21 Haziran 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2

21 Haziran 1930 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahife 2 Hakem Kemal Halim B. oyu- na 5,35öde başlandı; Hücüma geçen Macarlar, ilk dakikalarda kalemizi sıkıştırmağa başladılar. Bu arada bir iki tehlikede atlat- tık, Duncu dakikada çok iyi bir kombinezonla macar kalesine a- kıyoruz. Alâdan, Zekiye bir pas.. Zekinin nefisbir eşape pası.. Mu- zaffer yetişiyor.. kalecile karşı karşıya kalıyor sıkı bir şüt top ağlarda! İlk dakikalara yaptığımız bu göl macar takımının ambale ola- cağı zahabını veriyordu. Fakat hiç de böyle olmadı. Bilâkis sanki bu gole derakap ce- vap verirmiş gibi 2 dakika geç- meden sag içleri. merkez muha- cimlerinin güzel bir pasını hüsnü istimal ederek köşeden sıkı bir şütle beraberlik gölünü kaydetti. Bundan sonra hakimiyet temami- le macarlarda idi. Macar takımı oyununu bir tek kafa idare ediyordu. San- Urahaflar Ayağına ve kafasına Iâkin; mükemmel pas tevziatile meşhur Spartanın kadasına ya- kın derecede bir oyuncu; Macarlar 2 inci dakikada ge- ne sağ iç vasıtasile 1 inci gol- lerini kaydediyorlar.. Bundan sonra Kalemiz üst üs- te tehlükeler geçiriyor. Fakat Kadri.. Yekvücut bir müdafan halinde bütün akınları ayağında öldürüyor. Haftaymi sonlarına doğru sol taraftan inen hücumlarımızı, en iyi pas dahilinde, sag müdafi- leri bir emgolle dorduruyor. Penaltı ! Penaltıyı Alâettin çekiyor. Top kalecilerinin elinde. Bu su- retle beraberlik — fırsatımı dahi kaçırıyoruz. İlk devre Macarların hücumları arasında bitiyor. İkinci devrede Fener müda- Afyon! ai — İstihsal merkezleri tesbit edildi! İzmir, 20 (A.A) — Gerek İz- mir iktısadi gerekse bilâmum Türkiye afyon- mıntıkalarına — ve Ülarına dair şehrimiz ticaret ve | senayi odası tarafından yapılan tetkikatta en mühim istihsal merkez Afyonkarahisar, San- dıklı, Uşak, İsparta. Bordur, Eskişehir, Bulradin, Gediz, Kü- | | | lüt eden buhranın ebemmiyetin- | tahya , Simav, Balıkesir , Çal , Ilgin, Zille, Tokat, Sivas, Am- | asya, Gaziayintap, Maraş. İnegöl, Akhisar, Çanakkale, Edirne ve Tekirdağı olarak tesbit edilmiştir. ; Bunlardan yüzde 10 ilâ 15 dere- , ©e sinde morfini ihtiva eden İspar- tanın islâmköyü mahsulü ve Uşa- k afyonları İzmir Zile, Tokat Ha İstanbul piyasasının birinci nevi mallarıdır. Tanzim edilen ista- tistiklere nazaran 1928 senesinde İzmir iktısat mıntakasında istih- sal edilen 220,000 kilo afyondan piyasasının, , 146,000 kilosu ihraç edilmiş ve | 1929 senesinde ise 174000 kilo faasında pek haklı olarak tebed- | dülât yapılmış. iinci devrede çok bozuk oynayan Firuzanın yerine bu sefer Ziya oynuyor. Müdafaamız nisbeten daha iyi oynuyor. Hakimiyet bizde fakat bir çak fırsatlar heder olup gidiyor. Zekiden ileri bir pas alan Ni- yazi kaleciyle karşı karşıya vazj- yelte, attığı sıkı bir şüt direğe çarpıyor. Biraz sonra Zeki ve Niyazi he- men aynı vaziyetlerde 2 gol daha kaçırıyorlar. Devrenin sonlarına doğru ©- yun mülevazin bir şekil alıyor, onlarda bir iki fırsattan istifade edemiyorlar. Mütekabil hücumlar arasında netice değişmeden oyun nihayet Fransızlar protosto ediyorlar Parls, 19(A.A) — Meb'usan meclisi gümrük #encümöni yeni Amrikan gümrük — tarifel-rinin tatbikine karşı prtosto takriri kabul etmiştir. İhtilalciler hükümeti ittiham ediyorlar Bucnos Ayres, 20(ALA ) — Huduttan gelen haberlere göre, ihtilâlciler — şimdiki — hükümeti meşrutiyete muhalif hareket &. mekle ittham — eylemekte ve Amerika'dan yüksek faizlerle istikrazatta bulunmakla muahaze etmektedirler. — İhtilâlciler aynı zamanda örfi iİdare esnasında iltihak edilmiş olan hakimlerin rüşvet aldıklarından para ile sa- tılmış - kimseler - olduklarından bahsediyorlar. istihsale mukabil-bir sene evvelki istoklarla 212,000 kile ihracat yapılmıştır. Keza 1929 senesinde umum Türkiye'de istihsal edilen 380,000 kilo afyondan 313,721 kilosu ih- raç edilmiş ve 1929 senesinde 190,000 kilo istihsale mukabil bir sene evvelki istoklarla 250,804 kilo ihracat yapılmıştır. 1928 senesinde İzmir piyasasında bir okka afyon 1400 den 3200 e ve 1929 senesinde ise 1200 den 4400 kuruşa kadar satılırıştır. iköse mallarıda | Mısırda ->ieümte— İsmail sıtkı paşa kabineyi teşkil edecek! Kahire, 20 (ALA) — İsmall | 2.tesinin bir muhabirine Alman- , yanın Sıtkı paşa yeni kabineyi teşkil vazifesini kabül etmiştir. Parla- | mentodaki Vaft grubunun ak- paşa nazırların mes'uliyetine mü- teallik kanun lâyihasindan tevel- Büyük ehemmiyeti Muhtıra haizmiş! Paris, 20 ( A.A ) — Alman başvekili M. Bruning, Maten ga- 15 evvel cevap vere- Briand muhtırasına Temmzdan ; ceğini ve bu muhtıranın fevkalâ- | detmiş olduğu içtimada Nahhas | den bahsetmiş ve eski tecrübelere ' binaen bu Jâyihayı bu tetima de- | Omiştir. vresinde tekrar meclise takdim edemiyeceğini söylemiştir. Buh- ran yalnız bu sebepten değil belki kabinenin mesaisini müm- künsüz kılan avamilden neşet etmiştir. Vaft fırkası meclisinin ekse- riyetini haiz olmıyan kabinelere krşı mücadele etmeğe karar ver- miştir. Yong beynelmilel teşriki mesai İsteyor Sanfransısko, 20 (A.A) — Meşhur pılânın sahibi olan Yong, telsizle her tarafa neşredilen nut- kunda milli ticâaretin ecnebi pi- yasalarına sühulet göstermek su- retile inkişafının temin edilece- ğini ve ziraatin himayesi me selesinin başka türlü de halledil- mesini imkânı Olmadığını söyle- miştir. Mumailey, fazla istihsa- lâtın yerli istihlâkâta — tekabül ettirilmesine mantıkan imkân olmadığından bu istihsalâtın ih- racı lâzım geleceğini ve binne tice beynelmilel teşriki mesaisini, zaruri olduğunu ilâve eylem | Bir paşazade soyuldu! | ür. Ruht bey' "ml'_:ğı;rlı;ıii::ııfg_lgı_icwı—ınl | j | | daki evinin adresini söylemiş ve kemali emniyetle otomobilin bir köşesine yerleşmiştir. Otomobilin hafif sarsıntıları kendisine bir beşik hissini veren Ruhi bey bir | aralık ağırlaşan göz kapaklarını hafifce kapamış ve dalmıştır. Bir müddet sonra serin bir yerde üşümeğe başladığını hisse- den Ruhi bey gözlerini açınca müthiş bir şaşkınlığa uğramış ve hayretinden dona kalmıştır : Evet ne rüya ne de hayal, sa- dece hakikat : Ruhi bey Şişli ha- ricinde Büyükdere yolunun bir kenarında çimenler üzerinde boy- lu boyuna uzatılmıştı. İşin feci tarafı Ruhi beyin bir don bir gömlekle bırakılmış olmasıdır. Ratıp çimenler Ruhi beyin gömleğini ve donunu islat- mış ve etlerine geçen rutubet ve soğukluk kendisini uyandırmıştır. Tam bu sırada jandarma dev- riyesi gelmiş ve heyecan ve şaş- kınlığın verdiyi sarsıntıya zaif bünyesi tahammül edemediğin- den tekrar baygın bir halde çayırlar üzerine uzanmış olan Ruhi beyi kaldırarak - Şişli Fransız has*anesine nakletmiştir. Ertesi sabah hastanede aklı ba- şına gelen Ruhi bey hastaneden iğreti aldığı bir paltoya sarılarak bir otomobile binmiş ve evine gelip elbise giydikten sonra polise Müracaat etmiştir. Şoförler tarafından soyularak arkasından — alındığı — anlaşılan Ruhi beyin elbisesinin cebinde 77 lira para ile evrakı hususiyesi bulunmakta idi, Polisce yapılan tahkikata na- zaran vak'a gecesi jandarma devriyes! Şişliden şehir haricine doğru yıldırım sür'atile giden bir etomobil görmüşler ve — şüp- helenerek — durdurmak — istemiş lersede — şoför. bunüu — düy- mamazlığa gelmiş ve otomobili çılgınca sürmekte devam etmiştir. Jandarmalar bu vaziyet kar- şısında büsbütün şüphelenmişler ve otomobilin gittiği istikamette ilerliyerek muhtemel her hangi bir vak'aya mani olmak istemiş- lerdir, Fakat jandarmalar yeti- şinceye kadar iş işten geçmi$, Ruhi bey tamamen soyularak, çâ- yıra bırakılmış ve soyguncu toför otomobilile beraber kaçmıştır.Jan darmalar geldikleri zaman anca çayır Özerinde yatan Ruhi beyi bulmuşlardır. Polis ve jandarma tarafından tahkikata devam edil- mekledir, Halkın emniyeti ve şebrin a- sayişi noktastından bu hadise çok dikkate şayandır. Hepimizin zevcelerimiz kız kardeşlerimizin icabında Yâ- lınızca binmelerinde mahzur gör- mediğimiz taksi otomobillerinde çalışan şoförlerin ahlâkı mııhöl adamlardan olması lâzımdır. vesi- ve nüne gelenlerin bir şoför kası alması yüzünden bu kabil vekayi ve müşterilerle şoförler arasında zabıta vakaları ” eksik | olmamaktadır. Polis müdiriyetinin halkın bu zür ve emniyeti ile alâkadar olan bu kabil hadiselerin teker für etmemesi için tedbir itti- haz etmesi ve bu vak'anın faillerinin her halde bulunması | Yüzımdır. de bir ehemmiyeti haiz olduğu, uzun senelerin mahsulü bulun- duğundan beyan etmiş ve Fransa ile Almaya'nın bu sahada ilk rolü oynamaları lâzım geldiğini ilâve samanı aarif vekilinden haber yok (Birinci sahifeden devam) Bu parayı Kâzım Esat beye verebilmek için iradel milliyeye iktiran etmek üzre Başvekâlet ve Riyaseti cümhura tasdik e- dilmek üzere gönderilen karar- namede Tıp fakültesinde Meba- dii emrazı dahiliye muallimi ola- rak gösterilmiştir. Asıl mesele ve ihtilâf ta duradan çıkmakta- dır. Tıp fakültesinde Mebadii emrazı dahiliye müderrisliği bu- lunmadığı gibi bu makama mahsus bütçede para yoktur. Bundan | başka tıp fakültesinde halen mu- altim olarak Kâzım Esat bey namında hiç bir müderris mev- cut değildir. Tıp fakültesi reisini müşkül mevkide bulunduran va- ziyt budur. Evvelce münhal bulunduğu gösterilerek Maarif vekilini nam- zet olarak gösterdiği Kâzım Esat ' beyin Tıp fakültesince yapılan | intihabı, kadrosunda böyle mün- bal bulunmadığından dolayı, te- | kemmül ettirilmiyerek kalmıştır. Eğer kanuni bir şekilde Dişçi | mektebine bir muallim ta'yin e- dilmek lâzım gelirse ancak 980 bütçe kanununun meriyetine baş- ladıgı mali sene olan haziranda yapılacak olan intihabın tasdik edilmesile olabilecektir. Halbuki maarif vekili evvelce Tıp fakültesi Meclisine verilmiş Olan bir sözünde Kâzım Esat be- Yin vessik ve ilmi asari bulun- duğunu ye bunları yakında gön- | dereceğini söylemiş ve Maarif vekili beyin 'sözüne itimat ve bu tözünü senet ittihaz ederek inti- habı'yapılmıştı. Aradan 4 ay geç- tiği halde Maarif vekili bey tara- fından verilen sözlerin hiç birin- | den bir haber çıkmamıştır. Tıp fakültesinde asabiyet tevlideden de bu hareketler olmuştur. Kanuni şekilde intihabın lcra- sı lâzımgelince Kâzım Esat bey Dişçi mektebine muallim intihabı hakkını haiz değildir. Böyle ©- lunca Maarif vekilinin resmi bir Mmakamdan söylediği sözler ne oluyor? Tıp Ffakültesi müderris ve Muallimlerinin Neşet Ömer beye karşı itimatları bulunmadığı ken- dilerine resmi içtimalarda bir çok defalar söylenmiştir. Arkadaşları frasında kâkim olan kanaate Röre anıl mesul Neşet Ömer bey- dir. Maarif vekilini de müşkül vaziyette koyan kendisidir. Bu gün Tıp fakültesinde olduğu gibi diğer fakülteler de de — itimadı gayıp etmiş olan Neşet Ömer beyin halen Darülfünün emane- tini muhafaza etmesi şaşılacak yeydir. Etibba odası — İDün Darülfünuda toplandı Dük saat 14 te Etibba odas! Darülfünun içtima salonunda mu> karrer içtimanı akdetti. Ekserir yet hazır bulunduğundan - celte reisi Tevfik Salim paşa tarâ” fından küşat edildi. Altı aydâ bir toplanması icap eden odanın bu ikinci içtimar idi. Evvelâ relt paşa tarafından izahat verildi. Odanın 1140 azası vardır. Bunların 1208i Doktor ve 241 vi diş tabibidir. Bursa, Bolu Zon guldak ve Trakyada teşkilât var" dır. 1230 âzâ İstanbulda ve 219 vilâyetlerdedir İcrayı tababet ka- nununun 27 nci maddesine tevfi- kan odaya kdyt olmayan tabib- ler hakkında kanuni muamele yapılır ve tecziye edilirler. Eğer böyle kayit olmayan tabipler gö" rürseciz haklarında şikâyet et- mek lâzımdır. Divanı haysiyet vaki olan üç meseleden ikisini intaç etmiş di- geride intaç edilmek üzeredir. Tahsili lâzımgelen 28778 lira yerine ancak 13553 lira toplana- bilmiştir. Oda bu parayı yani ai- datları bir tahsildara tahsil ettiği Pparanın yüzde beşini vermek su- retile toplayor. Oda hey'eti idaresi kendisine verilen salâhiyet harici 25 lira 25 kuruş sarf etmiştir. Bazı â- zâlar tarafından bunun disiplin harici olduğu ve hey'eti idare- nin tazmini "lâzım geldiğini teklif elmişlerdir. Bu mes'ele reye konulmuş, hey'eti raporu: idarenin sarfı ve hesabı kati ka- bul edilmiştir. Badehu bütcenin | müzakeresine başlanmıştır. Hükümet senei maliyevi kânu- |ousani ayını kabul ettiğinden oda da evelce kabulettiği haziran ayı | yerine bunu kabul etmiştir. Bina- enaleyh yapılacak hesap yedi ay özerine olmuştur. Birinci madde memurin maaşı 1470 İira teklifi yerine 1190 lira kabul edilmiştir. Kira bedeli 1400 lira, Hakkı Şinasi P.şanın Be- yoğlu halk fırkasının bir. kısmını odaya bilâ bedel verdiğinden kaldırılmıştır. Müteferrik masarif, demir baş ücreti, Âli divanı haysiyet üc- reti aynen kabul edilmişiir. İdare heyetine verilecek 1000 lira mu- | vafık görülmüştür. Bu parayı idare heyeti Hilâ- lahmere teberrü etmiş ve bu su- retle bütçe ikmal edilmiştir. Sigorta ve taavün sandığı teşkilâtı için bir tetkik hey'eti ayrılacak ve gelecek içtimada teklifini yapacaktır. Oda tarafından âzânın huku- ki işlerini takip için bir hukuk müşaviri tayini için Sıhhiye ve- kâületine müracaat kabul edilme-”?) miştir. İçtimada riyasete göyle bir teklif vaki olmuştur: Selim Sırrı beyin kerimeleri Türkiye güzellik kıraliçesi Namuk Mübeccel hanımı 71 kilodan 58 kiloya indirmişlerdir. Halbuki bu bir tıp meselesidir. Acaba bunla- rın icrayı tababet etmeye salâ- hiyetleri varmıdır. Rels paşa sıhhiye müdüriyetine havale etmiştir. İçtima dört saat devam etmiş ve saat altıda bit- miştir. '

Bu sayıdan diğer sayfalar: