29 Ekim 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 12

29 Ekim 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bj AcıHakikatler|| BORSA Dü Seal eee ÇARŞAMBA Bir Taraftan Harp Meydanında Bir“ an, satı, Taraftan Siyasi Saha da Yeni Muvaffakiyetler Yeni krallarma zafer kazandırmak için, çılgın ve hummalı bir hareketle ileri atılan faik düşman: kuvvetleri, karşılarına birer tunç siper gibi 88 rilen Türk saflarma çarpa çarpa; ezilmişler, kırılmışlar.. bitap ve P& rişan bir hale gelmişlerdi. Türk topçusu; harbin bu son İm- tihan faslmda, emsalsiz bir barika göstermişti. Topçularn bu son Saat. teki vaziyetleri, siperlerinin. Üstüne fırlıyarak düşmana kargı ayakta a- teşe devam eden cesur Ve Pervasız piyade neferlerine benzemekteydi. O derin sükütu, kısa bir emir ta- kip etmişti; — Meri! Ve bu emrin üzerinden birkaç #4 at geçer geçmez de, (Ankara) ya Şu telgraf gemlişti: Erkânıharbiyei Umumiye Riyasetine 1 Nisan 357 z Saat 6/30 sonrada Metristepeden gördüğüm vaziyet... Gündüzbey şimalinde, sabahtanbe- ri sebat eden ve dümdar olması muh. temel bulunan bir düşman müfreze si; sağ ocnah grupunun taarruzile gayrimuntazam, çekiliyor. Yakından takip ediliyor. (Hamidiye) ve faaliyet yok, (Bozöyük), yanıyor. Düşman; binlerce maktullerile dol- durduğu muharebe meydanmı, mu - zafler silâhlarımıza terketmiştir. Garp Cephesi Kumandanı Ismet istikametinde temas Onu, söylemiyelim; bu büyük eserin büyük sahibini dinliyelim. O, İsmet Paşaya Şu telgrafı çekmişti. İnönü Oo muharebe meydanında, (Metris tepe) desgerp öephesi “Kü “mandanı ve erkânı harbiyei umgmi- ye reisi Ismet Paşaya: Bütün tarihi âlemde; sizin, (In- önü meydan muharebeleri) nde der- uhde ettiğiniz vazife kadar ağır bir vazife deruhde etmiş kumandanlar enderdir. Milletimizin istiklâl ve hayatı, da- hiyane idareniz altında, şerefle va - zifelerini gören kumanda ve silâh arkadaşlarımızın kalp ve hammiyeti- ne büyük emniyetle istinat ediyor - du. Siz orada, yalnız düşman değil,| milletin maküs taliinide yendiniz. istilâ altmdaki betbaht toprakiarı- mızla beraber, bütün vatan, bugün müntehalarma Okadar (zaferinizi tes'it ediyor. Düşmanın hirs ve is- tilâsı, azim ve hamiyetinizin yalçm kayalarına başmı çarparak hurdehaş oldu . Namımızı, tarihin kitabei mefahi. rine kaydeden; ve bütün milleti, hakkınızda ebedi minnet ve şükrana sevkeden bu büyük gaza ve zaferi - nizi tebrik ederken, Üstünde durdu- ğunuz tepenin, size binlerce düşman ölüleriyle dolu bir meydanı şeref #eyrettirdiği okadar, milletimiz ve kendiniz için şa'şasi İtilâ ile dolu bir ufku istikbale de nazır Ve hâkim olduğunu söylemek isterim. zi Büyük Millet Meclisi Reisi Mustafa Kemal (Mustafa Kemal Paşa) nm bu talgarfı ;işte, (İkinci İnönü) zaferi- Bin en candan ve en canlı tefsiri idi. Ve bu tefsirde, genç Türk ordusu İ- le, o orduyu büyük bir dirayetle idare eden kumandanın tebriklerin- den başka, büyük Türk inkılâbıın ruhunu gösteren beliğ bir işaret te mündemiçti... Nitekim, bu işaretin mânası da az zâmanda tezahür et - miş; artık Türk milletine mukadder olan mes'ut günler biribirini takip emişi. İnönü harp meydanmda bu büyük zafer kazanılırken, siyaset sahasın- Komşu ve dost (Rus Sovyet hükü- meti), Vrahgel ordusunu tamamiy- le Karadenize döktükten sonra Kaf- kasyada da büyük muvaffakıyetler “ibraz etmişti, Elde Ediliyordu mak üzere, Azerbaycan ve Ermenis- tan Cümhuriyetleri teşekkül eylemiş. ti. Tiflis civarmda toplanan Gürcüler, Sovyet ordularma mukavemet etmek İstemişlerse de; bu teşebbüsleri he - Zimetle neticelenmişti. İşte bu sırada milli hükümet rieg- linin, vaziyeti dirayet ve kiyasetle idare etmeleri sayesinde, (Ardihan) vo (Artvin) kazaları (ana vatan) a Uhak edilmiş; (93 harbinde) impa « ratorluk tarafmdan terkedilen bu kıymetli vatan parçaları bü suretle tekrar ele geçirilmişti . Bu siyasi zaferi, yine bazı siyasi muvaffakıyetler takip etmişti... Lon- draya giden heyet, itilâf devletleri si- yasi ridaliyl& hususi temaslara gir- mişler; bazı menfaatler temin eyle * mişlerdi. (Sevr) muahedesi ahkânımdan ba» zıları tadil edilecekti. Maltada bulu- nan Türk esirlerinin Anadoluda bü- Iunan itilâf devletlerine mensup €sir - lerle tebdili tekarrür etmiş; ve derhal tatbikata geçilmisti . Fakat, çok gariptir ki; saray ile damat Ferit paşa partisi, bu büyük muvaffakıyetlerden en küçük bir in. tibah hissetmeden, yeni baştan bir takım gizli hareketlere girişmişlerdi. Bu gefil güruh, İnönü zaferinin mâna ve mahiyetini ciddi bir şekilde tahlil edememisler: — Evet.. Yunan ordusu ,her han- £i bir sebeple ric'at edebilir. Fakat, (billiciler) İn küvvetleri 'de, artık İ bitkin bir hale gelmiştir.. Firsat, bu fıranttır. Onların hiç ummadıkları bir zamanda, hiç ummadıkları bir yerden bir küvyet gönderelim. Mes''slerinin ortasma bir yıldırım indirelim. , Diye bir karar vermişlerdi. Ve bu kararın tatbikine de yine (Ahmet Anza e Ahmet Anzavurün kafası, nasıl kesildi? Balta limanı sarayında uzun mü - zakerelerden sonra, Ahmet Anzavu- run eline bir takım tavsiyeler verile- rek (Bursa) ya gönderilmişti . Anzavur, aldığı talimst Üzerine Bursada bulunan Yunan ordusu büş- kumandanı İle temasa gelecek: ve o. na, projelerini izah eyleyecekti , Fakat Yunan başkumandanı gerek bu tavsiyeleri ve 'gerek Anzavurun mülâkatını reddetmiş :böyle bir ser. seriyi karşısma alıp söyletmek iste - memişti. Anzavur, Yunan baskumandanmdan gördüğü bu istiskal ve hakarete rağ. men, deruhde ettiği meş'um ve kanlı vazifeye devsma karar vermiş, doğ- ruca Bigada (Adliye) köyü civarında bir çiftlikte, kendisine bir merkez te- sis etmişti. O civar halkı; artık Anzavurun bü. tin kıymet ve mahiyetini anladıkları için, onun telâkkilerine ve vaitlerine itimat etmemişler; soğuk muamele göstermişlerdi . Lâkin bu adam, böyle istiskallere ve itimaterlıklara ehemmiyet vere - cek fıtratta değildi. Bol para sayesin- de bir iki şeyh ve hoca bularak (Ezi- ne) taraflarına göndermiş, oralardan bir kuvvet çıkararak maksadına mu- vaffak olacağını fmit etmişti. Fakat bu teşebbüsü de beklediği neticeyi vermemişti . Anzavur, tallini bir defada (Gö nen) de tecrübe etmek istemişti. Bu- nun İçin de evvelâ, - kendisi tarafın. dan tağin ettirilmiş olan - kaza kay. makamma haber göndermişti. Ve, derhal muvafık cevap gelmişti, Kay. makam : — Paşa Hazretleri, buraya teşrif buyursunlar, Meseleyi burada müza - kere edelim. Diye haber göndermişti. Anzavur şartık talih ve tesebbiina - mm iyi bir şekle girdiğinden emin 0- Tarak (Gönen) e gitmisti, Köymakam muzafferiyetler | ile eski akbapları ve adamları tara. fından istikbal edilmiş, mükellef zi. Yafetler verilmişti... Fakat sıra (kuv- veti bir çete toplayarak gizli yollar. dan Ankara üzerine düşmek) plânma. gelince; buna iştirak etmiye kimse “ Arkası var) 1 Sterlin 614,— 1 Dolar 122.— 20 Franss ir. 1S 20 Lir 125— 20 Belçika #r. © Bi 20 Drahmi — ya ie a 20 Leva Me I Florin bi 20 Çekoslovakya ku- 70, I Şiline I Pezeta Tescil edilmemiştir. 1 Mark 2.— 25 I Zet 18— 22. I Pengö 20— 13 20 Z— — 20 Dinar 41 50,— 1 Yen Tescil edilmemiştir. Ruble > zi 1 İsviçre kuronu 31— Alt e 005, Bapknet: 20— 202 Çekler Londra, 61725 615— Nevyork 07919 O 07910 Pariş 17032 o 170903 m 1,0410 4060 Ma 4,7020 Noya 8,9425 ei dei Aİ 64,035 ğ Amsterd. 1,4875 1,1725 5 223766 22.1585 Viyana 42316 4.2470 Madrit 1,3470 TAMA Berlin 19002 10744 “ 42220 42375 Budapeşte 4,2932 4,3090 Bükreş, 108,6175 Belgrat 34,5890 34713 Yokohama 218 27 Moskova 17,508 174418 Stokholm 3,1422 3,1536 Tahvilât Mabtim. gat Anadolu 1 ve TI kupon kesik (| 4270 » m 4250 . Mümessil 45,90 (4510 İstikrazlar Türk Borcu 1 2524/2 A 2650 Kal A ai rgani A BC. - İstikram Dahili > Sivas — Ersarum T 5 n 99,50 e Hamiline Anadolu 95 60 100 Sirken Hayriye Merkez Bankası Osmanlı Bankası Ço Serk Merkez Eersnesi 30 95 7 Bivas 90,50 Ankaradan verilecek olan bu program! İsatrbul radyosu da aynen verecekti, Saat 12 — 13: Plük neşriyat; 13 Estiklil 4 1305 — 1328: Türkiye Cumhuriyeti rejimi hakkında C.K. P. Genyönkurul üyesi Denirli Saylavı Ne. Gp Ali Küçilka'nın konferansı; 1325 — 14: Müzik; 19 — 19,05; Tetiklâl marşı; 19,05 — 1925: Türkiye inkılâbı hakkımda ©, H. P. Genyönkurul üyesi Erzurum Saylavı Na- li Kansu'nun konferansı; 19,25 — 22: Mü- 1405: : Günün program özü (Mozart. Moskovski v.s); (Muhafız bölüğü orkestrası (Wagner, List, Şar : 1438 Prag: 5 1840 Lüyzpir: Halk sarkıları, Kolonyal: iş 3 Hafif musiki; 21,30 İstan. testrası; 21,55 Prag: Orkeşt Varşova: Leh muslkial; 224 Bükreş: Motzol orkestrası; 23.15 Prag: Fok orkestrası; 23,20 Belgrat: Radyo orkest- rms Operetler: 2145 Roma: Mule'nin “Dafni,, operası, Oytağimgi 10,15 Budapeşte: Pi; - Şarkı; 20 Is çanbule Türk Tali? 35 Varger i 20 Lâ; kı il esli 21,45 Paris P, T, T. : Şopen musi- z On musikisi: 16,80 Paris — Kolonyal: (Paris oda arteti); 21,30 Belgrat: Kuartet konseri, e... 16,40: Eindhoven; 1830: Istanbul: 28,15: Milino; 23,30: Lüypeig; 23,45: Roma; 24: aryova, Ptâk konserleri: 935: Pağis — Kolonya; 10.45: Paris — Keiznral 1830; tanka 13,0 Bükreş, eğ Celile “Bürke mame) öyle Var Küçük s*n'atler kongresine gidecek murahhaslar toplanacak olan kücük sanatlar kon- ize iştirak edecek murahhasların . İ seçilmesi ticaret gina li ü ——Ttir. Kücük sanatlar erbabı her zümr: den mümessillerini pazartesi günün- den itibâren seçmeye başlıyacaklar - dır. SAGLIK ÖGÜTLERİ Yazan: LOKMAN HEKİM Pastırmaya Rakip “Ne mutlu İstanbullulara! Trab- zonda, Istanbul ve Karadeniz ya- İisı halkına ucuz ve taze et yedir. mek için bir fabrika açılacakmış. Burada etler dondurulacak ve iş- tenilen yere gönderilecekmiş. Habari bildiren telgraf: — Istanbul Belediyesi mezbaha varldatından biraz kaybedecekra de, fabrika Istanbul halkının sıh- hatine hizmet edecektir. Diye ilâve ediyor. Bu İşte Istan- bul Belediyesinin mezbaha varida. tından bir şey kaybedeceğini ban sanmıyorum. Istanbulda en ziya. de lüks eşyadan sayılan taze eti yiyerek mezbaha varidatını temin eden halk pek mahduttur. Onlar dondurulmuş etin iyiliğini öğren. seler bile, ucuzluğundan dolayı o. na rağbet etmiyecekler Ve Yine pa. halı, pahalı taze et yemekte.devam, edeceklerdir. Dondurulmuş et, şimdi taze ge yiyemiyen halkın mühim gıdası g5. lan pastırmaya rakip çikücak. tır. Yıllardanberi pastırma ye. mekten ağzı kavrulmuş, karnı gaz. lardan şişmiş halk yeni, ucuz ate rağbet gösterecektir. Vakıa pastırmalar da insanı pek iyi besliyen iyi bir et könse demektir. Taze eti yiyemediğimiz zamanlarda imdadımıza Yetişmiş olduğu için biz ona daima minnet, tarız. Fakat ne de olsa, yeni ma. deniyetin icadi olan dondurulmuş, et ondan üstündür. Dondurulmuş etin, kimya bakı, mından, taze etten hemen hiç far. kı yoktur. Onun için insanı beş. lemek cihetinden de ayni işi gö. rür, , Lezzetine gelince; taze et me- raklıları onun tatsız olduğunu id- dia ederlerse de, et yemeyi her milletten daha İyi bilen İngilizler ce en makbul et, ta Avustralyada dondurularak, buz dolabı gibi s0 ğuk vapur &mbarları içerisi haftalarca süren yoldan geti sığır etleridir. Rivayete göre Lon. drada da yenilen bifteklerin ân (oz. zetli, en ziyâde gevrek olanları öy le dondurulmuş etlerden kızartıl. mış olanlarıdır. Dondurulmuş etin büyük bir fay- dası, donmuş kaldığı müddetçe hiç Yazan: Stephan ZWEİG Mari Antuanet, Çeviren: Kezsan A. E. YALMAN Kocasını Hiçbir Zaman Aşkla Sevmemişti Bu feci haftalar zarfında karısı ken- disile bir kere bile konuşamamıştır. .|Bir taraftan da muhskemeye de- vam ediliyordu. Fakat bü muhakeme esnasında ne- ler esreyan ediyor, ne karar verili- “İyor, bunu bilmiyorlardı. Mari Antu- anet altındaki odada dolaşan koca- #inm ağır adımlarını duyuyor, fakat onu ne görebiliyor, ne de kendisile konuşabiliyordu. Bu vaziyet son de recede acı İdi, Son mülâkat (20) Kânunuevvel günü hususi bir Şar İmemur geldi. Mari Antunnete çocuk- lârile beraber aşağı kata inebileceği- i;/h( söyledi. Kadm, bu tebliğin dehşe- tini derhal kavradı. On Altıncı Lüiyi idama mahküm etmişlerdi, Kocasmı son defa olarak görecekti. Çocuklar da babalarını bir daha göremiye- ceklerdi. ij Çok feci olan bu saatlerde, artık ertesi günü boynu vurulacak olan a- dam da hiç tehlikeli addedilmediği için hepsini yalnız bıraktılar. Karı, koca, kızkardeş ve çocuklarm vedat pek hazin oldu. Bunu pencereli kapı- dan nöbetçiler seyrediyordu. Bu #on mülâkat hakkında ne söy-| lense hepsi uydurma şeylerdi. Çün - kü şahitsiz cereyan eden bu vak'a hakkında hiç kimsenin malümatı yok tur. Hiç şüphe yok ki baba ve oğlun birbirlerinden oayrılmasmı görmek Mari Antuanetin hayatımdaki en acı hüâdiselerden birisi olmuştur. Bir in- sanm ölüme gitmesini görmek, da- rağacma yaklaştığını bilmek, her hassas insan için zaten bir işkence dir. Mari Antuanet kocasını hiçbir za- İkinciteşrinin 12 sinde Ankarada |man aşkla sevmemişti. Kalbini çok-| tanberi bir başkasına vermişti, fakat dört çocuğunun babası olan bu a- damla yirmi senedlenberi beraber ya. şamıştı. Keridisine karşı iyi ve kötü günlerde daima sadik ve vefalı olan kocasma nasıl acımazdı? Sırf siyasi sebeplerle biribirile evlenen bu iki in- san felâket günlerinde birbirlerine daha fazla ısmmışlardır. Temple'de geçirdikleri korkulu ve felâketli gün- lar onları mes'ut senelerden daha faz ia biribirlerine yaklaştırmıştı. Hem Kreliçe gayet kat'i olarak şunuda biliyordu: Kocasmı yakında kendisi de darağacma doğru takip edecek, birkaç gün sonra ayni akibete uğr. yacaktı. sebep olan kayıtsızlık bu son daki- kalarda işine yaramıştır. Hiçbir he- yecan ve korku göstermemiştir. Bi- tişik odada bekliyen dört möbetçi ne yüksek sesle söylenmiş bir sözü. nü, ne de bir hıçkırığını duymamış. tr, En sevdiği insanlardan ebedi. Kaç basamak merdiven inmeye, ko“ casını #on bir defa görmeye hakki yoktu. Hayalinde hakikaten (o bin kere daha korkunç ve daha feci şey“ ler canlanıyordu. Nihayet aşağı kat taki gürültüler kesildi. Kral Tampli terketmiş, arabaya binmişti. Evve lâ Avusturya prensesi, sonra veliaht $ karısı, daha sonra Fransa kraliçesiğ olan Meri Antuanet bir saat sonrâ yeni bir unvan almıştı: (Dul Capeti OTUZ ALTINCI BAP Yapyalnız ğ Giyotinin merhametsiz bıçağı işini gördükten sonra etrafı dorin bir sü küt kapladı. On Altıncı Lilinin id mi saltanat ile cümhuriyet ma bir kanlı çizgi çizmiştir. Bu zayıf v yavaş tabiatli adamı ölüme sevke den meb'uslardan hiçbirisi AAntianeti şimdilik itham etmeyi di şünmüyorlardı. Adapazarına gidip körleri, sağır ları, dilsizleri, inmelileri kendine m İsus bir seromla iyi ettiğini söyliye Doktor Bay Hüseyn Hüsnü hakkın da İzmit sıhhat müdürlüğü tarafm dan tahkikat yapılarak raporun sh hat bakanlığına gönderildiğini, dok tor tarafından gözü, açılan kör, ko nuşturulan dilsiz bulunmadığı da laşıldığını yazmıştık. Doktor Hü yin Hüsnünün eşi olduğunu ve Ba kırköyde Kartaltepede 7 nu evde oturduğunu, söyliyen, Baya | Mehpare, dün mat ge zevcinin elyevm “Ankara, dn bu - duğunu; zevci tarafından körlere, gifi Zırlara, dilsizlere tatbik olunan susi seromun iyi neticeler verdiğini! söylemiş ve şunları da İlâye etmiş tir: “— Zevcimin Adapazarmda körün gözlerini açmaya muvaffak © duğunu bizzat ben gördüm, İhtiy bir kadm da kocam için bana “Hr geli bir zır gibi imdadıma yetişti de inme den kurtuldum, diye duz. ediyordu. Zevcim müktedir bir doktordı bul ettiği de doğru değildir. Adap Zarmda Hacı Cumanm evinde husu* 8! muayenehanesi vardır.,, Bayan Mehpare bize, “On Cebeci Ozanlar sokağı Diyarbekirli Sıddı imzasile “Ulus,,. refikimizde çık bir suretle kokmasına imkân olma- | yen ayrılırken bile bu zayıf tabiatı, | Ve kendisile ailesinden iki ferdin dıktan başka, donmı ike ten sonra da taze er bozulmasıdır. Bundan dolayı don- durulmuş et, evde daha uzun bir müddet saklanabilir. Dondurul- muş ette, tazd ette bulunabilen, solucan yumurtaları da bulunmaz. Koyun eti de sığır eti gibi don- durulabilirse de, Trabzonda kuru» lacak fabrikanın koyun ve keçi et- leriyle uğraşmaya rağbet göster- miyerek, Erzurumun meşhur si- Zırlarını, ineklerini donduracağını şimdiden tahmin edebiliriz. Kay. seri pastırmasının İyisi de daima Erzurum'ineğinden yapıldığı için Trabzonun dondurulmuş eti; pas- tırmaya gerçekten rakip olacak. tar. Yalnız, dondurulmuş etin pas- tırmayla rekabet edemiyecek oir moktası vardır: Dondurulmuş et, pastırma gibi hemen doğranılıp ye- nilemez. Pişirmeden önce, don- muş halden kurtarılması bir takım ahkâma tâbidir. Bunları şimdiden söylesem hatırınızda kalmaz. Trab zonda fabrika kurulup ta, işleyip te dondurulmuş etleri buraya diği zaman sağlık öğütleri da, onları yazan da sağ kalırsak, don- durulmuş etin nasıl çözüleceğini o vakit konuşuruz. dakikalarında. göstermiştir. Diğer olunca yerinden kalküüş ve 5 mak saatinin geldiğini haber © yer. miştir. Bu kadar kat'i ve garih bir hareket karsısında Mari Antuanet hiçbir itirazda bulunamamıştır. Er - tesi sabah taat yedide karısını ve ini SÖZ dır. lstıraplı bir gece geceyi ıstırap içinde geçirmiştir. Bu lerini işitiyordu, Bunlar duayı edecek .olan cellâdin ayak sesleri miydi? Uzaktan davul sesleri duyuluyor. Nihayet hava ağarıyor. Babayı çö: |olan biçare kadın bir kat. vak'alardan haber alamıyordu. Bir çocuklarını görmeye vermiştir. Bu bean ei avutmak için söylenmiş, çok tebii bir yalan. | Kraliçe yukarıki odasmda bütün cuklarından ayıracak olan saat nerâ- deyse çalacaktı. Odasmda eril kral çok mert ve kuvvetli olürak" ha, | Hetizmalarnı iyileştirdiği ve bun reket etmiştir. Bütün hayatına, | 19 birine yürüme kabiliyetini de gösteremediği metanet Ve azmi son | "2 Verdiği için Döktor tek nüye tepökkürü mütazamm bir akşamlar gibi ayni şekilde saat on | 71 da göstermiştir. Hikâyeler Sabahaddin ALi SON SENELERİN EN GÜZEL VE EN OLGUN ESERİ

Bu sayıdan diğer sayfalar: