3 Eylül 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5

3 Eylül 1939 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Tedkike Değer Bir Mesele lastalar Niçin Avru.- paya Gidiyorlar ? Bizde Hastayı İyi Edecek Tam Mütehassıs Mevcud Değil mi? garib bir âdet-vardır. Pa- lan biraz hastalandı mı te- at için hemen Ave Ahaya gitmek ister, Bizde doktor mu Üütehassıs mı kıt?, yoksa n bilen mev- aba neden e güzel bir ata sö- > Allah hekimsiz, — hâkimsiz e koymasın. Amma ellerine Güşürmesin.. Derl, Çfaba bu ata sözü doktorun ve mlerin nesinden şikâyet edi- 1 Hast tae, ya sorarsanız: ih derd verip derman a- üsin. Diye cevab verir. ;’“_rn-ı;. aramak için de dü: K bür ucuna gitmeğe razı ol - . Hastanın bunda ta- KÇen hakkı var, Candan tat hiçi doktorlar da tatlı cana h Nihayet bi- h Akışınca hemen cevab veri - Mlar Ç Etendini. Bu hastayı tedavi upaya götürmek lâzım, ';“ Avrupada şu var, Bu var., için herşey tamam ha - Röntken... Tedavide dik-| Hiç durmayın.. diyordu. He- U hastayı Avrupaya götü - übim hastalıktır, Teda- ÇM—U Yapan da dünyada iki pro- r. Biri Amerikada,, Birisi Ü irde, ea kısa zamı *niz kurtulma ümidi vardır, Yüzde kaç nisbette!. "İ Onu Allah bilir. Fakat siz o- | e Avrupaya götürünüz. Y yoluna girer. M “Mama doktor, hastayı görü- | Nü Unuz. Sağından soluna döner Yör. Avrupaya nasıl gider? Hemen alıp a götü- mesi kolay. u; Burada bu ameliyat yapıla- mı? n atlesi şaşırıp aya gidip git - orum. ,:L'Ar. de başka bir Yordum, Sordum. » PDoktorl. Tüpaya yolluyorlar? diye kadar bin - at yapmış ve hatta bu birkaç parmağı- | ktorla ko- | nzı hastalarını ne-| | “Ziyetine göre —Avruplırı h İşten daha fazlasını yap- #ifimiza da eminim. Öyle doktor arkadaşımız — vardır ki dünyanın €n meşhur profesöründen daha iyi ve daha mükemmel amoeliyatlar ve tedeviler yapmışlardır. Fakat bazı doktor arkadaşları - mız da garib bir tesirin altında hastalarına Avrupayı mekteh zevk alıyorlar. Tekrar ediyorum. bir m; yoktur. Dedikleri gibi siye et- memleketimizde dridnot yapılmaz| amma.. Dünyanın en mühim ame- Bunun, hiç | Jiyatı yapılır ve en mühim hasta- lıklar tedavi edilir.> Avrupaya tedaviye gidip gelmiş bir hasta da şunu söyledi: — Avrupaya tedavi için gitmek demek mevcud paralarını, serma- yeni Avrupalının çantasına doldur- mak demektir. Avrupalılara göre Haştalığı tedavi için yola çıkmış bir hasta bütün varını yoğunu saç-| mağı görüne almıştır. Binaenaleyh otelci, asansör memurundan iti (Devamı 7 inci sahifede) î Paris Kokotları Paris Dünyanın Cennetidir Derler Yaşlı Zenginleri Kibarca Soyan Parisli Kokotlar *Paris dünyanın - cennotidir!e | derler. Doğru... Parisin eski ve yeni binaları, âbideleri, müzeleri, bahçeleri güdeldir. Görülecek, gezilecek yerleri çoktur. Opera- başka e yakın ti - | dan, güzi yatrosu vardır. Parisin bilhassa gece eğlenceleri meşhurdur. Beş milyon nüfusu o- | lan bu beldede her caddede bie bar, bir kabare, bir dans yeri gö- rülür. Buralarda tesadüf olunan | kadınların şıklığından, şuhluğun- iğinden bahse lüzum (Devamı 7 inci sahifede) | MMİZAH, DİPLOMATLAR — Avrupa — diplomatları neye epsi bir araya gelince ne ça- ük hükümetleri... HAZIR CEVAB — Bvlen şında idin?... | ğin zaman kaç ya - | - Pek bilmiyor — Nedon' | N a | — Çünkü o vakit aklım başım- da değ'ldi! MANTIKİ BİR CEVAB | —— | Hizmetçi kiz, baliık — tabağını | 'a koyarken bayanın gözü, | üzerindeki dekelere ilişti | — Kızım, dedi. Balığı kızart - madan evvel yıkamadın mı? — Ömrü su içinde geçen hay dim. MEYHANEDE bir 1 yıkamıya lüzum görme — Yahu, burası pek göz önü... her gelen, genç bizi görecek. Şöy- le bir kenara çekilsek, otursak... — Adam sen del Burası mey - hanedir. Kim ne diyecek?... — Öyle atnma, kabahat de gizli, ibadet de gizli, derler. Meyhaneci söze karışarak: — Bayın hakkı var, der, Tevek- ! her gece eve küfe ile git - miyor... YALAN MI? Yalancının biri, birile konu - şürken tanıdıklarından biri yanına| gelerek: — Yine ne yalan söylüyorsun?.. Deyince, yalancı şu cevabı verir: metediyorum!... Yeni Sinema Yılı 'Türk filmlerinin zafer yılıdır, İPEK SİNEMASI Pek yakında mevsimine başlıyor sinema İpek ası halkımızın öz di- line gösterdiği büyük rağbetten cesaret alarak bu sene programın- da kendi san'atkârlarımızın çe - virdiği hakiki türkçe filmlere bü- yük bir yer ayırmıştır. artistlerimizden Ha- a Tevlik, Halide, udun çevirdiği 'TOSUNPA- ŞA, Ertuğrul Muhsin'in baş rolü tamsil ettiği ŞEHVET KURBANI, MÜNİR NUREDDİN, HAZIM, FERİHA TEVFİK, HALİDE ve MUAMMERİN çevirdikleri (AL- BAHIN CENNETİ) ve yine kıy- metli Şehir Tiyatrosu san'atkâr- larının — hazırlamakta — oldukları (KAHVECİ GÜZELİ) İpek sine- | masının bu sene göstereceği film- lerin başında gelmektedir. Bu filmlerden başka İpek sine- | ması bu mevsim göstereceği lerin hemen hemen dörtte üçü: türkçeye çevirmeğe karar ver - miş bulunmaktadır. Bu filmlerin ismi şimdiden ilân edilmektedir. «LEYLÂ İLE — MEONUN, «TARZAN'ın OĞLU», <LOREL | HARDY KODESDE», <ÜÇ AH - | BAB ÇAVUŞLAR SİRKDE «DEMİR KAPI,, «BAĞDAD HIRSIZI:, «GÜNÜLLÜ | AHRAMAN», «MARİ ANTU. NET-, «<LORD HARDY FİL DOKTORU», bu senen c keşfi 3 Palavracılar, üç lar, üç palavracılar at yar da, lekeli kadın bu mevsim göre- ceği fili Bunlardan maada — Amerikan, Metro Goldvin Mayer, Foks U: naytet ve Paramunt şirketlerir en son filmleri arasından seçiler HÜCÜM, SERSERİ KRAL, SE - | VİMLİ HAYDUD, PROFESÖR SAKIN, KANATLI İNSANLAR, DENİZALTI AVCI GEMİSİ film- | leri de tabil renkli ve fransızca olarak göreceğimiz büyük şahe - | serlerdendir. iz sözlü rdendir. en güzel türkçe kikasını bir iyilik içi SON TILSIAP—S EYLÜL |Türk Film Stüdyoları Facliyette Yeni Sezonda Göreceğimiz Türk Filmlerinde Bu sene, sinema sezonunda ye ve muhtelif janerlerde yapıl - a türk or Biz. İstani ud üç filim stüyosundan, İpekfil tüdyosu bu sene dört türkçe filim hazır - lamıştır ni miş bi götece - ile mal & ben binbir gece ma: kman «Kahveci güzeli» ne k, bu filim de m başla- ime ye - lecektir. Hakl Kâmil filim stü, d Nurinin «Taş parçası filme sede de şimdi yazdığı bir pulisid filim çevril - meğe başlanmıştır. Müteakiben bir de tarihi filim ile «Gönüb isimli bir filim çev- rilecektir. Fakat bu son iki fil - min bu sezona yetiştirilebileceği şüphelidir. İpek, Marmara ve Halil Kâmil film stüdyolarında türkçeye duble n ecnebi filimlerin adedi - Buna nazaran WYeni Yetişen San'atkârlarımızı da Alkışlıyacağız «Şehvet kurbanı» filminde Muhsin Ertuğrul ile Cahide | sezonda hemen her hafta bir türk- film görmek imkânı olacaktır. Bilhassa bu seneki yeni yetişen san'atkârlarımızı a kışlamak - fırsatını da bulacağız.. /-Hayat öyle Bir ' Muammadır ki. !Zengin Olmak Her İsteği Yapa- bilmek Değişmez Kararların Eseridir Kendinizden küçüklere iyilik | yapmak, cebinizdekl paradan bir Kısmını başkalarına dağıtmaktır.. diyenler vardır. Evet bu böyle « dir, Eğer bir şilin kazanırsanız bunun 2 pensini hir çocuğa ver- mek lâzımdır. Bir at yarışında kazanmış olduğunuz 60 şilinin muhakkak 20 sini o esnada yanı- nızda bulunan kız. kardeşinize veriniz. Bunu ne için yapacaksınız? Bu bir adak veyahut bir rüşvet de- gildir. Bu hayattaki zevkin en büyüğüdür. Muvaffakiyete çıkan | yolun mübim bir basamağıdır. Almak ve vermek, Öğrenmek, sonra öğrelmek, Bu hayatın en mühim bir ka - nunudur. İyilik yapmak nedir? Bu zor bir iş değildir. kendi kesesine, kondi malına gö- re bir başkasına yardım edebilir. Herkes karneci değildir ki defe aten 60 milyon birden yardım ct- sin. xkes günde birkaç da- zabilir. Esasen İyilik yapmak için mil- şon sahibi olmağa lüzum yoktur. Cebinizde 100 pons varken bu - nun 2 pensini vermesini bilmi « yen ve yardım edemiyen 100 sterlini olduğu zaman da hiç bir şekilde yardım edemez. Yapılan araştırmalarda fakirlerin zengin- lerden daha çök yardım ettikleri anlaşılmıştı Hakikaten kazan, kazandır... f AL ver,. bu daha fakirler arasin- da revaç bulmuştur. Siz de ne vaziyette olursanız 0 lunuz.. Haliniz- ve mevcudunuz derecesinde — yardım ediniz. Bu takdirde sizin servetiniz Rokfel. lerden daha fazla olur, İyilik yaparken dalma hayır yaptığınız düşününüz. Zira çok zaman, zenginlik çok tehlikeli bir oyuncaktır. İsterseniz bir akşam bir zen- gin klübüne gidiniz. Buradaki insanları birer birer tetkik edi- niz. Renksiz yüzler.. soluk du - daklar,. taş gibi mânasız gözler.. Burada toplanan adamların e- vine gidiniz. Bunlar aile hayatın- dan mahrum olan İnsanlardır. Annenin üncesi — modadır. Çocuğun gayesi spordur. Baba - nin sözü, mevzuu bep paradır. Bunlardan hiç birisi bir diğe - rini kalpten gelen bir sevgi ile düşünmez. Çocuklarla meşgul o- lan yoktur. Bunlar vazifesinin kudsiyetini bilmezler. Tabil aile- de en ufak bir sarsıntıda yıkılıp | mahvolur. | — Bunlar bir başkasına yardım etmeği düşünmez. Alışamamış ol- dukları için akıllarna bile gel - Belki de bu mes'uliyetten - | deriye geliyor. Zira mes'uliyet in- sanları çok zaman sert yapar.. Üzimseye zmachecnet ettirmez. Fakat.. bunların para kazan - mak için hayatlarını vererek el | mez. filimlerde | Şurası muhakkaktır ki T | sanayii büyük hatvelerle ilerk mektedir. Bugünkü faaliyet kanaati takviye eder mahiyette - dir, İskambil Kâğıdından Bütün dünya endişe içinde bir birine söruyor: — Acaba harb olacak mıt. — Kimbilir!. — Eğer olursa pek kanlı, müthiş olacak!, — Ona ne şüphet, Fakat buna rağmmen yine her- kes zevkinden, sefasından geri kalmıyor, Avrupanın plâjlarında bilhassa Dovil, Biyariçde büyük bir kalabal ir. Güzel bayan - lar, güzel vücudlarını bir kat da- ha güzel göstermek için ne yapa- caklarımı, nasıl mayo giyecekle rini bilmiyorlar. Aşağıda gör Bayan, mayosunu iskambil kâ - gidları ile süslemiş ve bu suretle de dikkat nazarını üzerine çek - meğe muvaffak olmuştur. srermrerarerArALALALARALAE. de ettikleri nedir? Si yeden bir diğ pek resmini neyi merba- metli ve iyilik sı olmadik- ları için her taraftan nefret top- lamışlardıdır ya. Zira bunlar servet — toplarken herkesin hürmet ve muhabbetini kaybederler. Bunu en güzel if de eden Karneci olmuştur. Bu zat der ki: Milyonlar içinde gülen adama tesadüf etmek güçtür. yarar? Sermayod: n Ne kadar doğru bir söz, (Devamı 7 tnci sahifede

Bu sayıdan diğer sayfalar: