26 Haziran 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2

26 Haziran 1930 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahife 2 meyi tasdik ettirmek için her türlü tedabiri her halde ittihaz edecektir. Esasen bu bizi artık fazla alâkadar etmez. Bu vazi- yet Yunan hükümetine ait dahili bir siyaset — işidir.. O hükümet o işi kendi halledecektir. Zaten buna mecburdur. Büro içtimaı ve yeni komis- yon teşkilât hakkında ise : — Bügün sade eski evrak tetkik edilmiştir. Yeni teşkilâta dair henüz kabul edilmiş hiç bir esasat yoktur. Demiştir. Yunan meclisinin itlilâfname- yi tastik etmeniesi gibi bir va- ziyet karşısiında nasıl bir şeklin hasıl| olabileceği sualine karşı mumaileyh : —Ben bu bhususta mutalâa be- yanına salâhiyettar değilim. Fa- kat tekrar ediyorum ki böyle bir şeye kat'iyen ihtimal verilemez demiştir. İkin ci bir impara- torluk ( Birinci sahifeden devam | Mukadderatına çöken ihmal, beceriksizlik ve ataletler yüzün- den bütün milyonları Yunan Hmanlarına bahşedilmiş olan İs- tanbul limanının bu gün imparator- luk kuran İiman şirketine - tesli- minden devlet ne zarar görmüş tur, bunu tespit ediyoruz. Bu insafsız — imparatorluktan — evvel limanda 1300 muhtelif merakip, mauna ve saire, bundan başka da 100 armalı yelkenli kayık çalışmakta idi. Bunların yalnız Liman idare- sine rusumu bahri — olarak verdiği — para — 12,200 — lira dır, Ayrıca tayfa - tezkeresi rü- sumu da 10,000 İira, Ayrıca Şehremanetine rüsumu işgaliye olarak 10,000 lira. Buna 32,500 lira da kazanç ilave edersek hazineye yalnız vergi olarak giren miktarın mecmuu 64,700 lira olması icap eder. Halbuki Liman şirketinin bu seneki bilançosunda umum ka- zanç 129,000 İliradır. Kazanç kanununun maddei mahsusasına göre 18,000 Hirası hükümete verilmektedir. Devlet hazinesinin — eskiden aldiğı 64,700 lira olduğuna göre devletin zararı 16,700 liradır. Fakat hazinenin zararı yalnız bu kadar değildir. Liman şirketinin teşekkülile beraber limanda mevcut 40 kala- fat mahallinden 8 kalafat ma- kah'i kalmıştır, ki bunlarda 2 bin kalafatçı ve marangoz çalış- maki'a idi. Bunlar kâmilen vergi ile mükellef idi ve hükütmet —bir — kalafat — ma- halinden — müstahdemin hariç olarak-— senevi 200 İira vergi alırdı. Binaenaleyh devlet hazinesi — senede — 8000 — lira da yalnız kalafat mahalleri ver- gisinden — mutazarrır olmuştur. Buralarda çalışan 2000 amele- nin vergilerinden de hazine mah- rum olmulı'"— Diğer taraftan eskiden li- menda çalışan bu 1300 mavunada kâmilen Kastamoni vilâyetinin sahil halkı ekmek Kazamıyordu. Bu vilâyetimiz ziraata elverişli ol- madığı için mavunacılıkla yaşa- mağa mahküm idiler. Bu 1800 mavunada 2500 mavunacı ve 1000 marangoz ve kalafatcı çalışıyordu. Bu kadar adam memlekete aç dökülmüş- tür. Zarar gene yalnız bu ka- gdar değildir ! Liman şirketinin oi Hint — ğmel d Nasihat değil Londra. 24 (A. A.,) Bugün Hindistandan varit olan telgraf- ı lara nazaran Simon komisyonu vesayası Hint Milli matbuatı ta- rafınban fena karşılanmış ve diğer Hint fırkaları tarafından da tenkitlere uğramıştır. Hatta müslümanlar bile bu vesayadan yalnız - ekalliyetlere ait olanları müstesna olmak üzre, memnun kalmışlardır. Grev! Tramvay araba- larını taşladılar ! Hendey, 24 (A.A.)— Sevilden bildirildiğine göre, grevistler sa- bahleyin tramvayları taşa tut- muşlardır. Tramvaylar depoya dönmeğe mecbur - olmuşlardır. Grevcilerle polis arasında vukua gelen musademelerde bir çocuk ölmüş, bir kadın ve üç erkek ağır sürette — yaralanmıştır. 100 kişi tevkif olunmuş ve öğleden sonra sükün iade edilmiştir. teşekkülile beraber limanda kö- mürcülük de mahvolmuştur. Çün- kü limandaki Marin Montensi- yon kömür kumpanyası Midilli- deki Liğre limanına nakletmiş ve orada muazzam bir kömür deposu açmış, ton başına 100- 150 kuruş tenzilât yapmıştır. Bu gün hemen bütün ecnebi va- purları kömürlerini oradan alb- maktadırlar. Binaenaleyh limanda kömür alım satımı öldüğü gibi bu yüzden geçinen yüzlerce kömür amelesi de perişan olmuşlardır. Bu gün limanda yalmıu kö- mürcü kasez yegâne olarak Loit Triyestino kumpanyası kömür veriyor. Ancak kayıklarını şir- ketten aylık kira ile almakta- dır. - Kumpanya kendi iki romor- körünü bu işte kullanmak tadır. Halbuki liman şirketinin imti- yaznamesi mucibince bu işi şir- ketin ,görmesi lâzım iken — Li- man şirketi hakkı imtiyazını kumpanyaya devretmiş bulun- maktadır. Limanda Huguştines şirketi de aynı vaziyette çalışmaktadır. Bütün bu zararlara mukabil llmanı asri vesaitle techiz edip ihya — etmek üzere — teşkil edilen liman şirketi asri vesalt namına bir iki dubadan maada hiç bir şey yapamamıştır. Liman böylece göçer ve dev- let hazinesi şu zararlar içinde kalırken — liman — şirketi yüz binlerce — liralık — fuzuli — ve mutantan binalar almak , yüz binlerce liralık mutantan tefri- şat yapmak, bir taraftan harıl harıl yanlış istatistikler çıkar- mak, romorkörlerini binlerce li ra ile tefriş ederek tenezzüh muşları haline kalp etmek ve teavün sandığının binlerce lirasını ötekinin — berikinin zimmetine geçirmekle meşgüuldür. Bütün bunlardan — mes'ul o- lan yokmu duz ? Onlar nasıl müzakere ediyor ? Büyük gürü — istiklâl istiyorlar İtilaftnamenin Yunan meclisinde mü- zakeresi çok şiddetli oldu, fakat muhacirler yola geldiler Atina 24 (Hususi) — Meclisi | name lehinde rey vereceklerini mebustan bu gece — toplanarak Türk — Yunan — itilafnamesinin müzakeresine başladı. Müzakere daha iptidada şiddet-! lenmiş ve misli — görülmemiş | hakaret ve tezyifler arasında | devam etmiştir. | Meclis Reisi beyhude yere sükü nu ve intizamı ladeye çalışıyordu.' Bütün mebuslarda büyük bir asa-| biyet vardı, İtilâfname aleyhine söz söylemeğe kalkışan mebus- | lardan Cimden oğlu şiddetle tah- kir edilmiştir. Mebus Hursoğlu | da söz söylememiştir. | Bu noktada ve (Gimden oğlu ikinci defa söz alarakk kabineyi | tenkit ve M. Venizelosun muha- | cirlerin hukukuna ihansetle itti- * ham ettiği sırada M. Vinizelos şiddetle müdahale ederek hatibi | şantajcılık ve muhacirleri istis- * mar etmekle ittiham etmiştir. Daha mühim bir hadiseye rama kalmış iken diğer muhacir meb'usların müdahalesi üzerine | önü alınmıştır. Daha şiddetli bazı münakaşalardan sonra relis salon- da biraz sükün temin edebilmiş | ve muhacirin ekseriyetinin itilâf- Açlık İı_urbanlaıı! - Bir facia oldu ! | Dün Kasımpaşada bir eczacı intihar, etti, annesi de kendisini vurdu Dün sabah saat 9,30 da Ge- dikpaşada Dizdariye mahallesinde Medrese sokağında oturan ec- zeci Adil bey tabanca ile intihar | etmiştir. Adil beyin gören validesi Reşide hanım da teessüründen oğlunun cesedi ya- nında duran — tabancayı — ulip göğsüne sıkmış isede ağır surette yaralanarak kanlar içinde yere serilmiştir. Gerek Adil beyin - intiharı gerekse — valdesinin kendi kendine ağır surette ynralanması polis merkezine haber verilmiş müddel uümümilikce tahkikata başlanılmıştır. Reşide hanımın yarası vahim olduğundan ( Sıhhat yurduna ) yatırılmıştır Müntehir Adil bey evelce ec- zacı iken boşta kalmış, uzun müddet kokain ve morfin kulla- narak sıhhatını ihlal etmiştir. A- dil bey kokain çekmiye müptela olduğundan — sinir — hastalığına müptela olmuştur. Adil bey buhranlar - içinde bir kaç gün evvel cinnet alâimi göstermiştir. Adil beyi tedavi eden dok- torlar kat'iyyen kokain ve merfin gibi zehirleri kullanmaması için tenbihatta bulunmuşlardır. Adil bey evelki gece yine | ginir hastalığının verdiği buhran intihar ettigini ' ve | Alba Julia da yapılacaktır. nw ltüler oldu ! bildiren takrirleri okunmuştur. Bundan sonra siyasi fırkalar rüesasından Kafandzis, Çaldaris ve Kondilis söz alarak itilâfname aleyhinde bulunmuşlar, İtilâfna- menin umumi ve hususi Yunan | menafiini ihlâl ettiğini bir taraflı olduğunu ileri sürerek tadilini istemişlerdir. Muhacir mebusların ekserisi, itilâfname lehinde rey verecek- lerini beyan ettikten sonra itilâ- fin tasdiki muhakkak görülüyor. Italyg__gefirı; Paris, 25 (A.A) — M. Bri- nad, İtalya sefiri M. Manzoni'yi | kabul etmiştir. Taçmerasimi Bükreş, 25 (A.A) — Kralın | taç giyme merasimi 21 eylülde Avusturya sefiri geldi | İstanbul, 25 (A. A,) — Avus-| turya orta elçisi M. Kral ile zevcesi Ankaradan İstanbula elmişlerdir. lar içinde uyumuş, dün sabah t 9,80 da tabancasile intihar tmniştir. Müntehir Adil beyin cesedi dün polis müdüriyeti etibbası tarafından muayene edilmiş, in- Hhar ettiği anlaşıldığından tan- zim edilen rapor müddeilumumi- liğe verilmiştir. . es aB Vali muavininin b >yanatınarağmen (Birinci sabifeden devam) krini öğrenmek istedigimiz vali muavini Fazlı B. demiştir ki: — “Kesikbaşın katillerinden olan Ömer Haydar filvaki hapisane hastanesinde ölmüştür. Lâkin bu ölüm hadisesi tabii bir va- kadır. Merkum eceli mevudile ölmüştür. Cesette dayak izi gö- tülmemiştir. Vali muavini Fazlı beyin bu beyanatına karşı hayret etmemek kabil değildir. Adliye tahkikatı mühim bir safhaya girmiş, Öme- rin dövüldüğü, işkence yapıldığı anlaşılmıştır. Fazlı beye sorabilirmiyiz ki eceli mevudiyle vefat eden (!) Ömer hakkındaki adliye tahki- katı yanlışmıdır ? Eceli mevu- diyle ölen Ömer niçin defnedil- memiş te morga gönderilmiştir ? Bu dayak ve işkence hadisesi hakkırda yarın mühim tafsilât vereceğiz. Bu nasıl olur ? Sarı ye;'î ekmek 10 kuruşa! İşitiyoruzki fırıncılar ema! ekmek fiatlarından — kestiği 40 parayı çok buluyorlarmış ve bü b yüzden zarar ettiklerini ileri sü” — rüyorlarmış. Bu faraziyeyi ka* * bul etmekle beraber bazı yerlet" de ekmeğin okkasının 10 kuruşaâ kadar satıldığı muhakkaktır. Meselâ Sarı yerde ekmek hayvanları sokak sokak gezdiri” lerek bütün fırınlar bir birlerine rekabet ediyormuş gibi 10 kur ruşa satılmaktadır. Mamafi bu ekmekler 11,60 kuruşa satılanlardan çok farklır dır. bunların renkleri esmer hali'ası da karışıktır. Aynı zamanda bu ekmekler vezin itibarilede daha hafiftir. Bunun sıkı bir. kontrol ab tına alınması lâzımdır. Zira bu ekmekleri daha ziyade civar köy” lüler almaktadırlar. Tramvay şirketi | Birinci sahifeden devam | davi olmak üzere tahsiline hük- molunmuştur ve para da verilmiş” — tir, Muzaffer Nurettin B. burada bulunmadığından maddi tazmi- nat hakkında dava olunamamış- tır. Bunun için ayrıca dava i- kame olunacaktır. Bu genç Jtramvay şirketinin bir kurbanıdır. Bu kazaların de- vam ettiğini hepimiz biliriz. Memleketin genç bir evlâdı- nın kopmuş bacağına bu insan mahvına alışmış şirket sadaka mı veriyor ? Bütün ömründe malül gezecek olan bu betbaht gencin hakkı girketten intibah verecek bir şid- Borsa acenteleri Nurullah Esat B. haberim yok!diyor Borsadaki acentelerden bazı- larının işsizlik ve buhran dola- yisile tatili faaliyet ile Parise gideceklerini dünkü nüshamızda istihbaratı hususiyemize — atfen yazmıştık. Dün bu hususta ken- disiyle görüşen bir muharririmi- ze Nurullah Esat bey demiştir ki: — Benim böyle bir şeyden haperim yok. Yalnız acenteler- den Sadi bey Ankarada memu- riyet kabul etmiş olması dola- yisiyle acentelikten istifa etmiş- tir. A Bizim istihbaratımıza naza- zaran bu Sadi bey acentesi de ayni buhran dolayisile tatili Faa- liyet eden acenteler miyanına da- hildir. Vagonda yangın oldu Dün akşam saat 18de Sirkeci Istasyonunda bulunan marşandiz trenine merbut bir vagondan ateş zuhur etmiştir. Ateş yük vagonunda bulunan bir miktar benzinin ateş alma- sından ileri (gelmiştir. İstanbul etfaiye otomobilleri mahalli ha- diseye yetişmiş, ateş diğer va- wvd etmeden töndü-

Bu sayıdan diğer sayfalar: