2 Eylül 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

VAKTT Güzelleşmek ve güzelli Sayıfa $ gi muhafaza #tmek için bazı mühim tavsiyeler Bu tavsiyelerin hepsi güzellikleri ile pek az meşgul olabilen, *ta halli ve aile kadınlarının da yapabileceği şeylerdir ba yan güzel olması çok büyü | doğması ve gözel ola» Lo mesi değildir. Bir kadın : Büzel olmadığı halde güzel i mi bilir ve öğrenebilir. Bözelliğin bir sırrı vardır. ie > maksadımız bir dairede, ta ikada veya evinde sabah» kadar işi olan güzel- Meşgul olacak zamanı bulunan halk kadınlarının v i muhafaza etmeleri, Sap etmesile meşgul ©- diş Nik - # A Z manikörle, pediköre zamanını verebilen ka bir tavsiyeye muhtaç muhakkaktır... Fakat iğı ve bütçe darlığı da- elleşmenin usulü yok £, ; 7 mız güzel olmak ve gü Mak için halk tabakasma bir kadının neler yapma” geldiğini söylemek ve ek sırrmm en gizli bazı nı ifşa etmektir. 777 ib Saçler | ela saçlardan baslryalım., | ; * Uzun, kısa, düz, ondüle © » Bu kadınm keyfine ve ber iy 9 tensibine tâbidir. Şehir « yerlerde (bulunanlar " iy tık sik müracaat edemez- Ma saçlarımı düzelttik. TAİ z alabilir, Saçların bük » düzeltmeden evvel em doğru artarak fırçala « er ark sık şampuan iYorsa fırçaya bir pan bezi sararak başı te - ir, Fırçanm kılları gaz NK Yapışarak tozları düşürür, irlenince değiştirmelidir. X gidilmişse deniz suyunun i kuruttuğunu, kepek Ve saçları düşürdüğünü » Hamam kasket gitme daima deniz suyu ge güneş de saçları ku- Sârartır. Tuzlu suyun ve ir Mektup fd 74 N güneşin vereceği ziyana (karşı şehre avdetinizde saç derisini zeytin yağı ile ıslanmış bir diş fır İ çası ile fırçalamalıdır. Zeytinyağı İ bir gece başta bırakıldıktan son ra ertesi gün şampuvanla baş yı- | kanır. Alın Bir başirk ve şapkayı almadan evvel alnı muayene etmelidir. E- ğer vasatisi, yani kaşlardan saç - lara kadar olan mesafe üç orta parmak genişliğinde ise istediği- niz başlığı alırsınız. Eğer bundan dar ise şapkanm etrafında fazla süsler istemez, Eğer daha geniş - se kenarı ziynetli başlık alarak genişliği azaltırsmız. Kaşlar Bütün berberler crm » bızla çekmek veya tıraş etmek iti yadımdadırlar. Bunu yaptırmadan evvel çok düşünmelidir. İnce ve seyrek kaşlar (o gözleri büyülterek yüzü narinleştirir. Fakat böyle kaşlar yapmasının pahalı, uzun ve can acıtıcı bir mesele olduğu- nü unutmalmalıdır. Böyle kaşlar göze yaklaşıyor mu? . Gözler Gözler kalbin aynasıdır derler. Karşınızdakini teshir edecek on ları ikna eden, fetheden bakışlar- dır. Fakat gözler kadar narin bir uzuv yoktur. Yaşlanmca kenarla- rında kırışıklar hâsıl olur. Binae - naleyh gözler güzelken onları muhafaza etmiye bakmalıdır. Gü meşte, ve bahusus su kenarında olursa siyah camlı gözlükler tak- malıdır, Bu gözlükler güzel değil- se de ihtiyatkâr ve akıllı bir çok kadınlar bunları moda haline koy mıya muvaffak olmuşlardır. Şimi- di siyah camlı gözlükler şıklığa delâlet eder. Eğer gözler yorulmuşsa bir çok kat bükülmüş gaz, bezini soğuk su ya batırarak gözleri güzelce ıslat malıdır, Gözler hemen dinlenir. masa kenarına dayanarak ilk i - kinci ve üçüncü parmakları ile Ve.. Cevabı — Küçük Roman — Muhatriri » M. $. i? Bünu eb öğrendiği ok Nan Değihisi Ki. sünağz iğ ; ar, dedi, sanki ben si- ini sevmişim siz timuşsunuz gibi sevgi - Kn gelmek iyor amı bırakıp bir İle ve düşü bakan jp; Yanlış bir şey konuşmı - İN X AN Ben. Sen birini ser - “İlm ki. Beni sevmiyor » —E? — Esi sevmiyormuşsun, onu öğ rendim! — Sevmediğimi çok mu görü- yorsunuz? Ben sizi niçin seve - yim? Beni bıraktınız başka ka - dmlara gittiniz diye mi? Şinasi bey kendi içinden Sai- deyi hakir bulmuyordu; onun ne Saideyi bıraktığı var, ne de baş- ka kadınlara gittiği; onun yaptık ları bir takım geçici heveslerin peşinde koşmuş olmaktır. Bunu Saide anlar ama şimdi itiraf et - mez, Şinasi bey cevap verdi: — Olsun, insan sevmese de ge ne kocasını — Ha, demek kıskanılmak is- gözleri yavaşça şakaklara doğru çekmek faydalıdır. Bu hareket göz kapaklarının buruşmasına mâ ni olur. Klasik güzel kadın vüçudu Eğer kirpiklere sürme çekili - yorsa akşamları sürmeyi veya boyayı çıkarmalıdır. Göz kapak- ları kenarma bir parça vazelin konması kirpikleri daha bulaştı - rı ve yumuşatır. Koböl veya Ri- mel kullananlar kirpiklerin ya - pışmamasna dikkat etmelidirler. Boya daha kurumadan sicak | içi suda cüz'i ıslatılmış ince bir ta - rakla yahut küçük bir fırça ile kirpikler taranır. Bazı artistler güzel görünmek için kaşların al- İrydım, ağlamalı, komşularla dert leşmeli, hasta olmalıydım öyle mi? Klâsik kıskançlık.. Ben o tip kadınlardan değilim ki! — Ben sana beni kıskan da ağla dedim mi? Ama insan koca- sına bu kadar keyrtsız olur mu? Kocası bir hata ederse karısı ih- tar etmez mi? — Siz beni böyle mi alıştırdı- nız? Siz her şeyi benden iyi dü- şündüğünüzü söylemez miydiniz? Siz hiç benim fikirlerimi dordu » nuz mu? Siz bana boyuna nasi - hat verdiniz. Şinasi bey kendi kendine söy lermiş gibi: — Ben nasihat verdim de sen de çok tuttun! dedi. — Tuttuklarım da olmuştur. Nasihatleriniz çoğu ameli değil - di, istesem de tatbik edemezdim. Şinasi bey cevap vermedi. Yorgun, bitkin, sinirli, aklı dağı» nık, ne düşüneceğini bilmez, bu tma az miktarda solgun pembe sürerler. Yahut göz (kapaklarını Vazelin veya Briyantin ile uğuştu rurlar, cm Bu da gayet mühim bir mese- İedir. Gıdaya ve hazma dikkat et melidir. Meyva, süt, su âlâ şeyler- dir. Yemişler, sütlüler tavsiyeye değer. Tebahhur eden soğuk su, vücudü en çok sıkı yapan bir şey- dir. Teni sıkı yapmak için bir bez- le bir torba yaparak içersine yü * | laf unu doldurmak ve soğuk su ile | ıslatmaktır. Bütün yüz bu tam - ponla pudra ekermiş gibi ıslatı - Ter, Bunu kremle boyaları alınmış sonradan sabunlu su ve berrak su ile güzelce yıkandıktan sonra silinmemiş yüze yapılır. Burun kanatları ve çene sabunlu ve yu - muşak bir diş frçasr ile oğulur - sa cildin yağı gider ve siyah le - keler hâsıl olmaz. Güneş banyolarından sakm - malıdır. Esmerletilmiş bir cilt ne sert, ne de çatlak olmamak şartile güzeldir. Güneşin yaktığı yerler, ezilmiş çilek veya kaymakla te - davi olunur. Sirkeli suda cildin çatlamasına mâni olur. Cildi es- merleten ilâçların çoğu tehlikeli- dir onları kullanmamak daha iyi dir. Makiyajda pudrayı yüze sürte rek değil, küçük küçük vurarak ekmelidir. Pudra fazlası yanak - lar, alın ve çeneden temiz bir diş fırçası ile kaşlar ve kirpiklerden bir yağlı boya fırçası ile alınır. Ciltten biraz daha koyu renkte pudra kullanılırsa kırmızı leke - ler silinir. Eğer yanaklarda çukur varsa kaş kaleminin ucu ile hafif | gölgeler yaparak meydana çıkar- malıdır. Gölgenin üstüne bol pud- ra ekilir burun deliklerine cüz'i | sürerler. Eğer yüz zayıfsa yalnız elmacık kemiklerine allık sürme- | lidir. Eğer genişse allık yanağa doğru indirilir. Eğer çehrede bey tiremez bir iradesizlik, bir bıkkın #ilik varşa boyunda, çene altımda ve kulaklara fazla koyu pudra sürmelidir. Bu muhtelif o renkli pudralar pastel resimlerde oldu- gu gibi güzelce mezcedilmelidir. Ağız Ağızda evvelâ nefes kokusu » na dikkat etmek ve mantollü diş macunları kullanmak O İâzımdir. Diğler her tarafa doğru fırçalan- malı güzelce yıkanmalı, sonra su ya atılmış karbonatla tekrar uğul malıdır. Eğer dudak allığı kuru ise ağzım etrafına ihtimamla sü - rüldükten sonra dudakların üze rine cüz'i krem sürmelidir. Dudak lar parlak ve taze gözükür. Tırnaklar Göze batacak derecede parlak olan vernikleri herkes kullana « maz, Böyle vernik kullanmak için ellerin ve ayakların son derece güzel olması lâzımdır. Medeni kadmları ayakları ekseriyetle çok çirkindir. Sandallar biçimsiz parmakları, nasırları,, şişkinliği meydana çıkarır. Tırnaklara iyi bakmalı kesmeli ve törpülemeli' « dir. Eğer ayaklar yorgun ve şiş - kin olursa günde beş dakika çıp- lak ayakla gezmeli ve arka üze - ri yatarak ayaklarını duvara da « yamalı havaya dikmelidir. Beş da kika böyle yatılması esasen bü- tün vücudü dinlendirir. Tam din- lenmek için azayı birer birer ye- re bitiştirmelidir. Bacakları dike rek ayakları duvara dayadıktan sonra gözleri kapamalı ve göz önüne bir parça siyah kadife veya bir kâse süt gibi tek renkli bir şey getirerek bir çeyrek saat ka- dar yatmalıdır. . : , Okuyucumuz hanımlara bu gün lük kolay ve faydalı tavsiyeleri « miz bu kadardır. Tecrübe ediniz. Bunları yapmak için çok zamana İ ve fazla paraya lüzum yoktur. Sade fakat nafidirler. Güzelleş « mek ve güzelliğini muhafaza et » mek istiyenler bunlara riayet et - sinler.. — Sen sormadın ama ben i - lık, canımdan bezginlik ile ayak - | zah etmek vaziyetindeyim! ta durabiliyordu. Ona “Enişte bey,, diyorlar - mış! Kendini memleketin ve mes- lekinin büyük bir adamı olmak i- çin yetiştirmiş bu değerli insana bundan daha çirkin, daha kanlı, pis isim olur mu? Bunu kimler bi- liyorlar? Bu ismi dairede efendi- ler de biliyor ve arkasından alay ediyorlarsa ölmeli!. oGüzide'den frengi hastalığı alsa bundan da - ha ehven olurdu. Bu işi kime da- rışmalı? Saide'den © sormalı mr? | Bu kadar rezil olduktan sonra bir daha iğilmek daha fena olmaz mı? Saide karşısında olsun vazi- yetini ıslah edebilse.. Düşündü, düşündü, kendince bir çare bulmuş olmalıdır ki, Sa» ide hanıma: —Benoeve niçin gittiğimi sana izah edebilirim! dedi. — O eve niçin gittiğinizi ben — Niçin? Siz kimseye hesap yermiye borçlu değilsiniz. Biraz durduktan sonra: — Hem siz yalan söylemeyi be çeremiyorsunuz, bu zamana kadar ettiğiniz tecrübeler yetmedi mi? Eğer doğruyu söylemiye kalkar » sanız © da iğrenç olur, Hem nelü zumu var, bu lâkırdıları niçin ko- nuşuyorsunuz? Ben sizden hesap sormuyorum. Yaptıklarmızı çiz - kin buluyorsanız yapmazsınız, hoş görüyorsanız devam ederşi « niz, j Şinasi bey cevap verdi: — Ben sende hâsıl olan fikir leri izale etmek isterim, dedi. Sai de hanım biraz sinirlendi ise de belli etmek istemiyerek yavaş sesle sordu: — Nasıl fikirler? dedi. — Birçok fikirler.. Ben o eve gidiyorsam elbette bir omaksaila