13 Kasım 1954 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 24

ASKERLİK kişi mevcuttu. Sığınakların atom bom- Atom basına karşı muhafazalı olduğu da gö- aü rülmüştü. Bugün için gerçek şudur ki, Batı müdafaasında atom henuz ıstıkbalın bilinmiyen silâ- atı müdafaasında Atom silâhına çok hıdır. Yüzlerce atom bombasının ayni ehemmiyet verildiği ve bir teca zamanda veya yakın zamanlarda kulla- vukuunda bunun mutlaka kullanılacagı nılmasiyle bir kısım atmosferin radyo- sık sık selâhiyetli adamlar tarafından aktivite ile işbaa gelmesi gibi muazzam söylenilmektedir. Hattâ geçen ay m bir tehlike ihtimali üzerinde ilim adam- leketlımzı ziyaret eden NATO Ba: ku— ları hâlâ münakaşa etmektedirler. andan muavini, gazetecilerimizin, tü- Batı müdafaasında atom silâhının men sayısı bakımından büyük üstünlü- — bomba olarak kullanılacağı ve atom ğe malik olan Ruslara karsı NATO'nun elindeki mahdut kuvvetlerle nasıl karşı koyacağı hakkındaki suallenne Mare- silâhlan kullanılarak yemlecegını» ifade etmiştir. Fakat gazetecilerimizin <Karşı tarafta da bu silâhlar olduğuna göre duru da rum olacaktır?» sualine karşı «Evet vardır. Bu slahlan kullanmak suretiyle her han; bir baskına karşı koyacağız — ve bu vaziyetten istifade ederek yedek kuvvetlerimizi — seferber edebileceğiz» demiştir. Şüphesiz bu ce- vaplar kâfi derecede tatmin edici değil- dir. Çünkü elbette mütecaviz de atom sılahlarıyle yedek kuvvetlerın seferber- iğine mâni olmak istiyece Batının müdafaası için 11k önce 90 tümen kadar bir kuvvet hesap edilmiş- ti. Asıl seferberlik bu kuvvetin örtüsü arkasında yapılabileceği düşünülüyordu. Sonradan bu kadar bir kuvvetin Batı Devletleri tarafından meydana getirile- miyeceği anlaşılarak lüzumlu kuvvet miktarı 60 tümene indirildi. Fakat bu- nun da mümkün olamıyacağı gorulerek -50 tümen kadar bir kuvvet üze- rınde karar kılındıgı ilân edıldı. B miktara Alman tümenleri de dahildir. Atom silâhlarına fazla ehemmiyet verenler, bu silâhın batı müdafaasında kullanılmasiyle diğer silâhların —dola- yısıyl askeri masrafların— azaltılabile- ceğini 11erı suruyorlardı Bugün de bu fikri müdafaa edenler vardır. Hakikatte atom sılahının gelecek harpte oynıya- cağı rol üzerindeki fikirler oldukç da- ğınıktır. Her yenı silâh için olduğu gibi muhafazakârlar bunun harp usullerinde ve idaresinde pek büyük bir tesir yap- mıyacağı — ve diğer silâhlara bir ilâve- den ibaret olacağını; inkılâpçı ekol ise bu silâhın ötekileri kamilen tasfiye ede- ceğini iddia etmektedir. Bir silâh harpte kullanılmadıkça hakkındaki bütün söylenenler spekülatif bir mahiyetten ileri geçemez. Atom bombasının Japonya üzerinde kullanıl- masiyle alınan neticelerin umumileşti- rilmemesi lâzımdır. Çünkü o zaman Ja- ticelerin istikbal harpleri — için sağlam ir tutanak olamıyacagını göstermiştir. Hiroşima'da halkın yüzde otuzunu istiab edecek sıgınaklar olduğu halde, Atom bombası atıldığı zaman sığınaklarda 400 24 topçusunun da batı Almanyadaki birlik- lere gönderildiği salahiyetli adamlar ta- rafından ilân edilmiştir. Fakat, gazeteci- lerımızın Mareşal Montgomenye sordugu gibi, karşı tarafın da bu silâhlara i olduğunu unutmamak lâzımdır. Rusla— rın üç, dört atom bombalık bir stoka ancak 1960 dan sonra malik olabilece- gı şeklındekı iddialara karşı Ruslar yal- atom — bombalarını değil hidrojen bombasım da patlatarak cevap vermiş- lerdir. Bilhassa düşünmek lâzımdır ki, hiç bir NATO devleti sağlam bir pasif korunma teşkilâtına malik — değildir. Atom silâhına bel bağlayabilmek için o silâha karşı korunmayı garanti etmek icap eder. — S. K. AKİS, 13 KASIM 1954