12 Eylül 1934 Tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 6

12 Eylül 1934 tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

/ Bulgaristanın “Moskov: YK İKTISAT İŞLERİ Rus ticaret uzlaşması Yeni uzlaşmaya göre Rusyaya ihraç edeceğimiz mevat Islav iitil_ıadı mı? Bulgar düşmanları ce- nupta imiş, yani bizmişiz! » sefiri “Mihalçef,,, “büyük| bir Islav d:vıehqı kurulması taraftarıdır Safya $ ( Husust mühabirimiz. den) — Rusya İlc Bulgarietan andaki siyazi münasebetlerin bura: “ da banıl ettiği tesirleri ervefcr bi “Gürmiştim. Bulgar münevverleri ara “anda ” Runlarla ” iyaat “ve türenet Mmünarebetler ihdas etmek Gteyen- "e pek çoktur. Bunlar caki hükü- et zamanında da bazı teşebbür erde balındular ise de. Gorpodin “ölaşanof, n karlet siyasetindeki “ademi istikrer, bötün ba teşebbür. leri akim birakınıştı. 14975 mumaralı ” kararnamenin ikinci maddesile İktrat Vekâletine erika eelühiyet Gzerin Vekâletle Sovyet ittihadı bükümetinin Türkiye Uca- yet mümessilliği arasında Z Ağus- tos 954 tarihinde Ankarada yeni bir ticaret uzlaşması imza edilmiştir. Hu uzlaşma 1 Temmuz 934 tari- hinden 1 Kânunmani 1935 tar kadar mer'i olacaktır. Bu uzlaşmaya göre mezkür ti. sret mümessilliği Rusyaya 2,000,0C0 Türk lirası kaymetinde çu madde- leri ihraç edecektir. A Yün, B: Tiftik, C: Canlı hayvanlar, D: Av derileri, E: Zey- Gospodin *Görgiyela in progra- amındaki Rusya ile anlaşmak mad. desinden bahsedilen bu yazıda (bizi kasdederek) bakiki cenupla olduğu hakikatinin niha. yet anlaşıldığı ve Yügoslneyadan ile münasebeli siyasi- ye tesis etmenin İslav milletleri arasındaki vahdeti busüle getirece- bunun ise Bulgar ötedenberi beslenem bir emel oldu. n ileri sörülüyordu. Bu yazlar yazılırken Bulgari- torda şömdiki gibi yine sansör var- du. Şimdi, aradan henüz üç ay geç 'ti ve Gospodin “Mibalçef,, Mosko- va sefiri olunca derhal bütün ha- taralar canlandı : Sırplarla olan ya- kınlaşmalar, dortluk cemiyetle Mlakedonya komitı tenkili ve nihayet Moskovaya Ialav- “derhal fanliyete geçtiler. İlk iş ol “mak üzere burada bir R: dostluk ve yakınlık cemiyeti kurul. Cemiyetin teşkiline teşebbüs Buna mukabil Ticaret mümessil malların kıymetine müsavi olarak 2,000,000 Hirayı tecavüz etmemek çife numaraları gös terilen malları kontenjan olarak memlekete ithal salâhiyetini 19 Mayıt İrkilâbından beri Buk göristanda biri Bulgar - Vagoslav “ve diğeri Rus - Balgar olmak üzere miş bir zatın sekreter olarab ve | y TI KM D nyada pamuk vaziyeti Bunların yapmak istedikleri şey Trakya, gazetesinin de- düği gibi, Kuslarla amlaşarak bi Şük bir Cenup İslavlar devleti mi Banların hepsi birer a profesör "Stoyanct, bulum ktadır. Fakat, manlesef çoktan- ri biç bir faaliyet gösteremiyen cemiyet, artık nlayana gömül- bir mrette lafltmiş olduğu ekim Pa eksillmeyi muva- K için başka istihsal Benim Rut - Bulgar. yakınlığı gerek münevrerler ve gerek halk, kendi topraklarında kendi hürriyel ve istklölleri dahilinde yaşamak Javlığın kendilerini herhangi bir İslav milletle - teşriki hayata sürükliyecek bir kuvvet ol madığı kanaatini/ beslemektedirler. Bunlara göre ortada ayrı bir e' sahaları geçen yıllar lerihtilmiştir.İstihsalata gı 450,000 tonu geçmiyeceği -muhak- kak gibidir. 1933/34 hasadı 5,600,000 ve 1932/33 rekelteri 6,000,000 1on- Ç istediğim başka birşey var- “ iır. Balkan ve İslav ahvalini takip edenler için nazarı tetkike- konul- s âzım gelen bu. mesele, Bul Moskoraya tayin edilen elçileri meselesidir. Bulgar hü- 1 Ağustos 1933 yılına göre tos 1934 tarikinde cihan iatokları daha fazlar İn beraber, 1934 / 35 mevsimi emre amade: 5,000,000 ton paz bulunacaktır. Senede 5 GKRE yezü Mkma HAŞ iyecektir. Ancak dünya pamuk istok- harıcın azalması dolayisiyle pamak Piyasalarının sağlamlaşıman çok kuv- ihtimal dahilinde. Gelecek gıcında dünya istokı farı 3700000 tondan 2,700,000 tona Bu mevsimin pamuk ekim saha- darını gözden geçirelim : Diplomadan evvel ehli- yet ve iktidar Alman haberlere göre Mali- ye vekâleti hazırladığı yeni teş- kilât layihasında müdürlerin mülkiye mezunların- dan olmasını derpiş etmektedir. Bununla beraber yüksek mek- tep mezunu olmayıp ehliyeti remdeki kayıtlar kaldırılacaktır. Vekâlet terfi işlerinde diploma. dan evvel ehliyet ve iktidar aranmasını düşünmektedir. yılima Kadar vandız 11.Ğ70 12,132 16396 5255 5665 5929 31 Temmuz 1934 tarihinde hita- ma ermiş olan 1933/34 pamuk se- nesi için de dünya pannık i için “Beynelmilel İp'ikçiler Bizli- 25,094,000 - balyedir. ) 379/1 A.B.C.D - 3792 B.C.D 379/3 BCD. - GETABIC. 488 - ASAYA A9NAB - 502505 - SINCD - SI2/D - SROYA S20/HLD - 533 < 538 SSB/H - (6S1 - 652 bumlar için İl- at veköletinin müsaadesi alınmak Tüzımdırk. 660 - 663- GIS/A - ZUS/A 694CA - (147 yalnız kaloşj. İtha'ât gerek Türk üccarları ve gerek Sövyet mümessilliği ta- afından yapılabilir. Bu itibarla 650,000 Tüfk lirası- 'an kadar olanı münhasıran Kafkas hudutlarından ve mütebakisi bütün memleketimizin selâhiyettar gömrük- lerinden yapılacaktır. 2.000,000 liralık- idhal ve ihraç hareketlerimin besapları merkerde emerküz. ettirileceğinden gümrük idareleri bunun mürakabesiyle meş- gel olmayacaklardır. Yalnız Kara merkez müdürlüğü Kafkar hududun- daki gümrüklerden 1 eylâlden iti- baren 650000 liradan fazla idhalât yapılmaması için bir hesap tutacak ve bu hesap üzerindeki gümrükler hergünkü idbalât kaymnetlerini tel grafla umum müdürlüğe bildirecek- lere 5275 seneni Ta2000 halya fazladır Japonya pamuk sanayii İngilterenin, en büyük pamuk SER a ge Doit b gee eei eetyer ç Kafaza edebilecek midir. DeyliMeyü garnlednin Tükyo mekabii Hleler Dergrdyeğlmen eei olarak “Japonyanın İngiliz pamuk- ÇT Kat aylnla böyük ihlakâtından İyor. Lang- şayr senapicileri aşağıya yazdığ. miz ç sebepten dolayı kendi vazi: tlerini çok emniyeli görmek Zî.u.._;.':î. A Ürel HĞA işmle çe a B — İşçiler üç neslin verdiği Yie çoleyiiyle Osan'ailanında ihasan. erbaplır. C — bstkmlütnm gayet iyt cintten olması dalaysiyle deniz açi piyaaalarda aenelerdenberi ken: ine 'maheus bir nam kazanınıştır. Jeonlar rülübet yapan maki neler. kullanmak süretile birinci Şartı memleketlerinde tahakkuk et Trmiş bulunmaktadır. Amele işin de de üç metilden beri ipek mensı cat sanayünde çalışap ve tecrübe kazanmış olan ustaları pamuk işçi diğinde kullanmak sretile ikinc aoktaya da çare bulmuşlardır. Üçüneü noktada da Langsayı fabrikalarınn ” mamulâtı ayarında mal çıkarmak ve bunları çok daha Velzm satmak baretile gelebe çal iraşlardır. İagilte anazlinde yeket yoklür ve bunlar sanayüin başlez zanflarını teşkil etmekte Halbuki Japonyanın büyük pamuk sanayieileri arasında çok kuvvetli bir anlaşma ve. uzlaşma gi takip edilmektedir. Japon rekabeti önüne geçilmez ve sarmlınaz bir küvvetle inkişaf etmektedir. (BULGARLAR ÇATALCA ONUNDE — ! lâzim' gelirken Bulgaristana | bazırladığı feci akıbetler nazarı dikkate alındığı takdirde Bul- gar tacidarımı felâket devresi daha ©o zamandan başlamıştır ilir. Bu sulh muahedesin- 'den sonra Balkan devletlerinin birbirinin gırtlağına sarılacak- okadar bariz bir surette nlaşılmıştı ki birçok - hükümet sulh — müahedesi üzerinde kafa yormayı beyhude bir zahmet telâkki ediyorlardı. Haziranın. (22) sinde (Sofya) da bir “Şürayı Saltanat,, akde- orduları baş kumandam ceneral “Savof,, Sırbıstana karşı çok n kullanarak or- dunün Sırbistana saldırmaktan uzun müddet alıkonamıyacağını beyan etti. Filhakika ordu sa- bırsızlanıyor ya terhis olunma- yahut da> yeniden harbe sevkedilmesini istiyordu. Türk- İere karşı verdiği muharebeler- de Bulgar askeri fena halde yıpranmıştı. ve hükümetin orduya hâkim olma- diği mühakkakta. O zaman Bulgaristan kabi ci günü kabinemi teşkil ettim. Memleketimin o zaman - harici vaziyeti şu idi: Türklerle Mayı- sın (18)inde (Londra) da sulbu mnzalamıştım. Romanyalılar ile olan| ihtilâfimizi ise büyük devletle- rin müdahalesile “Petresburg., protokolü hal ve tesviye etmiş- . "Venizelos, la Selânikte gö- süştükten sonra işi iki hüküme- “in müzakereye devamına t Asıl mesele Sırplarla olan ih- tilâhmızda idi. — Sırplar daha harpten evvel aramızda yaptı- ğamz anlaşmaları tatbika ya- ve zaplettiğimiz Çarmın hakemliğine bavale et- mek istiyorlardı. Sırbistan — Başvekili/ “Paşiç,, *Skopçine, meclisinde bu mu- ahedenin artık bikmeti vücudu. nn kalnamış olduğunu / süreti resmiyede beyan eylemişti. Halbuki biz Bulgarlar Türk- lerle harbe başlamazdan evvel Bulgar hükümeti artık orduya hâkim değildi. Asker ya süratle terhis edilmesini, yahut ta yeniden harbe sevkolunmasını istiyordu Ş ge aramızda "aktettiğimiz bu mua- hedenin neden dolayı hüküm- den düştüğünü anlıyamıyorduk. Rusya Çarı ancak muahedenin derpiş etmeyip Sırbıstanla ara- mızda münaziünfih olan arazi hıkkında hakemlik edebilirdi. Bu meseleyi nisan - zarfında Rusya Çarı ile “Sazanof,, a da anlatmıştım — ve kendileri de bana hak vermişlerdi. Ben de bu tasvipten cesaret alarak bir 'nota verdim ve Sırbıstanla ara- mızdaki / ihtilâf halledilmediği takdirde silâha müracaatta muz- tar kalacağımızı bildirdim. *Sazonofa, kararını tacil ede- ceğini bildirdi. Bizzat Rusya Çarının riyaseti altında aktedi- len bir vükelâ meclisinde nok« ai nazarımızda haklı olduğu muzu Sırbistan Başvekiline bil- dirmesi için “Belgrat,, taki Rus sefirine emir verilmesi ka- rargir oldu. Bu müdahaleden sonra “Paşiç, ilk müahedenin mevcut olduğunu ve hükümden sakıt olamıyacağını kabule mec- bur oldu. Avcak meclisin hu- zurunda buna tamamile zt bir noktai mazar serdetmiş oldu-. ğundan Petresburga hareketin- den evvel bir kere de “Skop- çina,, nın içtimaa davet edilme- Sini arzu etti. Biz hazpmeclisinin Başvekile mümaşat edeceğini umuyorduk. “ Petresburg ,, seyahatine hazırlanmıştım bile, — seyahatte bana Müsyü “Malinof,, ile ce- neral “Dimitriyef,, refakat ede. ceklerdi ve bu zevat ta buna esas itibariyle muvafakat et- mişlerdi. Seyahatimi daha rahat 've daha seri bir surette yapa- bilmek için (Varna)dan bir Rus harp gemisine binecektim ve bu Himanda tesadüfen bir Rus gemistde Bölümyinde İebajyor yahat hazırlıldarımı henüz ilmul etmiştim ki — birden bire harp Harbe ceneral başlamış, — binaen- Üaleyh bundan mesul olanda *Savof, bizzat kendi arzusu ilemi Sırp- ların üzerine atılmıştır? Yoksa bu hususta *Ferdinant, tan bir emir almış mıdır? Bu bususta şayanı itimat bir vesikaya malik bulunmuyoruz. Devamı var gözlerine inamıyor, habamın yurdundan uzaklaşıyordum. dığım terbiye çok kuvvetli, baba. zain kant çok- temir öldüğu / için büzbütün baştan çıkmadım. Uçu- halde tam. içine kendimi kurtardım. Ah alçak vetli adamlar | Cenabı- fevkalâde bir tesa. bunların benim hakkımda me İer terkip etmek istediklerini Tefrika No: 94 günen, İyi söyleyem, herkesin hay- Fıma isteyen, mert yürekli bir adam olduğu için onunla (bunak ihtiyar) diye eğleniyorlardı. iti. Eğer Bu tesadüf olmasaydı ve ben Herekede deniz kenarında tü çalılıklar içinde yatar- olsa ldim, şimdi kimmbilir nerelerde aldanmadıfı, aile yurtla. öeklal li birer meyhaneye ila enlenlarının birer (bar) haline getirildiğini, genç kızların delikanlılarla fazla düşüp kall mam mutlak tehlikeli onların nazarında dar gelmiş olacaktı ? Ah yarabbim, kendi nazarımda,kendimi nekadar doğru imiş, Böy- mek bir genç kız için ne büyük tehlike imiş. Bunu neden daha evvet| anlıyamadım, nede üzdüm, neden kalbini o kadar kr- di? İşin en fenası ise zaval bu sefillerin, bu serseri lerin, bu ahlâksız ve vicdansızların gevkediyordu. Babam gayet nar lu, gayet vefakâr, dalma iyi dü- Melâhat bu sözleri kesik, kesik, ara mra hiçkırarak, büyük bir. te- errürle söylemiş idi. Saadet Hanım ise genç kızın içindeki bütün dert- leri döküp ferahlaması için sözünü kesmeden dinlemişti. Nihayet - Me- Jâhat sözünü bitirince elini tuttu, İki aveunun içinde okgadı ve çok teselliyetkâr ve samimi bir surette dedi ki — Kızm, Melâhat anlattığın geylerden çok memaun oldum. Evet sen hata elnişsin, babana” kar- güpheriz / birçok kabahatların ır. Fakat ahlâkından, terbiyenden hiç bir şey kaybolmamıştır. Anne- nin, Türk hanımlığına şeref ve cek © asil ruhlu temiz si seni muhafara ediyor. Sende anun gibi saf, metin ahlâkh. fenalıktan korkan ve kaçan çok iyi yürekli kazsın. Biraralık fena arkadaş- darın teşvikiyle yolunu şaşırır. gibi olmuşsun. Fakat hakikalım ne tar rafta ” olduğunu ce derbal kendini toplam içine düştüğüm bozuk mubit sende Tüzumundan fazla bir gurur hanl olmanaa sebebiyet vermiş. Fakat bu sahle- gürürün seni ne elim akibetlere uğratacağını anıar anlamaz kendiliğinden derhal dog- | u yola avdet etmişsin. karşı yaptığın haksızlıkları bu ha dar #amimiyetle itiraf etmek ve ken- Gisinden af dilemek istemen sende- ki fatri faziletin ne kadar küvvetli üzülme kızım. Kalbi mnes'ut olurlar. 5e süntülerin mutlaka mükâfatımı gö- recek ve nihayet rahat edeceksin. Ben bundan eminim. Metâhat nihayet Ahmet Remzi gece karanlığında etomabilini son süratle sürerek Çekir- geden hareket ettikten indi ve oradan da Gemlik yolunu tuttu. Bursa ile Gemlik arasındaki yol düz- günce olduğu içinRemzi sürati büsbi Kün arttırmıştı.Maksadı gündüz olma dan evvelaynı tarikle (İzmit) e vare maktı. Remzinin İzmitte donanma- İ ifayı vazife ettiği zamandan kalma küçük bir evi vardı. Bu ev Çİzmit )in vzak mahallelerinde ten. ha bir sokakta bahçe İçinde ve yüksekçe bir tepe üzerinde k&in li. Oradan denir de görünüyordu. Remzi — haddizatında — tenhalıktan ekseriyetle sevdiği bir iki çiyle düşer kalkardı. İrmiite otürürken bu evi çok / beğenmiz, kendisinin babadan kalma bir hayli ti olduğu gibi bu evide vcuz verdiklerinden satın almıştı. Arası- fa kısa mezuniyetler aldıkça gelir, yaktini bu evde geçirirdi. Eve bekçi olarak ta yine eski bir bah- riyeliyi koymuştu. Hasan ağa iamin- de olan bu eski bahriye çaraşa altmış yaşlarında olup kendisi gibi ihtiyar zevcesiyle bu evde yalnızca yaşamakta, bekçilik etmekte idi, İşte Remai, Lâtfi Süreyyayı bu eve götürüp bapsetmek istiyordu. Gemilikten Üzmit) e kadar olan yol daha arızalı idi. Fakat Remzi de- nizciliğin verdiği sinir. hâkimiyeti, kumanda kuvveti sayesinde bütün Devamı var söliüşür İğğlirlrmü

Bu sayıdan diğer sayfalar: