26 Haziran 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 10

26 Haziran 1933 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ime. li j j Aa kn akk —ı0 — YAKIT 26 Haziran 1933 Otobüslerde sesseensen sea sanasrassa Nezaket Yahu! Belediye bu işlelerede alâkadar olmalı Taksim — Yeni mahalle ara -| sında işletilen otobüslere, Boğaz- İ içi halkının gösterdiği rağbet mu-| tanelerin kabilinde görülen intizamsızlık ve şartlarını, idaresizlikten şikâyet edilmekte - | €£Zaİ hükümleri tesbit Hususi hastaneler kanunu vilâ -| yete tebliğ olunmuştur. Hususi has | tarifelerini ve açılma| teşkilâtını, vazifelerini, | eden ka -İ ya kadar olanların ilâçlarını nasıl alacakarı, hastanenin yerinin şeh - re uzaklığına göre, Sıhhat ve İçti - mai Muavenet vekâletince tayin o- lanur. Bütün hususi hastanelerden dir. Bu intizamsızlık ve idaresizlik muayyen zamanlarda ve (ara ser- visi) tabir ettikleri ihtiyaç karşı - sında arabaların tahriki için oto- büs sahiplerinin istihdam ettiği memurlarm ve bazı kondüklörle- rin yolculara karşı gösterdikleri tövur ve lisandan ileri gelmekte- dir. Cumartesi akşamı saat 22.30 da a mü | yatak sayısı elliden fazla olanlar esseselerin teşkilâlına ve vazifele-| bir eczane ile lüzumu kadar eczacı rine ait kısımları neşrediyoruz: İkadmuk mecburiyetindedir - Hususi hastanenin mes'ul bir mü | ler,. Hususi hastanelerden bedeliç düvü bulunur. Bu müdürün Türki -| dışarıya ilâç verilmesi yasaktır. yede sanatini yapmağa izinli Türk! Her hususi hastanede yatak sayı hekim olması ve ikisi hastanelerde | sına uygun şekilde seririyat lâbu - olmak üzere en aşağı beş yıl Türki-İ ratuvarı ve arıtma etüvü, verem sa- yede hekimlik etmiş ve yahut dev-' natoryomlarında hertürlü teşhis let meslek memurluklarında çalış-| yapacak kuvvette bir röntgen ciha- mış bulunması, herhangi bir suç -! zı, cerrahi ve doğum ameliyelerini İ tan dolayı ağır hapse veya şeref ve | yapan hastanelerde muntazam a - nun 49 maddeden ibarettir. * yirmi dakika, yarım saat evvel ta- , edilen hekimler bu yasağın sürdü- vi den Yasi eye bare | haysiyeti bozan suçlar yüzünden! ket etmesi lâzım gelen otobüs sa- | hküm ol lâ at 22.10 da tamamile dolduğu hal-| 4... İ de otobüs hareket memuru tarafın. | 1219 sale ii ki dan kaldırılmıyarak bareket saati len (Ali haysiyet divanı) kararile belettirilmistir. Halbuki vaktinden | muvakkaten iler iye yapak! mamiyle dolan bir otobüs kaldı-| gü zaman icinde hastanelerde mes” rılarak yerine nöbette bulunan di- | «1 müdür olamaz. ger bir otobüsün getirilmesi ve bu! O Hakiki şahıslardan gayriye ait! otobüsün 22.39 da hareket ettiril| olan hastanelerde meli hususatı te mesi son defa kabul edilmiş bir| gin ve idare tarzlarını murakabe şekildir. Vaktinden evvel hareket eden wobüs te bu suretle (ara servisi) K” yapmış olmaktadır. Cumartesi alsamı ise, dolan otobüsün yanm- da on kişi beklemekte olmasına rağmen bir otobüs daha hareket eirilmemiş ve bü bekliyenler sa- »t 2430 da yani iki saat sonra harsket edecek son otobüsü bekle- meğe icbar edilmişlerdir. Kondöktörlerin — Pek az müs- tesnasiyle — halka karşı kullan - dıkları lisan da dikkate lâyıktır. Bir misal: Çarşamba sabahı Taksimden 6.10 hareket eden birinci otobüs- te, nizami yolcu adedi tamam ol duğu halde kondöktör keyfi için iki yolcu daha almıştır, Bu yolcu- İsr ayakta duruyorlardı. Mevzu ni- zama riayetsizliği kâfi değilmiş gibi yolcuları da rahatsız etmeğe cesaret eden bu kondüktör bir kişilik yerde oturan bir efendiye: — Bir az toplan da bu efendi © otursun... Dedi. Yolcu pek haklı olarak; — Burası bir kişilik yerdir. Cevabmı verdi ve aralarında şöyle bir muhavere başladı: — Babanın yeri değil ya, kımıl dayıver!.. — Paramla gidiyorum, benim yerimdir. O efendi de orutursa ben rahatsız olurum. Çünkü bur | rası bir kişilik yerdir. © — O kadar rahatını arıyorsan otomobile bin!, — O da, sizin vazifeniz değil. — Ben vazife falan bilmiyo rum. Vay ukalâ vay.. Bir kişilik yerde oturan efendi mütecaviz biletçiye karşı fazla sö- ” zü lüzumsuz buldu, ayakta duran efendi de oturmaktan vâz geçti, B-lediyenin, Taksimde bir sey - rüsefer memuru bulundurarak he- men daimi surette yolcularla oto- büsçüler arasmda hadis olan gü- rültüleri ortadan kaldırması ve yapılan mukavele ahkâmına bun | ettikleri kondüktörleri halen ve li- Tam sönyete mecbur tutması elzem | sanen halkla temas kabiliyetini bir Kate gelmiştir. Otobüs sahiblerinin de, istihdam | etmesi lâzımdır. İ etmek üzere mensup oldukları te- | şekküller tarafından tayin olunan idare heyetleri bulunur. Münhasıran emrazı akliye ma- İHâllerinin muhafaza ve tedavisine İ veya çocuk hastalara ve yahut do- İ ğum yardımlarına mahsus hususi i hastanelerin müdürü mes'ulleri bunların her birine ait tebabet şu- belerinde, verem sanatoryomları - nın müdürü mes'ulleri de emrazı | dahiliyede birinci sınıf mütehassıs İ tabip olurlar. Hususi hastaneler, almağa me -| zun oldukları hastalar için bu has- taların istedikleri hekimleri dava - | te ve tedavinin bu hekimler tarafın dan yapılmasını kabule mecbur - durlar. Eğer hastalar hariçten he - kim getirmek arzu ve talep etmez” lerse hastaneler bu vazifeyi birinci sınıf muvazzaf mütehassıs tabiple- rine tevdi ederler. Bu mütehassıs - lar bakılması kendilerine tevdi edi- len hastaların tedavisinden mes'ul. dürler. Birinci sınıf mütehassıs mes'ul müdürler, kendi ihtissa şu - beleri mütehassıslığını da üstlerine alarak yapabilirler. Yirmi yataklıya kadar olan hu - susi hastaneler hasta bakıcılardan ve diğer işle» için kullanılan adam lardan başka bir hasta bakıcı hem- şire (doğum evleri için ebe) kul - lanmağa mecburdurlar. Yatak sayı sı yirmiden fazla olanlarda en az ne kadar hemşire çalıştırılacağı bir nizamname ile tayin olunur. Hakiki şahıslarla şirketlerden | başkalarına ait olan veya $ırf hayır için açılan hususi hastaneler dışarı! dan gelen hastaları parasız mua -| yene ve tedavi etmek ve parasız i- lâç vermek üzere hastaneye bağlı poliklinik ve diplomalı oczacı ida -| resinde eczane açabilirler 14 üncü madde hükmüne gir-| memiş husust hastanelerden otuz| yataklıya kadar olanlar (her vakit! “azır bulundurulması mecburi o - lanlardan başka) ilâçları şehir ec- zanesinden alabilirler, Elli yataklı- asena sevene sana gösteren “efendi,, lerden intihap meliyathaneler bulunur. Bu tesisat bulunmayan hastaneler hasta ala- mazlar. Verem sanatoryomları, do- ğum evleri ve bulaşıcı hastalıklar kabul edenlerden başka hususi hastanelerde, yatak sayısı yirmi beşten noksan olduğu ve yakının » da şehre ait temizleme istsayonu | bulunduğu halde, arıtma etüvleri bulundurmak mecburi değildir. Hususi hastane binalarının tah - sis edilecekleri işlere göre ne gibi vasıf ve şartlarda olmaları lâzım geldiği bir nizamname ile tayin 6- dilir. Doğum evlerinden başka husu- si hastanelerde hastalar için yatak sayısı en aşağı ondan az olamaz. Ruhsat: kâğıtlarında yazılı yatak sayısının arttırılması ve azaltılma- sı ve hastanenin başka bir yere ta- şınması Sıhhat ve İçtimai Muave - net vekâletinin müsadesile olur. Hususi hastanelerin müdürleri hastanelerin her türlü mali ve idari işlerinden mes'ul ve hastaların fen ni şekilde tedavi ve istirahatlerini temine mecburdurlar. Hususi hastanelere ruhsat kâğıt- larında nevi bildirilen hastalar ka- bul ve tedavi olunurlar. Bulaşıcı ve salgın hastalıklardan ait olduğu vekâletçe tayin olunanlar ancak hususi taksimat ve teşkilâtı olan hususi hastanelere alınırlar. Hususi hastanede yatan hasta - lar tıbbi müşavere veya tedavi için dışardan istedikleri hekimleri çağı rabilirler. Bu hekimlerin bastaya cerrahi ameliyat yapabilmeleri ta- babet ve şunbatı sanatlerinin icrası tarzına dair kanunun 23 üncü mad desi hükmüne bağlıdır. Hususi hastanelerde para ile ya- tan hastalardan sınıflarına göre a- lınacak gündelik ücrette; ikamet, iaşe ve hastalığın icaplarına göre yapılması lâzım gelen bütün bakım ve hastanede yapılan basit lâbura- tuvar muayeneleri ve 1Z inci mad- de de yazılı hastanenin muvazzaf İ mütehassıs hekimleri ücretleri da - hildir. Ancak cerrahi ameliyeler ile bastanın istemesile dışarıdan çağı” rılacak hekimin muayene ve tedavi paralarile iliç ve pansımanlarma sarfolunan malzeme ve Röntgen muayenelerinin paraları hastalar tarafından ayrıca ödenir. Fakat verem sanatoryomlarında Röntgen muayenesi için hiç bir üc ret alımmaz. Hususi hastanelerde mütehassıs- lar tarafından kullanılan ve mah - sus kanunlarındaki vasıflarda bu - lunan Rönlgen ve seririyat lâbura- tuvarlarında hsatanede yatmıyan - e lara ait ücretli muzyeneler yapıla- bilir. Hususi hastanelerde yatan has talardan sınıflarına göre alınacak gündelik ücret Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletince uygun gö - rülecek miktardan fazla olgmaz. Karın, göğüs ve beyin ameliyele rile diğer mühim ameliyelerin ic - rasından evvel yapılması lâzımge- len seriri tetkikatla lâburatuvar muayenelerine ve bunların müşa - hede kâğıtlarında tamamen tesbi- tine ve ameliyattan evvel hastanm mevcutsa bünyevi ve ârızi mania - larının tadil ve izalesine ve bir an evvel ameliyat yapılması icap eden vak'alarda seriri tetkiklerin ve tâ- buratuvar muayenelerinin tehiri sebeplerine ve saireye ait hüküm - ler 2i inci maddeye yazılı nizam « name ile tayin olunur. Hastalık icabı veya başka sebep lerden dolayı mes'ul müdürün veya tedavi için tabibin talebile husu - si hastanelerden diğer hastanelere kaldırılan hastalarm isimiri ve kal dırma sebepleri hasta kaldırıldık - tan sonra yirmi dört saat içinde mes'ul müdür tarafından hükümet tababetine yazı ile bildirilir. Hususi hastanelere ruhsat kâğıt- larında yazılan parasız yatak sayı sı kadar her zaman parasız hasta kabul ve bu hastalar kabul edildik leri sınıflara göre yurttaki paralı hastalar gibi ibtimamla tedavi o - lunur, Parasız kabul olunan hasta- lar kendi arzularile dışarıdan da- vet olunacak tabiplere ait ücretler den başka bir para veya başka bir şey vermiyecekleri gibi kendileri - nin veya veli ve vasilerinin yazılı muvafakatleri olmaksızm paralı kısma kuldırılamazlar. Hususi hastaneler ihtisas daire - leri içinde bulunan ve resmi ma - kamlar tarafından para ile tedavi edilmek üzere gönderilen hastala- ri alır ve tedavi ederler. Ani bir ârıza veya kaza neticesinde müsta celen tedaviye muhtaç olan şahıs- ların hususi hastanelere müracaat veya nakillerinde hastanece der - hal acele tedavilerini yapmak mec buridir. Bunlardan fakir olanların yatırılarak tedavileri lâzımsa has- tanenin parasız kısmına yatırıla - rak tedavileri lâzımsa hastanenin parasız kısmına alınır, Parasız ya- takları olmıyan hâstaneler bu fa - kir hastaları nakilleri kabil hale gelinceye kadar yatırılarak tedavi ederler. Bu suretle yatırılan fakir hastalara ait gündelik tedavi ve ilâç paraları o yerin belediyesince ödenir, Hususi hastanelerin fenni ve ida ri muameleleri ve her türlü sıbhi şartları Sıhhat ve İçtimai Muave - net vekâletinin murakabesi altın - da olup, lüzum görüldükçe Sıhhat ve İçtimai Muavenet müfettişleri ve müdürleri, kazalarda Hükümet tabipleri tarafından teftiş ve hasta nenin her türlü vesikaları tetkik o- lanur, Teftiş neticesinde görülen nok zl sanlar, kanuna ve nizamnameye aykırı haller ve hastaneler mesaisi. | nin cereyan suretleri müessesenin | teftiş defterine teftişi yapan tara- fından kayıt ve imza ve ayrıca ya- zılacak teftiş raporu da Sıhhat ve! Hususi hastaneler hangi hüküm- | Hayal 7 lere tabi olacaklar ? (Teşkilât ve vazife — Fiatların vekâletçe tasvip edilmesi— Kudüs müftüsü Yatakların sayısı — Laboratuvarlar Peşinde ! fırıldak çeviriyor i Neur Fast gazetesinden: . Kudüs müftüsü Hacı Emin El“ hüseyni Efendi irak ve Hindista ziyaret etmek üzere hareket eti Bu seyahat burada uzun uzadıy? mevzuu bahsolmaktadır. Müftü Efendinin muhalifleri onun bu 98” yahatte muvaffak olmıyacağıM kanidirler. Müftünün hedefi Ku” düste tesis olunacak İslâm darülfü Dunu için iane toplamak, İslâ darülfünunun İslâm muhitlerinde alâka ile karşılanmasını temin et” mektir. Muhalifler, onun bu işi bs” şaramıyacağına kanidirler. Müftü Efendi, hilâfet meselesi * ni de uyandırmıya çalışacaktır. o nun buna da muvaffak olacağı d# | ha çok şüphelidir. Hattâ müftü” İ nün taraftarlarından çokları bil? bu Kanaattedir. Çünkü hilâfet m* selesi sönmüş bir haldedir. Ve hi bir kimse bu mesele ile meşgul ok mamaktadır. Haber verildiğine göre sabik Hİ div Abbas Hilmi Paşa Hüseyin a” bat nizamına müracaat oetmiş VW sabık halifenin namzetliğini mü“ dafaa etmiştir. Fakat bu rivayet” ler de bir takım © uydurmalarda" ibarettir. İnkılâp lisesinde bir hâdise oldu İnkılâp Nisesi son smif bakalor* ya imtihanlarında bir hâdise ol” muştur, Kimya zümresi imtihanma giref 18 talebeden ancak 2 şi üçer numf ra alarak orta derecede sınıf geç * mişlerdir. Diğerleri muvaffak ol#” mamışlardır. İmtihanm seyrini tef Tikeli gören muallimle mümeyyif arasında bir münakaşa başlamıfı böyle giderse 50 — 58 kişilik si” fin hepsinin döneceğini muallim fade etmiştir. Münakaşanın büyü” mesi üzerine vaziyetten mektep i* daresi haberdar olarak meseleyf vaz'ıyet etmiştir. e Mektep idaresi işi Maarif Vekâleti Umumi Müfet tişliğine bildirmeyi lüzumlu gör€ rek müfettişliğe mesele ihbar edi” miştir. Bunun üzerine mektebe g€ len Umumi Müfettiş Harun Reşif Bey tahkikata başlamış ve imtihs” na devam edilmiyerek tatil edil” memesini emretmiştir. Bu zümre * nin imtihanı Temmuza tebir edil” miştir, g —— Sünnet düğünü Hilâliahmer Cemiyeti Kadıköf şubesi tarafından her sene yapıl makta olan sünnet düğünü bu s€" ne 10 ağustos 1933 perşembe gü nü yapılacağından, kayit muam” lelerini yaptırmak üzere, çocu velilerinin, cumartesi, paze ve perşembe günleri saat 10 da! 12 ye kadar Kadıköyde kumluk” taki cemiyet merkezine müraca at etmeleri, Göz Hekimi Dr. S5. Şükrü Birinci Sınıf Mutehassıs Babidli (Ankara caddesi No, 60) İçtimai Muavenet vekâletine derilir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: