, bugün. 'kü harb vaziyeti tamamile de; şekilde inkişaf edebilirdi. Dostum mü him haber hakkındaki ufak punto İle İdizilmiş, harfleri de gösterdi: — Hele bunları da oku- «Bu haber kaydı ihtiyatla telâkki edilmelidirr. Kaydı ihtiyatla te. Tâkki edilecek bir haber bir gazele . nin başında nasıl yer bulabilirdi; bu “ na dostum kadar, ben de hayret etmiş tim. Matbuntm esas vazifesi daima tem « kinli, daima doğru olmasıdır. Esasen karışmış Avrupadan haberler birbirle. rini nakzeder mahiyette geliyör. Bu arada bir de matbuat heyecan verirse; çok yersiz ve çok yanlış bir hareket olur. k kik SAYIN MÜŞTERİLERİMİN 'Nazarı dikkatine: Memleket piyasasında yer almış olan Ça- pa marka müstahzerati tekmil çeşitleri Öze- rinde en ufak bir fiat değişimi yapmadığın gördüğü lüzum üzerine saym müyşlerilerine bildirir. Her zamanki satış flatlarından gayri fiat talebinin şiddetle reddedilmesini ayrıca rica eder. Çapamarka Müstahzeratı sahibi: M. Nuri Çapa

Bu sayıdan diğer sayfalar: