29 Ekim 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

29 Ekim 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

29-10 -936 Dil ve Üçüncü Türkdili ku- rultayının verimli me- saisine kısa bir bakış Dil Kurumunun Faaliyeti in dokuz yüz otuz altı yılı Türk kültürü ve dili ba. B kımından çok ehemmiyetli hâdiselerle 'doludur.24 "Ağustosta, Dolmabahçe Sarayında, Büyük Önder oAta- türkün Başkanlığı altında toplanan Dil Kurultayı, yalnız bizim kendi aramızda yaptığımız bir Kurultay olmaktan çıkmış, büyük mânası olan bir toplantı halini almıştır. Kurultaya bu hususiyeti veren, 12 ecnebi dil âliminin, ilk defa olarak Türk dili etrafındaki kanaat ve fikirlerini ortaya atmaları olmuştur, ? Üçüncü Türk Dili Kurultayında, nazarı dikkati üzeri- ne çeken başlıca mesele, Güneş - Dil Teorisi idi. Kurulta- ya gelen bütün tezler, hep bu teorinin mahiyetini anlat- mak için ileri sürülmüştü. Dil Kurumu, Filoloji ve Lengüstik bakımdan, dünya dilleri üzerinde araştırmalarına devam ederken, bir yan- dan da, Türk dillerinin ana köklerini bulmıya çalışıyor ve bu kökleri bulmak için de lüzumlu gördüğü eser ve lügat- lerin tercümelerini yapurıyordu. 3 Dil Kurumu, bundan başka, Meksikada yaşıyan Maya- ların dilleri üzerinde de tetkiklerde bulunurken bu dilde, bizim ata dilimizin bir çok kelimelerine rastladı. Şimdi, bu tetkikler, dünya dil bilginlerinin alâkasmı üzerine çe- kecek bir dereceye varmıştır. Güneş - Dil Teorisi, dilimize yabancı sanılan bir çok kelimelerin aslen Türk kaynağın- dan gelme olduğunu açık bir surette ispat etmektedir. Güneş - Dil teorisinin bir faydası| alniz Türk» İbaret olmadığını anlatması ve bu suretle halkım tereddüde düşmesine meydan vermemesi olmuştur , Türk Dili Kurumu, emekli çalış - maları arasında cep kılavuzuna da 1 unutmamıştır. iz» Ma Böylece halkın bildiği ve mânasını anladığı kelimele- rin, yabancıdan geliyor Sa- nılarak feda edilmesi zaru- reti de ortadan kalkmış bu- lunuyor. Ancak şurasını da hatırlatalım ki: Güneş - Dil “Teorisini dilimizde karşılı bulunamıyan... ,, kelimelerin muhafazası gayretile | ileri sürülmüş bir nazariye sa- nâanlar, tamamile aldana- caklardır. Atatürk rejiminin kültür 8702 sözün karşılığı vardır. Bun- larm 4696 sı ötedenberi bildiğimiz ve kullandığımız türkçe sözlerdir. Türk Dil Kurumu, Türkiye Türk - çesinin tam bir kamusunu hazırla -| maktadır. Bu büyük işi başarmak kütüphanelerimizde bulunan ©s- ki, yeni bir çok kitaplara başvurula- rak geniş ölçüde bir eser ortaya ko-! nacaktır, Büyük Şef Atatürkün himayesi altında Dil Kurumundan, gelecek 8€- nelerde daha büyük faaliyetler bek-| leyebiliriz, | saha - #ındaki hedeflerinden biri de, Tür- kiyede okuma yazma bilmez bir tek yurtdaş bırakmamak, herkesi oku - ğunu anlar bir hale getirmek, ko- duj Cumhuri nin bir yıllık verimli faaliyetinekısabakış, raktığımız 13 yılın biribiri üzerine yığılan hatı- ralarını, kültür alanında, ne büyük manileri atladığımızı ne aşılmaz Sanılan yolları geçtiğimizi bir kere daha gözle- rimiz önünde canlandırıyor. MİLLİ MUSİKİ VE TİYATRO Cümhuriyetin son yılı GC tümhüriyetin 14 üncü yılına girerken, arkada bi- | İ mİ teşekküllerin, meslek adamlarınm fikir ve mütaleaları almarak bu işe devam edilmiş ve köy ilk mektepleri, | et Maarifi- A TAN Ü harici siyasetinin bir zaferidir! Kemalist Türkiyenin milletler arasında kazandığı sempati ve itimadın açık örneği Montrö mukavelesi- nin imzasından-sonra ordumuzun Çanak- kalede büyük tezahü- ratla karşılanmasını tesbit eden tarihi fotoğraf Son Cümhuriyet yılında iş müna- « - Sayer ar Misi idi ig Gİ ves sebetlerimiz ve yeni anlaşmalar Sg“ Cümhuriyet yılının dış münasebetlerimiz ve Milletlerarası anlaşmalar bakımından ne kadar verimli olduğunu şu satırlara bakarak pek iyi anlıyabi- Gİ iiriz: 24 Temmuz 923 de Lozanda imza edilen Boğazlar mukavelenamesinin yerine 20 Temmuz 988 tarihinde Montröde imza edilmiş olan yeni mu, kavelename kaim olmuştur. Lozan mushedesiyle gayri askeri hale konulan mıntakada Türk yur- sama ——— a y Monirö muvaffakıyeti Türk xe —— İtür inkılâbımız mizde yeni bir devir açılıyor Aydin 936 ,Cüm- hüriyet yılı içindeki çalışmaları, gerçekten dik- kati üzerine çekecek derece- de müessir ve faydalı olm-ış- tur. Ortaya konan eserlerle bu yılın, adliye tarihimizde yeri vardır. Başlıca işler, Türk Ceza ununun tadili ve me$- hut suçlular için hazırlanan muhakeme usulü kanunu- nun mer'iyet mevkiine geç- mesi olmuştur, Bazı fiiller hakkında, ceza kanunu- muzda ceza mevcut olmadığı görül- mesi üzerine, kanunda muayyen tas dilât yapılmasma zaruret hâsıl ol- muş ve hazırlanan yeni muaddel ka- nunla bazı suçların cezaları arttırıla, ğı gibi hiç cezası olmıyan etiriimlerin de madde tayin edilerek cuzaları konulmuştur, Bu arada casusluk yapan ve içti- mai nizamı bozanlar hakkındaki hü- kümler, ağırlaştırılmış, birden faz- la kadın alanlara ceza kesilmiş, ve di. elmalar ra çen Ka? #5 ye CEZA EVLERİNDE iye Vekili Saracoğlu Sükri teşebbüsü ile, ceza ekiz mühim islâhat yapılmasına başlan. mıştır. Bu arada Edirnede büyük hir Toza evi açılmış, diğer bazı ceza ey. lerinde de tamirler ve ilâveler yapıl. mulşir. Yine bu yıl içinde mahküm. ların yeni bir çalışma hayatma gir. es, müstehlik vaziyetten çık min tahsil hale geçmeleri yolunda mühim Guna emniyet için gerekli olan ted- birleri almak hakkını kabul eden ye- ni anlaşma, harp ve sulh zamanların- da Boğazlardan geçecek gemiler için bususü bükümler koymuştur. Harp zamanında Türkiye muharip olmadığı takdirde ticaret gemileri Boğuzlardan geçiş ve seyrüsefer ser- bestisinden müstefit olacaktır. Harp zamanında Türkiye muharip olduğu takdirde Türkiye ile harp eden bir memlekete mensup olmıyan ticaret gemileri, düşmana hiç bir suretle mü- zaharet etmemek şartiyle, ayni ser- bestiden istifade edecektir. Bu geçiş Türk makamatı tarafmdan gösterile. cek yoldan vaki olacaktır, Yeni anlaşmanm, dünyanın anah- tarlarından biri olan Boğazlar için e olmak üze. re İmralide bir açık hava hapisanesi tesis edilmiştir. Tecrübelerden iyi neticeler alm. dıkça, bu nevi bapisaneler tedricen <oğaltılacak ve ıslâhıhal eden mah » ri buralarda çalıştırılarak, ken. lerinden istifade edilecektir. Böyle. çe» mahküm, elinden hiç iş gelmiyen biçareler olmaktan kurtarılacaktır. MEŞHUT SUÇLAR Adliye Vekâleti, meşhut Suçlar için hazırladığı ve 1 Teşrinievvel 038 dan itibaren tatbikine başlandığı yeni ka. mun ile de adalet makanizmasınn çok iyi işlemesine büyük yardımlarla bu. İunmuştur, Kabahat nevinden olan suçlar 4 , içinde milli musiki ve tiyat. ro hareketlerine ön ayak o- larak, Müzik Öğretmen O. kulunda,. bir konservatu- ar, ile temsil ve opera okulu kurulacaktır. Müzik ve ti- yatro profesörlerinden iki mütehassısın raporlarına gö re, teşkilâtı yapılacak olan bu müessese, böylelikle biz- de ilk milli musiki ve tiyat- ronun temeli olacaktır. Gerek konservatuvar ve gerek tem sil okulunun bütün şubeleri, nihayet beş sene içinde milli müzik ve sahne İçin kabiliyetli artist ve sen'atkâr ye tiştirmiş olacaktır. KÖY MEKTEPLERİ Son Cümhuriyet yılnda en mühim kültür hareketlerinden biri de, mek- tebi uzak köylerin içine kadar sok - mak için yapılan tetkikler olmuştur. Muhtelif bakanlıkların, yarı res - İçin bir program taslağı hazırlandığı gibi köye göre öğretmen yetiştirmek için de tecrübelere girişilmiştir. Yar İ pılan tetkikattan köylerimizde tah - e yapamıyan çocukların mik- mil olduğu anlt- sma pa yakm olduğu ml e Cümhuriyet idaresinin köy kültürü ne verdiği ehemmiyeti gözününe alır- sak, pek yakında köy, kasaba ve pö hir çocukları içinde, tahsilini yapa - miyan kimse kalmıyacağına kolay * lıkla hükmedebiliriz. 998 yılı içinde, yaban « memleketlere yeniden 14 taleb? gönderilmiştir. Bunlar, arkeoloji, 80 tropoloji, coğrafya, eski Onasya di-| leri, arşiv ve kitapsaraycılık tahsili yapacaklardır. Avrupada tahsillerini bitirerek dö- #feler verilmiştir. Türk ordusu, Çanakkaleye girerken ları tezahüratı tesbit eden fotoğraf nenlere üniversite ve fakültelerde va- | Antakyada şapka giyen Türk şoförlerinin bü münasebetle yaptık Aİ a e koyduğu bütün hükümler; cihan- da bir sulh ve sükün unsuru olan Ke- malist Türkiyenin milletlerarası #am- Pati ve itimadının birer parlak deli- Bdir. Yeni anlaşmanın müzakere ve kabulü sırasında dünya efkârı umumi yesinin ve matbuatınm hakkımızda Büsterdiği alâka ve sevgi, 13 üncü cumhuriyet yılmın mutlu ve mes'ut bir hâdisesidir, İskenderun ve Antakya Bu yılın mühim siyasi hâdiseterin- den biri de, Antakya ve İakenderun meselesidir. Fransiz hükümeti ile ya. kmda Ankarada yapılacak olan mü. zakerelerden sonra Antakya mesele. sinin müsbet bir şekilde hallolunuea. Zina şüphemiz yoktur. * Yugoslavya ile iadeli mücrimip mukavelesine âit kanunu Kamutay tasdik etmiştir. Yine Yugoslavya ile adli, medeni ve ticari hususlarda kar. şılıklı münasebata dair mukavele de tasdik edilmiştir çin tatbik edilen bu kanun sayesin » de halk, biribiriyle daha iyi geçin . meye mecbur olmakta ve Suç İşlemek istidadında bulunanlar da SÜYatle ce. za yemek korkusuyla, Yıldırım mah. kemesi adımı verdiği bu mahkemelere aa, enmaktadır. Suret © AZ zamanda cürmlü saril vakaları azalmaya yüz tut. miz Vekâleti teftiş işlerine de imiyet vermektedir. 934 Benesin. denberi teftiş edilmemiş hiç bir mah. keme kalmamıştır. AVUKATLIK KANUNU Avukatlık mesleğine dair ni tetkiklerden sonra, avukatlık iie da son geklini almıştır. FE ani jproleye göre, avukatlar iki seneüik |bir staj müddetine tâbi olacaklar, i Avukatların seciyelerinin di İ tetkiki büyük ehemmiyet verilmektedir. Avukatlik ârına Uygun olmıya hareketleri i ş iğ t iyenler hakkın, ya siyet divanı karar Yenilik ni EZ

Bu sayıdan diğer sayfalar: