13 Eylül 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3

13 Eylül 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ii. a ei Ank ———————— ———— 13.9-935 ——— ————— ———————ş—ş—ğ—ş—ğ— <' AN AA LA YENi BiR TALIMATNAME Şehirlere Getirilecek içme Suları Nizama Konuyor lOzel aytarımız — bildiriyor) Ankara, 12 İçme suyu projelerinin ne suretle hazırlanacağına dair olan talimatname, bugünlerde Resmi Gazete ile neşredilecektir. Ta- limatname esaslarına göre 2443 sayılı kanun mucibince köy, ka- Saba ve şehirler için getirilecek içme suyuna ait tesislerin proje Ve keşiflerinin hazırlanması ve bunların tetkiki bu talimatname hükümlerine göre yapılacaktır. Suya ihtiyacr olan belediyeler, herşeyden önce, mevcut kaynak, yeraltı suları, akar sular, göl İerle bent arkasında toplanmış sulardan içme sularını alacaklar Ve bu suların mevsime göre sarfiyat ve sıhhi muayenelerini yap- tıracaklar, su araştırmalarında suların mümkün olduğu kadar memba suyu olmasma ve şehirlere akıtılması kabil olup olmadı. ğina dikkat edeceklerdir. Şehir ve kasabalara getirilecek suların kimyevi ve bakteriyolojik tahlilleri yaptırılacak ve Sıhhat Ba- kanlığı içilebileceğine dair karar verecektir. Projeler hazırlanır- ken adam başına vasati olarak kabul edilecek su mikdarı şöyle tesbit edilecektir: Nüfusu beş bine kadar olan yerlerde 50 - 60 litre, nüfusu beş binden elli bine kadar olan yerlerde 60 - 80 litre, müfusu elli binden fazla olan yerlerde 80 - 120 litre. Suyu vaziyetini, sarfiyatmı, evsafını tesbit eden umumi rapor hazırlandıktan sonra İç Bakanlığa gönderilecek ve rapor bir ay içinde tetkik edilerek mahalline iade olunacaktır, Raporun tas- dik: halinde su projeleri yaptırılmaya başlanacaktır. i Belediyeler, projelerin eksiltmeye konmasını kendileri yapa- €aklardır. Bayındırlık Bakanlığı, su inşaatmı her zaman kontrol ettirebilecektir. İmtiyaz verilerek yaptırılacak içme su tesisatı, umumi menfaate ait imtiyazlar hakkındaki kanun ve ahkâma bağlı talimatnameye göre muamele göfecektir. İtalya, Almanya İle Anlaşıyor mu (Baş tarafı 1 incide) tarafına Sovyet Rusya'yı almış | kendi arasındaki anlaşmaya görünüyor. Artık Cümhurluk | benziyen biritilâf teklif etmiş ransası ile Komünist Rusya! imiş. Acaba bu rivayet ne derc- arasındaki dostluk münasebeti, | ceye kadar doğrudur? Malüm- Savaştan önceki Fransa ile Çar-| dur ki Almanya il hik Rusya'sı arasındaki müna- | arasında 1934 yılı ikincikânu- #ebet kadar tabii görünmeğe| nunda imza edilen itilaf ile Al- başladı, manya şark hudutlarını değiş- Fakat yeni muvazeneye doğ» | tirmeğe çalışmamayı on yıl için ru gidişte İtalya'nın vaziyeti ne- |.kabul etmiştir. Hitler -Alman- Sir? İtalya, üzün Zartlili, Avru: | ya'sırım What Kanunu Al Yeifimir'mtürmve keptlr oyna: | rıldığı en önemli noktalardan #iştr, Bu o kadar uzun sürdü ki | biri de Lehistan ile yapılan bu r aralık yeni arsıulusal müna- | anlaşma olduğu şüphesizdir. #ebetlerde Almanya'nın yerini | Alınanya Koridordan ve Dançig ci aldı İİ Av-| den on yıl için vazgeçmekle bü- a muvazenesi bir Almanya -| yük bir fedakârlık yapmış arma, ransa rekabetine dayandığı| buna karşılık olmak üzere de Bibi, yeni muvazene de bir Fran- sl il Sa - İtalya rekabetine dayana- Pan Fransa'dan. ayırmış. €âk gibi görünüyordu. , Bu manzara sahte imiş. Çün- Şimdi İtalya'yı da Fransa- ü muvazenede kendisine tari- | dan ayırmak için Almanya ce- in ve coğrafyanm ayırdığı ro- | nup sınırlarında da ayni feda- lü oynaması mukadder olan Al- | kârlığı yapmağa tazı olabilir mi? Yani on yil için cenup sınır- Manya canlanınca, İtalya, ista- tüko aleyhtarı zümrenin liderli- | larını da değiştirmemeye muva- inden istifa etti ve bu vazifeyi | fakat eder mi? Buna ihtimal imanya'ya terketti. Hatta bun- | vermek çok güçtür. Garp sınır- daha ileri de gitti: İstatü- | larını değiştirmemek için Lo- Ya taraftar olan Fransa ile | karno Muahedesiniimza eden, geçen Sonkânun içinde anlaş. | şark sınırlarmı değiştirmemek İ. Bu anlaşmanın şümul ve ma- | içinde Lehistan ile itilâfı yapan iyeti henüz kesin olarak belli | Hitler Almanya'sı, dış siyasası- değildir. Elimizde anlaşmanm | nın bütün ağırlığını cenua doğ- Tesmi vesikası olarak yalnız Or- | ru tevcih etmiştir. Esasen Muş- ta Avrupa'nın istatükosunu ko- | solini bunu anladığı içindir ki Tumaya alâkadar devletleri içti | Fransa'ya yaklaşmak zorağı Maa davet etmek için bir Roma | karşısında kalımestır. Garptan ve şarktan vazgeçtikten sonra gecokolu vardır. — Bununla İtalya'yı kazanmak için cenup- raber, İtalya Fransa anlaşmasının bundan daha de. | tan da vazgeçerse, Hitler AL manya'sı Avrupa'nın istatüko tin ve daha şümüllü olduğunu İtalya - Habeş davası göster. | taraftarı devletlerinden biri o- Miştir. Vaziyet bu merkezde | lur. Hitler'in Avusturya'dan kla beraber, İtalya'nın Al. | vazgeçmesi, Nazi devriminin Manya ile beraber yürümek ih- | prensiplerine de o kadar aykırı lerinden birkaç gündenberi | bir harekettir ki, Italyaya böyle bahsediliyor, Berlin'e yeni tayin | bir teklif yaptığına dair çıkarı- &dilen İtalya büyük elçisi hak. | lan şayia doğru olmaktan ziya- de İtalya'nın Cenevre'deki da- da Hitler'in gösterdiği sami- İİ kabulden mâna çıkararak | Vasına yardım için ileri sürül- müş bir rivayete benziyor. *ri sürülen rivayetlere göre, A. Şükrü ESMER imanya İtalya'ya Lehistan ile Festival Yarın Başlıyor Dün akşam dans tecrübeleri yapıldı: Arsrulusal festivale yarın Büyüka. | bu konser hoparlörler ” el başlanacaktır. Bu sebeple dün | ka ditlerilmiştir. Bala Miz ilani Şam konservatuvar binasında festi- | trası bugün de radyoda bir konser ve- işl iştirak edecek Türk heyeti milli | recektir, Festival komitesi radyo şir- “ tecrübeleri yapmıştır, Akşam sa | ketile temas ederek festivale iştirak yeke şehrimizde bulman Haça edecek > diğer heyetlerin de birer ziyafet verilmiştir. gece Ta konser vermelerini te- aletten evvel Romen Sizan orkes- | min a Bugün de Bulgar ve Taksimde bir konser vermiş ve | Yunan heyetleri e gelecekler. Beyşehirli Tarikatçılar (Özel aytarımız — bildiriyor) Ankara, 12 Beyşehirde Bektaşi â- yini yaparken yakalanan tarikat - çilerin muhakemelerine bugün de- vam edildi. Beyşehir mahkemesinden gelen şahitlerin ifadeleri mahkemece tet- kik edilmiş ve bir şahidin ifadesi alınmak üzere muhakeme 27 Ey- lüle bırakılmıştır. Birinci espekterlik asa; direktörlüğü Ankara, 12 (Özel aytarımız bil. iriyor) — Birinci Genel Enspek- törlük asayiş direktörlüğüne bin - başı Mustafa Nuri atanmıştır. Muhasebat genel direktör vekilliği Ankara, 12 (Özel aytarımız bil. diriyor) — Muhasebat genel di- rektörlüğüne vekâlet eden finans enspek'örlerindean Cemal Yeşil, Fi- nans Bakanlığı tetkik bürosu şefi Ihsan da İzmir defterdarlığına a- tanmışlardır. SEYAHAT NOTLARI ispanya Sınırından Parise Paris, $ Dün gecedenberi Paris'teyim. Uzun ve önemli bir otomobil seyahatinden sonra Paris'in nuruna ve kaynaşan milyonlarca insanlarının arasına ben de daldım. Uç bin küsur kilometre lik mesafeleri aştıktan, dağları, oval rı, köyleri ve güzel kasabaları gö - rüp gezdikten sonra şimdi Şanzelize- deyim. Fransız Katalonya'sının dört köşesini adımladım ve sonra Ispanya sınırını aşarak Barselon'a ulaştım, İspanya hakkında gelişigüzel | bir fikrim vardı. İspanya bir zamanlar gümüşten ağaç yapan memleket, son- Ta fakir düşmüş bir halkın yurdu ve Dihayet krallık taç ve tahtı devrildik- ten sonra, devami ihtilâller içinde yıpranmış hasta bir memleket. Gün- lerin hâdisclerini takip ederek çıkar- dığım netice budur, Ekonomik münasebatlarımızın de- gersizliği ve bunun neticesi olarak Türkün ayak basmadığı bir yeri, Barselonu gördüğüm zaman metele biç te böyle değilmişl. Bir buçuk milyon nüfuslu koca bir belde... Şa- şanlı, neş'eli, sevimli, mamur, bütün medeni konforu içine almış, zevkli, fettan bir Ispanyol dilberini hatırla tan şakrak bir şehir. Lütufkâr arkadaşım Aziz Babanın “İspanosüvis” otomobilile Barselonun nur ve ziya şelâleleri içinde dolaştık- tan sonra, nefis İspanyol şarapları içip lezzetli yemeklerini yiyince neşe em canlandı. Barselondan dönüşte Marsilyaya uğradık. Doğrusu Akdenizin en can- kı beldesi olan Marsilyayı, Barselonun yanında pek sönük buldum. Marsilya eskimiş ve hili yerinde sayıyor. Li- yon da öyle. Liyonun ezeli şarbayı Herriot şu Liyonun kararmış apart- man pancurlarını acaba neden boyat- tırmaz? Liyon koyu esmer ve asık suratlı, gülmiyen, hantal bir adama benziyor. Neş'eli Herriot'nun bu memlekette değil şarbaylık etmek, şöylece bir gün oturmasını bile imkânsız görürüm, . Billür kadar şeffaf, temiz, tirk, gök- leri ve denizleri berrak bir mavilik iinde, ormanları, bahçeleri, çiçekle - ri, yeşillikler içine bürünmüş modern viliâları, kibar ve asil bir halkın ve bütün dünya kibarlarının toplamış Büyük ikramiyeyi kazananlar Ankara, 12 (Özel aytarımız bil- diriyor) — Tayyare piyangosunun büyük ikramiyesi, şehrimizdeki İş Bankası kalorifercisi Osmana isa- bet etmiştir. Kayseri Fabri- kasının Açılışı (Başı 1 incide) Muhip tarafından karşılanacaktır. Rus heyeti ayni akşam Ankara eks presine bağlanacak hususi bir vagon- Is Ankaraya hareket edecektir. Eko- nomi Bakanlığı heyetin Ankarada kâ- lacağı müddet garfında bir ziyafet ve recek ve ertesi gün diğer davetlilerle birlikte hususi bir trenle Kayseriye hareket edilecektir. Fabrikanın açılış Yemi iza işlerimden tören | Yonu bazı inden dolayı bu tören- de bulunamıyacaktır. Başbakanın ye- rine açılış resmini Ekonomi Bakanı Celâl Bayar yapacaktır. Açılış töreni: ne İstanbuldan davetli bulunan zeva- prensesliğe de uğradım. Montekarlo tn hâreket günü 15 Eylül saat 10 u | diye dünyaya önemle adını yayan bu 10 geçe olarak tesbit edilmiştir. İstan | kasabacığı ben, sevmedim, buldan gidecek olan heyette şehsimiz- | , (ealya hududunu aşmadık. deki fabrika direktörleri, saylavlar, | döndük. İnsana kan ve cah veren banka direktörleri, gazeteciler ve bir | Kan'da şiir ve hulya geceleri yaşıyan gok maruf zevat vardır. e halkın karşısında bir bavli dü- ş . Düşüncelerimi mümkün de- Fabrikanın verimi BİL anlatamam, Kâh pilamalı, kâh Ankara, 12 (A.A.) — Eylülün 16 | mayo ile çıplak gezen bu kibarları bi- mcı günü büyük törenle açılacak o- | #im köylüler görse, bunlara yürekten lan Kayseri pamuklu kombinası, beş #enelik sanayi programı mücibince ku rulacak dört Paptukla fabrikanın bi- rincisi ve en büyüğüdür. Fabrikanın 33 bin iği ve 5 gi tezgâhı var- Trabzonda dır. Senelik imalât yekünu 30 mii. | | Trabzon, 12 (A.A.) — Tarım Ba- yon metre kaba köylü bezi olacaktır. | kanı Muhlis Erkmen, beraberindeki- Fabrikanın senede sarfcdeceği pamuk | lerle bugün Gümüşhaneden şehrimi- #mikdarı beş milyon kilodur. Fabrikada | #€ geldi. Uray Bakanım onuruna bir salışacak amele miledarı ise iki ekip ü- | şölen verdi. Erkmen, dört gün Trab- zerinde geceli ve gündüzlü iki bin al. | zonda kalacaktır. tı yüz kişidir. Fabrikanın işgal etti- | | Muhlis Erkmen Gümüşanede mey- ği saha müteferrik binalarla beraber | ve ağaçlarının ıslahı ve meyvelerde elli bin metre murabbardır. Fabrika. | olan hastalıklar için ilimizdeki uzma- nın kalifiye amelesini yetiştirmek için | Mm yaptığı işleri gözden geçirmiş, bü- bir dokuma ihtisas mektebi vardır. ve bahçelerde incelemeler Bu mektep ayni zamanda kurulacak | Yapmıştır. Bakan bugün Trabzona ha diğer fabrikalara da mütehassıs doku | reket etmiştir. macı yetiştirecektir. Fabrikanm me- | | Bayburt, 12 (Özel aytarımız bildi murin evleri, ayrıca mektebi ve spor | riyor) — Tarım Bakanı Muhlis, ya- teşkilâtı da vardır. nmdaki zevatla beraber buraya gel » Halkevinde Bakan gereğine yera Fransanın çidden göğsünü ka- barta kabarta iftihar duyacağı diyar- larıdır, Sen Rafael, Kan, Juvan Lu- 'nmiş! İnsan bir bakıştan bu- ralarını Kitabı Mukaddesteki mev'ut cennet sanıyor. Bakara oynanan Monako adi: bir Yani Tarım Bakanı Sovyet heyeti iki gün sonra| bir şölen verilmiştir. Bayburt genç- geliyor liğine ilgi gösteren Muhlis, Gümüş- h h iştir, li ZAR Gl DE areket etmiştir, yet heyetinin Kayseri mensucat k suya kombinasını açılma töreninde bu- Kavuşuyor ir memleketi- | Sivas, (Özel aytarımız bildiri iki gar leceğini ere e vermiştik, — Sivas-Erraram yolunun e nisan iğ stanbula muvasalat | bidi Nuri Mühürdar oğlu, Divrikde l » bu heyete Sovyet ağır | bir orta okul binası yaptırmağa ka sanayi komiser yardımcısı Piatakof | çar vermiştir. Nuri ame rn anlık et ayrıca kazanın su ihti - My İM diği için heyete a ae e - i Mamkelerdir Bak ediyor sibi | Tütün ürünü gezen Çok nefis yerlerinden biri olan Kotdazur, Rivi- pen, Nis... Bilgi, fen, san'at, servet, Şi sa e | Ventimilyan'ı geçmedik. Manton'dan dir. Zeybeklerden mür, Türk he yetinin pazar günü Lüna Park mey- danında yapacağı milli danslar, diğer oyunların a bırakılmıştır. Bu sebeple vaktin geç olâcağı düşünüle rek oyunların halk tarafından daha iyi görülebilmesi için omeş'aleler ya- kılması okararlaştırılmıştır. Komite şenliklere ait bütün hazırlıkları ikmal etmiştir, Erbas, (Özel aytarımız bildiri - yor) — Erba ötedenberi tütünleri” nin nefaseti ile şö kazanmış bir ilçedir... Bu ürünü çok nefis olmuştur. Tütünlerin iyi kuruması için her ekici aran (yaptırmıştır. Zirsat Perkasmın alcağımı 15 yıl uzatması birkaç senedir srkrmtz İ- ginde bulunan tütün zürramı sevin» dirmiştir. Yazan : Hamdi AKSOY acır. Güneşten derileri bakır rengine dönmüş, gözleri sürmeli çakır, Meksi- ko dilberlerine benziyen periler, be- yaz plâj Kumları üzerine serilmiş, sev- gililerile, sevdalılarile meşgul. Bana benziyen ak saçlılar da hayat ve sıh- hatlerini bilen ve enlıyan sevdalar kadar neşeli... Zaten Avrupada, seyahat denildi mi, evvelâ plâj ve dağ akla geliyor. Bugün Paris kış hayatına nazaran adeta sönüktür. Bu mevsimde Paris- ten ve şehirlerden uzaklaşmak adeta milli bir vazife, ve adeta namus bor- cu gibi bir şey. Seyahat medeni milletler için bir Ideal, hâyat icabı, behemehal yapıla- cak bir iş. Yollarda rastladığınız bin- lerce otomobiller içinde beşikteki ço- cukların: beraberine almış insanlar gördüm. Otomobilin tavanma altı aylık çocuğu için hamak tertibi bir beşik kurmuş. Demek ki buradaki in- eanlar seyahate beşikten başlıyorlar. Ağız tadmı, midenin hakkını, zen- gin ve lezzetli bir yemeğin verdiği zevki bilen ve anlıyan halk ellerinde- ki gitlerle hangi dağda ve hangi yol- da ise akıllarma koydukları restoran- ları arayıp buluyorlar, kn Tulon'un meşhur bir İokantasıni sağlık vermişlerdi. Bu lokantayı sor- duk ve bulduk. Hiç te gösterisli ol- İ mıyan ufak bir binanm dar kapısın- dan girdiğim zaman, manzara şu idi: Loş bir oda, duvarlarda kırık iki ay» na, bir köy ocağı, sazdan yapılmış raflar ve rafların üzerinde mavi testi- ler, bir tutam sarmısak, bir öküz ça- nt, bir beygir bamudu, masalar üze- rinde yün dokuma örtüler, *llı yeşilli peçeteler... Fakat masaların etrafına toplananların hepsi yüksek sınıftan insanlar... Yemekler biribirini kovala- dı. Fransız mutfağının en nefis ve en Ustadane yapılmış yemeklerini bura- da yiyorlar. Lâal renginde şarap ve sonra kırmızı şarap... Biri soğuk, di Zeri ılık, kavdan yeni çıkmış, üzerinde... Şarap şişesi kendisine mahsus sepetine kurulmuş, azametle geliyor. Garson şarabın huzurunda iki büklüm, Şaraba olsa olsa bu iâ- dar hürmet olur. İşte Fransa böyle kazanıyor, Fransa böyle şöhretini art- tarıyor ve bu suretle Pransanm tanın madık hiçbir ucu bucağı kalmıyor. Herkes oraya koşuyor. Parlele Liyon arasmda Solyo lo - kantası beliri bu saydığım lokantadan daha önemli. Her geçen yolcunun uğ- sağı. Solyo'yü yalnız Fransızlar de- gil, Mançester'liler ve Irlandalılar da- hi bilirler, — Dö yolan lerle Öreei EE sabasmdan geçerken, eski ve pek mu- âzzam bir bina gözümü çekti, derhal girdim ve gezdim. Bu bina eski Ro- mâlılar zamanından kalma büyük bir €ser. Zamanında Romalıların tiyatro- su imiş. Bunların eşlerini Pergam, yani Betgama harabelerinde görebi « İirsiniz. Asıl anlatmak istediğim me- sele şudur: Her sene Komedi Fran sez artistleri Oranj'a gelip bu tarihi tiyatroda eski hatıraları ihya eden dört beş oyun verirlermiş. Her yere bir kıymet vermek, her hatrsayı can- landırmak ve sonra tarihin büyük eserlerini yaşatmak... H.A. Kâzım Dirik işe Başlıyor (Başı 1 incide) kaleye gidiyorum, Trakyada göçmen yerleştirme işleri yi bir düzendedir, Ve hızla devam ediyor. Kış ve yağ- mur ın evvel bu yrlirk *er- tibatın bitirileceğini umuyorum. Bu hususta çok çalışılıyor. füksikleri ta- ye e yerde bütün arka- daşlar ic çalışmaktadır. ” menlerin Istanbulda ilk kolları ey da fenni surette temizliklerinin yapıl- ması ve İstirahatlerinin temini için tertibat almacaktır. Bu maksatla Se- rayburnunda bir bina e. Glçmenler buralı. tenlizomei aşılanacaklardır. Yeni gelecek göç“ menlerin hazırlığı Köstencede yapıl. yor. Gelmiş olanların o tohumlukları ve yemeklikleri Ziraat Bankasınca te min edilmiştir. Evlerinin yayılmasın- da büyük bir faaliyet vardır. Göçen lerden mühtaç olanların &rüzlesi, pul lukları ve arabaları hazırlanmaktadır. Usküpten gelen göçmenler Dün m rn ink oi Usküpten ize işilik bir kafilesi gelmiştir. Göçmenler bir iki güne kadar Elâzizdeki iskân mıntaaklarına gönderileceklerdir. ye —— GENEL NUFUS SAYIMI Bütün ulusal kuvvetlerin kaynağı nüfustur... Başvekâler 20 ilkteşrin Pazar | ÇABUK VE AĞIR İŞ Bizde işler çabuk gitmez diyen lerin de, çabuk yürür diyenlerin de hakkı vardır. Neden vardır: Çün- kü adaş ardır ki; bir mahalle il. | mühaberini bir ayda Bir Defterhane kaydini iki ayda çıkar- tamaâz ve bir Ankara mükâlemesi- 'ni üç saatte yapamaz. Adam vardır ki; bu işleri yarım saatin içine sıkıştırır. Bu iki adamın aldıkları sonuçlar rm bu ayrılığı onların işleri tutuşlar i sistem ayrılığındandır. İşin çetrefilliğinden değil Bu — maalesef — bizde işlerin gayrişahsi (im; Eğer işlerin iyi çizilmiş, keskin yol- üzerinde muayyen hızlarla Yü- rümek imkânı olsa ii | —lsrüzar adam! İşini şipşak bir tirdi., diye hergün ağzımızın suyu akarak gıpta ettiğimiz tiplere iş kalmaz ve buna mukabil birtakım işler de sürüp gitmezdi. Siz bir bankadan beş dakikada iki bin lira çekebilirsiniz; ben bu- nun için yarım saat beklerim. Siz beş dakikada bir Ankara mü- kalemesi alırsınız, ben üç saat bek: lerim. Bun ii n sebeplerini ne 3i- de arayın! Bizim iş sistemidir, böy- ledir. Bunu değiştirmek mümkün ol duğu gün ikimizin karakter ve ka: biliyetlerimiz ayrı olduğu halde al dığımız sonuçlar ayni olur. B. FELEK “Cumhuriyet” Bir insan bu kadar boş lâfı bu kadar uzatırsa şüphesiz altına im- za atamaz. Hele şu Balkan oyanlar rin: atlatalım da insallah daha ra- hat rahat görüşürüz. Şimdilik “Geç iğitim geçi” — B.F. Hava Turu IBaşı 1 incide) da keşifler, fotoğraf alma tecrübe- leri yapmışlar, Maltepe topçu atış mektebinde bombalar atmışlardır. Bugün turun sonuncu günüdür. Uçaklar bugün bulundukları yer - den uçuşlarına devam ederek ak- şama kadar turlarını bitirecekler dir. Sivas - Ankara | Ankara, 12 (Özel aytarımız bil- rinden Ankaraya varmıştır. Uçak, geceyi Ankarada geçirerek yarın sabah yoluna devam edecektir. #jansın tebliği Istanbul, 12 A.A. — Türkiye ha- va turunun ikinci günü şöyle geç- miştir; Havanın fena olmasına rağmen yine uçaklar fasılasız olarak de « vam etmiş ve sabahleyin Diyarbe- kir grupuna mensup bir filo Srvas- tan hareketle İstanbula gelerek yere inmiş ve biraz sonra tekrar yoluna devam etmiştir. Üçüncü filo da İstanbula inecektir. Her Köyde Radyo | Baş tarafı 1 incide) İ dair olan bu projeye göre, köy, kasa- İ ba ve şehirler ile hükümetçe mevcu- diyetleri tasdik ve tesçil edilmiş iç- timaj, İktesadi, zirai, siyasi ve ilmi te şekküllerin ve şubelerinin kenid mâ» nevi şahsiyetleri ihtiyacı için Posta Telgraf ve Telefon umum müdürlüğü vasıtasile getirtilecek radyo ahizele - rinden veya Türkiyede imali için icap eden parçalardan ve ayrıca yedek par balen mevcut ve ileride konu İacak gümrük ve sair vergi ve resim- İerden biç birisi alınmıyacaktır. Jule- yen her radyodan her sene istifa edi- len resim bu muafiyete aahil olmuya- çaktır. Bu muafiyetten İstifade için Posta, Telgraf ve Telefon Umum Mü dürlüğüne müracaat edilerek ruhsat- name alınması şart olacaktır. Beledi- yesi olmayan köylerde radyolar ihti- yar heyetlerinin toplayacakları para- larla alınacak, lüzumu halinde icap eden yardımlar yapılacaktır. Vergi ve resimden muaf olarak getirtilen rad. yoların mahallerine vaz'ı tamiri ve İyi bir halde muhafaazar için köy ihti- yar heyetlerinin müracaalı halinde Posta, Telgraf ve Telefon Umum Mü- dürlüğü her türlü yardımı meccanen yapacaktır. Bu kanun projesini hü- kümet Birinciteşrin toplantısında Ka- mutaya verecektir. m. Bir genç Ke.kit ırmağında boğuldu * Erbaa, (Özel aytarımız bildiriyor) — Şişli Terakki lisesi mezunlarından Tahir Ates isminde bir genç, av dö- Duşu girdiği Kelkit ırmağında boğu- larak ölmüştür. Tamu Ateşe, bir ce- sonra İstatistik Umum Müdürlüğü İİ naze töreni yapılmıştır. “Ters akan, adıyla anılan Kelkit ırmağında geçen iii yıl da 38 köylü boğulmuştur. “

Bu sayıdan diğer sayfalar: