10 Temmuz 1954 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 23

10 Temmuz 1954 tarihli Akis Dergisi Sayfa 23
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

KADINLAR ARASINDA Davalarımız Köylü kadınlarımız Yeryüzünde yalnız didinip mihnet dınlarımızı göstermekte tereddüt et- Gozlerını hayata açtığı andan koy mezarlığındaki kuçucuk yerıne göç edinceye kadar bütün ömrü boyunca durup dinlenmeyen bu vefalı ve cefalı mahlükların yaşama şartlarını çok ya- kından tetkik etmeyenlere iddia biraz mübalâğalı gelse de, hakikatin içyüzü- nü bilenlerin mutabık olduklarından şüphe edilemi Köylü kadının talıhsızlık damgası an bu tarzda yapılmaktadır) ebenin aileye verdig' ilk haberle — vurulur: Kız be esi Sakim bır düşüncenin kurbanı, her doğan çocuğun erkek olacağı hulyasını besleyen zavallı babanın hemen Z asılmıştır. Çok defa yavrunun cinsiye- tinin aile facialarına yol açtığı bile vâkidir. günahkâr mevkiine düşürülür. bu hâdise bazan büsbütün evden a- tılmasına, yahut bir "ortak" getiril- mesine lüzum gösteren ciddi, hayati bir mesele halinde mütaleaya — başla- nır!... Lohusa döşeğindeki hasta ka- dının bedbahtlığını, iç acılarını bir an düşünmek bile kalbimizi sızlatma- ya kâfidir. ız çocuğu üç, dört yaşlarına ge- K lir gelmez ilk vazifelerin mesuli- yeti ile karşı karşıyadır: sonra doğan kardeşe dadılık etmek. Artık mini mini eller beşik sallama- ya, sübek temizlemeye, daracık zayıf maya başlamıştır. Bir iki yıl daha geçince işler çe- i nda büyüklere ve isten göz gözü görmiyen ocaktaki saçta pazlama çe- virmek, bakır kapları derede ovmak gibi... Şehirdeki akranların, evde sarı saçlı, pırıl pırıl gözlü bebekler, türlü oyuncaklarla oynayıp çocuk filimleri seyrettikleri, parklarda keyifli keyif- li — salıncak sallandıkları — devirdir b Köylü kızı ismini bile duymadı- arkasında oturup eline ucu çivili bir değnekle — güneşte — kavrula kavrüla döner durur, kâh "çepin çepinleye- rek" akşamı eder, böylece seneler senelere bağlanıp gider. Köylü kızı on dört, on beş yaşına basınca artık baba ocağının — misafiri sayılır. Günü gelince münasip talibe devredilen kaderinin çizdiği yolu tamamlamak üzere ha- yatının ikinci yarısını yaşamaya baş- lar. Kocası zengince ise yattığı — yatak 24 Soroptimist kulüpleri S oroptimist iki lâtince - kelimeden alınmıştır Hemşire mânasına ge- len "Sorar" ve en iyi mânasına ge- len "Optima" kelimeleri... Bunun serbest tercumesı de "Kadınlar için en iyisi" şeklinde kabul edilmekte- dir. Soroptimist kulüpleri iş ve mes- lekleri temsil eden kadınlar için bey- nelmilel hizmet — müesseselerinden biridir. Üyelik yalnız davetledir ve profes- yonel hayatta müstakil olarak çalı- şan kadınlara inhisar — etmektedir. Bır kulübe her meslekten ancak bir kadın alınabilir. Bunun da, hem ça- lışmakta olduğu meslegınde yüksek standardlara ulaşmış olması, başarı göstermesi ve mesleğini en iyi şe- kilde temsıl etmesı hem de şahsi ha- yatında bakımından numune olabilecek bir insan olması lâzımdır Soroptimistlerİn gayeleri şunlar- dır: Kadınların, profesyonel haya- tın kıymetini daha iyi anlamalarına yardım etmek, profesyonel standard- ları iıslah etmek, üyeler arasında egoist olmayan bır ark daşl ya- ratmak iyi sosyal faalıyetlerı des- teklem i soroptimistler arasında munasebet kurmak ve sulh maksadiyle muhtelif memleketlerde- ki kadınlar arasında dostluk — tesis etmektir. Dostlukta samimiyet, başa- rı saadeti, hizmet yüceliği meslek su, Vvatan ve insanlık sevgisi soroptımıstlıgın idealleridir. İlk soroptimist kulübü 1921 de Kalifornia'nın kland şehrinde te- sis edildi. 1923 de Londra Kulübü, 1924 de Paris Kulübü açıldı. O za- mandan bugüne kadar dünyanın her köşesinde, meslek hayatında muvaf- fak olmuş kadınlar soroptimist ku- lüplerinin üyeleri olmuşlardır. 28 de Kanada ve Birleşik Dev- letlerdeki soroptimist kulüpleri bir araya gelerek "Amerika Federasyo- nu u meydana getirmişler, yine aynı tarihte Avrupa kulüpleri de "“Avrupa Federasyonu" nu teşkil et- mişlerdir. Bu iki federasyonun he- men birleşmesinden Beynelmilel Bir- lik meydana gelmiştir. Avrupadaki süratli gelişme 1934 senesinde teşkilâtın iki - federasyona ayrılmasını sağlamıştır; "Avrupa Federasyonu ile Büyük Britanya ve İrlanda Federasyonu üç federasyon bir arada "Beynelmılel Soroptimist Birlği" ni meydana ge- tirmiştir; Her memleketin ayrı ayrı şehirlerindeki kulüpler o memleke- < nedir? Bedia Çobanoğlu (Türkiye — Soroptimist — Kulüpleri Sekreteri ve — Veznedarı) tin Birliğine bağlıdır. Soroptimistli- ği memleketımıze ilk getiren Müfide Ferit Tek, onun, bizdeki ilk kurucu- da o lmuş, İstanbuldaki kulübü açmıştır. Daha sonra Ankara mir kulüpleri — açılmış ve resmen Türkiye Soroptimist Kulüpleri ligi teşekkül ederek Reisliğe sek Mühendis Hürriyet Sırmaçek se- çilmiştir 952 senesinde Kopenhag'da imza- 1lanan Beynelmilel Konvansiyonda soroptim istin bünyesi biraz değiştiril- di. SIA (Soroptimist International Association) adı altında bir dünya sekreterliği kuruldu. Bunun başında ir reisi, âtibi, v.s. vardır. Her dört sened bir SIA, sıra ile Ameri- kada, Ingılterede ve Avrupada bir beynelmilel kongre yapar. Bu kon- grede dünya soroptimistleri reisi se- çilir. Bundan sonraki SIA toplantısı 1956 da New Yorkta yapılacaktır. Bu kongrede dört senelik bir prog- ram şeklinde hazırlanmakta olan "Sakat Çocuklar ücrim Çocuk- lar"” ve "Gayrı eşru Çocuklar" üzerinde — muhtelif - memleketlerin hazırladığı etüdler münakaşa edile- cektir. SIA Birleşmiş Milletlerle Unesco himayesindeki gayri resmi müessese- lerden biridir. Bütün nasyonal iş- lerde — sıkı bir tarafsızlık gutmek politik, dini ve ırki mevzular üze- rinde münakaşadan kaçınmak SIA- nın politikasıdır. halline uğraştığı ilgili olarak her sosyal programları vardır. Beynelmilel kongrede muh- telif memleketlerde yapılan dört se- nelık faaliyet raporları okunur onu takip edecek diğer dört senelık g ram — üzerinde kararlar verilir. Kulupler kongrenin tesbit ettiği sa- halar üzerinde çalışmakla — beraber kendilerinin seçecekleri mevzularda da faaliyet göstermekte serbesttirler. Kulüp bayatı ve toplantılar, üye- lerin, diğer kadınların yaptıkları iş- leri takdir etmelerine yardım eder. İşe yarama, anlayış ve bağlılık his- lerini uyarır. Kulüpleri içinde ve kulüpleri vasıtasiyle üyeler, bugün- kü kadının mesuliyetlerini idrâk e- derler ve modern cemiyette kadı- nın elde etmesi gereken kakların, aldığı Vazıfelerın besledıgı 1steklerın daha iyi idare edilmesinde rol oynarlar. On l rdan gördükleri ilgi —nisbetinde, işlerindeki başarıda hız alırlar. Soroptimizmin, bazı problemlerle kulübün — bazı AKİS. 10 TEMMUZ 1954

Bu sayıdan diğer sayfalar: