15 Eylül 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

15 Eylül 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ak edi yağ Sayfa 4 Hk SPOR. Yarınki Bayram Bulgarlarla hangi yarış- larda karşılaşıyoruz ? Dün şehrimize geleceklerini haber verdiğimiz Bulgar atletleri bu sabah Konvensiyonel ile Sir- keciye varacaklar ve sporculan- mız tarafından merssimle karşı lanacaklardır. Bu beynelmilel temaş sporcu- larımız arasında fevkalâde bir alâka ile karşılanmıştır. Müsabakalara yarın saat 14,30 da büyük geçit resmi ile başla" nacaktır. Müsabakaların yapıla- cağı yer Kadıköyünde Fenerbah- şe stadıdır. Federasyon tarafın- dan hazırlanan program geniş ve mölenevvidir, Iki komşu memleketin sporcu” luğu Üzerinde çok müfit netice- ler vereceğini tahmin eltiğimiz bu güzel spor bayramına 2“ programı aynen yazıyoruz; Saat 14,30 - geçit resmi 15. küçükler arasında 100 metre (seçme) 15,10 - 800 metre (bey- pelmilel) 15,20 - gülle atma 15, 30 - 100 metre, küçüler arasında (final) 15,40 - 100 metre ( bey- nelmilel) 15,45 yüksek atlama (beynelmilel) 16,5 - 1500 metre (beynelmilel; 16,15 - disk atma 16,30 - 200 metre (beynelmilel) 16,10 - tek adım atlama 16,55 cirit atma 17,10 - 5900 metre koşu, 17.30 - 400 metre (küçük- . Maarif vekili şeh- rimize geldi Maârif vekili Esat B. dün sa- bahki trenle Antaradan şebri- mize gelmiş, Haydarpaşada ma- arif mensupları ve diğer zevat tarafından karşılanmıştır. t B., Istanbula dil kurul tayında bulunmak üzre geldiğini ve burada yirmi gün kadar ka- lacağını, Hse ve orta mektep muallim kadroları takarrür etmiş bulunduğu için kadrolarda yeni- den bir değişiklik yapılmasının mevzuu bahis olmadığını söyle- miştir. M. Troçki gil gidiyor Büyükadada bulunmakta olan sabık Sovyet harbiye komiseri M. Troçkinin Çekoslavakyaya gide- ceği yazılmışt. Dün İstanbul Çek konsoloslu- Zundan aldığımız malümata göre, M. Troçki pasaportunun vizesi için konsolosluğa müracaat etmiş, Çekoslavakya hariciye nezareti tarafından da İstanbul konsolos- luğuna bu hususta salâhiyet veril miştir, Bü işe müteallık muamelenin ikmalini müteakip M. Troçki Çe- | koslavakyaya giderek orada bu- lunan bir kaplıcada iki ay kala- | cak, sonra tekrar memleketimize dönecektir. İ Çekoslavakya hükümeti sabık komiserin pasaportunu iki ay için vize edecektir. Yarın 100 metreyi kazanmasını ler) 17,35 - 400 >. (beynel- milel) 17,55 - 1004 (küçükler) 18 - 1004 (beynelmilel: programın tetkinden anlaşıla- cağı Üzere yarın yedi tane bey- nelmilel (müsabaka göreceğiz. Bu müsabakalarda sürat kısım- larmda atletlerimizin kazanma- ları ihtimali daha fazladır. Mü- sabakaların çok heyecanlı ola- i l beklediğimiz nn atlet cağı muhakkaktır. geliyor Yarn sabah İngilterenin Ak deniz donanmasına mersup bir filo limanımıza gelecek ve akşa- ma Varnaya gidecektir. Filoya kumanda eden amiralın zevcesi Leydi Tottenhan dün Prana vapurile şebrimize gelmiş tir. Leydi Tottenhan yarın amiral gemisine geçerek Varnaya gide- cektir. Bir Ingiliz filosu —— Teşekkür Refikama muvaffakıyetle ame- liyat yapan tebabet âlemimizin iftihar edeceği pek yüksek bir kıymet ve fazilet sahibi mubte- rem operatör Burhanettin Bey efendiye alenen teşekkürlerimi arzederim. Zonguldak gazetesi sabibi ve başmuharriri Kara Oğuz ie Bu akşamdan itibaren ASRİ Sinemada Andre Luguet Cesur Kaçakçı e. Bu hafta Elhamra sinemasında Ejderin Kızı Büyük ve heyecanlı bir ser- güzeşt Mümessilleri : Sessue Hayakava-Anna May Wong. Türkçe kısımlarda Zehra Hanım - Zihni Bey Melek sinemasında Demir Kafes Hakiki hayat sahnelerinden alınmış büyük bir film. Mümessili : Silvia Sidney; Türkçeli kısım- larda Yaşar ve Kemal Beyler. Tamamen Fransızca sözlü enine I , VAKIT Yollar ne halde? Otobüsler Yedikule - Sirkeci hattından şikâyetçi Yedikule-Sirkeci hattında ça- lışan o otobüsçülerden bazıları dün belediyeye müracaat ede- rek bazı işler hakkında şikâyet- te bulunmuşlardır. Otobüsçüler, Samatyada dar bir yolda hava- gazı ve tramvay şirketleri tara- fından aynı zamanda çukurlar açılarak otobüslerine geçecek yol bırakılmadığından şikâyet ve Bakırköy yolunun bir an ev- vel yapılmasını rica etmişlerdir. Otobüsçülerden bir zat dün bu hususta demiştir ki: “Samatya Katakoluna yakın bir yerde bir gün havagazı, te- sisat için çukurlar kazdı. Bu çukurlar kapanmadan tramvay şirketi yeniden ray döşemiye başladı. Çukurlar kazıldı. Oto- büslere ise geçecek, gayet dar bir yer kaldı. Bu yer daima teh- likelidir. Netekim dün akşam Cemal efendinin otobüsü çukura düştü, Fakat büyük bir kaza o'madı. Yolların bu balini görecek ma- kam yok mudur? Belediye bizden muhtelif ve- silelerle ceza keser, sesimizi çı- karmayız. Otobüslerde çalışan biletçilerin - ellerinden o mikrop geçmesin diye biletlerin tökürük- lü parmakla değil de ucu lâs- tikli kalemle kesilmesine mecbür ediliyoruz. Bunu anladık, Fakat Bakırköye * giderkem asfalt yol tamir için kapalı bulunduğundan bozuk, kaldırımsız yerlerden ge- çiyoruz. Pusırada bir araba veya oto- mobille karşılaşınca iş feci bir safhaya giriyor. Tez, toprak müşterilerin östünü başını berbat ettiği gibi tozlardeki mikroplar da müşterilerin ağzına, burnuna giriyor. Fakat bu tozlar görük meyorda neden başka kusurlar görülüyor. Biz buna şaşıyoruz. Kaç gündenberi dolâşmadığımız yer kalmadı, Samatyadaki yolun vaziyetini döüzelttiremedik.,, Poliste : Otomobil kazaları iki otomobil çarpıştı, biride bir çocuğu ezdi Dün şehrimizde iki otomobil kazası olmuştur. Kazanın biri saat 12 de Bey- oğlunda İstiklâl caddesinde ok muş, şoför Nikonun idaresinde bulunan 2649 numaralı otomobil- le Mehmet Hakkının idare ettiği 2581 numaralı otomobil o çarpış- mışlardır. Kaza neticesinde her iki oto- mobil de hasara uğramış ve mes- 'uliyeti birbirlerinin üstüne atan Şoförlerin ikisi de birbirlerini dövmüşlerdir. Şoförler hakkında takibat yapılmaktadır . İkinci kaza Haydarpaşada ol- muş, orada oturan Hatice Hanr- mın 6 yaşmdaki oğlu Feridun saat ll de Haydarpaşa rıhtımı caddesinden geçerken şoför İhsa- nm idare ettiği 616 numaralı ©- tomobilin altında kalarak vücu- dunun muhtelif yerlerinden hafif- çe yaralanmıştır. Şoför yakalan mıştır, A İ Yalnız büyüklük aşk ve ihtirasi mıdır acaba ?.. Mütercimi : Zonguldak meb'usu # ip Maamafib, kadına başka baş- ka mefküreler, başka başka emeller ve başka başka ufuklar gösterenler de vardır: Ona di- yorlar ki sade ve asude hayat, ancak bayağı ruhlara yakışır. Hür ve yüksek ruhların tabi olacakları kanunlar, bambaşka kanunlardır. Vazife bir yakıştır- meica; fazilet, alelâde bir zaaf- tır: Mutedil zevkler, masum eğlenceler ; aile mabremiyetinin vakur ve sade güzellikleri, ciddi vezifeler, güzel faziletler biter birer tardedilerek bunların ye- rine başka başka saadet rüya- ları aksettiriliyor. Bunlara göre aşk ve ihtiras haricinde hiç birşeyde büyüklük yoktur. Ruhlarda derin ve on maz yaralar peyda eden ne meşum vaszlardır bunlari Ai- leden rabıtayı koparanlar, bu vaazlara bakarak hareketlerini, bem de mağrurane bir surette mazur ve tabii görürler, henüz uçurumun kenarında bulunanlar, gözlerini kamaştınp gendilerini meshur bırakan bu iğfalkâr vaazlar karşısında farkında ol- mıyarak girdaba sürüklenir gi- derler Hülâsa mesut olan ve her şeyden bi haber olan sair zavallılar bu masalların zalim tesirlerinden kurtulamıyarak iyi- ik için Mali 2 olan ruhlarına Nr gün rirzienerek Teni man “ ani iliki serpilir. O zavallılar ki yüreklerinde fır- tımalar koparan bu uğursuz ışık- lar olmasaydı, sakin ve masum bir bayatm ahenkdar ceryanını takıp edecekleri mubakkaktı. Biz, bu sözlerle mubarrirleri, ihtirası tasvir etmekten menet- mek mi istiyoruz; hayır.. İbtirası istedikleri kadar tasvir etsinler, fakat onu, muhik, maktl ve se- vimli şekil ve renklerde göster- mesinler. Şimdi soruyoruz: Bu zevatın eserlerinde ihtiras, daima makul ve sevimli değil midir? Büyük, feyzâver, ve mukaddes olmak özre yalnız ve yalnız ih- tiras gösterilmiyor mu? Bu yazı lara göre, aşk ve ibtiras; bir melike, bir sanem ve hatta biz- zat uluhiyyet değil midir? İhtiras olmıyan berşey; ( holpesentlik, soğuk mültalea, yakıştırmaca, mürailik diye vazedilmiyor mu? Ne tuhaftır? Asırlar tevali ettikç garabetler, yeni yeni ga- rabetlere istihale ederler. On sekizinci asırda haz takdis ediliyordu, on dokuzuncu asırda ihtiras,te'lih edildi; bu bir terak- ki midir? Zannetmiyoruz. Çünkü eğer hazza müstenit ahlâk, ruh- ları fütur ve rehavete düçar ede- rek ifsat ederse ihtirası mütenit ahlâk onları yakar, kurutur ve imha eder. İbtirası tasvir için, biraz daha sert değilse de fakat daha mu- tedil ve hazmı mümkün sözler bulabilirdik. Fakat bu tecrübeye teşebbüs (o etmiyeceğiz. e Çünkü mahküm etmek için bile olsa, ihtiras daha canlı ve daha sada- katli kelimelerle tasvir etmek onun İntişarına hizmet etmek demektir. Yalnız levhayı 'kmal için şu kelimeleri zikretmekic 15 Eylül 1 L & iktifa edeceğiz: İlk zihne f' şey, basit bir düşüncedir. Sonra kuvvetli bir ba ha sonra tam ve kat'i bir fakat!, İşte bu sözler, bi tasvir ediyor. Bunun ilâcı ge (Başlangıçta uyanık vel, Yazık ki insanlar, uyanık mak lüzumunu başlangıçta duyarlar: Pek tabii değil Bir tebessümden, bir tatl! den ve çıkar ? "Halbuki # uyudukça uyuşur ve oradâ düştükçe düşman, kuvveti tırır.,, Düşmanın zasfında, disini mühimsememek içi mazeret tasavvur eden d bilâhare vaki olacak mağiği için, aynı mazereti onun tine isnât edebilir: Böylece iki safsata 4 mütereddit kalarak mağlâp”. Biri (adam sen de ne yeti var?), Diğeri (artık iş” geçti.) Demekten ibaret bu iki safsata, cesareti arttırmalı, ne de azaltmalıdf Ruhumuzun buzuru ve sil zin şeref ve haysiyeti wi tedbir alp basiretli davran ta geç ve erken hesabı Ailede kadının vazifesini, vazifedeki saflığı, güzelliği büyüklüğü tasvir ve ibtıra muktedir olduğumuz derec* ğil, fakat mubatap! i rü haysiyetinin müsaade © kadar mahküm ederken # hitap ediyoruz? Size ey mubterem Bilhassa size ey kıymetli geni evet, size,. sizki bir pan vaya bir kaç hemşireye niz; sizki bi. gün evlenecek yarın veya bür gün muksi ralınızı bir kadınla birleşti talisizliklerinizin ve münasib liklerinizin ağır yükünü paylaşacaksınız. Size erkek bunun necabet ve esale! iyi muhafaza eden duy birini hatırlatmak istiyorW”» his, kadına hörmet hissidi” hörmet ki kadının bul şeref ve haysiyetini, ırz musunu muhterem tul ibarettir. ,, üçüncü faslın son”, lillesi Bir beraet kaf” Dimitri isminde birisini kolda dayak yemesinden tiği için Cümbhuriyet 9* aleyhine açılan dava bak* karar dün tefhim edil Cümburiyet gazeti lan yazı Dimitrinin ihbar yanldığı o Dimitrinin ş sabit olduğundan refikimizi” riyat müdürü Kemal beraet etmiştir. ağ Çenberlitaşt# bir sergi Teşviki sanayi Hanım ve dikiş mektebi ri. fından yapılan eserlerdeb e”. kep sergi Cuma beşte o Çenberlitaşta mektep (dahilinde 99 Mektep idaresi bu mür.” bir çay ziyafeti verecek

Bu sayıdan diğer sayfalar: